İskenderiyenin işgali ve Cleopatra ile Mark Antonynin ölümünün ardından kızları Prenses Selene o güne kadar bildiği tek yuvasından, Mısırdan ayrılmak zorunda kalır. Bir imparatorluğun vârisi, diğer imparatorluğun tutsağı olan prenses, hayatta kalan iki kardeşiyle birlikte Romada bir zafer nişanı gibi halka teşhir edilir. Onu tutsak edenler, Selenenin asaletini ayaklar altına alırlar. Ama Romanın entrikalar sarayında kapana kısılan Selene annesinin kayıp mirasını korumaya kararlıdır. Teninde kendiliğinden be
Yeni yeni alışmaya başladığı olağanüstü iblis güçlerine veda eden Sophie Mercer artık savunmasız ve yalnızdır. Üstüne üstlük Prodigium avcısı, can düşmanı Brannick'lerin eline düşmüştür. Ya da en azından o öyle zanneder, ta ki kendisiyle ilgili yepyeni ve çok şaşırtıcı bir gerçeği keşfedene dek. Büyük bir savaşın yaklaşmakta olduğunun farkında olan Brannick'ler bir tek Sophie'nin dünyayı kurtaracak güce sahip olduğuna inanmaktadırlar. Ama Sophie sihirli güçleri olmadan kendine o kadar da güvenmez. Ne de ols
Sarah Rees Brennan
Becca Fitzpatrick
Karen Mahoney
Daniel Marks
Justine Musk
Diana Peterfreund
Michelle Rowen
Carrie Ryan
Maggie Stiefvater
Daniel Waters
Michelle Zink
ÖLÜM BİZİ AYIRANA DEK
Günümüzün en popüler fantastik edebiyat yazarları tarafından kaleme alınan on bir öykünün kahramanları cinler, periler, melekler, iblisler, hatta zombiler. Hepsi korkunç, hepsi tehlikeli, ama bir o kadar karşı konulmaz ve cezbedici. Ucunda ölüm bile olsa aşkları vazgeçilmez, öpücükleri sihirli.
Olağanüstü detaylarla bezeli pür şamata bir steampunk-zombi-zeplin macerası! Bu kitaba can dayanmaz! SCOTT WESTERFELD
Amerikan İç Savaşının ilk zamanlarında, buzlarla kaplı Klondike bölgesinde altın olduğuna dair söylentiler yüzünden bir yığın insan Kuzeybatı Pasifike akın eder. Amerikalı kanun koyucular Alaska bölgesini alıp almamayı tartışırken Rusya, buzun altındaki madeni çıkartacak bir makine yapması için Leviticus Blue adındaki bir mucitle anlaşır. Dr. Bluenun Olağanüstü Delicisi Kemik Titreten işte
Orman kızı Enna. Kaz çobanı Isi'nin sırdaşı, Bayern Prensesi Isi'nin biricik arkadaşı... Ateşle oynayan bir asi. Ya da ülkesinin yazgısını değiştirecek bir kahraman...
Hasta annesiyle ilgilenmek için ormana geri dönen Enna annesinin ölümünden sonra evi çekip çevirme işini üstlenmek zorunda kalır. Bayern sarayını hainlerden temizledikleri görkemli günler geride kaldı derken etrafta savaş söylentileri dolaşmaya başlar. Ülkesi yavaş yavaş işgal edilen, sevdikleri bir bir savaşa giden Enna eli kolu bağlı bekle
ÇALAMAYACAĞIM HİÇBİR ŞEY YOK.
Eddis Hırsızı Eugenides bu kez tüm hünerini ve zekâsını konuşturmuş, koskoca bir krallığı, Attolya tahtını çalmıştır. O artık Attolya kralıdır. Ne var ki Attolyalılar için hâlâ bir yabancı, tahta çıkmayı hak etmeyen bir budala, devlet işleriyle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir kukla kraldır. Ya da zekâsını hafife alanları pişman edecek bir düzenbaz...
Turnerın yarattığı dünya öylesine canlı ki, karakterler bir yana, neredeyse mitlerine bile inanacağım.
"Üzerimde birinin bakışlarını hissettim. Çok rahatsız edici bir duyguydu, özellikle de ölü olduğum düşünülünce."
Yüz otuz yıldır ölü olan Helen bir nedenle cennetin aydınlığına ulaşamayıp yeryüzünde kalmaya mahkûm olmuştur. Ne suçunu bilir ne de mahkûmiyetinin süresini. Adını, yaşını, kadın olduğunu hatırlar ama geri kalanlar ölüm tarafından yutulmuştur âdeta. Onu bekleyen işkencelerden kurtulmak için insanlara tutunur. Derken bir gün izlendiğini fark eder Helen. Birinin ona baktığını. Birinin onu gördüğünü
Acemi cadı Sophie Mercer şimdi de Londra yolcusu! Sihirli güçlerini uluorta kullandığı için (ıslah olur ümidiyle) Hex Halla gönderilen Sophie çok geçmeden burayı da birbirine katınca iflah olmaz bir baş belası olduğunu cümle âleme duyurmuş olur. Sophienin bu ufak vukuatları Konsey başkanı olan babasının kulağına da gitmiştir elbette. Ama Sophie hiç dert etmez, zira korkunç aile sırrını öğrendiği günden bu yana düşündüğü bir tek şey vardır: Azledilmek, yani sihirli güçlerinden kurtulmak. Babası hem bu azledi
"EVİME HOŞ GELDİNİZ! KAPIM SİZE AÇIKTIR, KENDİ ÖZGÜR İRADENİZLE GİRİNİZ!"
Genç avukat Jonathan Harker, Londra'dan Transilvanya'ya uzanan zahmetli yolculuğunun sonunda, Kont Dracula'nın şatosuna, bizzat Dracula'nın kendisi tarafından, bu sözlerle buyur edilir. Ne var ki, bu nazik karşılama, genç avukatın uzun tutsaklık günlerinin ilanıdır bir bakıma. Jonathan Harker günler geçtikçe nasıl kapana kısıldığını fark etmeye başlar. Şatonun her yanında kapılar vardır. Kapılar, kapılar, kapılar... Hepsi de kilitli v
Henüz genç bir kadınken, kalbimden kurtuldum. O günden beridir kalpsiz yaşıyorum; İnsanların bütün Feylerin yaşadığına inandıkları şekilde.
İnsanların ayak basmaya cesaret edemedikleri büyülü Avalonun heybetli ağaçlarının arasında yaşayan Feyler, İnsanların şiddetinden ve açgözlülüğünden uzak bir yaşam sürer. Ama gün gelir Kral Arthurun ülkesindeki çekişmeler Avalonun huzurunu da tehdit etmeye başlar ve Fey halkından Büyücü Merlin, çırağı Nivienenin yardımıyla Camelotu yıkımın eşiğine getiren karmaşayı o
Kraliyet Hırsızı Gen, ülkesi Eddis'e dönmüştür dönmesine ama bir parçasını Attolya'da bırakarak... Attolya kraliçesi canını bağışlamış olsa da ondan en değerli şeyini, hünerini, almıştır. Ama o Eugenides'tir, adını hırsızların tanrısından almıştır ve çalamayacağı hiçbir şey yoktur, tek elle bile. Ve bu kez çalacağı değerli bir taştan, büyük bir hazineden çok daha fazlasıdır: Bir adamı çalacaktır, bir kraliçeyi, barışı
Fantastik bir dünyanın sıra dışı kahramanı Gen, Kraliyet Hırsızı olarak başladığı maceral
Hex Hallun kapağını açmak bir kutu çikolatanın kapağını açmak gibi, kendinize hâkim olmanız mümkün değil! Sonuç: Sophie Mercer beni büyüledi!
Becca Fitzpatrick
On iki yaşında cadı olduğunu öğrenen Sophie Mercerin başı o günden sonra bir daha dertten kurtulmaz. Cadı olmak hiç de öyle umduğu gibi havalı bir şey çıkmamıştır: Çalı süpürgesiyle etrafta uçması yasaktır mesela, hâlâ herkes gibi otobüse binmek zorundadır. Konuşan bir kedisi de yoktur (zaten alerjisi vardır). Ayrıca semender gözü gibi şeyleri nered
Dilinde tadını alamadığı bir sözcükle doğdu, gözleri kapalı. Adı Anidori-Kiladra Talianna Isiliee, Kildenree'nin veliaht prensesi. Hayatının ilk yıllarını teyzesinin masallarını dinleyerek geçirdi; kuşların, bilhassa da kuğuların dillerini öğrenerek. Büyüdüğünde bir tayın dünyaya gelişini seyretti, tayın dilindeki ilk sözcüğü, adını, duydu: Falada.
Kildenree'nin veliaht prensesi Anidori bir gün kraliçe olmayı beklerken annesinin gizli bir hamlesiyle komşu krallık Bayern'in genç prensiyle evlenmek üzere ülk
Gosslingin dördüncü prensesi, yani umut vadetmeyen prenses benim; size anlatacağım hikâye de Gosslingin en karanlık ve en parlak günlerinin hikâyesi. Benim hikâyem sihir, mucize, gizem, macera, büyük mutluluk, acı ve gerçek dostluğun hikâyesi. Ama en çok da, dördüncü prensesin, yani sıradan, öyle pek bir özelliği olmayan, umut vadetmeyen bir prensesin bile kraliçe olabileceğinin hikâyesi.
İşte başlıyorum
Boşboğazlığı yüzünden kendini kralın hapishanesinde bulan Gen'in buradan kaçmak için pek bir şansı yok gibidir. Günlerini, güneş görmeyen, tek kişilik hücresinde, zincire vurulmuş halde geçirmektedir. Derken bir gün kralın danışmanı, kâhin, imkânsız görünen bir görev için onun yeteneklerine ihtiyaç duyar. Gen, kral için, başka bir ülkenin topraklarındaki, gizli bir hazineyi çalacaktır. Böylece çetin bir yolculuk başlar. Gen, onlar için sadece, bu görev için seçilmiş bir araçtır. Ama her koşulda dört ayağı ü
Boynu ağzının hemen yanında yaşamla titreşiyor; Zoë'nin tatlı, sıcak kokusu ise başını döndürüyordu. Bir an direnmeye çalıştı, ancak çabaları boşunaydı; karşı konulamayacak kadar yakın, karşı konulamayacak kadar cazipti. Sivri dişleri dışarı uzandı. Buna inan, diye fısıldayıp boynunu usulca öptü. Ve buna Ve buna. Sonra da keskin, ipeksi öpücüğünü, apansız ve hedefini şaşmayan, jilet gibi keskin, gümüş öpücüğünü kondurdu; Zoë'nin bütün sıcaklığı içine akmaya başladı. Bedenine işleyişini hissedebiliyordu; sı
Holly Black, Libba Bray, Melisa De La Cruz,
Cassandra Clare, Rachel Caine, Nancy Holder & Debbie Viguie, Cecil Castellucci, Kelley Armstrong, Maria V. Snyder, Sarah Rees Brennan, Lili St. Crow, Karen Mahoney, Dina James
Bir vampirin öpücüğü asla unutulmaz, ebediyen hatırlanır
Dünyaca ünlü korku yazarlarının korku, gerilim ve romantizmi harmanladığı on üç hikâyenin başkahramanı son günlerin en Ateşli, en Karşı Konulmaz ve en Tehlikeli yaratıkları: Vampirler. Bu baştan çıkartıcı yaratıkların öpücüklerine tes
Toplam 17 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.