Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 206 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Kayı Han Aşireti 444 kişi ile Söğüt´e yerleşti. zlıktılar, ama inançları, idealleri vardı. Konstantiniyye´nin bir gün mutlaka fethedileceğine inanıyor, adımlarını buna göre atıyorlardı. Aşiretten beyliğe, beylikten imparatorluğa tırmandılar. Bu tırmanışta şahısların rolü büyüktü. Canlarını dişlerine takıp devlet hizmetine koşuyorlardı. Aralarında Turgut Alp de vardı. O ve onun gibiler, imanları, azimleri, kahramanlıklarıyla cihan impatorluğuna temel taşı oldular. Bize de muhteşem hayatının sadece bir bölümü
Üslup ve Estetiğin Bestekârı: Sinan Osmanlı Sarayları İstanbul Sarayları Harem-i Hümâyun Osmanlı Rütbeleri Sarayda Yemek Saray Cellatlığı Saray Merkezli Devletin İdari Yapısı Yabancıların Gözüyle Osmanlı Padişahları Sarayda Divanlar Tahta Geçme Usulü Padişahların Eğitim-Öğretimi Saray Merkezli Devlet Yönetimi Osmanlı Maliyesi Osmanlı Ordusu Osmanlılarda Ekonomik Hayat Osmanlı Toplumunda Eğitim ve Öğretim Osmanlı Aile Modeli Osmanlı Mahallesi ve Mahalle Hayatı Osmanlılar Nasıl Giyinirdi?
Bu kitapta, Ohran Gazi'nin Beyliğin toprak genişliğini altı kat artırarak 95 bin kilometrekareye çıkardığını, Devletin nüfusunu 3 binden 3 milyona vardırdığını, 40 bin kişilik bir ordu beslediğini ve bu ordunun sefer anında 100 bine ulaştığını, İlim adamlarıyla el ele vererek devleti imar ettiğini, Hıristiyan halkın, idarecilerinin zulmünden bıkarak Orhan Gazi'nin adaletine sığındıklarını, Küçük bir beylikten koca devletin temelinin nasıl atıldığını bulacaksınız.
Asırları şereflendiren bir tarihimiz var. Büyük cihan imparatorlukları kurmuş, dünyaya yüzyıllarca hükmetmiş bir milletin çocuklarıyız. Üstelik bu hükmediş, adalet, şefkat ve medeniyet esasları üzerine kurulmuş. Atalarımız gittikleri her yere inancın, medeniyetin ve insanlığın ışıklarını götürmüşler. İlahi ve yüce değerlerden ilham alarak dünyayı aydınlatmışlar. Osmanlı, sınırları bugünkü Anadolu´ya sığmayıp, Orta Avrupa´dan bütün Akdeniz kıyılarına ve Asya içlerine kadar uzanan bir imparatorluktu. Ve Osma
Osmanlı toplumu, bir "sevgi, şefkat ve yardım toplumu"ydu. Devlet, "hayat ve hayrat devleti", insan "hayrat ve hasenat insanı"ydı. Osmanlı'da hayat ahirete dönüktü. Ahirete dönük olduğu için de hayatta fuzuli şelere yer yoktu. Osmanlı İnsanı "kıble yürekli"ydi. Faziletliydi, dürüsttü çevreciydi, medeniydi, nazikti; cihana örnekti. Hede ve gayret sahibiydi. Zaferler ve başarılar hayatın bir parçasıydı. Osmanlı'da, insan hakları gözetilirdi. Herkes ibadetinde, kıyafetinde, seyahatinde, ticaretinde özgürdü. Os
Fatihi yetiştiren atmosferin resmi, kanaatimizce, genç nesillere, geniş ufuklu insanlar olabilmenin sırlarını vermektedir. Böyle insanlar yetiştirmede hayli çorak dönemler yaşayan bu ülkenin eğitimcilerine, bahsi geçen noktada başarılı olmuş bir devrin insanlarını anlatmanın, gelecekte bu sorunları aşma adına, faydalı olacağını düşünüyoruz. Her biri, İstanbul kadar mühim fetihler gerçekleştirmesini umduğumuz nesillere, bir damla can suyu olabilmesi temennisiyle hazırlanan bu eser, dileriz, geleceğin Fatihle
Yavuz Bahadıroğlu, Yeni Kitabında; Osmanlı'yı cihan devleti yapan dinamikleri kaleme aldı. Osmanlı'nın yükselişini tahlil ederken işe önce "Osmanlı İnsanı"ndan başlamak gerekir. Osmanlı toplumu, her şeyden önce "hedefi" olan "yürek insanı" bireyler yetiştirirken hedefe "devlet-i ebed müddet"i koymuştu. Toplumun yaşayışı da örfü de ananesi de buna göre şekillenmişti. Toplumun yetiştirdiği bireyler hedefi gerçekleştirmek için günün şartlarına göre mükemmel bir eğitim veren "Enderun"dan geçiyordu. Enderun eğit
Çocuklarınızı ileride bir lider olacak şekilde yetiştirmek ister misiniz? Osmanlı ailesi çocuk yetiştirmek üzere kurumlaşmıştı. Dengelerini buna göre oturtmuş, buna göre kendini geliştirmişti. Annenin en önemli işi çocuk yetiştirmekti. Mimari de buna göre planlanmıştı. Her evin "olmazsa olmaz"ı sayılan avlular, kadının egemenlik alanıydı. Kısacası, Osmanlı'da hayatın hiçbir evresi başıboş bırakılmaz, hayatın her yönü değerlendirilir, her anı dolu dolu yaşanırdı. Bu yüzden de ömür bereketlenirdi. Bugün ise "
Tükendi
Sinan camileri böylesine bir bütünsellik içerir: Mermeri sanatla, sanatı hayatla buluşturur. Daha avluda şaşırıp büyülenmeye başlarsınız. O şaşkınlık ve hayranlık deminde, kapıya ve pencerelere bakın: Pencerelerle duvarların büyüleyici uyumunu, kündekârı kapının kubbelere yükselişini, kudret eliyle serpiştirilmiş hissini veren "çil çil kubbe"lerin yer yer minareleşip gözü hiç rahatsız etmeden sonsuzluğa ulaşımını seyredin... Sonra, Yahya Kemal'in şiirinin içine girer gibi, camiye girin, kürsünün mihrapla
Osmanlı İmparatorluğu; en geniş zamanında üç kıtaya yayılmış, İstanbul ile sınırlı bir şehir devletine dönüşmüş olan Bizans İmparatorluğu'nu yıkmış, Akdeniz'i imparatorluğunun sınırları içerisinde bir göl haline getirmiştir. İstanbul'un fethi bazı tarihçilere göre Yeni Çağ'ı başlatan olay olmuştur. 623 yıl süren Osmanlı tarihi boyunca 36 padişah gelmiş ve üç kıtada çınar ağacı gibi kök salmış olan Osmanlı Devleti, bir Cihan İmparatorluğu olmuştu. Altı asır boyunca dünyaya hükmetmiş olan Osmanlı, ilahî ve y
Cesarete âşık olan yeniçeriler bu cesaret gösterisinden sonra, Padişah'ı takip etmeye başladılar. Nihayet ordular Çaldıran Meydanı'nda karşılaştı. Kanlı bir savaş sonucu Yavuz Padişah, Çaldıran Zaferi'ni (23 Ağustos 1514) kazandı. Bu zafer sadece Anadolu'yu değil, İstanbul'u da kurtarmıştır. Daha da önemlisi hilafetin yollarını Osmanlı'ya açmıştır. Yavuz'un amacı, kendi sözlerinde şöyle ifadesini bulmaktadır: "Ben bu saltanatı, ümmete hizmet içün pederumun elinden aldum ve ıslâh-ı âlem (İnsanların ıslahı i
Osmanlı'da saltanat sırası Sultan II. Murad'a gelmişti. O da kuşattı İstanbul'u, fakat Peygamber müjdesi şehir, Peygamber adaşını bekliyordu: "Hz. Muhammed (sav) Peygamber'in müjdesini Sultan Mehmed gerçekleştirecekti." Sultan II. Murad, ya bunu hissettiği ya da birileri (bazı kaynaklar Hacı Bayram-ı Veli olduğunu yazar) kulağına fısıldadığı için en verimli çağında tahtı terk etti. Bu görülmemiş derecede büyük fedakârlıkla müstakbel fatihin (oğlu Sultan II. Mehmed) önünü açtı. Ama kaderden henüz izin çıkma
Etrafında ihtilafsız ittifak edebileceğimiz ortak değerleri öne çıkarmamızı gerektiren günler yaşıyoruz... Tarih ortak değerlerimizden biridir... Özellikle Çanakkale Zaferi, yakın tarih içindeki yeri bakımından, son derece anlamlıdır. Anlamlıdır, çünkü "Osmanlı bitti, bir daha dirilemeyecek şekilde yere serildi" denilen bir zamanda kazanılmıştır. Mahiyeti itibariyle bir diriliş cehdi, aynı zamanda da birlik-beraberlik sembolüdür. Bu itibarla Çanakkale mücadelesini kazanan ruhu keşfetmeye ve kavramaya muhta
Zirzop şirin olduğu kadar yaramaz ve huysuz bir ayı yavrusuydu. Bir gün annesinin öğütlerine dayanamayarak inini terk etti. Ancak onu kötü günler bekliyordu. Çingenelerin kurduğu tuzaklar, kulağında küpe ile oynatıldığı günler, panayırda kafese hapsedildiğinde yaşadığı acı dolu anlar... Zirzop, yaşadığı her olumsuz olayda annesinin öğütlerini hatırlıyordu. İstemediği hayatı yaşamaya mecbur edilirken annesini ve tek dostu Şeref'i çok özlüyordu. Çünkü gerçek sevgiyi onlardan öğrenmişti. Peki, bütün bunlar ger
Can annesi, babası, babaannesi ve kardeşi Cem'le birlikte huzurlu bir yuvada yaşayan akıllı bir çocuktu. Evini, okulunu, ailesini, arkadaşlarını, öğretmenini, kısaca hayatı çok seven bir yapıya sahipti. Arkadaşlarına yardım etmeyi, onlarla güzel paylaşımlarda bulunmayı çok seviyordu. Babası Can'a arkadaşı gibi yaklaşıyor, onun bütün sıkıntılarını dinliyordu. Annesi ve babasının verdiği öğütler Can'ı hayata hazırlıyordu. Arkadaşlarının hayatlarını da yakından gören Can kendi hayatının farklı olduğunu düşündü
Siz, denizde yüzerken veya bir sandalla gezerken, ben ve arkadaşlarım altınızda oyunlar oynarız.Zaman zaman başımızı çıkarıp neşenize neşe katarız.Bazen muzipliğiniz tutar, üstümüze olmadık şeyler atarsınız. Biz de darılırız tabi. Darılır ve denizin yedi kat dibine batarız.
1-Adil Olan Kazanır 2-Tarih Cesaretle Yazılır 3-Vatanını Kim Sevmez ki! 4-Var mı Arkadaşlık Gibisi 5-Sevgi Ne Güzel Şey 6-Ha Gayret, Başaracaksın! 7-Çevre Bize Emanet 8-Dayanışma En Büyük Güçtür 9-Dürüst Ol ki Mutlu Olasın 10-Hayat Yardımlaşınca Güzel 11-Çalışkanlık İçeri, Tembellik Dışarı 12-Kim Demiş Fedakarlık Zor Diye
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 206 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4