Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 30 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Dinin iki temel kaynağı olan Kitap ve Sünnet’in lafızlardan oluşması ve hükümlerin bu kaynaklardan elde edilmesi, usul-i fıkıh eserlerinde lafız ve mana ile ilgili konuların geniş yer tutmasına sebep olmuştur. Hanefî fakihler, lafızlardan elde edilen anlam ve hükümleri, konuşanın onu söylemekteki kastını göz önünde bulundurarak, ibarenin delaleti, işaretin delaleti, nassın delaleti ve iktizanın delaleti şeklinde, sistematik ve belirgin olan bir yapıya oturtmuşlardır. Bu çalışmada amacımız, nazmın delâlet yö
Bu araştırmada 19. yüzyıl boyunca ve 20. yüzyılın başlarında Britanya’nın Ortadoğu politikası ve bu politikanın belirlenmesinde ve yürütülmesinde en etkili aktörlerden biri olan Gertrude Bell’in fonksiyonu incelenmiştir. İngiliz İmparatorluğu’nun Hindistan ve Akdeniz’deki çıkarlarının sürdürülebilmesi ve rakiplerine karşı güç üstünlüğünü kazanabilmesi için Ortadoğu’ya yönelik bir dış politika belirlemesi önemli olmuştur. Buradan hareketle, Britanya’nın Ortadoğu politikasının temel fikrî esasları ele alınmış
Tükendi
Keşf ve rüya yoluyla hadis rivayeti denilince ilk akla gelen isimlerden biri hiç şüphesiz Muhyiddin İbn Arabî’dir. Keşf yoluyla hadis rivayeti adeta onunla şöhret bulmuştur. Tasavvuf tarihinde özel yöntemlerle hadis rivayeti İbn Arabî ‘den önce bilinmekle birlikte bu kadar yaygın ve sistematik değildir.Nizamiye Akademi Yayınları, İbn Arabi’nin özel yöntemlerle naklettiği rivayetleri, tesbit edildikleri metodun altı nda sıralayarak açıklayıp söz konusu hadisleri "iti katla ilgili hadisler, ibadetle ilgili ha
Tükendi
FRANSA'NIN HİLAFET POLİTİKASI FRANSIZ DIŞ POLİTİKASINDA VE KAMUOYUNDA HİLAFET VE İTTİHÂD-I İSLÂM ALGISI Yaşar Demir ve Yusuf Aydın'ın hazırladığı eser, 19. yüzyılın başlarında Sultan Abdülhamid tarafı ndan emperyalist güçlerin işgalci politi kalarına karşı çıkmak için uygulamaya koyulan İslâm birliği siyaseti nin yanında hilafeti n Fransa dış politi kasında nasıl aksülamel bulduğunu ve kamuoyu tarafı ndan nasıl algılandığını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Nizamiye Akademi Yayınları'ndan çıkan Fransa'nın Hi
Belâgat, söz sahibinin kalbinde olan mananın özünü, onu bozacak kısaltmadan ve usandıracak uzatmadan sakınmak sureti yle ifade etmesidir. Allah Teâlâ'nın son mesajı için Arapça'yı seçmiş ve müslümanları onu okuyup anlamakla mükellef kılmıştı r. Dolayısıyla sözlerin en güzelini ihti va eden bu ebedî mesajı anlamaları için insanların onun dilini bütün incelikleriyle öğrenmeleri gerekmektedir. Belâgat isimli eser, bu gaye için telif edilmiş klasik ve çağdaş kaynaklardan derlenmiş; her seviyedeki okuyucunun kol
MEVLÂNÂ HÂLİD-İ NALŞİBENDÎ VE HÂLİDÎLİK Hâlidîlik tarikatı , 19. yüzyılın başlarında Nakşibendî-Müceddidî olan Mevlânâ Hâlidi Bağdadî'nin (k.s) önderliğinde tüm Ortadoğu'ya yayıldı. Mevlânâ Hâlid ve halifeleri sayesinde Ortadoğu'nun birçok bölgesinde yayılma imkânı bulan Hâlidîlik, klasik tarikat anlayışının dışına çıkarak toplumu değişti ren ve dönüştüren bir aktör haline geldi. Bu konumuyla Hâlidîlik, tasavvufî etkinliklerinin yanı sıra Ortadoğu'da gündemi etkilemeyi başardı. Elinizdeki bu çalışmada ise M
Tükendi
Fetih-nâme-i 'Akl-i Vâd-i Serhengî, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1574 yılında Tunus'a yaptığı seferi ele almaktadır. İstanbul'dan donanmanın hareketi, yol boyunca uğranılan menziller, bu arada gerçekleşen bazı hadiseler, Tunus'un deniz kıyısındaki Halkulvad Kalesi yakınlarında askerlerin karaya çıkarılması, Halkulvad'ın fethi, Tunus şehrine yakın Bastiyon'un muhasarası ve fethi, Tunus Gölü ortasında bir adada bulunan ve yine Bastiyon adı verilen diğer bir kalenin teslim olması, Tunus'a yöneti ci atanması, bazı
Günümüzdeki hukukta borçlar hukuku olarak tanımlanan alan, aynı zamanda İslâm hukuku açısından da en canlı konulara tekabül etmektedir. Tüketi cinin korunması da bu konulardan olup, kavram olarak birkaç yüzyıl önce ortaya çıkmış ve günümüzde de önemi artarak gelişmeye devam etmektedir. İslâm Hukukunda Tüketi cinin Korunması kitabı, İslâm hukukunda alıcı ve satı cı arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlerden, tüketi cinin korunması ile ilgili prensipleri içermektedir. Ayrıca bu çalışmada ayıplı malın durum
Bu çalışmada satılan malın, satıcıdan alıcının eline geçiş serüveni konu edilmiştir. Son yüzyıllarda dünya nüfusunun artışı ve teknolojik ilerlemelerle birlikte ticari hayat da özellikle ithalat ve ihracat alanında gelişmekte, satın alınan malların kabz ve teslim işlemleri daha da kompleks hale gelmekte, bir malın daha alıcısının eline geçmeden defalarca el değiştirmesi gibi durumlar görülmektedir. Bu araştırma ile kabz ve teslim ile bağlantısı olan bu tür durumların ve yeni bazı işlemlerin İslam hukukuna g
Kanunlaştırma faaliyetleri hukuk tarihinin en eski devirlerinden beri görülmekle birlikte, XIX.yüzyılın başlarından itibaren Batı'dan başlayarak bütün dünyayı etkisi altına alan ve önceki devirlerindeki kanunlaştırma hareketlerinden farklı özellikler taşıyan önemli bir hukuk tarihi konusudur. Tanzimat sonrası kanunlaştırma faaliyetleri, bu zamana kadar bazı araştırmacılar tarafından ele alınmakla birlikte, söz konusu dönem ilk defa bu çalışmada bir İslam hukuku tarihi çalışması olarak ele alınmakta ve diğe
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 30 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2