Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 261 kayıt bulunmuştur Gösterilen 220-240 / Aktif Sayfa : 12
Tekerlemeler, Türk halk edebiyatının üzerinde az durulmuş, sınırları tam olarak çizilememiş türlerinden biridir. Bu itibarla belki, tür demek de doğru sayılamayabilir. Yanıltmacalar haricinde tek başlarına bağımsız bir tür özelliği gösterememeleri; oyunların, yer almaları, oldukça eski devirlere ait unsurlar taşıyan bu türün üzerinde pek durulmaması sonucunu doğurmuştur. Gerçi atasözleri, deyimler, alkışlar ve kargışlar da varlıklarını bağlı oldukları kontekste borçludurlar, yani söz içinde geçerler, bağıms
Ötüken, okuyuculara dünya edebiyatının en güzîde eserlerinden Doğu Batı Divanı´nı takdim ediyor. Büyük Alman mütefekkir ve şairi Goethe´nin en olgun tefekkür meyvelerinden sayılan Doğu Batı Divanı, Faust ile birlikte, kalp atışları misali birbirini tamamlayan iki kemâl zirvesinden biri olarak kabul ediliyor. Faust´un cihanşümûl şöhretine, hakkında yapılmış çok sayıda araştırmaya ve yayına mukabil Doğu Batı Divanı, maalesef Türk aydınlarının dikkatinden uzak kalmış, lâyıkıyla okunup üzerinde teemmül edilmemi
Yedi yüz yıllık serüveniyle geniş kitleleri kendine hayran bırakan Mevlânâ'nın Hak'tan alıp halka aktardığı ışık, Anadolu'nun manevi hayatı kadar edebiyatını da aydınlatmıştır. Geçmişte birçok araştırmaya konu olan Mevlânâ'yı anlama çabası günümüzde de devam etmektedir. Mevlânâ'nın felsefesini kavramak için yapılan bu araştırmalar, çoğunluk onu kendi eserleriyle tanıma eğilimindedir. Oysa tarihsel süreçte Mevlânâ'nın kim olduğu kadar nasıl algılandığı da önem kazanmıştır. Haluk Gökalp, bu kitapta Mevlana'n
Tükendi
Prof. Hülya Nutku bu kitabinda, oyun yazarliginin dünyada ve ülkemizdeki yerini belirlerken, bu ugrasinin temel kavramlarini açikliyor; bir tiyatro oyun metninin asal bilesenlerini gösteriyor. Oyun yazmak isteyen yazar adaylarina, yazarlik üzerine sistematik bilgiler verirken, bunlari dünya tiyatro edebiyatindan aldigi seçkin oyun örnekleriyle somutlastiriyor. Kitap ayrica, dramatik oyun yazarliginda tema-durum-motif-aksiyon-olay dizisi gibi temel kavramlarin kullanilmasi, tip ve karakterlerin yaratilmasi,
Tükendi
Türkçede Shakespeare, Shakespeare çevirileri ve etkinliklerini incelemektedir. Jitabın birinci bölümü İnci Ergün´ün 1968´de tamamladığı doktora tezine dayanmaktadır. 1876-1895 yıllarını içine alan Enginün´ün Tanzimat Devrinde Shakespeare-Tercümeleri ve Tesiri adlı doktora tezi, mukayeseli edebiyat alanında yapılmış olan ilk incelemedir. Bundan ence edebiyatta çeviri ve etki konusunda Muallim Naci´den başlayan ve Tanpınar´ın Ondokuzuncu Asır Türk edebiyatı Tarihi´nde görülen tesbitler ve Cevdet Peri´nin ilk
Tükendi
im vorliegenden Buch sind unter dem Titel Entwicklungsgeshichte der deutschen Sparche im Rahmen der literatur neben den Sprachbetrachtungen auch folgende Inhalte behandelt worden: 1.Alle literarischen Epochen und Strömungen von der Antike bis zur Gegenwart mit deren exemplarischen Werken (1), Dichtern (2) und Philosophen (3) in Bezug auf ihre literarsprachlichen und thematischen Stiltendenzen in fortschreitenden interpretativen Entwicklungs-und Gegensatzbergriffen und 2.Zugleich iin deren Verbindung auch
Tükendi
Türk edebiyatı içerisinde zenginliği ve rengârenkliği ile farklılaşan Azerbaycan Türk Edsbiyatı´nın ne yazık ki, bu büyüklüğüne yakışır şekiide dünya edebiyatı içerisinde yer alamamış gibi görünmesinin asıl nedeni, iki ayrı şekilde parçalar hâlinde varlığını sürdürmeye çalışmasındandır. 1813 Gülistan Antlaşması´-ile İran ve Sovyet Rusya arasında iki parçaya ayrılarak farklı talihleri yaşamak mecburiyetinde bırakılan Azerbaycan halkı, yıllar boyu kendi ana vatanlarında garip ve esaret hayatı yaşamak zorunda
Tükendi
Eserleri kadar yaşayış tarzıyla da ilgi uyandırmış, kıskanılmış bir şahsiyet olan ve Türk edebiyatına 1870´lerden itibaren verdiği eserle giren Abdülhak Hâmid hakkında pek çok söz söylenmişse de eserlerinin harf devriminden sonra yeni harflerle basılması geciktiği için bir bakıma unutulmaya terkedilmiştir. İhsan Safi!nin hazırladığı bu kitapla Hâmid hakkındaki resmi biyografik bilgilerin düzeltilmesinde önemli bir adım atılmış olmaktadır. Arşiv belgelerinin ortaya çıkarılması, yazarın hatıra ve mektuplarınd
Tükendi
II. Meşrutiyetin İlanı, (1908) çok partili demokratik hayatı getirmesiyle, Batı Türklüğü için, İslâmiyet´in kabulünden sonraki en önemli sosyal değişimdir. Siyasetten ticaret ve sanat hayatına varıncaya kadar her şey köklü değişikliğe uğrarken bunların tamamı basın dünyasında da yansıma bulmuştur. II. Meşrutiyetin başlarında Osmanlı toplumunun çözülmeye doğru gidişini, 1911´de başlayıp 1922´de noktalanan savaşlar silsilesi takip etmiştir. (Arka Kapak´tan)
Türk edebiyatının en gizemli türlerindenbiri şathiyyedir. Şairlerin cem sarhoşluğuyla adeta tanrılaştığı, Tanrı ile teklifsiz konuştuğu çizgi dışı şiirler. Şahiyyelerin eşyanın mantığına aykırı, saçma (absürd) gibi görünen alaycı bir anlatımları var. Deli saçması veya çocuk tekerlemelerine benzerler. Bu özellikleri sebebiyle, insan aklında ilk anda bir sarsıntı meydana getirir, dinleyenleri tebessüme ve düşünmeye sevk ederler. Bu sıra dışı sözlerin altında saklı anlamı araştırma ve anlama konusunda güçlü b
Tükendi
İki büyük ciltten oluşan bu eserde, insan kültürünün gelişmesinde geniş katkısı olan edebiyat sanatının niteliği, tekniği, türleri ve akımları üzerinde ayrıntılı bilgi verilmiş; bütün bilgiler, birinci elden alınan kaynaklarla pekiştirilmiş; ayrıca, soyut bilgi ile yetinilmeyip, Türk, Batı ve Doğu edebiyatlarından seçilen binlerce örnekle somutlaştırılmıştır. Eser, bu bakımdan, zengin bir antoloji niteliği de göstermektedir. Metinden kurala varma yöntemini benimseyen yazar, uzun öğretim yıllarının deney ve
Tükendi
Sevdâ Lûgatı, döneminin popüler şair ve romancılarından Mehmed Celâl´in (1867 - 1912) en ilginç yapıtlarından biri. Günümüzde pek tanınmayan bu romantik yazar, bir "sevdâ sözlüğü" hazırlamış. A´dan Z´ye pek çok sevdâ sözcüğünün açıklaması ve Fuzulî´den, Nedîm´den, Muallim Nâci´den, Recaizâde Mahmud Ekrem´den bu sözcüklerle ilgili mısralar, beyitler. Sözcüklere eşlik eden küçük desenler de Mehmed Celâl´in elinden çıkmış olabilir. Mehmed Celâl, ilkgençlik çağında, Anna adında Büyükadalı bir Rum kızına âşık ol
Okuyucular bu seçkide edebiyatın felsefeyle ilintisini Gadamerci; edebiyatın antik kökleri ve filolojik ardıl alanını Nietzscheci; edebiyatının tanımını, fenomenolojik bir olgu olarak birkaç edebi metnin (Balzac) açılımını ve edebiyatın devrimle bağlantısını Kuhncu perspektiften göreceklerdir. Felsefenin edebiyatla kesiştiği elle sayılacak birkaç kaynağın arasına -ki bunlar Martin Heidegger´in Hölderlin okuması, Hans-Georg Gadamer´in Paul Celan okuması, Sartre´ın edebi okumaları- Gadamer´in ´Felsefe ve Edeb
Tükendi
Yazar bu kitapta, Çağdaş Türk Edebiyatı şiir ve nesrini, çağdaş etkilenme sürecini esas alarak kronolojik bir sıralamaya tabi tutmuştur. Çağdaş çizgiyi izleyerek farklı yapılar ortaya koyan, farklı anlatım biçim ve içerikleri oluşturan şair ve yazarlarımızı, Yahya Kemal Beyatlı´dan, günümüzün genç şair ve yazarlarına kadar arka arkaya gelecek şekilde işlemiştir. Bir Yahya Kemal üslubunu, bir Tanpınar, bir Orhan Veli, bir Turgut Uyar, bir Attila İlhan, bir Himi Yavuz, Sezai Karakoç ve bir Fazıl Hüsnü Dağlarc
Tükendi
Türklerin İslamiyeti kabul etmeden öceki Dinleri..Dilleri.. Edebiyatları.. Destanları.. Türk adının kökeni.. Sözlü ve yazılı edebiyat dönemleri.. Arpunçur Tigin, Kül-Tarkan, Ki-Ki, Pratyaya-şiri, Asıg Tutung, Çisuya Tutung, Kalım Keyşi, Çuçu ve Yusuf Has Hacip´e kadar ozanlar.. Yaratılış,Alper Tunga, Şu, Oğuz Kağan, Bozkurt, Türeyiş, Göç Destanları.. Orhun Abideleri, Göktürk ve Uygur yazıları.. Uygur eserleri, Altun Yaruk, Sekiz Yükmek.. Küçük bir esere sığdırılmış zengin bir kültür hazinesi..
Tükendi
Ignacs Kûnos´un eserleri arasında, "Türk Halk Edebiyatının önemli bir yeri vardır. 1925-26 da İstanbul ve Ankara´da verdiği konferansların metni olan bu eser, bizzat Ignâcs Kûnos´un gözlemlerine ve topladığı malzemelere dayanmaktadır. A. Vâmbery bu eserin tanıtımıyla ilgili olarak: "Türk halk edebiyatının hazineleri sokaklara dağılmış inciler, pırlantalar, değerli taşlar gibi darmadağınık bir halde, kendisini toplayacak birini bekliyordu. Ignâcs Künos, tamamen ihmal edilmiş bu edebi hazineye ilgi gösterip,
Tükendi
Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinde uzun yıllardır Alman Edebiyatı dersleri veren Prof. Dr. Gürsel Aytaç, daha önce çeşitli yayınevlerinde yayımlanmış ´Yeni Alman Edebiyatı Tarihi´ adlı kitabında Alman Edebiyatı Tarihinin 16. yüzyıldan başlayarak 20. yüzyıl başlarına kadarki gelişimini, edebiyat akımları, akımların önemli temsilcileri ve eserleri ile anlatmaktadır. Üniversitelerin Alman Dili ve Edebiyatı bölümlerinde okuyan öğrencilere, karşılaştırmalı edebiyat üzerinde çalışanlara Türkçe yazılmış bir der
Tükendi
Güzel sanatların ana kollarından birisi olan edebiyat; ne onu´ var eden sanatkâr, ne onun vücut bulduğu sosyal ve tarihî ortam, ne seslendiği okuyucu, ne de üzerine söylenmiş söz veya yazılardır. Edebiyat; sanatkâr, sosyal ve tarihî ortam, okuyucu, eleştirmen dörtgeninde hayat bulmak ve bunlarla şu veya bu ölçüde bağları olmakla birlikte, bir noktadan sonra onlardan bağımsız bir "sanat objesi"dir. Edebiyat; bizzat yazar veya şâirin zihni, ruhu, gönlü ve dilinde hayat bulmuş, kendi içinde tutarlı ve uyumlu
"Edebiyattan İçeri"de kırküç adet makale bulunmaktadır. Bu yazılar iki grupta değerlendirilebilir. Bunlardan ilki tahlil yazıları, ikincisi dini-tasavvufi edebiyatımızın bazı türleriyle ilgili metin ve belge neşri niteliğindedir. Edebiyat bilimi, metinle başlayıp, metin çözümlemesiyle, devam eder. Bu kitaptaki yazılar metin ve tahlil ağırlıklıdır. Üstelik bunların çoğu, insanın iç dünyasını ele alan tasavvuf konusundadır. Bu bakımdan elinizdeki eser, okuyucuyu "edebiyattan içeri"ye davet etmektir. (Arka Ka
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 261 kayıt bulunmuştur Gösterilen 220-240 / Aktif Sayfa : 12