Bilge Karasu Edebiyat İncelemeleri Dizisi'nin ilk kitabı olarak Reyhan Tutumlu'nun 2007 Memet Fuat Eleştiri/İnceleme Ödülü'nü alan Vüs'at O. Bener incelemesini yayımlıyoruz. Bener'in poetikasının bu kapsayıcı, yetkin çözümlemesinde Tutumlu, edebiyatın kavramsallaştırılması en zor alanlarından birine el atarak otobiyografi, anı, günlük, kurmaca, metinlerarasılık gibi ilişkili ve gerilimli konularda kuramsal bir berraklık sağlamayı hedefliyor. Yaşamasız Yazabilmek, arkasındaki titiz araştırmacılık ve önerdiği
Elinizdeki kitap, Hasan Ali Toptaşın hem eserlerinin hem de kendisinin bugünden görülen bir profili olarak kurgulandı. Hayatı üzerine şimdiye kadar yapılan en ayrıntılı söyleşi ve romanlarını kurguladığı dünyası Eserlerini yabancı dillere çevirenlerin, tiyatroya ve sinemaya uyarlayanların deneyimleri Türkiyeden ve yurt dışından çizerlerin Hasan Ali Toptaş illüstrasyonları... Şimdiye kadar yayımlanan bütün eserleri üzerine yazılan inceleme yazıları, edebiyat dünyasından dostlarının anıları, okurlarından mekt
Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış kendi türünde şimdiye değin yapılmış incelemelerin en yetkini (...) Edebiyatla yakından ilgili olan herkesin mutlaka okuması gereken bir başyapıt bence.
(Hilmi Yavuz, Kitap, 1 Mart 1984)
Berna Moran yapıtlarını özlediği düzeye getirmeden ortaya çıkarmıyor (...) sonunda sağlam, tutarlı, açık, pırıl pırıl bir "bütün" çıkarıyor ortaya.
(Memet Fuat, Nokta, 30 Ocak 1984)
Bu çalışma birden fazla yönüyle eleştiri geleneğimizde bir başyapıttır. Bilgi, yöntem, araştırma ve gözlemin
İran şiirinin önde gelen temsilcilerinden olan Ahmed-i Şâmlu, yeni şiirin kurucusu kabul edilen Nîmâ Yûşic gibi kendi adıyla özdeşleşen bir şiir tarzı geliştiren ender isimlerdendir. Bu bakımdan onun şiirinin incelenip irdelenmesi
çağdaş İran şiiri üzerine yapılan çalışmalarda göz ardı edilemeyecek kadar önem taşımaktadır. Öte yandan Ahmed Şâmlu, Türkiyede çok az da olsa tanınan çağdaş İranlı şairlerin başında gelmektedir.
Ülkemizde şiiri konusunda yeterli kaynakların bulunmadığı Ahmed Şâmluyu ve şiirini e
Yazarı açısından estetik bir gaye güdülmeksizin kaleme alınan; yazılıp yayımlanmasında başta ticari kaygı olmak üzere, sanat dışı sebepler bulunan; okurun fikrinden çok duygu ve heyecanlarını harekete geçirmeyi hedefleyen; çok sayıda okura ulaşan; kolay anlaşılıp rahat çözümlenen; okurda belirli bir seviye aramayan; klişeleşmiş, basmakalıp bir yapı arz eden; birçoğu filme alınarak -okur dışında- sinema ve televizyonda da çok sayıda izleyiciye ulaşan vs. nitelikte romanlara 'popüler roman' denir.
Yazarı tar
Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış´ın ilk cildinde yazar 1950´lere kadarki Türk romanın ana sorunsalının batılılışma
olduğunu ve bu sorunsalın romanımızın kurgusunu, temalarını, tiplerini nasıl büyük ölçüde belirlediğini göstermişti. Bu ikinci ciltte, 1950-1975 yılları arasında yazılmış onbeş kadar yapıtı inceleyen yazar, bu dönemde, batılılaşmanın yerini, toplumsal yapıdan kaynaklanan, düzene dönük yeni bir sorunsalın aldığını ortaya koymakta ve bu toplumsal etmenle birlikte geleneksel halk edebiyatına dön
Üçüncü ve son cildini elinizde tuttuğunuz "Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış", Türkçe edebiyat eleştirisi geleneğinin en önemli eserlerinden biridir. Berna Moran, eserini geçen yıl aramızdan ayrılmadan kısa süre önce tamamlamayı başardı. "Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış"ın ilk cildinde yazar, 1950´lere kadarki Türk romanının ana sorunsalının Batılılaşma olduğunu ve bu sorunsalın romanımızın kurgusunu, temalarını, tiplerini nasıl büyük ölçüde etkilediğini göstermişti. İkinci ciltte, 1950-75 arasında yazılm
"İstanbul Üniversitesi, İngiliz Dil ve Edebiyatı kürsüsündeki eleştiri derslerinden derlenmiş olan Edebiyat Kuramı ve Eleştiri, yalnız bu konuyla ilgili üniversite öğrencilerinin değil, eleştirmenlerimizin de, bütün edebiyatçılarımızın da okumaları gereken değerli bir elkitabıdır...."
Aziz Nesin
Montaigne'in Denemelerini okuduğumda günümüze kadar tazeliğini koruduğu ve hayatımızda yeri olan hemen her konuya değindiği gerekçesiyle kendim için bir kılavuz gibi gördüm. Bu kılavuza ne kadar bağlı kalabilirdim; bunu yazmadan anlamam mümkün değildi. Bu kitap, kılavuzumla görüş birliği içinde olduğum ve ondan ayrıldığım ne varsa itiraf ettiğim bir muhakeme kitabıdır.
...Hiçbir şeyi olduğu gibi bile gösterememekten yakınır Montaigne. Halbuki bir şeyi olduğu gibi gösterebilmek öyle sıradan bir meziyet de
Masalı biliyorsunuz Gerçekleri öğrenmek için yeterince büyüdünüz!
Pamuk Prenses, deneysel yazının devi Donald Barthelmeden inandığımız masallara, uçsuz bucaksız çöp yığınlarımıza, kurtarıcılarını boşu boşuna bekleyen kadınlara, çevrelerindeki kadınları tüketmekten bıkıp usanmayan erkeklere, söylediğimiz yalanlara ve ayak uydurduğumuz tüm çarpıklıklara rağmen vazgeçmediğimiz kahramanlık sanrılarına dair sarsıcı, düşündürücü, eğlenceli, başıbozuk ve kolay kolay hazmedilemeyecek, tuhaf, sıradışı ve aykırı bir
Kültürel özcülük ve milliyetçilikten uzak başka bir edebiyat tarihi anlayışı yaratmak mümkün mü? Mignon bu sorudan yola çıkarak, karşılaştırmalı edebiyat ve Türk edebiyatı tarihi çalışmalarında ismine yalnızca dipnotlarda rastlanan edebiyatçı ve düşünürleri ana metne taşıyor; bunu yaparken de edebiyat tarihi konusunda şimdiye kadar tartışılmadan kabul görmüş bazı görüşleri sorguluyor. Okurlar bu kitapta yalnızca Ercüment Behzad Lav ve Baha Tevfik gibi isimlerle değil, Garbis Fikri, Hovsep Vartanyan ve Avram
....her cemiyette,bir hayat hadisesinin çeşitli larını gördükçe, in yel değirmenlerine saldıran kahramanının hem dikkatle, hem gıpta ile hatırlarım. Hayatı ezeli bir aldanış içinde geçirenlerin karşısında ün sıcak ve samimi larını düşünürüm. Maddi, manevi bir türlü cinayeti işlemeye müsait, bazı ince, uzun kadın parmaklarını bana in ellerini düşündürür; bu elleri, üzerlerindeki manevi kan lekesini temizlemek için, hayali bir muslukta durmaksızın yıkanır görüyorum....
Bir evin yapımındaki malzemelerin nerede, ne kadar, nasıl kullanılacağının hesap edilmesi ve bir kağıda plan çizilmesi nasıl önemliyse yazılı ve sözlü anlatımda da plan öyle önemlidir.
Bu kitapta her yaştan insan için gerekli olabilecek kompozisyon bilgileri ve türlü konularda yazılmış, örnek fikir-yorum yazılarına yer verilmiştir.
Ne anlatayım diye başta düşünmek niçin anlatttım diye sonunda pişman olmaktan iyidir.
Edebiyat teorisi alanının en çok tartışılan, alıntı yapılan klasik eserlerinden biri daha uzun bir aradan sonra Türkçede. Bloom Etkilenme Endişesi´nde esasen Romantik şairler üzerinden, sanatçı birey ile selefleri arasındaki "Ödipal" denebilecek ilişki hakkında, bir şairin başka bir şairin doğmasına nasıl yardım ettiği hakkında gayet özgün ve çok tartışılmış bir teori geliştiriyor.
Bloom kitaba 1997 yılında eklediği önsözde bütün şairlerin en büyüğü olarak, hatta modern anlamda "insanı icat eden kişi"
Türkan Saylan, Yapıclığın Gücü genişletilmiş 2. baskı! Onu önce cüzamla mücadelesinde tanıdık, sonra Türkiyenin olumsuz şartlarının üstesinden gelmeye çalışan, gençlerin eğitimine sahip çıkan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği girdi devreye. Doktorluğu kadar, sosyal alandaki çalışmalarıydı onu özel kılan. Türkan Saylan, umutla, dirençle içinde bulunduğu şartlara karşı koyan, "yapıcı" bir kişilik. Zehra İpşiroğlu da özellikle onun bu yanının üzerinde duran bir söyleşi gerçekleştirmişti...Yaşama ve kendine ins
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.