Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 61 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Yavuz Turgul'dan Terrence Malick'e bir yol Böyle bir yolu hayal etmek bile hoşuma gidiyordu ve bu yolu ilk düşündüğümde yalnızca bir hayaldi. İki yönetmenin de geçip gidenle ilgilendiğini söylemek mümkün. Badlands, Days of Heaven, The New World ya da Eşkıya, Muhsin Bey, Gölge Oyunu masumiyetin kaybına odaklanır. Malick ve Turgul arasındaki başka bir benzerlik, film üretme yöntemlerindedir. İkisi de bir resimden yola çıkarak film yapmıştır. Malick, Days of Heaven'in ortaya çıkışını Andrew Wyeth'in bir tabl
Tükendi
Sanattaki biçim elemanın insandaki devamlı karşılığı güzellik duygusudur. Değişmez olan duyarlılıktır. Değişen, insanın algılarını ve zihinsel hayatını soyutlaştırarak, kendi başına kurduğu anlayıştır ve sanattaki değişken elemanı, yani ifadeyi buna borçluyuz. Sanat eseri bir bakıma kişiliğin kurtuluşudur. Normal olarak duygularımız baskı altında ve dizginlenmiştir. Bir sanat eseri üzerinde durduğumuz zaman ansızın bir boşanma olur. Bu sadece bir boşanma değil sempati de duyguların bir boşanmasıdı
Tükendi
İki temel bölümden oluşan kitabın ilk bölümünde yazar, kurgunun bir sanat olarak gerçekliğini sorguluyor. Ancak bu anlamda bir yargıya varmadan önce, sinemanın yedinci sanat olarak kabulünden günümüze, kurgunun tarihsel sürecine mercek tutuyor ve yargısını sinema tarihinden verdiği açıklayıcı örneklerle zenginleştiriyor. İkinci bölümde ise, Potemkin Zırhlısı'nı merkeze alarak, kurgunun temeli, işlevi, sınıflandırılması ve türleri hakkındaki düşüncelerini uygulama örnekleriyle sunuyor. İlk sinema enstitüs
Tükendi
Son yıllarda çalışmalarımı sanatlar arası etkileşim konusunda yoğunlaştırmıştım. Bu bağlamda Mozart operalarına yöneldim. İlgilimi özellikle çeken onun son operası Sihirli Flüt oldu. Konunun örgüsünü oluşturan temel kavramların Mozartın kişiliğine ayna tuttuğunu gördüm. Sihirli Flütteki başkişilerin karakterleri birbirinden çok farklı. Bu farklı karakterlerin çoğu Mozartın kişiliğinde toplanmış. Mozartı bu bağlamda ele alınca çalışmamın çıkış noktası onun yaşam karşısındaki duruşu ve insan anlayışı oldu.
Tükendi
Hiçbir görüntünün sonsuz gücün temsili olma işlevi yoksa o zaman tüm görüntüler eşittir. Ayrıca, çağdaş sanatta, sanatın telosu olarak tüm görüntülerin eşitliği söz konusudur. Ancak tüm görüntülerin eşitliği, estetik beğeni düzeyindeki çoğulcu, demokratik eşitliği aşar. Herhangi özel bir beğeniyle örtüşmeyen, bireysel beğeniye, ''yüksek'' beğeniye, marjinal beğeniye veya kitlelerin beğenisine hitap eden sonsuz sayıda görüntü/imge fazlası vardır. Bu nedenle de istenmeyen, beğenilmeyen görüntülerin fazlalığın
Tükendi
Sinema dünyayı değiştirdi. Teknoloji izin verir vermez film yapım sanatı, önceki yüzyılların sanat biçimlerinden çok daha farklı bir yol izledi. İnsanın çevresindeki dünyayı, duyguları, deneyimleri ve gündelik yaşam hikâyelerini kaydetme arzusu, nefes almak kadar doğal bir hale geldi. Sinema, farklı zaman ve mekânlarda, ayrıca toplumsal ve kültürel koşulların etkisi altında çeşitlilik kazandı. İlk filmlerin arkasındaki itici güç neydi? Sinemasal yapıtların sosyolojik anlamda oynadıkları rol nelerdir? Neden
Tükendi
Fotoğrafçılık, uzun süre önce, fotoğrafçının önünde duran süjenin yalnızca eksiksiz bir temsilini sunan bir malzeme olmaktan çıkmıştır. Ancak ister bulanık fotoğraflarda isterse yeniden fotoğraflama çalışmalarında olsun, belirgin bir teknikten yoksunluk, sanatsal çok yönlülüğü de engelleyen bir unsur haline gelmektedir. Fotoğraf Neden Kusursuz Olmak Zorunda Değildirde, Jackie Higgins, modern fotoğrafçılığın 100 önemli eserinin arkasındaki sanatsal ustalığı açıklıyor. Bu kitapta, fotoğrafların hayal ve gerçe
Tükendi
Son yıllarda çalışmalarımı sanatlar arası etkileşim konusunda yoğunlaştırmıştım. Bu bağlamda Mozart operalarına yöneldim. İlgilimi özellikle çeken onun son operası 'Sihirli Flüt' oldu. Konunun örgüsünü oluşturan temel kavramların Mozart'ın kişiliğine ayna tuttuğunu gördüm. Sihirli Flüt'teki başkişilerin karakterleri birbirinden çok farklı. Bu farklı karakterlerin çoğu Mozart'ın kişiliğinde toplanmış. Mozart'ı bu bağlamda ele alınca çalışmamın çıkış noktası onun yaşam karşısındaki duruşu ve insan anlayışı ol
Tükendi
İnsanın ölümle savaş aracıdır anlatılar. Ölümü yenmek için her gece bir öykü anlatan Şehrazadın yazgısı insanlığın yazgısıdır aslında. İnsanoğlu ölümn, ölümlü olduğunun farkına vardığı andan itibaren anlatmaya başlamıştır. Hikayeci yetkisini ölümden almıştır. der Benjamin. Anlatmak, deneyimi paylaşmak bir ihtiyaçtır. Mitoslar, masallar rasyonel aklın kullanılmadığı, bilimin henüz gelişmediği dönemlerde insana dünyayı açıklarlar. Sonraki çağlarda da insanoğlu yeni araçlarla yeni anlatılar oluşturmaya devam e
Tükendi
Geçmişte bir sanatçının itibarı, onun gerçek dünyayı sadık bir şekilde tuval veya kağıt üzerine aktarmasıyla doğrudan ilgiliydi. Bir portrenin modele tam olarak benzemesi, bir manzara resminin ise manzaranın tüm ayrıntılarını içermesi beklenirdi. Ancak fotoğrafçılığın sahneye çıkmasından itibaren pek çok sanatçı "gerçeğe benzeyen" resimler yapmaktan vazgeçip, ele aldıkları konulardaki duygu durumlarını ifade etme yollarını aramaya başladı. Artık basit bir çizgi, önceki sanatçıların itinayla yaptıkları detay
Tükendi
Rönesans ve Barok, Avrupa tarihçilerinin eserlerinde birbirinden bütünüyle ayrılan iki düşünüşün, iki dünya görüşünün dile gelişi diye gösterilir: Bir yanda akıl ölçüleri, geometrik düzen; Rönesans maddeciliği, öte yanda hayal gücü, hayat akıcılığı ve fikircilik; bir yanda Antikitenin devamı, öte yanda Ortaçağın yeniden canlanması... İki dönem arasında bundan daha büyük bir ayrılık olamaz gibi geliyor. Fakat gerçekten aşılmaz bir uçurum karşısında mı bulunuyoruz? XVI. ve XVII. yüzyıllardan iki resim
Tükendi
* Walter Benjamin - Fotoğrafın Küçük Tarihi * Andre Bazin - Fotoğraf Görüntüsünün Varlık Bilimi * Rosalind E. Krauss - Fotoğrafı Yeniden Keşfetmek * Beyhan Özdemir - Çağdaş Sanat Akımları ve Fotoğraf * Merter Oral - Fotoğraf ve Toplumsal Değişme * Jean Baudrillard - Yokoluş Sanatı * Orhan Alptürk - Baudrillard ve Fotoğraf * Sadık Tumay - Kimliğin Hiper Gerçek Boyutu ve Fotoğraf * Ahu Antmen - Çağdaş Sanatta Fotoğraf Kullanımı ve Türkiyede Fotoğraf Temelli Sanat Üzerine Düşü
Tükendi
Başlangıçta iki ayrı cilt şeklinde yayınlanan Christian Metzin (1931-1993) sinema üstüne düşünce üretme konusunda temel bir metin olarak nitelendirebilecek Sinemada Anlam Üstüne Denemeler Başlıklı çalışması burada ilk kez tek cilt şeklinde sunulmaktadır. Christian Metz I.Ciltte (1968) sinema adlı olguya göstergebilimsel bir yöntemle yaklaşmaya çalışmaktadır. Bu amaçla modern dilbilimin esinlettiği düşünce biçimleri ve sinematografik dilyetisi kavramı üstüne geleneksel estetik düşünceleri ilk kez
Tükendi
Bu kitapta yer alan ve sinema, televizyon, daha genelinde kültürün toplumsal yaşamdaki önemine değinen yazılar özellikle bu alanlara ilgi duyan üniversite öğrencileri ve meraklılara değişik bakış açıları sunarak onları daha da meraklandırıp araştırmaya itmeye çalışmaktadır. Özellikle ülkemizde dar alanlara hapsedilen bu konuları içine hapsedildikleri yerlerden çıkarıp başka disiplinler eşliğinde yorumlarken bazen eğlendirmekte çoğu zaman da düşündürmektedir. Elinizdeki kitap, ülkemizd
Tükendi
Yaklaşık yüzyıldan bu yana melodramların nasıl olup da tüm dünya seyircisini etkileyebildiği sorusunun açıklaması modern toplumlardan çok ilkellere özgü toplumsal, zihinsel, kültürel ve insani özelliklerde aranıp, bulunabilir. Bu etkileme gücü öykü, oyuncu, diyalog, müzik, yönetimle, vs kısmen ilişkili olsa da asıl yanıt bekleyen soru şudur: Hangi güç seyirciyi beyaz perde veya televizyon ekranları karşısına sürüklemektedir? Hiç kuşkusuz bunun bazı nedenleri vardır. Bunun nedenlerini ilkel toplu
Tükendi
Yeşilçam'dan Yeni Türk Sinemasına Melodramatik İmgelem başlıklı bu kitap ister bir tür, ister kip isterse imgelem denilsin, melodramın Yeşilçam filmlerinden Yeni Türk sinemasına dek olan evrimini, dönüşümünü, yeni tür ve formatlara eklemlenişini, geçmişini anımsayışını konu ediniyor. Sinema türleri içinde özgün bir yeri olan melodram, gerçekte her türe sızan, eklemlene eklemlendiği yapıyı dönüştüren ve onunla kendisi de dönüşen, kendi geçmişini anımsayan nostaljik bir kip, bir anlatım ve imgelem tarzıdır. T
Tükendi
Işık yüzyıllar boyunca bütün sanatçılar tarafından her zaman etkili bir sekilde kullanılmış ve ortaya koyulan yapıtlarla bize gerçeği çok boyutlu olarak yansıtmıştır. Son yüzyılda kavramların değişmesine sebep olan kültürel ve teknolojik gelişmeler gerçek ile gerçek dışının bir arada olduğu yeni bir dönemi başlatmış, bu anlamda beynimizin yaratıcı kısmını devreye sokmuştur. Görsel sanatlar alanında bilimsel içeriği sebebiyle "farklı" olarak tanımlanan Op Art'ın nasıl ortaya çıktığına, dayandığı kuramlara, g
Tükendi
Perspektif kavramı sizin için kafa karıştıran açıları, tuhaf ölçüm aletlerini ve karmaşık kuramları ifade ediyorsa hoş bir sürprizle karşılaşmaya hazırlanın. Bu kapsamlı rehberde, Phil Metzger, büyüyü bozuyor ve perspektifin gördüklerimizi -uzaktaki bir dağın mavi görünmesi ya da yolun uzaklaştıkça daralması gibi- taklit etmekten ibaret olduğunu gösteriyor. İster natürmorttaki birkaç santim, ister peyzaj resmindeki kilometreler olsun, Perspektif Sanatı, gerçekçi bir derinlik ve mesafe yanılsaması sağlamaya
Tükendi
"Moda Bulaşıcıdır" kitabı ile bizi yerli Haute-Cautre'ün dünyasında ayrıntılı bir şekilde ve örnekler aracılığıyla dolaştıran, televizyon programları ile tanıdığımız Nur Onur, bu kez bir sinema sevdalısı ve (eski) öğrencisi kimliği ile ülkemizde pek araştırılmayan bir konuyu ele alıp türünün ilk örneği olan bir kitap yayımlıyor. "B" sineması; yani dar bütçelere dayanan, yıldız oyuncular kullanmayan - ama ilerde yıldız olabilecekler için zemin hazırlayan- sık sık seri haline getirilen ucuz sinema. Geniş bütç
Tükendi
Elinize bir gazete alıyorsunuz -bugünün gazetesi olduğunu düşünüyorsunuz- ve ilgiyle okuyorsunuz. Sonra birdenbire bunun dünkü gazete olduğunu fark ediyorsunuz ve artık ilginizi çekmez oluyor. Peki bu neden böyle? Öyleyse bir önceki günün gazetesinden bir sayfa ile yüzlerce yıl önce yazılmış bir Shakespeare sayfasının arasındaki fark nedir? Shakespeare neden eskimiyor? Basit, saçma sapan bir soru gibi duruyor bu. Ama aslında düşünürseniz, basit yanıtlar hiçbirimizi tatmin etmeyi başaramıyor. Çünkü nedir bas
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 61 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3