Dönüşüm başlamalı hayatında hem de tepeden tırnağa. Sen ne olduğunu unutmamalısın. Güneş her doğduğunda ve yeniden battığında, yağmur yağdığında, yürüdüğünde, konuştuğunda, sustuğunda, ağladığında, güldüğünde, tırnağın taşa değdiğinde ve düşen birini gördüğünde, ne olduğunu unutmamalısın... İNSANsın İNSAN...
"Evlat, hayatta iki şeyden uzak dur;
1-Allah’ın men ettiği işler,
2-Devletin men ettiği işler.
Devletin men ettiği işlerden zaten uzak durmak zorundasın. Aksi takdirde devlet cezasını hiç geciktirmeden yazar. Önemli olan Allah’ın men ettiği işlerden uzak durabiliyor musun; buna bakmak lazım. Çünkü onda kontrol mekanizması kendi vicdanındır. Devletin koyduğu kurallara uymazsan hemen cezasını yersin. Hapis yatarsın veya para cezasına çarptırılırsın. Fakat
Allahın koyduğu kurallara uymazsan Allah c
ÇOCUKLAR, SİZE HAYALLERİNİZİN PEŞİNDEN GİTMEYİ ÖNERİYORUZ.
TÜRKİYE'NİN EN KÜÇÜK ÇOCUK KİTABI YAZARI EREN ÖZOVALI'DAN
HARİKA BİR UZAY MACERASI, UZAYLI ARKADAŞI ISKAF İLE BİRLİKTE
BU GÜZEL HAYALİ OKURKEN, ÇOK AMA ÇOK EĞLENECEK VE ÖĞRENECEKSİNİZ
Gökyüzüne hiç bakmadığımız bir dünyanın, küçücük penceresinin aralığından karşılıyoruz hayatı. Söylersek büyüsü bozulur diye, umudu içimizde tutup, gökkuşağına salıncak kurmadan, kendi derinliğimizde kaybolup, bakmaya korktuğumuz maviliklerin hasretiyle yaşıyoruz hep. "Mavi Tutsak" kalıyor bu yüzden yüreğimizde.
Ne kadar yaşarsak yaşayalım ne kadar uzağa gidersek gidelim. Bazı insanların yüreğimizde bıraktığı değer anlamını yitirmiyor. Gözümüz gökyüzüne de baksa, maviliklere de boyansak, sırılsıklam da ols
"Anlamlı ve Coşkulu Bir Hayat İçin Yaşam Rehberi...'' İnsanların başarı ve mutluluğuna adanan bir yolculuğun hikayesi bu. İnsanlar daha başarılı ve mutlu olsunlar diye çalışan bir çift dertli yüreğin, gece gündüz demeden çalışması. Her yürek başlı başına bir dünyadır. Her insan özeldir. Her insanın özel ve biricik yaratılışı gibi başarı hikayesinin de kendine özgü ve biricik olduğuna inanan bir felsefe ile yazılan bu kitap, insanın anlam arayışına, kendini tanımasına ve yaşamına değer katmasına eşlik etmek
Yani güzel dost tüm bu bilgilerin ışığında;
Sevmediğin iş yerinden terfi alamazsın,
Sevmediğin şehirde para kazanamazsın,
Özelliklerini sevmediğin biri ile sağlam dost olamazsın,
Eleştirdiğin hiçbir şeyin sahibi olamazsın,
Eskiyi bırakamadığın sürece yeniyi alamazsın,
Aramadığın sürece bulamazsın,
Vermediğin sürece alamazsın,
Yalnız kalmadığın sürece kendini tanıyamazsın
Kendini tanımadığın sürece özgür olamazsın
Yürümediğin sürece yolu bitiremezsin
Gitmediğin sürece orada ne olduğunu asla bilemezsin
Deneme
Kazanmak için, neyini kaybetmeyi göze alabilir bir insan. Belki de
her şeyini ama en azından bu kayıp, benliği olmamalı. Evet suç
somuttur öyle ise bazılarının size bilinçli şekilde yaptırdığı ama
sizin hiç haberinizin olmadığı suçlar, suç sayılır mı? Hele ki
payınıza düşeni aldıysanız...
Ali AKIN
Etrafında kimse kalmadığında, ona ilk darbeyi vurana koşar
insan... Her zaman olması gerekenden fazlasını umut eder.
Hayatta tutunabileceği tek şey mesleği ise bir gazetecinin, onu
elinden aldığınızda ruhuna hükme
‘'Madenci Kasabası'' kitabının yazarı Halil İbrahim
KARSATAR'DAN keyifle okuyacağınız ve her sayfasını merak
içinde çevireceğiniz harika bir roman daha sizlere hediye
edilmiştir. Bir Doğu Masalı isimli bu kitabı okurken yer yer
kendinize kızacak, yer yer de hayatı sorgulayacaksınız. Bir
Yeşilçam Filmi tadında olan bu kitabı elinizden
bırakamayacaksınız.
Keyifli okumalar...
Genel Yayın Yönetmeni
‘'Bir sandığın kapağı aralanır ve gün yüzüne çıkar, DEMLENMİŞ
ÖYKÜLER...
Yavaş yavaş demlenmek için, bir nefes, bir söz ve yaşanmışlıklar
da yarenlik etmiştir, her bir öyküye.
Okuyucuya da keyifle eşlik etmek kalmıştır...''
Gökçe KOZAK
‘'Kırık bir cam kadar keskin ve aynı zamanda şeffaf olabiliyor
bazen hayat, göründüğü
gibi içi dışı bir , fakat gerçekler can yakabiliyor. Gerçekçi olmak
hayata karşı dik bir açıdan
bakmayı gerekli kılabiliyor. Bu sert konsept, bazen en
yakınındakilere soğuk duş aldırabiliyor.
O yüzden, hayatta harcıâlem olmak lazım, gelişi güzel
demiyorum bak! Ama beklentilerimizi
bir tık düşürmek lazım. Ha bu arada adaptasyon yeteneğimizi de
tap seviyeye çıkaralım ki
oyun dışına çıkmayalım!''
"Yalnızlığı kendinle telafi etmek ne kadar acıdır iyi
bilirim, çünkü derdini telafi sınavına
koyamazsın onunla boğuşurken, yok olursun
istemsizce ve bir de ardı sıra gelen arkadaş
kıtlığıyladır imtihanın..."
Tutunamıyoruz, göğsümüzün üzerinde bir sancı, aklımızda bir soru ve herkes aynı yerde ama ayrı... Bir dua, bir bakış, bir ah... belki de umut!
Müziğin ritmine kulak ver, iyi dinle , hayat şarkın çalıyor, her sayfa ayrı bir nota ve bu şarkının nakaratını bir tek sen biliyorsun, en güzel sen okumalısın...
Bazen şehirler anlatır insanı bazen insanlar anlatır şehirleri. Yeter ki
hissedebilin..."şapka"mı takıp sokaklara indim. Hissedebilmek ve
insanın hikayesini duyabilmek için..."güneşin kenti" yağmurlarını
azar azar döküyordu. İnsan da yağmurlarını azar azar dökmez mi?
Bunu cimriliğinden yapmaz, döktüğü yer incinmesin ister...Siz hiç
"kayıp kitap" ı aradınız mı? Benim ömrüm onu aramakla geçti.
Bulabilmek için çok ıslattım kendimi; harflerle, kelimelerle,
cümlelerle, öykülerle, şiirlerle...Bazen çok "uzak" da
BABAANNEMİN SAKLI MUTFAĞI
– HATAY MUTFAĞI
Kanaviçe işli perde aralığından, kapı önüne atılan taburelerdeki
kısa ama tadına doyulmayan sohbetlere kadar her anda, her
muhabbette bir yemek konusu, bir yemek tarifi mutlaka geçerdi
mahallenin hanımları arasında. Evlerden yayılan yemek kokularını
ikindin yapılan börek, kurabiye kokuları izlerdi peşi sıra... İkramlık
tabaklara konup önce komşusuna gönderen bir neslin çocuklarıydık
bizler. Saygı vardı, sevgi vardı, emek vardı ama aradaki bağı
niyeyse hep mutfakla ö
‘İçinde öyle dizeler var ki Yunus Emrede; örneğin Sartre geldi aklıma, Hegel geldi örneğin. Kendi kültürümü çok daha sevmeye ve Batıyı eksik bulmaya başladım. Halbuki batılı gibi büyümüştüm.'
Papatya'm! Güzel çiçeğim... Sevdanın soğuk kadını!
Senin ellerin uzanmaz yıldızlara, gökyüzünün şefkatini bilemezsin. Sanırsın ki gök sadece siyahtan ibaret! Sen, semadan süzülen renkleri göremezsin. Oysa rengârenk yağar benim göğsüme, her bir renkte ayrı bir hüzün doldurur. Sonra söylenirim kendi kendime: Ey gönül! Devayı göklerin de sahibinden dile, yürekten bir seslen, elbet O, olmazları da oldurur...
Kabul olması gereken tüm dualarınızın kabul olması dileğiyle...
Arif Kılıçer
‘Yüz Okuma, Davranış ve Karakter Analizi' kitabı, içinde yaşadığınız dünyayı ‘sosyal ve mesleki açıdan' daha güçlü ve etkili enstrümanlar kullanarak ‘gözlem, tespit, analiz ve anlama' becerileriyle donatacak bir referans kaynağı, bir baş ucu eseri, güvenli bir yol arkadaşıdır.
Kitabımızdaki veri toplama ve analiz yöntemlerini, ilk bölümlerden itibaren paylaşılan temel bilgiler ışığında uyguladığınızda daha ilk günden insan tanıma konusunda bir farkındalık geliştirebilecek ve zaman içinde bu farkındalığı bi
Bir insan ne kadar sevebilir ki gökyüzünü, karşılık beklemeden hayaline koşarken... Hiç beklenmedik bir anda kader yolunu biriyle kesiştirir... Sonra onu, kurduğun diğer hayallerin üzerine eklersin ve sabırsızca, her an, hayallerin gerçekleşsin diye dua edersin... Onunla sınanmamak için, çünkü kaybedeceğini bilirsin aslında ama yine de sonuna kadar gitmek istersin. Merak ettiğin için değil de çabalayıp kaybetmemek için arkana bakmadan yürürsün yol boyunca ama hiç bir kestirme yol yoktur... Ulaşılamaz ve ger
Toplam 38 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.