Bir devlet fonksiyonu olarak İslam'da yargı konusu, bugüne kadar pek çok araştırmacı, yazar ve ilim adamı tarafından özellikle hukuki açıdan ele alınmış ve işlenmiştir. Ancak bir İslam tarihçisi gözüyle veya İslam Kurumları Tarihi açısından derinlemesine incelendiğini söylemek pek mümkün değildir. Daha önce yazar tarafından doktora tezi olarak çalışılan "Câhiliyeden Hz. Ömer Döneminin Sonuna Kadar Yargı" konusu tamamlandıktan sonra görülmüştür ki, İslâm tarihinin ilk dönemindeki yargı teşkilatının kurumsal yapısı ve işleyişini bir tarihçi gözüyle ve bütüncül bir yaklaşımla daha iyi bir şekilde ortaya koyabilmenin yolu "Hz. Osman ve Hz. Ali Dönemlerinde Yargı" konusunu da ele almakla mümkün olacaktır. Bu sebeple elinizdeki eser kaleme alınmış ve bu suretle alandaki önemli bir boşluk doldurulmaya çalışılmıştır.

Günümüz davetçileri; Rasûlüllah'ın hayatını, uyguladığı davet metodlarını çok iyi bilmek, hareket ve faaliyetlerini bu çerçevede kaynaklandırmak mecburiyetindedirler. Bu yüzden "Rasûlüllah'ın Davet Metodu", üzerinde hassasiyetle durulması ve incelenmesi gereken önemli bir konudur.

Elinizdeki eser, İslâm'ın en eski kaynakları başta olmak üzere pek çok araştırma ve incelemeye müracaat edilerek hazırlanmıştır. Rasûlüllah'ın peygamberlik hayatının her safhası İslâm'a davet bakımından çalışmada ayrı ayrı değerlendirilmiş ve bu daveti gerçekleştirmek için geçirilen safhalar, özellikle psikolojik ve sosyolojik taraflarıyla ortaya çıkarılmaya çalışılmış, nihayet İslâm'a davet metodunun günümüzdeki çeşitli problemlerini ele almıştır.

İlk baskısı 1981 yılında yayınlanan bu eser, Türkiye Millî Kültür Vakfı tarafından tertip edilen bir yarışmada "Jüri Özel Armağanı"na layık görülmüştür.