Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 980-1000 / Aktif Sayfa : 50
İslam adına şimdiyekadar yaptığımız konuşmalrı, sohbetleri, İslam için yaptığımız münakaşaları hatırlamaya çalışalım. Neler elde etmişiz? Allah Teala bizim elimizle kaç kişiyi hidayete erdirmiş? Davetimizdeki başarı oranımız, çağrımızda verim ne olmuştur? Bir müslüman olarak, İslama davetteki başarısızlıklarımızın nedenleri bulup çıkarmak zorundayız. Hedefe isabet etmeyen gayretlerimizi kırık oklar gibi önümüze yığıp, didik didik hatalarını aramak zorundayız. Bende söylemesi, benim vazifem tebliğdir, hiday
Tükendi
Yıllardır tasavvuf ve dinî esaslar konularında yazdığı eserlerle geniş bir okuyucu kitlesi tarafından kabul gören Dr. Dilaver Selvi bu eseriyle bir kez daha temel bir konuda bilinmesi gerekenleri ortaya koymaktadır. Bu eserde, İslâm?ın yanlış yorumlarının global düzlemde gündeme oturduğu günümüzde, İslâm?ın ana kaynaklarına inerek müslümanın inanç profili çıkarılması gereğinden yola çıkıp konuyla ilgili akademik verilere girmeden herkesin rahatça anlayabileceği bir sistemle iman esasları incelenmiş.
Tükendi
Sevgili Okuyucularımız! Önsöz niyetine kaleme alınan ve sizin dikkatinize sunulan bu yazı, etraflıca düşünüldüğü ve uzunca yazılması tasarlandığı halde buna muvaffak olunamamıştır. Hem içinde bulunduğumuz zaman ve zeminin, hem de hâlet-i ruhiyemizin bu türden meseleleri (ilm-i ledün, tevhid vb.) ifade etmeye müsait olmayışı bir sebep olarak gösterilebilir. Bununla birlikte bu kadar önemli ve yanlış anlaşılması (ya da hiç anlaşılmaması) sebebiyle kimi zaman istismara mâruz kalan bu önemli konulara dair hiç
Tükendi
İslâmcı gençler, İbrahimî bir mezharîyetle, asrî nemrutların dehşetengiz(dehşet verici) mânevî ateşlerinde yanmayan Muhammedî goncalardır!.. Bu nâçiz eser, onların mes'ud gülistanında dertli bir bülbül serenadından başka bir şey değildir. İslâmcı gençlerin topyekûn dert ve davalarını ihtiva eden bu eserin bir mektep kitabı gibi ezberlenircesine okunması şarttır!...
Tükendi
İnsanlık yaratılışından beri hayatın anlamını çözmeye çalışmış, bu şekilde huzura kavuşacağını düşünmüştür. Ancak yaşadığı hayata baktığında onu üzen, ruhunu sıkan, hoşlanmadığı birçok musibetle karşı karşıya gelmektedir. Tarihin derinliklerinden günümüze kadar insanların canını sıkan onları derin acı ve ıstıraplara gark eden deprem, kasırga, fırtına, tsunami (deniz suların kabarması), tedavisi uzun yıllar alan hastalıklar, kuraklık, onun beslediği açlık ve kıtlık gibi doğal olaylar ve felaketler hiçbir zam
Tükendi
Tepecik kibirlenip, küçük görürse dağı, Bundan dağ etkilenmez, kayar kendi ayağı. Tarihin tozu konmuş, nice taç-u tahta ah, Zamanla yarışamaz, ne bir köle nede şah. Öyle bir an vardır ki yüzyıllık zaman gibi, Öyle yüzyıl vardır ki geçer boşa an gibi Hayat satranç oyunu ister şah ol, ister at, Vezire pek güvenme, bazen piyon eder mat!
İslâmın, ilâhî kanunlarda zirve olarak, insanın bireysel ve toplumsal mutluluğunu sağlamada en başarılı prensipleri ortaya koyduğu kabul edilmektedir. İslâm bu kuraldan hiçbir kimseyi istisna etmemiş, hatta bütün bağlılarını muhalefet etmekten ya da dinî terminolojiyle dillendirecek olursak, günah işlemekten sakındırmıştır. Bunların bütünü, mübarek İslâm ağacının ürününü vermesi, insanın bu mamur dünyada yaratılışından beklenen amacın gerçekleşmesi içindir. Bu kitap ayrıntılı bir şekilde günah konusunu el
Tükendi
Bir insanın veya toplumun, mensubu bulunduğu ırk sebebiyle diğer insanlardan üstün olması fikrine dayanan ırkçılık düşüncesi, hangi açıdan bakılırsa bakılsın, gayr-ı insani ve gayr-ı ahlaki bir yaklaşımdır. Tarih boyunca toplumları bölüp parçalayan, devletleri yıkan, insanlar arasında kin ve nefret tohumları eken önemli etkenlerin başında ırkçılık gelir. Özellikle XIX. yüzyılda zirveye ulaşan bu fikir; en kanlı ihtilallerin, en alçakça cinayetlerin meşruiyet temelini oluşturmada etkin bir yol olarak kullanı
Tükendi
İslam modern dünya ile yüz yüze gelmiş bulunmaktadır. Hiç görmezlikten gelmektense, yüzleşmek iyidir. Müslümanların modern dünya karşısında nasıl bir tutum içinde olmaları gerektiği hayati derecede önemlidir. Benim bu konudaki düşüncem, ne çatışma ne uyum, yeni değilse bile farklı düşünce ve hayat biçimlerinin mümkün yollarını göstererek aşmadır. Aşma, müteal anlamına uygun, dilden başlayarak bütün hayat şekillerine içeriden bir müdahalede bulunma ve dolayısıyla dönüştürme çabasıdır. Aşmadan, dönüştürücü
Tükendi
Hirada gelen ilk vahyin üzerinden çeyrek asır geçtiğinde bütün Arabistan İslama teslim olmuş; yüzyıl geçtiğinde ise İslam Mağribden, hatta İspanyadan Maveraünnehre kadar çok geniş bir coğrafyaya yayılmış haldeydi. Asr-ı Saadeti takip eden bu asırlar, İslamın ışığının bir medeniyet suretinde kendisini bütün dünyaya tanıttığı asırlar olageldi. Elbette, Hirada gelen ilk emrin; ve bir bütün olarak Kurânın ve hadislerin ışığında Elinizdeki kitap, İslamın Altın Çağı diye de tanımlanan bu dönemde, Müslüman dünyanı
Tükendi
Modern dönemde insanların yokluğunu en çok hissettikleri, varlığına en çok ihtiyaç duydukları ve bunun yansıması olarak en çok telaffuz ettikleri kelime huzurdur. Birey, aile ve toplum açısından huzurun bulunmadığı bir hayatın ıstıraptan öte bir anlam taşımayacağı muhakkaktır. İnsana şah damarından daha yakın olan Allah (c.c.) insanın fıtratını da en iyi bilendir. Dolayısıyla Allah (c.c.) insanın problemlerini ve bunlara dair çözümleri de en iyi bilen olduğuna göre, çözümün adresi, hayat kitabı olarak gö
Tükendi
Nice erler var ki kendinden vazgeçmiş cemiyeti için. Cehennemin alevleri arasında yanmaya razı olmuş karşılığında iman hakikatlerinin hâkimiyeti için. Kendisi kışı yaşamış ama hep gayret etmiş, başkasının baharda yaşaması için. Onlar, dünya zevki namına bir şey tatmamış, fakat toplumun ebedi zevki kazanması uğrunda akıl almaz mücadele vermiş zindanları gül bahçesine çeviren Yusuflardır. Onların, kalıp ve suretleri değil, güzel eylemleri konuşulmuş. Onlar, bir deri bir kemik ama melek gibidirler. Çoğu kişide
Tükendi
Modern dönemde insanların yokluğunu en çok hissettikleri, varlığına en çok ihtiyaç duydukları ve bunun yansıması olarak en çok telaffuz ettikleri kelime huzurdur. Birey, aile ve toplum açısından huzurun bulunmadığı bir hayatın ıstıraptan öte bir anlam taşımayacağı muhakkaktır. İnsana şah damarından daha yakın olan Allah (c.c.) insanın fıtratını da en iyi bilendir. Dolayısıyla Allah (c.c.) insanın problemlerini ve bunlara dair çözümleri de en iyi bilen olduğuna göre, çözümün adresi, hayat kitabı olarak gönd
Tükendi
Eğitim, insanın yaratılışıyla başlamıştır. Eğitim, belki de onun yapısına yerleştirilmiştir. Bu açıdan insan, daima eğitilmeye muhtaçtır. Her eğitim anlayışı, makro düzeyde insandan ne anlaşıldığından söz eder. Bu da temelde insanın var oluşundan ne anlaşıldığıyla ilişkilidir. Kuran-ı Kerim incelenirse onun aynı zamanda eğitime önem veren bir kitap olduğu açıkça görülebilir. Onda inanç, ibadet, ahlâk hatta hukuk ve ekonomi gibi konularda bilgi verilirken bile eğitici bir üslûbun kullanıldığı dikkat çek
Yeryüzünde hareket eden hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yok ki (onlar da) sizin gibi birer ümmet olmasınlar. Biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Sonra onlar Rablerinin huzurunda toplanacaklardır. (Enâm, 6/38.) Yaratıkların hepsi, Allahın ev halkındandırlar (ıyal ) Allahın en fazla sevdiği yaratığı, onun ev halkına en yararlı olandır. (el- Kâmil fid-Duafâ,) İnsan ile hayvan arasında canlı olmaları bakımından bir fark yoktur. Bu nedenle köpeğe acımayan, ceylâna da acımaz. Ceylâna acıma
Tükendi
Haramla beslenmiş vücut cennete giremez Hz. Muhammed Kulların sabaha çıktıkları hiçbir gün yoktur ki iki melek inip biri Allahım İnfak eden kimsenin infak ettiği malın yerine daha iyisini ver Öbürü Allahım Mal biriktirenlerin malını yok et demesinler Hz. Muhammed Ademoğlunun iki vadi dolu altını olsa üçüncü vadinin de kendisinin olmasını ister. Ne var ki insan oğlunun ağzını ancak toprak doldurur. Yine de Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder. Hz. Muhammed Kim şatafatlı elbise giyer ve şaşalı binite
Tükendi
el-Gazzâlînin yaşadığı dönem İslam kültürü alanında çeşitli niteliklerdeki doktrinel düşüncelerin yerleşme ve kök salma sürecine rastlamaktadır. el-Gazzâlî düşünsel etkinlikleri ve telif çalışmalarıyla bu sürecin çatısına etki eden çok önemli bir İslam düşünürüdür. Onun neredeyse tüm ilim alanlarını kuşatan eserleri o günden bu güne kadar bütün İslam coğrafyasındaki ilgi ve etkinliğini sürekli muhafaza etmiştir. el-Gazzâlînin İslam dünyasında toplumun her kesiminin ilgisini çeken eserlerinden biri de el-Mun
Kuran-ı Kerime inanıp yaşayışını Allahın emirlerine uydurarak devam ettiren bir Müslüman, örnek bir kimse ve her hususta yetişmiş olgun bir insandır. Böyle bir kimsede insanlığın bütün vasıfları ve meziyetleri bulunur. Müslüman kimse Allahın birliğine ve Hz. Peygamberinin aracılığı ile gönderdiği emirlerine inanır ve inandığı gibi yaşar. Namazını kılar, orucunu tutar, zekâtını verir, kurbanını keser, gücü yettiği takdirde hac borcunu ödemek üzere hacca gider. Müslüman kimse yetimlere, öksüzlere, fakirlere,
Tükendi
Allah; gizli işlerini, özünü temizleyen, ıslah eden kişinin dışını da temizler, ıslah eder; Dini için iş işleyenin dünya işlerini de düzene kor. Kendisiyle arasını düzelten kişinin insanlarla arasını düzeltir. Hz. Ali
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 980-1000 / Aktif Sayfa : 50