Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 103 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Hyman Minsky kariyerinin önemli bir kısmını finansal sistemlerin esas itibariyle spekülatif saldırılara karşı savunmasız olduğunu ve bu saldırılar yeterince kalıcı olduğu takdirde bunların krizlerle sonuçlanmasının kaçınılmaz olduğu fikrini geliştirmeye harcamıştı... Aslında, Minsky Anı, Wall Streetde bir slogan haline gelmişti. -The Wall Street Journal ÇIĞIR AÇAN ÇALIŞMASINA ÖVGÜLER Yirmi beş yıl önce çoğu iktisatçı finansal kuralsızlaştırma ve finansal yeniliklerin
Tükendi
İktisadi Düşüncenin Doğuşu Modern Çağlarda İktisadi Düşüncenin Doğuşu Liberal İktisadi Düşüncenin Doğuşu Kollektif İktisadi Düşüncenin Doğuşu Klasik iktisatta reform: Neoklasik İktisat İktisadi Düşüncede Keynesyen Devrim Chıcago İktisat Okulu Monetarizm ve Yeni Klasik İktisat Freiburg Okulu ve Sosyal Piyasa Ekonomisi Virginia Politik İktisat Okulu Kamu Tercihi ve Anayasal İktisat Avusturya Okulunun Yeniden Doğuşuhayek'in Ekonomik Yaklaşımları Kurumsal İktisat
Tükendi
Ekonometri bilimi kaynağını iktisat teorisinden alır. İktisat teorisinden hareketle iktisadi ilişkileri matematiksel formüller (denklemler) haline getirerek geçmiş verilerin ışığında istatistiki metotlarla tahmin etmeye çalışır. Yani bir bakıma iktisat, matematik ve istatistiğin bileşkesi gibidir. Ekonometri (Econometrics) kavramı kaynağını yunanca idare, yönetim, iktisat manasına gelen Oikonomia ile ölçme anlamına gelen metron kavramlarından almıştır. Bu kitap ekonometriye giriş mahiyetinde bir kitaptır.
Tükendi
Yazar bu çalışmasında, tarihin bir kesiti olarak günümüz dünyasını anlamanın en tutarlı ve kapsamlı yolunun, bir tarih felsefesine sahip olmak olduğunu ileri sürmekte ve tüm sosyal bilim çalışmalarının açık veya örtük olarak bir tarih algısı içerdiğini savunmaktadır. İnsan bilincini şekillendiren bu tarih algısının nasıl oluştuğunu araştırmakla başlayan bu çalışma, aynı zamanda iktisat teorisinin ve daha da özel olarak ekonomik büyüme teorisinin de bu tarih içeriğine sahip olduğu savunulmaktadır. Diğer tara
Tükendi
İktisat, iktisatçılara bırakılamayacak kadar önemlidir. Kolay okunan bu özlü kitap, meslekten olmayan okurların, kapitalizmin nasıl işlediğini (ve nasıl işlemediğini) anlamak için ihtiyaç duyacakları temel bilgileri içeriyor. Kitap, hem iktisat öğretimine hem de iktisadın kullanımına egemen olan soyut ve perdeleyici tarza karşı bir panzehir işlevi görüyor. Finans, rekabet, ücretli emek gibi temel kavramlar ve bu kavramların günlük yaşamdaki önemi tüm çıplaklığıyla ortaya koyuluyor. Yazar, İşçilerin kapitali
Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı Devleti yıkılırken Anadolu'da yeni bir savaş başlamış ve bu savaş sonrasında Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuştur. Bir bağımsızlık savaşının ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti siyasi bağımsızlık kadar ekonomik bağımsızlığı da önemsemiştir. Bu doğrultuda yeni devlet ekonomi politikasını henüz Cumhuriyet ilan edilmeden 1923 yılının Şubat ayında toplanan İzmir İktisat Kongresi'nde belirlemiştir. Kongre bir yandan "milli iktisat" vurgusunu ortaya koyarken diğer yandan milli
Tükendi
Üniversitelerde görev yapan akademisyenler genellikle bilimsel araştırma ve incelemelerini kendi fakültelerinin çıkardığı dergilerde yayınlar. Bu dergiler az sayıda basılır ve genellikle ilgili öğretim elemanlarına ve fakülte kütüphanelerine gönderilir. Dolayısıyla fakülte dergileri çok sınırlı bir okuyucu kitlesine ulaşır. Bu gerekçeden hareket ederek geçmişte çeşitli dergilerde yayınlanmış yazılarımdan seçme yaparak, bir kitap oluşturmayı uygun gördüm. Seçim yaparken karşılaştığım zorluğu aşmak için ?Tür
Tükendi
Osmanlılar için sikke, hutbe ile birlikte egemenliğin en önemli iki simgesinden biriydi. Altın ve gümüş sikkeler elden ele, bölgeden bölgeye taşındıkça hükümdarın gücünü ülkenin en uzak köşelerine ulaştırıyorlardı. Osmanlılar paranın bolluğu ve piyasalardaki dolaşımıyla ticaret ve ekonomi üzerindeki olumsuz etkileriyle yaşamak ve mücadele etmek zorunda kalmışlar, ancak para konularında genellikle esnek ve pragmatik davranmışlardır. Bu kitap, Orhan Bey´in darp ettirdiği ilk gümüş akçeden, imparatorluğun son
Tükendi
İktisadın Kayıp Felsefesi'nde iktisatta felsefi tavır almanın, iktisat okuryazarı olmanın arka planına eğilen A. Dinç Alada, etik felsefe, epistemoloji ve ontolojinin kapsamını iktisat düşüncesinde inceleyerek özgün fikirler geliştiriyor.
Tükendi
The present volume studies the issues surrounding the Turkish wartime "Wealth Tax" (1942-1943) and its implementation. As its name implies, the Wealth Tax (Varlık Vergisi), was originally conceived as a tool for taxing the extreme wealth being made through wartime profiteering and black market operations in Turkey during the Second World War. In practice, however, it was imposed in an arbitrary and discriminatory fashion, in essence representing a sort of "economic warfare" carried out by the Turkish regime
Tükendi
İktisadi faaliyetleri yönlendiren ve iktisadi sorunlara çözüm arayan ünlü iktisatçıların görüşleri, bu eserin sınırlı çerçevesi içinde okuyuculara aktarılmaya çalışılmaktadır. Aslında bütün insanlar, iktisatçı olmasalar bile, kendi bilgi ve çevrelerine göre iktisadi davranırlar. Bu nedenle de bugün olduğu gibi her çağda ve dönemde insanlar, iktisadi konularla ilgilenmişler ve iktisadi sorunlarına çözüm aramışlardır. İktisat bilimi, çalışma ile yaşama, üretim ile tüketim ve arz ile talep arasında denge kural
Tükendi
Değerli akademisyen-idareci Doç. Dr. Adem Esen, Mevlana toprağında Konyalının dertlerine çözümler ararken bir yol bulup da Yüce Mevlananın eserlerini tetkikle ciddi ve bu güne değin araştırılmamış bir konu omuzlamasıyla bu büyük hamuşun ikramını bizlere bu eserle sunmuş bulunuyor. Dr. Esen bu çalışmasıyla araştırıcılara bu madenin varlığına dikkatleri çekmektedir. Artık Hz. Mevlanayı evrad ve erkan içinde bir madde anlayışına sahip olduğunu bu eser gözler önüne sermiştir. Hz. Mevlananın maddi bir mecburiyet
Tükendi
Dış ticaret, çoğu azgelişmiş ülkede milli gelirin oldukça küçük bir bölümünü oluşturmaktadır. Bugün birçok azgelişmiş ülkede dış ticaret modeli, hala eskinin kolonyal ilişkilerinin bir devamı halindedir. Eskiden kolonilerin merkezdeki ülkelere birincil mal ve hammaddeleri ihraç edip, oralardan nihai sanayi malların net ihracatları ve sanayi mallarının net ithalatçılarıdır.
Tükendi
Ekonomi politik pek çok düşünürle değişim geçirmiş, başkalaşarak yeni ve zihin açıcı açılımlara sahip olmuştur. Smith, Mill veya Marx hemen sayılabilecek öncü isimler. Görünenin ardındakini açığa çıkarmak, yeni sorular sormak ve anlamaya ilişkin kılavuzlar oluşturmak hususunda çığır açıcı isimlerden biri de kuşkusuz Walras. Kuramsal yaklaşımları irdelemek, mevcut birikimi özgün bir yöntemle farklı bir merhaleye taşımak, iktisat biliminin her zaman temel amaçlarından biri oldu. İktisatta Yeni Yaklaşımlar bu
Uluslararası ölçüde tanınan ünlü İktisatçı Partha Dasgupta, örnekleyici iki durumdan yola çıkarak İktisat konusunda vazgeçilmez bir giriş metnine imza atıyor. Mülkiyet hakları, pazarlar, altyapi yatırımları, dinamik denge, sürdürülebilir kalkınma gibi, İktisat üzerine tüm tartışmalarda sözü geçen başat kavramları açıklayıcı bir perspektifle sunuyor okura. Bu temel çıkış noktasından hareketle insanlar arasındakİ toplumsal ilişkilerden çevre sorunlarına dek uzanan geniş bir yelpazede disiplinin tüm öncüllerin
İktisat ile felsefenin ilişkisi, bir baba-oğul veya aşk-nefret hikâyesine benzetilebilir. Pek çok sosyal bilim alanında olduğu gibi iktisat da felsefeden farklı ve kendine özgü bir hayat alanı açmayı amaçlamış, tarihteki ayrışma hatlarına bakılırsa, bunu oldukça keskin bir tarzda yapmıştır. Felsefeyi spekülatif bulmak, pozitivist referansların dışında kabul etmek ve şüphecilik ile eleştirelliği de iktisadın dışına itmek, söz konusu ayrışmayı pekiştiren popüler yargılardandır. Bu yüzden geçtiğimiz yüzyılda f
Tükendi
Kitapta, Osmanlı İmparatorluğu'nda kapitalist üretim ilişkilerinin evrimleşmesi sürecinin societas ve universitas arasındaki gerilimin bir örneğini verdiği iddia edilmektedir. Societas, bireylerin farklılıklarını koruyarak kendi rızalarıyla bir araya geldikleri bir topluma; universitas ise, bireylerin farklılıklarından vazgeçtikleri, tek bir birey gibi inşa olmuş topluma işaret etmektedir. Societas'ta bireycilik, universitas'ta holizm vardır. Dolayısıyla, birincisinin bireysel özgürlüklere verdiği önemi,
Tükendi
Bağımsız Sosyal Bilimcilerin bu çalışması, dünyada ve Türkiyede 2008-09da yoğunlaşan ekonomik bunalıma odaklanıyor. Çalışma, sunuşu izleyen sekiz bölümden oluşmaktadır. İkinci Bölümde Türkiyede halk sınıflarının güncel yaşam koşulları ile ilgili gözlem ve değerlendirmeler yer almıştır. Üçüncü Bölümde 2007-09 küresel bunalımı için bir analiz çerçevesi verilmektedir. Söz konusu küresel bunalımı, asli ve yapısal nedenleri ile değil, bunların tezahürleri ve uygulanan/uygulanmayan politikalarla açıklamaya çalışa
Tükendi
İktisadi düşünce tarihi yazarları her şeyden önce, bazı seçicilik ilkelerine sahip olmalıdır. Geçen 200 küsur yılda yüzlerce iktisat düşünürü, iktisadi kuram ve kapitalizm üzerine binlerce kitap yazdı. Bu nedenle çağdaş entelektüel tarihçi, en önemli düşünürlerin en önemli fikirlerini, bir kitaplık alanda ancak sınırlı sayıda sunabilir. Örneğin Galbraith de iktisat düşüncesini analiz ettiği kitabında, böyle bir seçicilik yaptığını şu sözlerle dile getirmiş: Öyküye ilginç bir tat katacağını bilirsem, iktisad
Tükendi
ODTÜ İktisat Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Oktar Türelin 1979-2010 yılları arasında kaleme aldığı yazılardan yirmi üçünü Geç Barbarlık Çağı (I-II) adı altında ve iki kitapta okurlara sunuyoruz. Geç Barbarlık Çağı-II, iki kesimden oluşmaktadır. Planlama ve Kurumsal Yapıda Dönüşüm alt başlığını taşıyan A Kesiminin ilk üç yazısı Türkiyede merkezi iktisadi planlama (MİP) deneyimine ilişkindir. Bu yazılar Türkiyenin Planlı Döneminde (1960-80) benimsediği MİP ile hangi amaçlara, hangi araçları kullanarak eriş
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 103 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3