Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 90 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Türkiye'deki siyasal iktidar mücadelesi,büyük ölçüde, hayat tarzları üzerinden yürümüştür. Hikâyeyi, Tanzimat'a kadar geri götürmek mümkünse de, bu sahadaki en şedit çatışmalara, Cumhuriyet'in çok partili dönemi sahne olmuştur. Gerilimin temel nedeni, devlet alanını tahakkümünde tutan küçük bir bürokratik oligarşinin, siyasal sınırları da kendi hayat tarzı istikametinde ve tek taraflı biçimde çizmiş olmasıdır. Hatları tek partili dönemde belirginleşen ve askerî darbe­ler vasıtasıyla defaatle tahkim edilen b
Tükendi
F. A. Hayek 20. Yüzyılda "kendiliğinden doğan düzen" kavramı etrafında klasik liberalizmin yeni bir savunusunu yapmıştır. Hayek, piyasa toplumlarında bireylerin ve grupların soyut davranış kurallarını takip ederek sosyal düzeni bir merkezi planlama otoritesi olmadan oluşturabildiklerini iddia etmiştir. Özellikle sosyalist ekonomik planlamacılığa karşı giriştiği entelektüel mücadele sırasında fikirlerini geliştiren Hayek, daha sonra teknik iktisadi tartışmaları bırakarak sosyal bilimlerin daha geniş sorun al
Tükendi
Bu kitap, ifade özgürlüğü ve dini hassasiyetlerin karşı karşıya geldiği bu gibi durumlara yönelik bir inceleme sunuyor. Kitabın ilk bölümü, ifade özgürlüğünü ortaya çıkaran liberal düşünce geleneğini ve bu geleneğin zihni ve tarihi arka planını ele alıyor. Liberalizm eleştirilerine de değinen bu bölüm, laiklik, inançlara saygı ve çokkültürlülük gibi konular etrafında yaşanan tartışmaların bugün geldiği noktaya dair genel bir çerçeve çiziyor. İkinci bölüm, İslam-Batı ilişkilerini ele alıyor ve İslam dünyası
Tükendi
15 Temmuz, bazı aklını yitirmişlerin iddia ettiği gibi bir tiyatro, mizansen, iktidar tarafından tezgâhlanan bir oyun değildi; aksine dört başı mamur, çok iyi planlanmış ve örgütlenmiş, iç ve dış ayakları hazırlanmış kanlı bir darbe girişimiydi. 15 Temmuz, karşısında milli iradeyi buldu. Seçmenler, oylarına ve onurlarına sahip çıktılar. Darbe teşebbüsü, şanlı bir direnişle püskürtüldü. Şanlı Direniş: 15 Temmuz kitabı, darbecilerin mi yoksa direnişçilerin mi kazanacağını beklemeden fiili ve fikri mukavemet
Tükendi
Birçok ülke, rejiminin ismi farklı olsa da aynı totaliter-otoriter yönetimlertarafından yönetiliyor. Başta son derece ılımlı söylemlerle iktidara gelen kadrolar,zamanla totaliter-otoriter bir yapıya doğru yöneliyor ve bir süre sonra ülkede tammanasıyla totaliter-otoriter bir rejim hüküm sürmeye başlıyor. Sistemlerin buşekilde evrilmesi, dünyanın birçok yerinde, ülkelerin benzer süreçlerdengeçmesiyle oluşuyor. Ülkelerin izlediği tarihî seyiri dikkate aldığınızda ortayaçıkan tablo, benzer süreçlerden geçen ül
Tükendi
Siyaset, insan hayatının güçlendirildiği bir faaliyet alanıdır; hayatın kendisi değildir ve zor da olsa, içerisinde birbirimizle konuşabildiğimiz ortak bir dünyanın temellerini güçlendirir. Tecrübelerimiz, hayata birçok yönden müdahale edebilme kapasitesi nedeniyle siyasetin maceralardan uzak durması gerektiğini göstermektedir. Kenneth Minogue, siyasetin pek çok farklı boyutunu bir noktada toplamakta; günlük demokrasi nutukları ile özgürlük ve adalet gibi yüksek idealleri birlikte ele almaktadır.
Tükendi
Devlet, toprakları üzerinde yaşayan insanlarla ilgili son sözü söyleyebilme gücüne sahip; üstelik aksini yapmak isteyenleri, fiziki şiddet kullanarak, kendine boyun eğdirebilir de. Devletin bu vasfı, ikna yoluyla değil de gerekiyorsa fiziki şiddet kullanarak başkalarına kendi "iyi hayat anlayışı"nı dikte ettirmek isteyenler için oldukça önemli. Meselâ, yıllarca süren "zorunlu eğitim", devlet eliyle insanları bir kalıba dökmek için inanılmaz bir fırsat sunar. Kısaca devlet, biz fanileri ayartıcı bir tabiata
Tükendi
Demokrasi, çoğulluğu yönetmek; ondan teklik değil farklılıkları bağdaştırarak (orkestra gibi) siyasi birlik yaratmaktır. Bu çaba, uzlaşma kültürünü geliştirir. Makulde anlaşmak pratiğini ve rejimin ortağı olmak duygusunu geliştirir. Bu olgular gerçekleşmeden ulus (millet) olmak bilinci gelişemez. Kendisini yönetmeye ehil ve yetkili gören bir azınlık (seçkinler) ?ulus adına' toplumu yönetir ve bunun da doğru olduğunu tüm siyasi, hukuki ve eğitsel araçları kullanarak meşrulaştırmaya çalışır. Söylenenler, bizi
Tükendi
The fundamental barrier to democracy in Turkey today is the clique which dominates the political system, of which the resistance of the bureaucratic strucrute is a product. Slogans such as "This society is not ready for democracy", "separatist Kurds could divide country", or "the Sharia is on its way" are used to make some groups in Turkey and the outside world accept a second-class democracy in Turkey. Within this framework, it is of the utmost importance to heed the words of those fair and reasonable inte
Tükendi
David Hume Türkiye'de üniversitelerin felsefe bölümlerinde kısıtlı olarak, o dadaha ziyade bilgi teorisi üzerinden, anlatılır, okutulur. Oysa Hume'un akıl,toplum ve siyaset yaklaşımı insanlık tarihindeki en güçlü teorilerdendir.Hume, siyaset felsefesine, önemi gittikçe daha fazla anlaşılan büyük katkılaryapmıştır. O kadar ki, Hume'un liberal düşünce geleneği içindeki güçlü birekolün kurucusu olduğunu söylemek abartı sayılamaz, David Hume iskoçAydınlanmasının ve klâsik liberal düşünce akımının, eğer en öneml
Tükendi
Bütün millî devletler kavramlardan mitler yaratarak şanlı tarihler yazmaya meraklıdır. Tabu hâline gelmiş bu mitleri sorgulamak çoğu zaman cesaret ve bilgelik isteyen zor bir iştir. T. Jeremy Gunn, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki din özgürlüğü uygulaması ile Fransa'da laiklik anlayışı üzerine yaptığı çarpıcı çalışmasıyla, bizi, sadece bu ülkelerdeki mitleri sorgulamaya değil aynı zamanda kendi tabularımızla da yüzleşmeye zorluyor. Kuruluş efsanelerinde birleştirici, barışçı yönlerine atıf yapılan bu kavra
Tükendi
Liberalizm orijinal anlamında bugün klâsik liberalizm denilen fikrî çizgidir. Ancak, kavram 1900-1920 arasında ABD'de bir anlam değişikliğine uğratıldı. Orijinal liberalizm kamu otoritesine özgürlük ve sivil toplum adına kuşkuyla bakan yaklaşımın yerine, devleti olumlayan ve hatta kutsayan, sivil toplum aleyhine devleti irileştiren yaklaşıma liberalizm denmeye başladı. Bu, ne yazık ki, liberalizm hakkında büyük kafa karışıklıkları yarattı. Hangi Liberalizm? Klasik liberalizme mi yoksa Amerikan liberalizmine
Tükendi
Sabahaddin Bey, II. Meşrutiyeti doğuran direnişin siyasî temellerini, İmparatorluğun kurtuluşu için yeterli görmez. Sosyal ve ekonomik alanda köklü bir değişim olmadığı sürece, sorunlar olduğu gibi kalacaktır. Bu ağır sorunların çözümü için en yakın yol çalışmaktır. Bağımsız bireyin hiçbir dayanağa ihtiyaç duymadan çalışması. Çünkü, çalışmak, bir kişilik prensibidir; ama bu prensibin hayata geçmesi için bireyin ailesi, devleti, cemaati ile olan göbek bağını kesmesi gerekir. Eşitlikçi ve özgürlükçü bir siyas
Tükendi
Ailemizin, öğretmenlerimizin, çevremizin, kısacası, bizim dışımızdaki herkesin bize öğrettiklerini kendi akıl süzgecimizden geçirmeden; bir başka deyişle, "sorgulanmış bir hayat" yaşamadan hayatın tadına varmamız, mutluluğa ulaşmamız imkânsız. Bu inancı temelinde, Hüsamettin Aydın elinizdeki kitapta kendi yaşantısını, tecrübelerini sorgulamakta, hayatını gözden geçirmekte. Bunu bazen bir şiirle, bazen bir anıyla bazen de bir kurgu yoluyla yapmakta. Unun akıcı bir dille yapılmış bu hayat sorgulamasını zevkle
Tükendi
James Gwartney, Richard L. Stroup, Dwight R. Lee ve Tawni H. Ferrarini hayatta olan dört önemli ekonomisttir. Bu kitapta onlar bize ekonomik anlayışın, günümüz toplumlarının hayatlarında niçin temel bir işleve sahip olduğunu anlatırlar. Ekonomik süreçler, insanların kendilerine ve yaşadıkları topluma karşı sorumluluklarını geliştirmelerine katkı sağlar. Yazarlar arz-talep, mülkiyet, ticaret ve diğer meselelerdeki temel ilkeleri, oldukça güçlü ve açık bir dille, teknik ve imalı anlatımdan kaçınarak açıklığ
Tükendi
Ekonomik çözümleme, artık piyasanın geleneksel sınırlarının dışında kalan alanlara uygulanmaya başlandı. Hukuka ekonomik yaklaşım, hem en popüler hem de sonuçları bakımından en önemli olanıdır çünkü hukuk hatalarının ve düzenleme eksiklerinin maliyetleri çok yüksektir. Bu durum, kanunların ve hukukî kurumların oluşmasını, yapısını, süreçlerini ve etkilerini incelemek için fiyat kuramı başta olmak üzere ekonomik düşüncelerden ve istatistik yöntemlerinden yaralanmayı gerekli hale getiriyor. Kanunların ekonom
Tükendi
Bu kitap orijinal bir tez ortaya atıyor: Kapitalizm, sanıldığı gibi önce Ortaçağ'ın sonlarında İtalya şehirlerinde değil 6. ve 7. Yüzyıllarda Arabistan şehirlerinde ortaya çıktı. İlk Müslümanlar, bugün çok fazla anlaşılmış olmasa da ekonomik düşüncenin tarihine çığır açıcı katkılarda bulundular. İslam, bir iş adamı tarafından tebliğ edilen tek dindir. Hz. Muhammed, ticaretle uğraşan şehirli ve elit bir aileden geliyordu. İslam mesajını getirmesinden önce ataları gibi başarılı bir iş adamıydı. Mesleğini ri
Tükendi
Ben ilkokuldayken (yaklaşık 30 yıl önce) okullarda Hayat Bilgisi dersi vardı. Hatırladığım kadarıyla bize hayat bilgisi diye anlatılan, "vali kimdir?" , "kaymakam kimdir?", "ihtiyar heyeti ne iş yapar?" gibi hayatı değil, devleti ve devlete karşı vazifelerimizi öğreten bir dersti. "Para nasıl kazanılır?", "insan âşık olunca neler hisseder?", "arkadaşlarımızla ilişkilerimizi nasıl değerlendirmeliyiz", "okul bitirmek ne işe yarar?", "insanın evlilikte karşılaşabileceği sorunlar nelerdir?" gibi hayata dâir kon
Tükendi
Bu kitap, birey özgürlüğünün korunması ve genişletilmesi için gerekli olan kurum ve politikalara bir giriş yapar. Yazar, özgür bir toplumu tanımamızı sağlayacak olan temel ilkeleri hem öğretici hem de düşündürücü şeklide ortaya koyar. Kitabın ana temaları şunlar: - Fakirliğin giderilmesi ve hayat standartlarının geliştirilmesi için sınırlı devlet, hukukun üstünlüğü, özel mülkiyet ve serbest ticaret ana öncüllerdir. - Sağlam bir özgürlük sistemi olan toplumlar vakıf, dernek ve işbirliği ağları yoluyla sosy
Tükendi
Hz. Peygamberi yetim doğması, babasından kalan mirasın miktarı, sütanneleri tarafından kabul edilmemesi ve çobanlık yapması gibi durum ve gelişmeler üzerinden fakir olarak nitelendirmek, yöntem ve tarihi bilgi açısından doğru değildir. Resulullah Mekke'de kıtlık ve boykot yılları gibi sınırlı dönemlerde fakirlik yaşamışsa da yaptığı uluslararası ticaret ve Hz. Hatice ile evliliği sonucunda zengin olmuştur. Kur'ân da bunu teyit eder: ?Seni fakirken zengin yapmadık mı?" Hicretin ilk yıllarında Hz. Peygamber f
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 90 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2