Antik Akdeniz uygarlıkları ve onlar arasındaki kültürel etkileşimin çağdaş dünyaya
yön veren baskın bir vurguya sahip olduğu savından hareket eden bu kitap, sadece bu
kültürel ve toplumsal ortak paydanın değil, aynı zamanda bu uygarlıkların da kendi
içinde çözümlendiği başlıca bir kaynak olma niteliğini taşıyor. İÖ 3200 tarihiyle
başlayan geniş bir bağlam içinde, insanlık tarihinin birçok alandaki temel
kazanımlarının kökeni olduğunda birleşilen kapsamlı bir uygarlık çözümlemesi ve
konuyu anlaşılır kı
şaya Üşür, hem akademik bir dil kullanır hem de zaman zaman bunun dışına çıkmaktan hoşlanırdı. Bu kitaptaki makalelerin esas olarak akademik ürünler olduğunu belirtmek gerekir. Kullandığı kaynakçanın zenginliği de bunun önemli bir göstergesidir. İncelediği konuyla ilgili akademik tartışmaları yansıtmaya gösterdiği özen kadar, oradan kendi görüşlerine kavramsal patikalar açması ve argümanlarını ilmik ilmik örerek hedeflediği nihai çıkarımlara ikna edici bir biçimde ulaşması, tam bir İşaya Üşür klasiğidir. Bu
• önemli müzeler ve galeriler
• rerstoranlar, barlar ve kafeler
• her bütçeye yönelik oteller
• güzel binalar, parklar ve köprüler
• romantik yürüyüşler ve geziler
• çocuklara için etkinlikler
• kaçırılmayacak mağazalar ve pazarlar
• müzik gösterileri ve sokak sanatçıları
• ziyaretçilere yönelik ipuçları...
Felsefe tarihinde yarattıkları büyük etkinin yanı sıra, diğer sanatları da biçimleyen altı önemli düşünürü konu alan özlü bir kaynak metin. Kierkegaard, Nietzsche, Jaspers, Marcel, Heidegger ve Sartre temelinde gelişen tartışma, varoluşçuluğu, akımın özgül birey tanımını ve diğer disiplinlerle arasındaki karşılıklılık ilişkisi çerçevesinde geçirdiği evrimi, her bir düşünürün kendi felsefi anlayışını belirgin kılan değişkeler izleğinde yorumluyor. Hem akımın hem de sözü edilen filozofların düşünce evrenini k
Kitap elle tutulan, gözle görülen, taşınabilen, sahip olunabilen, bir "dış"ı ve "içi"i olan, açılabilen ve kapanabilen bir nesnedir. Dışı (genellikle) kalındır, serttir; tıpkı bir kaplumbağa gibi içindekini sert kabuğuyla korur. İçi sayfalardan oluşur, sayfalar zaman ve bedenle birleşerek etkileşimli sıralı anlatım olanakları sunar. Taşıdıklarını aktarmanın deneme-yanılmalarıyla biçimlenen kitap formu, "kil tabletler"den "elektronik tabletler"e evrilen bir dönüşüm süreci yaşamıştır. Bir İletişim Platformu O
Kitap elle tutulan, gözle görülen, taşınabilen, sahip olunabilen, bir "dış"ı ve "içi"i olan, açılabilen ve kapanabilen bir nesnedir. Dışı (genellikle) kalındır, serttir; tıpkı bir kaplumbağa gibi içindekini sert kabuğuyla korur. İçi sayfalardan oluşur, sayfalar zaman ve bedenle birleşerek etkileşimli sıralı anlatım olanakları sunar. Taşıdıklarını aktarmanın deneme-yanılmalarıyla biçimlenen kitap formu, "kil tabletler"den "elektronik tabletler"e evrilen bir dönüşüm süreci yaşamıştır. Bir İletişim Platformu O
Giysileri yığınlara ayırdım. Erkeklerin kıyafetleri sağa. Kadın elbiseleri, etekler ve bluzlar sola.
Ceketler sağda ayrı bir yere. Çocuk giysileri, arkamda. En güzeli çocukların giysilerine dokunmaktı. Lekeli ve kenarları aşınmış. Bazen bir yama ya da küçük bir cep ve esnediği için şekli bozulmuş başka bir cep, bazen parlak iplikle işlenmiş bir nakış, bir çiçek. Kelebek. Palyaço. Ah. Giysilerde düzenli bir ev kokusu vardı. Sabun ve naftalin kokusu. Elbiseler arasında annemin önlüğünü buldum. Büyük cepli mav
XIX. Y.Y.da Fransa ve İngiltereden yayılan çifte devrim, başta Avrupa olmak üzere bütün dünyanın çehresini değiştirdi. Avrupanın sınırları yeniden çizildi. Bütün dünya, kapitalist endüstrinin ihtiyaçlarına yönelik, İngiltere merkezli yeni ve şiddetli bir Batı sömürgeciliği dalgasına maruz kaldı. Yeni üretim tarzları, eskilerinin yerini alırken, insanlık daha önce görülmemiş trajedilere sahne oldu. Avrupa 1848e kadar, burjuva liberalizmine karşı dayanışmacılığı, kolektivizmi, sosyalizmi öne çıkartan emek har
Felsefenin dört ana dalından biri olan metafizik, kimileri tarafından muğlak ve karmaşık bulunsa da pek çok kişide büyük ilgi uyandıran bir konudur. Stephen Mumford, temel metafizik kavramları çerçevesinde açık ve basit bir yol haritası çiziyor. "Nesne nedir?", "Renklerin ve şekillerin bir varoluş biçimi var mıdır?", "Zaman gerçekten akar mı?" ve "Mümkün olan nedir?" gibi bir dizi basit soru kullanılarak metafiziğin temel kavramları ve kuramları inceleniyor.
Rousseau Avrupa'daki Aydınlanma'nın hem önemli bir figürü hem de en büyük eleştirmeniydi. Hayatını, çalışmalarını, kaynaklarını ve yarattığı etkiyi inceleyen bu kitap, Rousseau'nun uygarlığın tuzaklarıyla ilgili fikirlerinin aslında özgürlüğün sınırsız olduğu koşullarda, insanlığın kendini kanıtlama amacından doğduğunu gösterir.
Spinoza'dan miras kalan demokrasi sorunu, Althusser, Deleuze ve Matheron'un çalışmalarından beri, özel bir felsefi üretkenlikle inceleme konusu olmayı sürdürmüş güncelliğe ve yeniliğe sahiptir.
Eylem Canaslan'ın çalışması bu felsefi magmanın kolu olarak şekillenirken, eksiksiz bir historiografik yeniden inşayı yoğun bir felsefi canlılıkla birleştirerek, güncel Spinozacı araştırmalara anlamlı bir katkı sunuyor. Canaslan'ın metninin kompozisyonu, hem kavramsal bakımdan kusursuz tarzda hem belli bir hareket
Feminist teorisyenler ve aktivistler 1970'lerin sonunda, Amerikan hukuk eğitimi ve uygulamasına feminist teoriyi ve deneyimleri katmayı amaçlayan bir hareket oluşturmak için bir araya geldiler. O zamandan beri, feminist hukuk hareketi, cinsiyet ve cinsiyet eşitsizliği konularını ele alan mahkemeler ve hukuk düzenlemeleri ile feminist ve post-feminist teoriye derslerinde yer veren hukuk fakülteleri içinde kök saldı. Harekete kurucu nitelikte katkısı olan Ann Scales bu önemli kitapta, feminist hukukun geçmişi
Bisiklete zevk için binmiyorum. Bir yere ulaşmak için sürüyorum, ama evime ulaşmak anlamında söylemiyorum. Demek istediğim, kendimi bir yere ulaştırmak için sürüyorum.
William Saroyan
Hemen bir bisiklet edinin. Hayatta kalırsanız, asla pişman olmazsınız.
Mark Twain
Hayat, bisiklet sürmek gibidir. Dengede durmak için hareket halinde olmak gerekir.
Albert Einstein
Hakkındır yaramazlık.
Dik duvarlara tırman
yüksek ağaçlara çık.
Usta bir kaplan
gibi kullansın elin
yerde yıldırım gibi giden bisikletin
Bir taraftan ateizmin tüm değerlerin reddi olduğu yönündeki temel yanılgı, bir
taraftan da onu bile bir tür inanç rejimi saymak türünden derin kafa karışıklıkları
konuyu hayli bulandırır. Buna bir de ateizm taraftarlarıyla ona ayak direyenler
arasındaki ihtilafın zaman zaman derin bir partizanlığa varabildiğini eklerseniz,
mesele iyice içinde çıkılmaz bir hal alır. Oysa, elinizdeki bu araştırma her iki vargı
arasındaki yolun zannedildiği kadar düşmanca bir yadsımaya varması için hiçbir
sebep olmadığını tuta
Bu kelimenin çağrıştırdığı tüm o sinematik vurgu herkesin hayatında az ya da çok
bir işleve, birçok deneyim ve anıya karşılık gelir. Birleşik Devletler kaynaklı
küresel bir sanayi olduğu da herkesin malumudur ama tüm bu ayrıntılar hâlâ etraflı
bir çözümlemeyi hak eder. Zira telif hakkı savaşlarından bağımsız stüdyo
projelerine, devasa bir propaganda aygıtı olarak iş görmekten tüm dünyaya
hükmeden bir kültürel kodlayıcı olmaya dek, Hollywood her renk ve kisvede farklı
bir tartışmanın fitilini ateşler. Gelişe
Yüzyıldan uzun bir zamandır sanat yapıtının tarihsel ve eleştirel değerinin büyük
oranda avangard kavramı üzerinden ölçüye vurulduğu pekâlâ savunulabilir.
Bununla birlikte, avangardın bu yetkeyi nereden devşirdiği ya da bu durumun
zaman zaman kimi çıkar sahiplerine has bir değer stratejisi olup olmadığı üzerinde
hayli az kafa yorulmuştur. Elinizdeki bu soruşturma kavrama has teknik bir
çözümlemeyle yetinmiyor, avangardın özünde Batı modernitesi ve kapitalizm
kaynaklı bir olgu olduğu yönündeki iddialar karşı
Birçok farklı aşk biçimi olduğu bilinse de, özellikle erotik aşk hayatın en
ödüllendirici, yüceltici deneyimi olarak tüm bir sanat tarihi boyunca övülmüştür.
Bununla birlikte, en alçaltıcı entrikalardan en kanlı cinayetlere dek birçok ürpertici
olayın açıklayıcısı, hatta meşrulaştırıcısı olduğu da bilinir. Bu temel çıkış
noktasından hareket eden çalışma, basit olmakla birlikte yanıtlanması o ölçüde çetin
kimi sorulara odaklanıyor: Birini neden severiz? Güzel olduğu için mi? Erdemleri
nedeniyle mi? Özgeci bi
Sosyolojik düşüncenin ortaya çıkışı ve gelişerek bir disiplin halini almasıyla,
sosyoloji tarihinin oluşturulması için toplumsal sorgulama, gerçeği öğrenme ve
anlamlandırmanın geçirdiği evrimi incelemek gereklidir. Sosyoloji tarihinin
oluşturulması, bilimsel bir topluluk olarak sosyal yapı kavramının tarihinin
araştırılmasına dayanır. Bu kitapta, düşünce kavramlarının ve okullarının ortaya
çıkışı mercek altına alınarak Émile Durkheim ve Max Weber'den çağdaş
araştırmacılara kadar sosyologların gözünden kültü
Her şeyden önce temel bir yanılgıyı gidermekte fayda olabilir. Gastronominin
sadece bir yemeğin damakta bıraktığı tat olmadığı aşikâr. Ürün bilgisinden
uygulama tekniği ve becerisine, bir yemeğin tarih boyunca ve kültürler arasında yol
alırken büründüğü onca çeşitlemeye, hangi yiyeceğin hangi içecekle nasıl
eşleştiğine dair kapsamlı bir kültür olgusundan söz edildiği besbelli. Tabii, yeme
alışkanlıklarının kökleştirdiği örfi kabullerden yörelere has coğrafi alan ve yapı
özelliklerine kadar birçok uzmanlık s
Toplam 482 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.