Düğün dünyamızdaki birbiriyle bağlantılı iki önemli sorun, su kıtlığı ve iklim değişikliğidir. "Su Kıtlığı" sorunu, önceleri dünyanın belirli bölgelerini ilgilendirirken, giderek dünyanın genelini kapsamaya başlamış ve 1970´li yıllardan itibaren uluslararası kamuoyunu meşgul etmiş bir konudur. "İklim Değişikliği" sorunu ise özellikle 1992 yılında gerçekleştirilen RİO Zîrvesi´nde uluslararası gündeme ciddi olarak girmiş ve o günden beri de dünya kamuoyunu artarak meşgul etmeye başlamıştır. İklim değişikli

Bir Yeşilin Peşinde´de Asım Zihnioğlu ülkemizin çaycılığının geçirdiği evreleri akıcı bir dille anlatıyor. Üzerine az yazılmış bir konunun, çayın hikâyesinin, Doğu Karadeniz Bölgesi´nin ekonomik ve sosyal yaşamından kesitler verilerek ele alınması kitabın ilgi çekici yönlerinden biri. TÜBİTAK tarafından verilen 1983 yılı Hizmet Ödülü´nün de sahibi olan Asım Zihnioğlu´nun bir ömür adadığı çalışmalarının okurların ilgisini çekeceğini umuyoruz.

Bu kitap, ekoloji alanında öncü bir ders kitabıdır. Odum ve Barrett, evrimsel ekoloji ile sistem ekolojisindeki ilkeleri, bütünleştirici bir yaklaşımla bir araya getirmişlerdir. Kitapta, temel ekolojik konulara ek olarak ekolojik ayak izi, küresel iklim değişimi, toprak ekolojisi, yangın ekolojisi, metapopulasyon dinamiği, populasyon genetiği, nötral teorisi, peyzaj ekolojisi gibi güncel kavramlar ve konular tartışılmıştır. Bu kitap, çevreniz ile ilgili konuları, 21. yüzyılın gerektirdiği biçimde öğrenmeniz

Bugün geldiğimiz uygarlık seviyesi enerjiye çok fazla bağımlıdır ve modern toplumun enerji kullanımı her geçen gün giderek artmaktadır. Günümüzde enerji üretiminde temel kaynak fosil yakıtlardır (kömür, petrol, doğalgaz). Fosil yakıtların yanması ise atmosfere başta sera etkisine ve küresel ısınmaya neden olan CO2 olmak üzere, pek çok zehirli gazın salınımına neden olmaktadır. Fosil yakıtların kullanımı önemli ölçüde azaltılıp durdurulmadığı sürece, küresel ısınma uygarlığımız için pek yakın bir gelecekte b

Küresel iklim krizi, yeryüzünün yüz yüze olduğu en önemli sorun. Çünkü, diğer bütün sorunlardan farklı olarak, doğrudan varoluşa ilişkin bir kriz. İnsan türünün şimdiki haliyle ortalıkta dolaşmaya başladığı günden beri -yani, yaklaşık yüz bin yıldır- baş etmek zorunda kaldığı en büyük felaket. Hâlâ zamanımız var mı? Hâlâ dünyayı üzerinde hayat olmayan bir gezegen haline getirmeye ant içmiş görünen insan türünün bir an durup, elindeki ve aklındaki gücü gezegeni yok etmeye değil, hayatı sürdürmek için yapması

Son on bin yılın iklim sorusu; küresel ısınma nerede duracak? Bu sorunun üzerinde sadece iklimbilimciler değil aynı zamanda süper bilgisayarlar da çalışıyor. 2009' da yükselmeye başlayacak sıcaklıklar 2012'ye kadar giderek artacak ve büyük olasılıkla son on bin yılın ( Holocen dönem ) sıcaklık rekoru kırılacak. Bunun doğal sonucu Batı Akdeniz'de ilk defa görülecek güçlü fırtınalar Orta Avrupa'nın kuzeyi ve Karadeniz'de şiddetli yağış ve sellere dönüşecek. Geçmişte de yaşanan küresel ısınmaların bu günkü ı

Bu kitabı eline alan herhangi biri başlığından dolayı merak duymuş olabilir. Ölümcül Havalar sözü gayet ciddi bir sözdür. Ve eğer on yıl önce biri bana gezegenimizin acil bir tehlike içinde olduğunu söyleseydi, onu pek dikkate almazdım. Bu kitapta o günden beri öğrendiklerimi ve bunların görüşümü nasıl değiştirdiğimi anlatacağım size. Son on yıldır iklim bilimi ciddi bir devrim geçiriyor, bugün artık yeryüzünün iklim sistemini ve bu sis-temin nasıl değiştiğini daha iyi anlıyoruz. İklim tabii ki hep değişm

Fen ve Teknoloji Laboratuarı ve Uygulamaları kitabı, ilköğretim bölümü sınıf öğretmenliği programında okutulan aynı isimdeki zorunlu derste kaynak kitap eksikliğini gidermek amacıyla hazırlanmıştır. Kitap hazırlanırken etkinliklerin çeşitliliğine önem verilmiş, hem laboratuar rehberi hem etkinlik kitabı hem de laboratuar çalışmalarının not tutulacağı bir laboratuar defteri olarak kullanılabilecek şekilde, çok amaçlı olarak hazırlanmıştır. Bu doğrultuda ilköğretim öğretmenlerinin, okul öncesi öğretmenliği ve

17 Ağustos´tan bu yana tüm vatandaşlarımızın merak, endişe ve bir o kadar da korku içinde izlediği İstanbul Depremi tartışmalarına tarihsel bir perspektif de katmaya çalışan Üşümezsoy, İstanbul ve çevresinde bugüne kadar yaşanan depremleri de inceliyor. Ayrıca, İstanbul Depremine ilişkin pek çok senaryoyu da inceliyor ve kendi modelini ortaya koyuyor. Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, "İstanbul´da büyük bir deprem olacak" korkusu yaratarak rant sağlayanlara inat, hem sağduyulu, hem uyarıcı ama tamamen bilimsel ger

Kant’ın eleştiri-öncesi yazılarının en önemlilerinden biri olan Evrensel Doğa Tarihi ve Gökler Kuramı aynı zamanda astronomi ve kozmoloji tarihinde bir kilometre taşı niteliğini kazanmıştır. Bu yapıtın bilim tarihindeki yerinin yanı sıra, Kant’ın zihinsel gelişimindeki yerini görerek bir sonuca varmamız açısından, yapıtın incelenmesi bile bugün için değer taşımaktadır. Kant’ın daha sonraları kuşku ile baktığı konu, yani özellikle spekülatif metafiziğin a priori yöntemleriyle ele alındığı zaman bir bütün ola

İnsan elinden giderek daha çok hasar gören dünya, artık bizi beslemekte zorlanıyor. Küresel ısınma sonucunda gıda üretimi düşüyor. Isının 1 derece yükselmesi, tahıl üretim alanlarının yaklaşık yüzde 10 azalması demek. Dünya, petrolün ne zaman tükeneceğini konuşuyor. Oysa yeraltı sularının tükenmesi, insanlık için petrolün tükenmesinden çok daha büyük bir tehdit. Otomobil kullanımı arttıkça zaten dünyayı beslemekte zorlanan tarım alanlarının yollara, otoyollara ve park yerlerine ayrılması kaçınılmaz hal

Ali Külebi, enerjideki dışa bağımlılığımızın ülke güvenliğini tehlikeye atacak boyutlarını, bu bağlamda yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji bağımlılığımızı azaltmada kullanılmasının önce petrol ve şimdi de doğalgaz kartellerince nasıl engellendiğini somut verilerle gözler önüne seriyor. Geçmiş koyu bir çevreci olan ünlü fizikçi Stephen Hawking, dünya nüfusunun önümüzdeki 100 yıl içinde 1,5 milyara ineceğini ve buna küresel ısınmanın neden olacağını söylüyor. Küresel ısınmaya çare olmasa bile b

"Batı´da Aydınlanma ve Rönesans döneminden bu yana estirilen pozitivist fırtına içinde, bütün bir yeryüzü, toprağı, suyu ve havasıyla birlikte bedava ürünler dağıtan devasa bir mağazalar zinciri olarak görülür. Bizim kültürümüzde dünya, öte dünyanın bir işletmesi kabul edilir. Bizim için yeryüzü, ölümsüz hayatı kazanmak için, elimizde bulunan tek özkaynaktır. Hiç kimse, bütün insanlığın özkaynağını sorumsuzca kullanma hakkına sahip değildir." (Arka Kapak)

Kitap, konuyu birçok açıdan ele almıştır. Bu da okuyuculara konuya daha fazla açıdan bakma ve anlama imkanı vermektedir. Konu Başlıkları Ekoloji Bilim Dalının Tanıtımı ve Tarihsel Gelişimi Ekolojik Bilim Dalına İlişkin Temel Kavramlar ve Bazı Ekolojik Kurumlar Ekosistemlerin İncelenmesi Popülasyon Ekolojisi Türk Topluluklar Ekolojisi Uygulamalı Ekoloji ve Ekosistem Amenajmanı

Millî Eğitim Bakanlığının fen öğretimi konusunda yeni açılımlar sağlama çabalarının yaşandığı bir dönemde, yayınlarımız arasında yer alan Fen Öğretimi kitabı; bilime dayalı, araştırıcı, gözlemleyen, sonucu yorumlayan ve hipotez kuran öğrenciler yetiştirme yolunda büyük bir adımı simgelemektedir. Bu kapsamda, on ünite altında ele alınan: Fen Bilgisi ve biz, Çevre, Canlılar, Madde, Isı, Ses, Elektrik, Işık, İnsan ve bilim ile Gökyüzü ve Dünyamız konuları 4. ve 5. sınıflar 2004 ile 6. 7. ve 8. sınıflar 2005 Fe

Projenin ana kaynakçasını Rana Ata'nın 1995 yılında tamamladığı Boğaziçi Üniversitesi'nin Yerleşim Alanında Mevcut Ağaç ve Çalı Türlerinin Yetişme Ortamı Özelliklerine Göre İrdelenmesi ve Öneriler başlıklı tez çalışması oluşturmuştur. Projenin ilk ayağı olarak, Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüsteki parkur seçildi. Etiler Kapıdan başlayarak teras ve Aşiyan yolu üzerinden devam eden bu parkur üzerinde, 1200'den fazla bitki türü yer almaktadır.

Bu kitapta, başta yurdumuzda yaygın olan helmint türleri olmak üzere, ulaşım olanaklarının çok hızlandığı çağımızda, her an görülebilecek, veteriner hekimlik açısından önemli yüzlerce türün taksonomisi ile morfolojileri, konak ve arakonakları, gelişme ve epidemiyolojileri, yaygınlıkları, patojeniteleri, neden oldukları klinik belirtiler, teşhis, tedavi ve korunma yöntemleri hakkında detaylı bilgi verilmiştir. Çoğu renkli 422 şekil/fotoğraf, 21 tablo ve 12 levha içeren kitap; Trematoda, Cestoda, Nematoda, Te

Çevre sosyolojisi, sosyoloji bölümlerinde genellikle seçmeli ders olarak yaygın şekilde okutulmaktadır. Buna karşın Çevre sosyolojisinin sosyoloji disiplini içerisinde yaygın olarak kabul gördüğünü söylemek zordur. Bu alanda yer alan kişiler genellikle sonradan bu alanı seçmiş kişilerdir. Dolayısıyla çevre sosyolojisi alanında Türkçe yayınların sınırlı olduğunu söylemek abartı olmaz. Bu çalışma, işte bu noktadan hareketle, çevre sosyolojisi alanında bir kaynak kitap olması amacıyla hazırlanmıştır. Çalışmada

Küresel iklim değişimi, içinde bulunduğumuz yüzyılın en çetin ekoloji sorunlarından birisi. Modern endüstriyel ekonominin can damarı olan fosil yakıtların tüketilmesi sonucu atmosfere salınan seragazları birikerek iklim değişimine neden oluyor. Aşırı iklim olayları daha şimdiden geniş insan topluluklarını etkilemeye başladı. Yakın geleceğe dair bilimsel tahminler deniz seviyelerinin yükseleceğini, aşırı sıcak ve soğukların yaşanacağını, sel, tayfun ve kuraklıkların sıklaşacağını öngörüyor. Yaklaşan ekolojik

Çalışma, Fen Edebiyat Fakültelerinin Biyoloji, Ziraat Fakültelerinin Su Ürünleri, Su Ürünleri ve Deniz Bilimleri bölümlerinde İhtiyoloji ders kitabı olarak okutulmakla beraber, omurgasızların karşılaştırmalı anatomisi ve fizyolojisi ile ilgili bilgiler içermesi dolayısıyla da bu alanla ilgilenen araştırmacı, akademisyen ve öğrencilere de yararlı olacak olan 19 ana bölüm başlığı altında balık bilgisini anlatmaktadır. Kitapta yer alan on dokuz bölüm; Balıkların sınıflandırılması ve evrimi, Kaba dış morfoloji,