Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 980-1000 / Aktif Sayfa : 50
O, bu topraklarda doğdu. Özgürlüğü seçti. Ve sürgünü... Bağlamaya can verdi. Bir halkın sesi oldu. Çığlığa dönüştü... Her zaman mazlumların yanında durdu. Cesaretiyle dağları devirdi. Kardeşliği anlattı. Birliği. Adaleti söyledi şarkı diye. Yaşayan Efsane Şivan Perwer'in Sori köyünde başlayan hikâyesi, gönüllü bir sürgünle onu dünyanın dört bir köşesine savurdu. Gittiği her yere kökünü ve dilini taşıyan Şivan, mücadelesini bir an bile bırakmadı. Adı ile bir halkın "çoban"ı olmayı seçti kendine. Eline aldığı
Tükendi
Dünyada, Ağa Han Mimarlık Ödülü´nü üç kez alan tek mimar olan Turgut Cansever´in İstanbul´a ilişkin derinlikli görüşleri bu kitapta toplandı. Kendine özgü düşünme sistemini yine kendine özgü bir sesle dile getiren Turgut Cansever, İslam mimarlık mirası içinde İstanbul´u, Boğaziçi´ni, Haliç meselesini, bahçe kültürünü, tarihî yarımadanın yüz yüze kaldığı meseleleri ve bu eşsiz şehre ilişkin pek çok konuyu yıllardır gündeme taşıdı, çözümler sundu. Bütün bu çalışmalar, İstanbul´u Anlamak´ta bir araya geliyor.
Tükendi
Türkiye'de olduğu kadar uluslararası düzeyde de tanınan, ekonomi, kültür ve hayır "ekol"ünün temsilcisi olmuş bir üniversite hocası Sabahattin Zaim. * Türkiye'nin yetiştirdiği en mümtaz ilim adamlarından biri, * Konya'dan Balkanlar'a göçen bir ailenin çocuğu, * Ömrünü ilme, insan yetiştirmeye ve hayır işlerine adamış bir gönül insanı, * Türkiye için çıkış arayan nesillerin yönünü; kendi öz değerlerine bağlı kalarak çağdaşlaşma ve ilerlemeye çeviren öncü isimlerin başında, * Yaptığı çalışmalarla aranan ekono
Tükendi
Avrupalılar daima kötülüğün kaynağını araştırmış. Halbuki İslamiyet, her asırda ve her yerde üstün insanlar yetiştirmiş... Bir insan, hangi dinden, hangi ırktan, hangi ülkeden olursa olsun, İslam presnsipleriyle üstün olmuş ve olacak da... Pek çok kimse bu sırrı bilmeden kendini kurtarmış. Fakat iyiliğin kaynağını araştırdığımızda İslamiyet`le yüzyüze gelir, üstün olmanın da ibadet olduğunu bir daha anlarız: "İnanıyorsanız üstünsünüz!" Bu eser, kitapla hayatı, nazariyeyle uygulamayı bütünleştirdi.
Tükendi
Aman ya Rabbi! Nasıl anlatayım, şiddetli surette etrafta toprak bırakmadı. Başımıza geçirdi. Parçalar bir taraftan, mahfuz mahallerinden çıkamadık. Bizim yanımızda seri ateşlerin [topların] cephanesi ateşlendi. Düşmandan ziyade kendi cephanemizden korktuk. Akşam [alaturka] saat ikiye kadar Boğaz içerisinden gemiler çıkmadılar. Sabaha kadar top başında nöbette idik. Gece çıkıp gittiler. Dört zırhlı bir torpido[nun] yandığı her tarafa ilan olundu. 18 Mart 1915, Çanakkale Çanakkale?ye ilk ateş 3 Kasım 1914?t
Tükendi
Türk tarihinin en önemli cephelerinden biri olan Çanakkale Cephesi'ndeki savaş henüz televizyon, radyo ve internetin olmadığı bir dünyada nasıl yankı bulmuştu dersiniz? Elbette sadece karada, havada ve denizde olmakla kalmamış, yazılı basının satırlarında ve görsel basının çizgilerinde de derin çatışmalar yaşanmıştı. İşte Çanakkale Savaşları ile ilgili dünya basınında yayınlanmış söz konusu binlerce karikatür, propaganda afişi, illüstrasyon ve kartpostal türü betimlemenin Türkiye'yi ilgilendiren sekiz yü
İslam Uygarlığının Tanınmayan Büyük Çağını Keşfedin... Prof.Dr. Fuat Sezgin uzun yıllar süren çalışmaları sonucu ortaya koyduğu bu eserle, İslam dünyasının bilim ve teknoloji alanlarında insanlığın gelişmesine yaptığı katkıları incelemekte, bilim tarihi için yeni bir bakış açısına kapı aralamaktadır. Dünya bilim tarihinde İslam biliminin oynadığı rolü çeşitli örneklerle ele alan bu eser, Batı merkezli bilim anlayışına bir alternatif niteliği taşımakla birlikte, İslam dünyası için de bilim alanındaki büyük
Tükendi
´´Bu kitap, Minyeli Abdullah kadar ses getirecek´´ diyen Hekimoğlu İsmail´den 30 yıl sonra bir roman daha. Ankara-Paris hattındaki kadının, Sibel´in hayat hikayesi. Kahramanın kendi içindeki çelikilerine çıkış yolu araması ile bir çoğumuzun yaşadığı serüveni farklı bir pencereden yansıtan yazarın bu romanı da uzun yıllar konuşulacak.
Herkes İngilizce konuşmak zorunda değil! Ama İngilizce bildiğini iddia edenlerin de bu bilgilerini kanıtlamaları gerekiyor. Nasıl mı? Tabii ki dilbilgisi hataları yapmayarak... Bir e-posta atmaları gerektiğinde, yurtdışına çıktıklarında ya da yolda bir yabancıyla karşılaştıklarında dertlerini kızarıp bozarmadan anlatarak... Bu kitap sana mükemmel bir İngilizce konuşturmayı vadetmiyor. Bunun yerine mükemmel İngilizce kullanımının püf noktalarını gösteriyor. Mizahla, illüstrasyonlarla, yararlı bilgilerle dolu
Tükendi
Coğrafya hakkında genel kültür sahibi olmak ne işe yarar? Üzerinde yaşadığın gezegenin boşuna dönmediğini anlarsın. Birisi sana, Siklonları duydun mu? diye sorduğunda aval aval yüzüne bakmazsın. Hayret duygun gelişir ve doğadaki güzellikleri keşfetmeye başlarsın. Okuldaki coğrafya derslerinde veya gireceğin bilumum sınavda daha başarılı olursun. Hiçbir işe yaramasa bile fazla bilgi göz çıkarmaz, dostlarına hava atarsın... Ülkeler ve Kıtalar, Temel Harita Bilgileri, Mevsimler Nasıl Oluşuyor, Dağlar Nasıl Yük
Tükendi
"Lâle Devri" diye bir "devir"den gerçekten söz edilebilir mi, yoksa bu devir 20. yüzyıl popüler tarihçiliğinin bir inşası mıdır? İşin hakikati, Lâle Devri diye bir tabir ne kendi zamanında vardır ne de kendisinden asırlar sonra. Ta ki tarihçi Ahmed Refik ve şair Yahya Kemal el ele vererek 1910?larda onu icat edinceye kadar... Artık araştırmacılar nezdinde Lâle Devri'ndeki insanların Sadabad'da lâle çılgınlığına, yalılarda zevk ü safaya düştükleri, gezip eğlenmekten başka bir şey düşünmez oldukları veya ev
Çanakkale; tarihimizin, asaletimizin ve karakterimizin zaferidir. Çanakkale, istilacı ve sömürgeci dehşet ordusuna ruhumuzun cevabıdır. Mehmetçik, Çanakkalede asırların biriktirdiği türlü yoksulluklar ve yoksunluklar içinde savaştı. Fakat yoksulluk ayağında kalmıştı, sırtında kalmıştı, silahında kalmıştı, ruhuna işlememişti. Bunun içindir ki Mehmetçik Çanakkalede yalnızca tüfeği ve süngüsüyle, zamanın en güçlü silahlarına ve donanmasına sahip, sömürgelerinin bütün kaynaklarını harekete geçirdiği bir orduya
Tükendi
"İslam-Arap kültür çevresinin bilim mirası çok fazla ihmal edilmiş ve çoğunlukla peşin hükümlerle değerlendirilmiştir. İslâm araştırmacıları ve Arabistlerin, İslam bilimlerinin başarılarına ilişkin özellikle 19. yüzyılın sonlarından itibaren ortaya koydukları -hâlihazırda dağınık vaziyette olduğu itiraf edilmesi gereken- tablo, dünya bilim tarihi yazımında hak ettiği yeri halen bulmamıştır. Tecrübelerimize göre bu bilgilerin popüler yayınlar ve okul kitapları vasıtasıyla geniş kitlelere ulaştırılması biraz
Tükendi
"Hayır hayır, olamaz! Gerçekten daha gerçekti gördüğü. Güneş gibi apaşikar, aya gibi pırıl pırıl pırıldı... Eşiğine fırlattı bedenini, `Ey yazgımın gülü! Ey alnımın ak yazısı!` diye bağırdı, `Söyle bana hangi bağın gülüsün sen?` Peri dile gelerek, seslerin en güzeliyle, `Ey yüreğimin sancısı!` dedi, `Keşiş dağının gülü, İriskin bağının sümbülüyüm ben. Sen be söyle bana, hangi rüziğar arttı seni buralara?` Şehzade, anka kuşunun kanatlarına binmişti sanki; `Ey nergis bakışlım! Ey hilal nakışlım! Gönlüm
Tükendi
Kimi insanlar için liderlik ve iktidar, vazgeçilmesi mümkün olmayan bir tutku olmuştur ve insanlık tarihi, yönetenlerle yönetilenlerin karşılıklı mücadeleleriyle doludur. Bu kitapta, Eski Yunan ve Roma'dan itibaren günümüze kadar yaşanan iktidar çekişmelerini, bu mücadele içinde yaşanan tüm ihtilal ve darbeleri okurken, insanlık tarihinin politik seyrini de izlemiş olacaksınız.
Tükendi
Bu Kitapta Yazılanlar Ve Onları Gerçekleştirenler Olmasaydı; Tekerlekle Yol Alamaz, Yazı Yazamaz, Para Harcayamaz, Barutlu Silahlarla Kendimizi Savunamaz, Matbaayla Bilgiyi Çoğaltamaz, Otomobil Süremez, Elektrik Nedir Bilmez, Ampulle Aydınlanamaz, Telgraf Çekemez, Telefonla Konuşamaz, Radyo Dinleyemez, Motorlu Araçlardan Yararlanamaz, İnternette Gezemez, Uçakla Uçamaz Ve Roketle Gezegenleri Keşfedemezdik... Peki, Tüm Bunları Nasıl Yaptık Dersiniz?
Tükendi
Yüreğinize bereket ve huzur dolduran sıcacık öyküler, vazgeçilmez gelenekler, edebî esintiler, kısa anekdotlar ve narlı tariflerle renklendirilmiş özel kokulu bir öykü kitabı... - Knut Hamsun'dan Maksim Gorki'ye yerli-yabancı pek çok kalemden bereketli esintiler - Mutlaka her evde bulunan bereket sembollerinin ardındaki hikâyeler - Bereket saçan Nisan yağmurlarından Hz. Fatıma'nın eline kadar pek çok ince detaya ev sahipliği yapan, "bereket"li anlatılar - Ve evinizin kapısını aralayıp içeri bereket serpiş
Tükendi
"Yine bu seneyi de ikinci defa olarak esarette bin türlü düşünceler arasında geçiriyoruz. Bir taraftan Ruslar Erzincan'ı geçmiş, İngilizler Bağdat'a yaklaşmış; diğer taraflarda ailelerimizden bir haber yok. Esaretin günden güne verdiği ızdırabı da artmakta... Her zaman her taraftan derin bir meçhuliyet. Ya Rab sen bari hiç olmazsa çekilen azap ve ızdırapları, katlanılan müthiş mahrumiyetleri telafi edecek mülk ve milleti tes'ide hadim bir sulh nasip eyle ki şimdiye kadar Garplıların mahkum-ı zulmü olan sevg
Tükendi
Daha önce üç ayrı cilt olarak yayınlanan 99 Esma 99 Dua, şimdi tam metniyle tek ciltte bir arada... Senai Demirci, sadeliğin içine derinliği koyarak, kendine özgü terkibiyle Esma-i Hüsna geleneğini bugünün diliyle yorumluyor, isimlerin gölgesinde yakarış dillendiriyor. Şimdi, Esma-i Hüsna'nın eşiğine giden yolun, meleklerin bize öğrettiği yoldan geçtiğini hatırlamanın tam zamanıdır: "Biz bilmeyiz; Sen bildirirsin; Sen bildirdiğin için biliriz." Biz "Esma Medeniyeti"nin çocukları; baktığı, dokunduğu, düşünd
Tükendi
Mustafa Armağanın KÜLLER ALTINDA YAKIN TARİH serisi adı altında başladığı yakın tarih yolculuğu, EFSANELER VE GERÇEKLERle devam ediyor. Kitabın satırlarında ilerlerken yakın tarih örtülerinden sıyrılışına tanık olacaksınız. 1930lu yıllar Cumhuriyetin Altınçağı sayılır mı? Kurtuluş Savaşında hangi ABD Başkanından medet ummuştuk? Atatürk Kuzey Irak´a neden girmek istemedi? Karabekirin Atatürkü Cumhurbaşkanlığından indirme formülü neydi? Musul defterini nasıl ucuza kapadık? Atatürk ve Hitler ekonomik ilişki ku
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 980-1000 / Aktif Sayfa : 50