Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Machiavelli’den Hobbes’a, Freud’dan Pinker’a herkes şuna inanıyor: İnsanlar kötüdür! Çoğu İnsan İyidir’deyse yeni bir argüman var: İnsanların iyi olduğunu varsaymak hem gerçekçi hem de devrimci bir eylemdir. Zira başkalarının kötü olduğunu düşündüğümüzde gerek siyasetin gerek ekonominin en kötü yanları ortaya çıkıyor, oysa insanların temelde iyi olduğunu varsaymak, bambaşka seçenekleri mümkün kılıyor. İnsanlık tarihinin son 200.000 yılına yeni bir perspektiften bakan Bregman rekabetten ziyade iş birli
Tükendi
Eski insanlar, içinde yaşadıkları dünyaya dair bir iz bırakma dürtüsüne sahipti, bugün varlığını sürdüren mağara resimleri ve oymaları bunun kanıtıdır. Peki, neden dünyanın çeşitli yerlerindeki kaya resimlerinin hepsi aynı şeyleri tasvir ediyor gibi görünüyor? Tarih öncesi dünyanın halkları birbirleriyle temas kurdular mı? Bazılarının, atalarımızın "uçan arabalar" olarak tanımlayabileceği araçlarla çok uzak yerlere nakledilmiş olması mümkün mü? Teknik açıdan henüz gelişmemiş olan bu insanlar nasıl olup da a
Alman yazar ve akademisyen Dr. Ernst Jäckh, Balkan Harbinden Sonra Şarkta Almanya başlıklı bu eserde büyük ölçüde Osmanlı Devleti’ni ve Türkleri ele almaktadır. 20 yüzyılın başında Türkler hakkında uluslararası kamuoyunda maksatlı, yıpratıcı, yıkıcı politika ve propagandanın etkin olduğu bir süreçte böylesine bir eserin kaleme alınmış olması çok önemlidir. Balkan Savaşları’nda yazarın ifadesi ile “bir millet yok edilirken” büyük devletlerin buna sessiz kalması hatta haçlı bayrağı altında her türlü zulüm ve
II. Dünya Savaşı, dünyanın en kanlı ve iz bırakan savaşı olmuştur. Tüm dünyayı derinden etkileyen savaş, birçok cephede çoğu kez eş zamanlı olarak acımasızca yaşanmıştır. II. Dünya Savaşı öncesi dünyada yaşanan olaylardan başlayarak, Polonya’nın işgali, Atlantik Muharebeleri, Nazi Almanyası’nın Avrupa’da yayılması, İtalya’nın savaşa dahil olup cephe genişletmesi, Hitler’in Barbarossa Harekatı, Rommel’in Kuzey Afrika Cephesi’ne atanması, Pearl Harbor’un bombalanmasıyla ABD’nin savaşa dahil olması gibi konula
“Uygar bir ülkenin gerçekten değerli insanları olabilmeleri için ülkemin erkek ve kadınlarının ahlâkî değerlerini yükseltmek adına çaba harcamak istiyorum.” Yukichi Fukuzawa Fukuzawa hayat hikâyesini anlatmaya Nakatsu’da geçen çocukluğuyla başlıyor. Yaşadığı toplumun Fukuzawa’nın kaleminden tasviri, bugün neredeyse hayal dahi edilemeyecek katılıktaki hiyerarşik bir düzeni en ince ayrıntılarıyla gözler önüne seriyor. Öte yandan yazarın yaşadığı dönem, Japonya’daki toplumsal düzenin, ekonomik ve siyasi bo
Göç, insanlık tarihinin başlangıcından itibaren mevcut bir olgudur. Özellikle büyük ölçekte yaşanan göç olgusunun ortaya çıkardığı sosyal, ekonomik, kültürel ve idari değişimler tarihin seyrinde kırılmalara neden olmuştur. Bu minvalde Kavimler göçü ya da Oğuz göçleri örnek verilebilir. İnsanoğlunun yaşadığı mekânı terk etmesi kolay olmasa da buna sebebiyet veren siyasi, ekonomik, sosyal ya da dini temelli pek çok etmen vardır. Bu kadar çok yönlü bir olgu olması nedeniyle göç çalışmaları tarihten sosyolojiye
Tükendi
Felsefe kelimesi, pek çok insan için, yüz buruşturucu ve dudak bükücü hatta bazen istihzaî bir gülüş ile ilişkilendirilebilecek bir alan olarak görülebilir. Özellikle felsefenin dindar insanların ilgi alanına girmesi, Gazali’den bugüne, sorun olarak karşımızda durmaktadır. Bu sorun hiçbir zaman aşılamamış veya aşılması, etkili bazı çevrelerce istenmemiştir. Oysa ister felsefî olsun isterse olmasın, herhangi bir metin veya konuşmadan sonuç çıkarma, söylenmek istenen şeyin ne olduğunu kavrayabilmek için felse
Taş Devri Şamanlarından Mezopotamya astrolojisi, Hürmasonluk ve modern dünyada büyücülüğe uzanan muhteşem bir ezoterik bilgiler tarihçesi: “Okült, Cadılık ve Büyü” İnsanoğlu tarih boyunca şu veya bu şekilde büyüye inanmıştır. Rasyonel düşünce ve bilimin giderek daha da ağırlık kazandığı bir dünyada okült ya da gizli bilgilerin, bizden saklı başka bir gerçekliğe erişim sunacağı düşüncesi hâlâ yaygındır. Okült, Cadılık ve Büyü, Yontma Taş Devri’nde bir mağaranın kasvetli ortamındaki büyü inancının varlığın
Tükendi
Avrupa matbaa, kâğıt, pusula ve barut gibi eski icatları ve başka pek çok şeyi Doğu'dan almış olabilir, ama Rönesans, Modern Bilim, Reform, Aydınlanma, Sanayi Devrimi, Modern Demokrasi gibi tüm dünyayı etkileyen gelişmeler Avrupa'ya özgüdür. Ünlü Avustralyalı tarihçi John Hirst, Kısa Avrupa Tarihi adlı eserinde Avrupa'yı benzersiz kılan nitelikleri büyüleyici bir şekilde keşfediyor. Avrupa uygarlığının Eski Yunan ve Roma bilimi, Hıristiyanlık ve Cermen savaşçı kültürünün bir karışım meydana getirmesi son
Tükendi
Roman için; yol boyunca gezdirilen ayna, gerçekliğin dile dökülen hâli, burjuva sınıfın itirafnamesi, modern bireyin eğlencesi, demokratik toplumun anlatıdaki uzantısı, uzun hikâye, İngiliz icadı ve benzeri tanımlamaları okumak için Batılı kaynaklara gitmekten başka seçeneğimiz yok. İtiraf etmek de lüzumsuz: romanı -varsa, teorisini de- “biz” icat etmedik. Pek çok kültür ögesiyle olduğu gibi, “karşılaştık” onunla. Batı’da roman yükselişine devam ederken gerçekleşti bu “heyecan verici” hadise bizde. On dokuz
Türkiyede Sol Akımların birinci cildi 1925 yılında noktalanıyordu. 1925ten itibaren hem yeni ulus-devletin elitleri arasındaki iktidar mücadelesi hem de Sovyetler Birliğinin politikaları, Türkiye sol hareketi üzerinde doğrudan belirleyici hale geldi. Türkiyede Sol Akımlar 1925-1936, bu çalkantılı dönemin tarihini ele alıyor. Günlük gazeteler, hatıralar, mektuplar, mahkeme kayıtları ve parti arşivleri, bu cildin de zeminini oluşturuyor. Dünya sosyalist hareketi için sosyalist anavatan fikrinin yerleş
Tükendi
Savaşların ve zulmün kronolojisine bir gazetecinin gözünden bakmaya ne dersiniz? 20. yüzyılın sonundan bir üçüncü dünya kaleydoskobu Polonyalı gazeteci Ryszard Kapuściński'nin meslekî deneyim ve gözlemlerine dayanarak üçüncü dünyadan haberlerin ötesindeki insan manzaraları aktardığı Futbol Savaşı, Delidolu'nun “Dünyayı Okumak” temalı kurmaca dışı eserler koleksiyonunda yerini alıyor. Afrika'dan Latin Amerika ve Orta Doğu'ya uzanan bir coğrafyada, 1960'lı yılların dünya düzeni ve toplumsal değişimin
Dünyanın önde gelen Orta Çağ uzmanlarından olan ve Türkçeye de çok sayıda kitabı çevrilen Fransız tarihçi Jacques Le Goff bu kitabında kapitalizmin ayak seslerine dikkat kesiliyor. Kapitalizmin doğuşunun büyük ya da küçük anlatılarının arasında konsüllerden kilise kayıtlarına, kıssalardan vaazlara uzanan bir arkeolojik kazıya girişiyor. Balzac’tan Dickens’a ve Gide’e kapitalist düzeni anlatan her romanda karşımıza çıkan tefeci figürünün öncülü olan; İsa’nın tapınaktan kovduğu murabahacının ve murabahanın
İnsanlık tarihi hakkında söz söylemek demek, elimizdeki birkaç gölge hakkında yorum yapmak demektir çoğu zaman. Bu gölge oyununda elimizde bazen birkaç işlenmiş kemik parçası, bazen viran olmuş bir yapı, bazen zamanın tüm çilesini çekip var olmaya devam edebilmiş bir yiyecek parçası olur bazen de neredeyse tahminlerimizden başka hiçbir şey olmaz. Kimi zaman da o kadar çok gölge vardır ki elimizde, işte bununla baş etmek çok daha zordur. Yazının bulunmasından önceki bir dönemin tarihi hakkında sağlam bir yor
Tükendi
19. yüzyılda sanayileşmede ivme kazanan Avrupa devletleri denizlerde tahakküm kurarken Osmanlı bahriyesi bir yandan denizlerini savunmaya, diğer yandan milliyetçilik ateşiyle yanan imparatorluk tebaasını kontrol altına almaya çalışıyordu. İmparatorluğun en uzun yüzyılının başlarında, 1821 yılında Rum İsyanı patlak verince Akdeniz ve Adalar Denizi büyük bir savaş meydanı hâline geldi. II. Mahmud’un kaptanıderyası Nasuhzâde Ali Paşa, bu isyanın denizlere yansıyan alevleri arasında can vermişti. Nasuhzâde Ali
Tükendi
21. Yüzyılın En Tartışılan Tarihçisi Harari, Yeni Dünya'yı nasıl görüyor? Onu bu kadar popüler kılan ne?  Geleneksel bir tarihçi mi yoksa veri analisti mi? Meslektaşları tarafından hangi eleştirileri aldı, neyle suçlandı, eleştirilere neden cevap vermiyor? "Salgınlar", "dedikodunun gerekliliği", "yenilmeyen liderler", "yeni din ihtiyacı", "geleceğin eğitim sistemi" gibi pek çok meseleye onun bakış açısıyla bakarak cevap bulabilir miyiz? Onun penceresinden onu gözlemleyerek Harari'nin zaman makinesiyle
Üstüne kargaların konup kalktığı ekinin yeşerdiği nerede görülmüş! Bu kitapta, Mustafa Kemal Atatürkün öyküsü anlatılıyor. Hem de kendi dilinden... Sarışın, mavi gözlü bir çocuk. Zarif, iyi yürekli. Öylesine özgürlük tutkunu ki, dayısının tarlasında kargaları kovmakla başladığı işi ömrünce sürdürüyor. Sonunda işgalci gerçek kargaları yurdumuzdan kovuncaya değin neredeyse soluk almadan savaşıyor. Peki, bunca önemli işinin arasında Türkiye Büyük Millet Meclisinin kurulduğu günü neden çocuklara armağan e
Aryüsçülük mezhebi, Hristiyanlık Tarihinde önemli yol ayrımını temsil eden bir hareket olduğu gibi Müslümanlar açısından da ilgi çekici bir konu olmuştur. Zira bazı Müslüman müellifler Aryüsçülüğü muvahhit bir Hristiyan mezhep, bazı Hristiyan müellifler de onu İslam’ı hazırlayan bir akım olarak görmüştür. Batıda Aryüsçülük üzerine çok çalışma yapılmasına karşın İslam dünyasında Müslüman müelliflerin Aryüsçülük hakkında bilgileri oldukça sınırlıdır. Bu eksikliği gidermek maksadıyla elinizdeki bu çalışmada ba
Türkiye’nin 1941’den 1980’e… Askeri Müdahaleler Tarihi: 1941-1960: Ordudaki Gizli Örgütlenmeler ve Cuntalar 1957: 9 Subay Olayı 1960: 27 Mayıs Askeri Müdahalesi 1961: SKB Cuntası ve İstanbul Protokolü 1962: 22 Şubat Darbe Kalkışması 1962: 11 Havacı Subay Cuntası 1963: 21 Mayıs Darbe Kalkışması 1971: 12 Mart Muhtırası 1980: 12 Eylül Askeri Müdahalesi “ihtilal, darbe ve devrim yapılmaz; gelir…” Voltaıre (1694-1778) Bu kitap “Gelir”leri anlatıyor… Osman Pamukoğlu
Tükendi
Kavimler Göçü'nün neticesinde Batı Roma İmparatorluğu'nun yıkılmasıyla başlayan Ortaçağ, Avrupa için beraberinde yeni bir etnik, dini ve siyasi yapılanmayı da beraberinde getirmiştir. Siyaset yanında dinin de ağır bastığı/etkili olduğu bu döneme ayrıca Roma'nın mirası, salgınlar, ekonomik krizler ve papalığın dünyevî liderlerle olan mücadeleleri damgasını vurmuştur. Avrupa'da Karolenjiyenlerle birlikte oluşan bütünlüğün geçmişin siyasi ve sosyo-kültürel mirası ile birleşmesi Hıristiyanlığın doğuda ve kuz
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4