Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 120 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
İngiliz Yıllık Raporları'nda Türkiye (1920-1926) kitap dizisinden sonra şimdi Irak ile ilgili bir raporu yayınlıyoruz. İngiltere Devlet Arşivi'nde çalışmamız sırasında bulduğumuz bu rapor, Dışişleri Bakanlığı belgeleri arasında FO 371/4148 XC1236 referans numarası ile yer alıyor. Orijinal başlığı; "Review of the Civil Administration of the Occupied Territories of Al Iraq 1914-1918". Kasım 1918'de Bağdat 'taki İngiliz sivil komiserlik ofisinde hazırlanmış ve Bağdat'ta hükümet matbaasında 80 sayfa olarak bası
Tükendi
Bu çalışmanın amacı, I. Dünya Savaşı'ndan önce İngiliz kamuoyunun Türklere ilişkin düşünceleri konusunda sahip olunan bilgi ve algıya katkıda bulunmaktır. Çalışmada 1908-1914 dönemi seçilmiştir, çünkü bu dönemde çok önemli ve tartışmalı meseleler Osmanlı'yı savunmada bırakmıştı ve ortam, ilgili tarafların tamamının ortak savaş alanı gibiydi. Bu çalışmada iki önemli uluslararası kriz döneminde İngiliz kamuoyu incelenmiştir: Bosna Hersek (1908-1909) ve Balkan Savaşları (1912-1913). Çalışmada bu iki krizin s
Tükendi
9 Eylül 1922 tarihi; özgürlüğü ve bağımsızlığı için yola çıkan Türk Ulusu'nun Mustafa Kemal'in gösterdiği hedef doğrultusunda, zaferle taçlandırdığı bir gün olması nedeniyle Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşı'nda özel bir yere sahiptir... İşte bu önemli olayın, Türk Ordusu'nun İzmir'i yeniden ele geçirişinin hemen dört gün sonrasında, 13 Eylül 1922'de meydana gelen ve yabancı kaynaklarda 'Büyük İzmir Yangını' (Great Fire of Smyrna) olarak adlandırılan felaket, İzmir'in tüm ekonomik, sosyolojik ve fiziksel görün
Tükendi
İnsanlık tarihi savaşlar ve savaşlar üzerine yazılmış destanlar, romanlar, araştırmalar, şiirlerle, senfonik yapıtlarla doludur. Ancak bütün bu değerli çalışmalar içinde önemsenmemiş ya da gözden kaçmış bazı konular ve sorunlar vardır. Biz bunlara belirleyici ve niteleyici bir önad olarak "MARJİNAL" dedik. Her şey gibi savaşın da marjinali olabilir. Marjinal savaş olunca onun marjinal teorisi de olacaktır. Mesela iki ordunun siperleri karşı karşıya gelse, ama iki tarafın askerleri de savaşmak istemeseler...
Tükendi
İlk eser Hitler'i iktidara getirmekle suçlanan ve II. Dünya Savaşı yıllarında Türkiye'de Almanya Büyükelçisi olarak görev yapmış Franz Von Papen'in anılarını içermektedir. Bu çalışma Nazi Almanya'sının tarihine ışık tutmaktadır. Ayrıca II. Dünya Savaşı sırasında İsmet İnönü'nün çabalarıyla savaşa fiili olarak dahil olmayan Türkiye hakkında da önemli bilgiler vermektedir.
Tükendi
... insan faktörü konusu da farklı değildi. İmparatorluk döneminde ülkedeki tüm ekonomik faaliyetleri yabancılara ve Hıristiyan azınlıklara bırakan, bu konuda ne deneyime, ne de geleneğe sahip olan Türkler, şimdi ülkeden uzaklaştırılan Ermenilerin ve Rumların yardımı olmadan, politik nedenlerle bu işlerden uzak tutulan, kendileri de uzak kalmak isteyen yabancılardan da yardım görmeden, çok kısa bir süre içinde her işin üstesinden gelmek zorundaydılar. Türk devriminin büyüklüğünü anlayabilmek için, geleceğe
Tükendi
Bu eserde, Mütareke döneminde İstanbul'a iltica etmek zorunda kalan Bolşevik muhaliflerin ki kendilerine Beyaz Rus denilmekteydi; gerçek trajedileri anlatılmaktadır. Beyaz Rus tabiriyle bir ırk kastedilmemektedir. Bu dönemdeki Beyaz Rus ifadesi siyasî bir tabirdir ve her ırktan Bolşevik muhaliflerini kapsamaktadır. 1917 yılındaki Bolşevik İhtilali neticesinde 20. yüzyıldaki en büyük insanî dramlardan birisi yaşandı. Bolşevik Hükümetin Kızıl Ordusu ve Bolşevik muhaliflerinin oluşturduğu Beyaz Ordu arasında
Tükendi
Cumhuriyet ekonomisinin öyküsü üç cilt içinde anlatıldı: Devletçilik Karma Ekonomi Tüketim Ekonomisi Cumhuriyet ekonomisinin 1923-1950 yıllarını kapsayan dönemini ALTIN YILLAR olarak nitelendirdik. Bu dönemde, sıfırdan başlayarak ciddi ve güçlü bir EKONOMİ ve SANAYİ kurulduğunu biliyoruz. 1950-1980 dönemi ekonomisi devletçiliğin ve özel teşebbüsün birlikte uygulandığı başarılı bir dönemdir ve özelliği, daha önce başlatılan SANAYİLEŞME HAREKETİNİN başarıyla devamı olmasıdır. 1980 yılından günümüze kadar
Tükendi
Modernleşme, siyasi, iktisadi, hukuki etkileriyle toplumları dönüştürerek etnik guruplara ulus olma hayalini takdim ederken, çelişkili bir biçimde, merkezi devlet otoritesine sunduğu imkânlarla etnik hassasiyetleri törpüleme fırsatını da verir. Türkiye örneğinde modern ulus-devletin kuruluş sürecine denk gelen milliyetçi Kürt örgütlenmelerinin bu açıdan bir tesadüf olmadığı düşünülmelidir. Yerel bağlarından koparak İstanbul'a gelen okumuşların etnik kimliklerini on binlerce yıl önce dünyaya medeniyet götürd
Tükendi
Kırım Savaşı, modern savaşların öncüsüdür. Bu savaşta ilk kez demiryolları, zırhlı gemiler ile mayınlar kullanılmış ve Birinci Dünya Savaşı'ndan yarım asır önce siper savaşı tekniği uygulanmıştır. Kırım Savaşı, Florence Nightingale'in öncülüğünde kadınların önemli rol oynadığı ve telgrafın kullanılması sayesinde, savaştaki gelişmelerin anında halklara yansıtıldığı bir savaş olma özelliğini taşır. Kırım Savaşı, Osmanlı Devleti ile Rusya arasında yapılan bir savaş olmaktan ziyade, Büyük Güçler arasındaki bi
Tükendi
Son yıllarda tarih bilgisi dalının olağanüstü bir ilgi gördüğünü söylemek sır değil. Ancak bu ilgi, tarihçiliğin kendi bünyesinde / yolunda geliştidiği konu ve yöntemlerde işlenmiş alan olmaktan çıktı. Politik söylemlerde fazlasıyla yer aldı; medya dünyasında cesaretle(!) yön verildi; yaygın / vulgarize tarihçiliği de aşan yayın ve söylemlerle kolayca kullanılabilir ve istismar edilir bir duruma getirildi; müşterisi çoğaldı. Okul kitaplarında iktidarın dayanak aradığı biçimlere sokuldu; medyada savaş narala
Tükendi
Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türkiye'de pek bilinmeyen bir başlık ile yayınlanıyor. Batının gelişmiş ülkelerinde bazı iktisatçıların kullandığı ama iş çevrelerinin kasıtlı olarak kullanmaktan çekindiği ve halk kitlelerinin öğrenmesinin istenmediği bir kavram olan KAPİTOKRASİ, sermaye egemenliği anlamına gelmekte ve bu yapısı ile de kitabımızın başlığını oluşturmaktadır. Demokrasi kavramı nasıl Eski Yunan ve Roma'dan geldiği biçimi ile Demos-Cratos kavramlarının birleşimi olarak halk egemenliği anlamına ge
Tükendi
Yeni Türkiye'nin daha Ulusal Kurtuluş Savaşı devam ederken Ankara'da bir müze kurması, üzerinde durulması gereken bir konudur. Daha bu aşamada Türkiye'nin hiç bir ayrım gözetmeksizin Anadolu'daki bütün uygarlıklara aynı ölçüde değer verdiğini görüyoruz. Ancak Cumhuriyet'in kuruluşu ve kökleşmesi sürecinde henüz ulusal bir arkeolojiden söz edilemez. Böyle bir onur, Cumhuriyet'in ve her şeyden önce Atatürk'ündür.
Tükendi
"Bütün toplumlarda dilin bir zenginleşme ve evrenselleşme süreci yaşadığı, bunun da okuryazarlık düzeyini etkilediği bilinir. Siyaset, teknoloji ve ekonomi alanlarında olduğu gibi bilim konusundaki yenileşmeler de bunda önlenemez şekilde yönlendiricidir. Deve sırtında dört ayda aştığı alanı at ile on beş günde geçenlerin, bu süreç otomobil ya da uçakla birkaç saate indirilince etkilenmemesi mümkün değildi. 13. yüzyılda tek resmî dil kabul edilen Türkçenin, başta Avrupa'nınkiler olmak üzere bütün komşu dille
Tükendi
"1915 Basınında Çanakkale" adlı kitabın konusu, Çanakkale olayının dünya tarihindeki yerini belirlemekten çok, kendi toplumumuza nasıl yansıtıldığıdır. Silahların Avrupa'nın en büyük üreticileri İngiliz ve Alınanlardan sağlandığı ortamda savaş sırasında asıl gerekli olan gücü Türk askeri sağlamıştı. Türk askeri başarıya ulaşınca da dünya tarihini değiştiren bir toplumsal girişime zemin hazır­lamış oldu...
Tükendi
620 yıllık süreç içinde en dikkat çekici nokta, Türklere devlet yönetiminde yer verilmemesi, bunun yerine devletin "devşirmelerle" yönetilmesidir. Türkler sadece savaşta ve vergi vermede akla gelmiştir. Bu vergilendirmede savaş ve lüks yaşamda masraflar arttıkça alınan yüksek vergiler, vergi isyanlarının başlama nedeni olmuştur. Hüseyin Perviz Pur "Zulümden ve bi'dattan (adaletsizlik) sakın. Zulme ve bi'dada teşvik edenleri devletinden uzaklaştır. Çünkü böyleleri seni zevale uğratırlar." Osman Gazi
Tükendi
Eğer yolunuz Moda'ya düşerse Moda Caddesi'nden başlayarak Moda Vapur İskelesi'ne doğru yürüyünüz. Mevsim sonbahar ise, çınar yapraklarının sergüzeştliğine gönül vererek, nice anıların hayalkeş öyküleriyle dolu o caddeyi yaşayarak geliniz. Nicelerdir Moda Kız Lisesi dedikleri Mahmud Muhtar Paşa Köşkü duvarının hizasında bir lâhza duraklayınız ve kulak veriniz; düşler dünyasında o devasa güzellikteki bahçede James Whittall ile Mahmud Muhtar Paşa dostlarıyla sahile bakan terasta çaylarını yudumluyor diyebilir
Tükendi
Sultan Konuşuyor, Türkleri konu alan 16. yüzyıl İngiliz tiyatro oyunlarını, kaynaklarıyla ve benzer eserlerle karşılaştırmalı olarak ele alan ilk incelemedir. Kitapta Türkleri konu alan İngiliz eserlerinin Yunan, Arap ve Osmanlı kaynakları incelenmiş ve araştırma Bakhtin'in dilin diyalojikliği kavramı açısından ele alınarak yazılmıştır. İngiliz eserlerinde sultanın kişiliğinin hasmın bakış açısından yansıtıldığı ve sultanın kendi ağzından konuşturulmayıp, başkaları aracılığıyla aksettirildiği şeklinde bir g
Tükendi
"Edebiyat Sadece Edebiyat Değildir" genel anlamda bir polemik kitabı. Ama tek taraflı bir polemik. Dahası tek taraflı bir kavga kitabı olarak da tanımlanabilir. Polemik yapan benim, kavga eden benim. Karşı tarafın sanki gözü, kulağı, dili, kalem tutan eli yok! Kitabı yayımlamadan önce son kez okurken, yazılarda anıların ve tarihsel olayların da yer aldığını gördüm. İyibir şey! İçinde anı (geçmiş) ve tarih yoksa, edebiyat denen şey de olmaz. Elbette edebiyat sadece edebiyat değildir. İçinde öznenin, özne (f
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 120 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3