Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 460 kayıt bulunmuştur Gösterilen 440-460 / Aktif Sayfa : 23
Bu başlık sıradan bir hüküm veya bu yazıya oturtulmak istenen bir slogan değildir. Bağlamada caz faslı; belli bir tarihten bugüne ferdi ve sosyal planda bize çarpık gelişme teklif edenlerin, bütün hayata çarpıtılarak bakıp bunu devam ettirmeyi sürdürmekten başka çare aramama tembelliğinde sayıklamamızı sağlayanların ve üstelik bu sayıklamayı taklitlerin bozuk plağında yansıtanların bir aynasıdır. Bu aynada tökezlemeye başladığımız dönemden bu yana biz, bizim insanımızı taklitte mahkum etme çabaları yatmakta
Tükendi
15 Temmuz'da herkesin bir hikâyesi var. O hikâyeleri televizyonlardan, gazetelerden takip ettiniz. Haberleri sizlere ulaştıranların da hikâyeleri var elbet. O gece biz haberciler neler yaşadık? İşte hepsi bu kitapta. 15 Temmuz gecesi yaşananları 102 haberci kaleme aldı. Türkiye Haber Kameramanları Derneği, 15 Temmuz'u en sıcak noktalarda yaşayan habercilerin bu anılarını kitaplaştırdı. Onların yaşadıkları, unutamayacakları anılar, "kalkışMA"da derlendi. Kimi evinde küçük bebeğini bıraktı çıktı meydanlara,
Tükendi
Hedef Hrant Dink Değil, Dünya'ya Açılan Türkiye'ydi. Hrant Dink Suikastından 15 Temmuz'a Yaşananların Perde Arkası... Sadece Türkiye'nin değil dünyanın ilgiyle takip ettiği Hrant Dink Suikastını azmettirdiği gerekçesiyle yargılanan ve kamuoyunda "Büyük Abi" diye bilinen Erhan Tuncel'in kaleminden beklenen kitap... Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı eski Başkanı Hüseyin Gülerce: "Hrant Dink cinayeti ile paralel yapının alakasının tespit edilmesi durumunda Fethullah Gülen'i ABD Türkiye'ye iade edebilir." *Hrant
Altan Öymen "anılı kitap"larına devam ediyor... Ancak sıradaki kitap, beklendiği gibi 1960'larla, 1970'lerle ilgili değil... Bu kitabın konusu, daha yakın bir zamanın "2015 yazı"nın olayları... Öymen ?kendi deyimiyle? bir "takdim-tehir" yapıyor... 1960'larla 70'leri bir sonraki kitabına bırakıyor. Altan Öymen neden Kayıp Yaz dediğini şöyle anlatıyor: "Buna 'kayıp yaz' yerine 'kaybolan yaz veya 'kaybedilen yaz' da denilebilirdi. Çünkü 2015 yılının yaz aylarında, hep birlikte kaybettiğimiz büyük bir fırsat v
İsmail KAZDAL,www.kuranikerim.org, www.ismailkazdal.org. adlı soru-cevap sitelerinde verdiği 4500 küsur cevaplarda, ?Dünya siyaseti ve Türkiye' ile ilgili bölüme ilaveten, Facebook da yazdığı bu konudaki yazıların toplamını bu kitapta topladı. Bu yazılar, aynı zamanda da zamana yayılmış yazılardan derlendiği için, siyaset hakkında, en azından yakın tarih kronolojisini takip etme imkânını da veriyor. İsmail Kazdal, bu kitabında, Tayyib Erdoğan'ın şahsında, yapayalnız hem kendi inançlarını haykırıyor ve hem
Tükendi
Ergenekon Soruşturması devam ederken, Bakanlar Kurulu´ndan bir üyenin soruşturmaya müdahale ettiği söyleniyordu. Hatta Cemil Çiçek´in ismini ortaya atanlar oldu. Bu kişi Cemil Çiçek değildi. Şimdi bu iddiada yer alan ismi açıklıyorum İstanbul´da ifademi alan Savcı Zekeriya Öz, bana tanık koruma kapsamı içine alınmam konusunda teklifte bulundu. Ben bunu kabul etmedim. Örgütün 1 Numarası hakkında bildiklerimi sordular. 1 Numara ve 2 Numara´nın kim olduğunu söyledim. Bu kişi Süleyman Demirel değil, en büyük h
Tükendi
Güvenlik Çalışmaları Dizisinin sekizinci kitabı, Türkiyede güvenlik anlayışının ve kavramsallaştırmasının gelişimi ile bu alandaki akademik çalışmaların durumu ve bürokratik yapının işleyişini ele alıyor. Prof. Dr. Mustafa Aydın ve Yrd. Doç. Dr. Fulya Ereker tarafından hazırlanan çalışmada yazarlar, Türkiyenin güvenlik kültürünün tarihsel ve coğrafi temellerini irdeleyerek, Türkiyede siyaset yapımının kendine has bir güvenlik kültürü tarafından şekillendirildiğini ifade etmektedirler. Osmanlı İmparatorluğun
Tükendi
Geçtiğimiz bir kaç yıl içerisinde öyle ön haberci olaylar oldu ki artık bunlara bir cevap verme zamanı geldi. Laik Cumhuriyetin düşmanları son hamleyi yapıp İslamcı Cumhuriyeti, bir başka deyimle, ikinci cumhuriyeti getirmek için ortamı hazırlıyor. Yıllardır kabile düzeni, aşiretçi törecilik, yandaşçılık ve dinsel köktencilik belalarından muzdarip bu toplum, adeta uykuda yürüyerek şeriata doğru gidiyor. Rüşvet ve çıkarcılığın politik bünyesinin içine işlemiş ve sosyal adaleti yok olmuş, şirketleri çıkarcı
Tükendi
Ergenekon 2007 yılında Ümraniye´de bulunan bombalar ve Savcı Zekeriya Öz´ün olayı derinleştirmesiyle bir anda cumhuriyet tarihinin en önemli davası haline geldi. Kimilerine göre sadece basit bir dava, kimilerine göre cumhuriyet tarihimizin kırılma noktası. Terör örgütü kurduğu iddiasıyla gözaltına alınanlar ayrıca bir tartışma konusu. Farklı görüşlerdeki insanların bir araya gelmesi ülkemiz için çok önemli bir mihenk taşı. Bir başka tartışma konusu bu olayın arkasında Amerika ve dış güçlerin olduğu ve Türki
Tükendi
"Sosyal Devletten Sadaka Devlete" başlığı çürümenin, çözülmenin, değerler aşınmasının bizi getirdiği noktayı anlatmak için en iyi özettir. "Sosyal Devletten Sadaka Devlete" başlığı bölgenin güçlü ve merkez ülkesi olma yolundan saparak,bölgenin Truva atına, köçbaşına, mızrak ucuna,piyonuna dönüşen bir ülkenin vardığı noktanın hikayesidir. Kısacası, "Sosyal Devletten Sadaka Devlete" başlığı, kurucu önderinin düşünce, eylem ve yöntemlerinin takipçilerinin yok edilmeye, ezilmeye,unutulmaya çalışıldığı, mevcut
Tükendi
Kitabının "Cumhuriyete atılan bomba" olarak görülmesi bir paranoya değilse en basitinden ilkel bir saptırma. Saldırı diye bir nitelendirme varsa, bu Cumhuriyete değil, Cumhuriyette çalıştırılan ya da o gazeteyi yönetenleredir. Böyle bir gazeteye, onun okuruna uygun olmayanların teşhiridir. Nitekim bu doğru çıkmamış mıdır? Sevgili İlhan Selçuk; bugün Hasan Cemale ateş püskürüyor; onu gazeteciliğe başlatan, Cumhuriyete alan, dahası başına getiren, hatta uzun süre yazdıklarını dikte ettiren siz değil misiniz?
Tükendi
Bu iddianame, hukuk sisteminin en temel karakteri olan objektiflik, nesnellik, nedensellik ve rasyonelliğe dayanmamakta; en iyimser yaklaşımla bir algılama sorununun varlığını ortaya koymaktadır. Partimiz hakkında hazırlanan iddianame, baştan aşağı gerçekleri tersyüz eden, değerleri ve kavramları birbirine karıştıran, dahası koruyor gibi göründüğü ilkelere zarar veren ön yargılı bir yaklaşımı yansıtmaktadır Bu iddianamenin gerçekte olup bitenle bir ilgisi bulunmamaktadır. Esasen böyle bir ilgi kurma kaygıs
Tükendi
Meşrutiyetin dar sokaklarından çıkıp Cumhuriyetin ana caddelerinde yaşamaya başlayan, ´mahrem´ den kurtularak toplumsal rol üstlenmeleri beklenen Çankaya Kadınları. Ancak köşkün, eşlere yönelik tanımlanmış bir protokolü olmadığı için her biri, içinden nasıl geliyorsa öyle davranır. Hanımefendilerin yapıları ve yaşamları, Cumhuriyetin dönem ve dönemeçlerine başatlık gösterdiği için Çankayada kimin oturduğu ve oturacağı daha da bir önem kazanıyor.
Tükendi
Mafyanın Geldiği Nokta: İnsanın ve Toprağın Kirletilmesi, Katliam, Yata Dışı Üretim. Uyuşturucu... "Salman Rüşdi de kihiphtrı ile İslâm dinini rencide ettiği gerekçesiyle irinini edilmişti. Kısa bir süre önce TouUmse kentinde İslâm´ı eleştiren bir öğretmen ölüm tehditleri iddi. Papa da tarihi hir konuşmadan alıntı yaptığı için tehdit edildi. Düşüncelerini açıklayanlara ölüm tehditleri sadece İslamcı çevrelerden gelmemektedir. Tarihe bakıldığında biz İtalyanların hoşgörüsüzlük kamışımda en önde gittiği görü
Tükendi
Bu kitap, bir gazetecinin, kendi köşesinden son birkaç yılda memlekette yaşananlara tanıklığı aslında. Hayatın bir Brezilya dizisi gibi yaşandığı memlekette, memleketin değişik hallerine bir köşeden tutulan ayna... Ekonomi tıkırında ama bir tek hükümet farkında diyen tanıklıkları bulacaksınız kitapta. Magandalarını memleketin, bisküviyi yasaklayan hapishanelerini, zinaya olan tutkumuzu, ölülerinin ruhuna tıklayan vatandaşlarımızı, babaları, öğretmenleri, bir türlü usta olamayan eczacı kalfalarını, hastane
Gökçe Fırat, Özgür Erdem, Kuzey Fırat, Gökçe Fırat, Ali Özsoy, İnan Kahramanoğlu, Özgür Erdem, Hüseyin Adıgüzel, Kaya Ataberk, Erkan Karaarslan, Özgür Billur, Onur Yaman, Cemal Korkmaz, İsmail Bostancıoğlu
Tükendi
Bu kitap nasıl oluştu? Biz bir ortak payda arıyorduk. Çelişkilerimiz ne kadar çok ve derin olursa olsun, mutlaka bir ortak paydamız olmalıydı. Aynı zamanda ve aynı coğrafyada yaşıyorduk. Birlikte yaşamanın bir yolunu bulmalıydık. Üstelik ortak paydamız olmayan noktalarda bile sabrı, tahammülü örgütleyemez miydik? Yani birlikte yaşamak bu kadar zor bir iş mi idi? Hem de 600 yıl süren bir imparatorluğun çoğul mirası içinden çıkıp gelen bir halk için. Öyle ki, tarihin bu en eski ve zengin uygarlıkları üzerinde
Tükendi
KİTABIN ÖNSÖZÜNDEN Devlet ihtiyacı, insanları birlikte yaşama eğiliminden doğar. Hz. Adem´le başlayıp günümüze uzanan insanlık tarihi, değişik merhalelerden geçerek rabbimizin takdir ettiği zaman dilimine kadar sürecektir. İnsanlık tarihinin günümüze ulaşan bu serüveninde nice devletler kurulmuş, nice savaşlar yapılmış ve dünya üzerinde umut ve sorunları taşıyarak bugünlere gelmiş bulunmaktadır. Bu kitap, içinde bulunduğu Bilinç Serisi´nin amacı dikkate alınarak hazırlanmıştır. Çalışmada, devlet
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 460 kayıt bulunmuştur Gösterilen 440-460 / Aktif Sayfa : 23