Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 682 kayıt bulunmuştur Gösterilen 620-640 / Aktif Sayfa : 32
Batı`nın egemen tahayyülünde, Ortaçağ şarkiyatçılığından kalma stereotiplerle beslenen İslam imgesi, bir zamanlar Batı uygarlığı karşısında bir tehdit olarak algılanan komünizmin yerine geçmiş durumda. Batılı temsillerde mezhep çatışmaları, namaz görüntüleri, geri kalmışlık manzaraları ve derin bir irrasyonalizm etrafında şekillendirilen "İslam" tasavvuru, yüzlerce yıllık bir tarihi olan, birbirinden çok farklı toplumlarda çok farklı biçimler almış bir dini, yekpare bir "kültür" haline getirerek radikal biç
Tükendi
En mühim ibâdetler bedenin temizliğiyle sahih olacağı gibi, Allah’ın halifesi olmak ancak ruhun, nefsin anndınlmasıyla mümkün olacaktır. Allah'tan hayır umarak şeriatın ahlâkî ilkelerine ulaştıran bir vesile olması için, elinizdeki bu kitabı telif ettim. Onda, Allah'ın müttakî kullan için şeref kıldığı ubûdiyyet mertebesine, insanın nasıl ulaşacağını; Allah'ın sıddıklara ve hakikatin şahitlerine bahşettiği halifelik mertebesine erdiğinde inşanın oradan daha ileriye nasıl gideceğini açıkladım. Zira insan, a
Tükendi
"İslamiyet teceddüt ve tekamül edemez; yani teceddüt ve tekamüle uğramış İslamiyet artık ´İslamiyet´ değildir; o başka bir şeydir." "Ey Ermenistan amelesi ve köylüsü! Yirmi, otuz seneden beri siz ecnebi sermaye entrikasının kurbanı oldunuz. Bu ecnebi sermayedarlar güya Ermenilerin Kürtler tarafından katledildiğine dair bir çok sözlü protestolarda bulundular. Ve ortada sizin kanınızı akıtarak, kendileri için kanlı Sultan´dan yeni yeni imtiyazlar ve menfaatler koparmaya teşebbüs ettiler. Harb-i Umumi esnasın
İslam´a kalemiyle hizmet eden büyük zâtlar silsilesinin son halkasından bir kaçını bu kitapta tanıtmayı vazgeçilmez bir vefa borcu saydıran duygu, bu çalışmaya vücud verdi.Çünkü, günümüze en yakın bir geçmişte yaşamalarına ve eserleri yüzbinlerce nüsha basılarak kütüphanelerde yer almalarına rağmen, hayat ve hatıralarıyla, hizmetleriyle tanınmyanan ve dolayısıylada anılmayan büyüklerdir bunlar... Hizmet ettikleri müesseseler tarafından bile yılda bir defa anılmayan, nerede ise unutulmaya yüz tutan, hatta ci
Tükendi
Emevi Devleti´nin yıkılıp yerine Abbasi Devleti´nin kuruluşuyla, Arap olmayan Müslümanlar için yeni bir dönem başlamıştır. Yeni devletin kuruluşunda büyük rol oynayan Türkler ve İranlılar siyaset sahnesinde etkin bir konum elde etmiştir.
Tükendi
Kanadalı gazeteci-yazar Fred A. Reed, Batının sömürgeci yüzüne muhalif, İslâm’ın aydınlık yüzüne açık bir Batılı olarak, bu kitabında Türkiye’nin hiçbir haritada gösterilmeyen, hiçbir turist rehberinde yer almayan gizli kalmış kısmını aydınlığa kavuşturmaya çalışıyor. Ve bu uğurda, ‘Urfa’da bir boş mezar’dan, Bediüzzaman Said Nursî’nin boş mezarından başlayan bir yolculuğa çıkıyor. Anadolu Kavşağı, bir serüven kitabının akıcılığı ile bir akademik çalışmanın derinliğini buluşturabilmiş bir ‘yolculuk’ kita
Tükendi
Bu kitap, inananları son yüzyıl boyunca çok meşgul eden bir konuda, bilim-din ilişkisi konusunda geniş soluklu, ufuk açıcı çözümlemeler getiriyor. Kur’ân âyetleri üzerinde temellenen bir yaklaşımla, bilimin incelediği kâinattan marifetullaha uzanmanın metodunu ve örneğini sunuyor.
Tükendi
Dinler Tarihi, Din felsefesi ve ilâhiyât sahasında dünyanın sayılı uzmanlarından olan H. Austryn Wolfson´un, Kelam Felsefesi adlı hacimli bu kitabı ilâhiyâtla uğraşanlar için bir kılavuz niteliğindedir. Elinizdeki bu eserle Müslüman, Hıristiyan ve Yahudi kelamının birbirlerini nasıl etkilediğini ve birbirlerinden hangi unsurları aldıklarını görecek, böylece Kelam´ın herhangi bir problemi hakkında sahip olduğunuz görüşlerin düşünce tarihindeki yerini tespit edeceksiniz. (Arka Kapak)
Tükendi
Hicret olgusunun milletlerin ya da cemaatlerin tarihinde önemli bir yer işgal ettiği inkar edilemez bir gerçektir. Zulümle yüz yüze gelmiş Mekkeli inananların gerçekleştirdiği ilk hicret Habeşistan´a yapılmıştır ve bu hicret, İslam tarihinde karşımıza çıkan ilk hicret hadisesidir. Bununla birlikte daha sonra bizzat Hz. Muhammed´in de katıldığı hicret hareketinin Medine´ye yapılmış olması ve burada güçlü bir inananlar zümresinin oluşturulması; ardından Medine´nin şehir-devlet yapısına kavuşması, Medine´ye ya
Tükendi
Çatışmalarla ayrılan, ama farklı tür bağlarla birleşen Hıristiyanlar ile Müslümanlar birbirlerine dinsel ve düşünsel bir meydan okuyuş içindeydiler. Her bir din diğerinin iddialarından ne çıkarabiliyordu? Müslüman düşünürler için Hıristiyanlığın statüsü açıktı. Mesih, "peygamberlerin sonuncusu" Muhammed´le doruğuna ulaşan otantik peygamberlerin saflarındaydı ve onun otantik mesajını yanlış anlamışlardı: Kendi peygamberlerini bir Tanrı olarak düşünüyorlar ve onun çarmıha gerilmiş olduğuna inanıyorlardı.
Tükendi
Son zamanlarda İslam alemi' nde ve bilhassa memleketimizde; Her aklına gelen; Müctehid oldu... Her eline kalem alan; Fetva emini kesildi... Televizyon kanalları; Pek az istisnası ile Müctehidler, Müceddidler ve Ahkam Kesicilerle dolup taşdı... Tek kurtuluş yolmuz olan Ehl- i Sünnet İnancı' na açık ve sinsi tecavüzler başladı.... Şii Kökenli, sapık düşünceli, yıkıcı görüşlü, bazı simalar arz- ı endam eder oldu... İslam' ın kendisi demek olan Şeriat' e tecavüzler, had safhaya ulaşdı...
Tükendi
Yazar bu kitabında sizi önce dış dünyaların, evrenin sonsuzluklarında gezdirecek, sonra iç dünyamızın bitmez derinliklerine götürecek. Ve siz, yazanla okuyanı aynı noktada seyredeceksiniz
Tükendi
Abdullah Rıza Ergüven 1925 yılında Avanos'ta doğdu. İstanbul Üniversitesi Türkoloji Bölümü'nü bitirdi (1952). İsveç'e gitti (1967). Stokholm Üniversitesi'nde Öğretim Görevlisi ve Araştırmacı olarak çalıştı. Çeşitli dergi ve gazetelerde şiir, çeviri, inceleme, araştırma, eleştiri ve düşünbilimsel yazıları yayımlandı. Yapıtlarının sayısı 80'i geçer. Yasak Tümceler romanıyla yargılanıyor. Dinlerin Kökeni ve İslam'da Reform adlı yapıtında Abdullah Rıza Ergüven, sorunu ayrıntılarıyla inceleyip araştırıyor. Şöyle
Tükendi
Ağırlıklı olarak "tanrı" isminin anlamı ile "ALLAH" isminin mânası arasındaki çok büyük fark ile; "İSLÂM DİNİ" ve "müslümanlık" arasındaki çok önemli ayırımı vurgulayan bu kitabın muhtevası birçok yanlış bildiğimiz konuya da ışık tutmaktadır. Üstad Ahmed Hulûsi´nin 1996 Ramazan Ayı boyunca Günaydın Gazetesi´nde yayınlanan günlük yazılarının toplamı olan bu kitabı pek çok sevdiğimiz ile de paylaşma gereğini duyacağınıza inanıyoruz.
Tükendi
İlahiyat Fakültelerindeki İslâm Ahlâkı dersleri için daha önce ders notu olarak hazırlanmış bu kitap, yeni ekler ve genişletmelerle bir ihtiyaca cevap vermek için bu hali aldı. İslâm Düşüncesi kişinin olgunlaşmasını ve iyileşmesini hedef alır. Ümid ediyoruz ki, insanın, bu açıdan, kendi içinde ve toplumda uygulama sahasına koyması gereken ilkelerin felsefî yapısını değerlendirme çabasına küçük bir katkıda bulunmak üzere ifadelendirilen bu kitap, yardımcı bir kılavuz olacaktır. (Önsöz´den)
Evet. Evren ve insan kim? Neyin nesi? Sonlu bir madde mi? İhtiraslar, kavgalar, çarpık doktorinler günümüz dünyasını öyle karartmıştır ki; Evrenin hârika varlığı olan insanı bilenler azalmış, çoğu onu sonlu biri sanmış. İşte yazar bu kitapta tüm yitirdiğimiz gerçekleri yine sizden alıp size sunuyor.
Tükendi
Hz. Peygamber in ortaya koyduğu ölçüler doğrultusunda halkın dinî konularda bilgilendirilmesine her devirde ihtiyaç olmuş, vaizlik ve kıssacılık da böyle doğmuştur. Ashabını en güzel şekilde irşad eden Resûl-i Ekrem den sonra İslâm âlimleri Müslümanlara dinlerini öğretmeye devam etmişlerdir. İlk zamanlar Allah rızâsı için yapılan bu irşad görevi tarihî seyri içinde menfaatlere alet edilmiştir. Kur ân-ı Kerîm üzerinde herhangi bir değişiklik yapılamayacağı bilindiğinden, hadislerin henüz kitaplarda toplanma
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 682 kayıt bulunmuştur Gösterilen 620-640 / Aktif Sayfa : 32