Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 242 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8
Mihnetkeşan, İstanbul'un hareketli, renkli siyasi ev edebi ortamından koparılarak uzaklara gönderilen son derece iyi yetişmiş bir Osmanlı aydınının; ezikliğini, pişmanlığını, özlemini, beklentilerini ve nihayet parçalanmışlığını tüm samimiyetiyle anlattığı manzum bir sürgün yıllığıdır.
Tükendi
Destan ve masallarla başlayan anlatı geleneğimiz; mesnevilerle, daha sonraları da hikaye ve romanla devam etmiştir. Bu nedenle mesneviler, destanlar ile günümüz romanı ve hikayesi arasında köprü vazifesi görmektedir. Mesnevilerimizin tamamının ele alınıp incelenmesiyle modern hikaye ve romana geçiş basamaklarını tespit etmek mümkün olacaktır. Bu kitapta; meşhur Şeyh-i San´an kıssasının müstakil bir mesnevi olarak işlendiği tek örnek olan Mostarlı Hasan Ziya-i´nin "Kıssa-i Şeyh Abdürrezzak" adlı eserinin me
Tükendi
Otlakçı´daki öyküler doğaya, insanlara arı duru bir sevgiyle bakan; gerilimleri bile sevecenlikle karşılayan bir anlayışın ürünüdür. Soyuttan arınmış gözlemleri, alabildiğine derin ve gerçekçi boyutlarıyla, her dönemin yapıtı olabilecek öyküler bırakmıştır Memduh Şevket Esendal.
Bu eserinde Halikarnas Balıkçısı, başta Uluç Reis olmak üzere, korsanlığa bir yandan Anadolu çelebiliğini, öte yandan Magrip´in büyüleyici gizemini katan, asıl önemlisi Avrupa kıyılarını bir Kartaca hışmıyla vuran Türk denizcilerini, o kendine özgü üslubu, içten ve coşkulu anlatımıyla romanlaştırıyor.
Azrail Nasıl Rüşvet Yedi? Öyle ya, rüşvetin evrensel boyutlara ulaştığı uzay çağında Azrail de rüşvet yer mi, yer... Öykülerin çoğunda anlatılanları dün yaşadık, bugün yaşıyoruz, kuşkusuz yarın da yaşayacağız. Haksızlıklar, yanlışlıklar, yalan dolan, karalama, rüşvet... Bütün çirkinliği ve bütün gülünçlüğüyle birbirini izliyor çünkü. Yaşam koşullarının gülmek bir yana, soluk almayı bile olanaksız kıldığı son yıllarda Muzaffer İzgü gibi kalemler de olmasa, insan olduğumuzdan kuşkuya düşeceğiz neredeyse... Az
Tükendi
Yapıtlarında, ülkesinin ve halkının sorunlarını, o her zamanki kendine has anlatımıyla ele alan usta kalem Muzaffer İzgü, bunlara bir yenisini daha ekliyor: Ayvayı Yedik... Aynı sorunları, ABD Başkanıyla biraraya gelen Başbakanın nasıl çözdüğünü gözler önüne seriyor Ayvayı Yedik´te.
Muzaffer İzgü, gülmece edebiyatının en önemli dergisi Akbaba okulundan yetişmiş bir yazar. Güldürme, onun için amaç değil araç. Çünkü hoşgörülü değil İzgü. Yanlışlıkları, yalanları, ikiyüzlülükleri, hırsızlıkları, namussuzlukları, talanı, baskıyı, şiddeti onun kaleminden okurken siz de kendinizi bir anda olayların içinde bulursunuz. Çözümü yazarla birlikte arar, güldüğünüz denli düşünürsünüz. Bu kez de, ANADOLAR’da –pardon- Anadolu’da birilerinden birinin hapşırıvermesiyle havaya fırlayan dolara takılmış ka
Eski Türk Edebiyatı, yaklaşık yedi yüzyıllık bir dönemi kapsayan, yetiştirdikleri edebî şahsiyetleri ve ürünleri itibarıyla Türk Edebiyatının önemli bir dönemini oluşturmaktadır. Çalışmamıza esas teşkil eden Divan şairlerimizin aldıkları mahlaslar ve buna bağlı olarak ortaya çıkan mahlas-nâme geleneği de Eski Türk Edebiyatını başka bir açıdan görme amacını gütmektedir. Kültürümüzün önemli bir cephesini oluşturan ad verme veya ad koyma geleneği, milletimizin tarih sahnesine çıkmasından itibaren çeşitli etk
Tükendi
— Şimdi bana ne yapacaksınız Mister Krasmer? — Lazımsın tosun… Beni gırtlağıma kadar belaya soktunuz. Lüçiyano’ya, kendisini polise haber vermediğimi ispat zorundayım. Sen benim şahidimsin. — Aman Mister Krasmer, ayaklarınızı öpeyim, Lüçiyano beni hemen öldürtür. — Orası ikinizin aranızdaki bir mesele! Beni hiç ilgilendirmez. — Aman Mister Krasmer… Bana acıyın… Hayır… Sam usanmıştı. Sağ yumruğunu bu pis ağza birden indirdi… Düşün ve edebiyat dünyamızın dev ismi Kemal Tahir’in, F. M. İkinci takma adı
Tükendi
— Saçmalıyorsunuz Kora, dedim, zehirli yılanları öldürmek zorunda kalsanız üzülür müsünüz? Düşünsenize bunlar zehirli yılanlardan bin kere daha tehlikeli mahluklar... — Bilmem ki Mayk, deli olacağım... Sonra beni kendisine çekerek yalvardı: — Beni kurtar, Mayk, sen kuvvetli bir erkeksin, ne olur beni kurtar... Kemal Tahir’in kaleminden, ünlü dedektif Mayk Hammer’ın maceraları… Düşün ve edebiyat dünyamızın dev ismi Kemal Tahir’in, F. M. İkinci takma adıyla yazdığı özgün Mayk Hammer maceraları yıllar so
Tükendi
— Eller havaya! dedim. Eller yukarı, kalbimin orangutanı... Küçük siyah gözlerinden bir kin ışıltısı geçti. Boynumu bu sırada yakalasa işimin harap olacağını anladım. Yerdeki tabancayı ayağımla bir kenara attım. — Şimdi beni iyice tanıdın değil mi? diye sordum, Şikago’nun Çifte Tabancalı Kadını’nı nihayet bilesin çıkardın mı? Beni milyon işine karıştırırsın, başımı türlü belalara sokarsın... Sonunu düşünmezsin! Düşün ve edebiyat dünyamızın dev ismi Kemal Tahir’in, F. M. Duran takma adıyla yazdığı özgü
Tükendi
Lise öğrenimini bitiren bir Türk gencinin kendi edebiyatı ve edebiyatının büyük şahsiyetleri hakkında az çok bir fikir edinmiş olması, millî kültür açısından bir zarûrettir. Ord. Prof. Dr. M. Fuad Köprülü tarafından büyük bir emek sarf edilerek hazırlanan Divan Edebiyatı Antolojisi adlı bu eserde, eski ve yeni bütün Türk lehçelerinin değil, Tanzimat devrine kadar Anadolu Türkçesinin nazım edebiyatı incelenmiş ve yalnız Anadolu Türk şâirlerinden örnekler alınmış, ilaveten eserin sonuna ayrıntılı bir dizin d
Tükendi
Bayram Han, XVI. yüzyılın ikinci yarısında Güney Asya'da büyük bir devlet kuran Babur'un sarayında yetişmiştir. Döneminin siyasî mücadelesinde kırk yıl gibi uzun bir süre başarılı bir devlet adamı ve askerî şahsiyet olarak yer almıştır. Ali Şir Nevayi'den sonra Çağatay Edebiyatının şiir sahasında ikinci büyük temsilcisi kabul edilen Babur'un sarayına genç yaşta gelmesiyle zengin ve verimli bir sanat çevresinde yetişerek kaleme aldığı eserlerinde sanatkar yönünü de ortaya koymuştur.
Tükendi
Keçecizade İzzet Molla adına hem siyasi hem de edebi kroniklerin tamamında rastlanır. 100 kiloyu aşan cüssesiyle intihar ve iftihar arasında gidip gelen bir ömür çizgisinde sürüklenmiş bu dev adam, siyasi muarızları veya edebi garezkarlarıyla değil, kendisini her bakımdan geçikmiş kılan kaderiyle mücadele etmiştir aslında. Devletin ihtişamlı günlerinde parmak ısırtan muhteşem edebiyatı kedisine hayat veren can damarları gibi kurumuş, çok değil henüz bir asır evvel zarif, nükteli, derinlikli söyleyişler ve d
Tükendi
Ben İstanbul´un kara sevdalısıyım. Sevmek; ne kolay laf bu böyle! -Filan şeyi seviyorum, falan şeyi sevmiyorum! Diye, en ucuz, keyfi ve insiyaki hükümlerimizi, çok defa bu lafla ortaya atarız. Halbuki bana sorarsanız, sevgi kadar basit ve girift, alelade ve harikulade, hiç ve her şey, hesabını vermediğimiz ve vermeye mecbur olduğumuz nesne yok bu dünyada. Ben İstanbul´un kara sevdalısıyım... Ve sevmek fiilinin, alaladelik içinde harikuladeliğe eş olarak, onu ancak en girift tecellisi içinde canlandırab
Memduh Şevket Esendal´ın, kızı Emine Sarıdal´a Kabil´den yazdığı 22 Nisan 1940 tarihli mektuptan: "Yalnız şurasını bil ki, iyi bir iş yapmak, iyi bir şey yazmak çok güçtür. Öyle günler oluyor ki, yazdıklarımı yırtıp, artık yazmaktan vazgeçesim geliyor. Bazıları vardır ki, iyi yazamadığının farkında değildir. Ben, farkında olurum ve sıkılırım. İyinin nasıl olacağını bilip de yazamamak hepsinden kötüdür. Kolaylığı olduğu için ben, kısa kısa şeyler yazmak isterim. Ancak, hikaye kendiliğinden uzayacak olursa,
Titiz bir gözlem gücünün, hoşgörüyü elden bırakmayan bir eleştiriyle bütünleştiği; sağlıklı gülmecenin, somut gerçeği aşan sıcak, iyimser ve parıltılı bir sentez biçiminde göz doldurduğu bir yapıttır Kasabanın Yarısı. Acı tatlı birçok serüvenimizi bu kitabında teşhis masasına yatıran İzgü, aslında toplumsal yazgımızı, bir kez de gülmece diliyle yazmaktadır.
Süreyya Beyle Suat Hanım beş yıldan beri evlidir. Bir yaz, Boğaziçi´nde, Yeni Mahalle´de küçük bir ev kiralarlar. Mutludurlar. Süreyya´nın arkadaşı Necip, sık sık gelip yanlarında konuk olarak kalmaktadır. Necip, Suat´a çok değer vermekte, ona karşı derin bir saygı beslemektedir. Bu değer veriş ve saygı bir gün şiddetli bir sevgiye dönüşür. Genç adam, sevgisini içinde gizlemektedir. Bir gün dayanamaz...
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 242 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8