Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 54 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Gülüşünden yakaladım hayatı Issız bir köşe başında Senin yokuşunda Kucakladım hızla uzaklaşırken gölgeni Gizlenip bir kuytu köşeye Yeter ki şimdi fark etme beni Direndim ıssızlığına gecenin Bekledim sabahını sokağının Yeter ki bugün de aç pencereni Bugün de göreyim gökyüzünü Gece bende saklanırsın Beklerim yalınayak bana koştuğun o günü
Tükendi
"Bu kitaptaki sözcükler, benim ruhumla, hayata bakış açımla, yaşadıklarımla muazzam şekilde örtüşüyor. Çabucak, doyasıya okudum. İfade gücü mükemmel. Okurun kendini bulacağı bir kitap, tebrik ederim." Müge Oruçkaptan
Tükendi
Osman Öztürk geniş bir duyarlılık haritasında gezindiği şiirlerinde, aşktan yalnızlığa, kırlardan kentlere, sevinçten kedere, insan olma hallerini naif duygularla dile getiriyor. İnsanın yitirilmemiş özünün birer tanığı olan bu şiirler, beslendiği kaynakların doğallığını, halk kültürünün içtenliğini de arı duru bir biçimde yansıtıyor. Haydar Ergülen (...)
Tükendi
Bilmiyor gibisin; Biz celali kaldıramayız Tufana dayanır mı sırça aşkımız? Kıyamete giden şu yolda: Kuru ardıç dalından salımız... Ozan Oktay, 3 Temmuz 1989 yılında İstanbul'da doğdu. 1 yaşında engelli olduğu haberi, ailesi üzerinde bir şok etkisi yarattı. Geç başladığı eğitim hayatına açık lisede devam ediyor. ?Kapalı Alan Hataları" şairin ilk kitabı.
Tükendi
Of yöresinde sözlü kaynaklardan günümüze süzülüp gelen mânilerden oluşan bir derleme olan bu kitapta "düz mâni", "artık mâni" ve "deyiş" örnekleri, açıklamalarıyla yer alıyor.
Tükendi
Başkan konuşmasına devam ediyordu. Ben Suriye'yi bizim amacımız için dörde bölmüş bulunuyorum. Kuzeyinde Türkiye, doğusunda Irak, güneyinde Ürdün ve İsrail, batısında da Lübnan vardır. Bunlardan İsrail hariç teröristlerin lisanlarını ve âdetlerini bildikleri ülkelerdir. Bu nedenle kendilerini Suriye'de yakalayamazsak söz konusu üç ülkeye yani Lübnan, Irak veya Ürdün'e gidebilirler, orada da yakalayamazsak, Kuveyt'e, Birleşik Emirlikler'e, Suudi Arabistan'a, Cezayir'e, Fas'a, Tunus'a ve en sonunda da hedef ü
Tükendi
Esrarlı ağrının mirası suskun mavinin vadisi Zamanın kovuğundan ovaya akan ırmak Yaşamak derin kımıltı Okyanustan derin kimi yara Kendisine çekilen bıçağa da acıdığından
Tükendi
senin karanlığın eskiden de maviydi bende hep sen beklerdim yorulmazdım üşenmez bir alın resmi daha çizerdim yüreğine tutarsa belki derdim
Tükendi
"Üçüncü tekil kişi hep değişti Yalnız bırakarak beni Yalnızlığımın çoğulluğuyla..."
Tükendi
"Yüreği parçalarcasına çıkıp Gökyüzüne kanatlanan bir güvercindir şiir Oradan binlerce kuş olur Ve binlerce insanın yüreğine konar Sonra mı? Sonra, yine uçar Mavi gibidir Kimseyi tanımaz, özgürdür Şairin içindeki Hep aynı yaşta kalabilen bir çocuktur..."
Tükendi
Sokak lambaları, su birikintili yollar İnsan sesleri, dahası şu şehir Aralarına alıp yutmak istiyorlar beni Karşı koyuyorum.
Tükendi
bulutlar kaynaşıyor rüzgâr saçlarıma esiyor yalnızlık içimde sen bu hava beni titretiyor (...)
Tükendi
Sıfırdır her şeyin başlangıcı, Noktadır her şeyi sonlandıran. Sıfırdır her şeyi içinde barındıran, Noktadır dengeyi sağlayan. Sıfır ve Nokta iki sadık dosttur ilahi Aşk'a yol gösteren
Tükendi
soğuk bir gecede açtın pencereni halbuki en çok ben ısıtabilirdim düşlerini pencereni kapatır mısın lütfen gözlerini de
Tükendi
renkler de soldu, kir'e bulandı en çok kirden beyaz payını aldı kaybettik rengimizi, çiçeklere gidelim siyahtan usandık beyaza dönelim.
Tükendi
Temmuz ayının son günleriydi. İçimde tarif edilmez bir mutluluk ve garip bir heyecan vardı. Kuşlar kadar hafif, kelebeklerinnarinliğinde, hemen hemen her gün sahile gidiyor, denize giriyordum. Bazı günler, buz gibi olsa da deniz hep çok güzeldi. İçimdeki garip mutluluğun sebebini sorgularken kendimce, bir gece garip ama yorumu oldukça güzel bir rüya gördüm. Önce yıldızlar yağdı üzerime. O kadar çok ve rengârenktiler ki. Ama arkasından olan deprem rüyada da olsa ürküttü beni. Rüyamın içinde dua ettim ve tekr
Tükendi
dokununca acılarla sarmalanmış kırgınlıklara bürünmüş doyumsuz yüzün aynaya hayalin yansıyınca
Tükendi
Hüseyin Duygu'nun Meriç nehrini ölümle burun buruna gelerek geçmesi ve ilticacı olarak en sonunda Danimarka'ya yerleşmesi de 12 Eylül'den sonraki mülteci olgusunun trajik, dramatik ve hatta kimi yerde komik yanlarını sergilemesi bakımından ilginçtir. Bu sayfaları okurken hep İkinci Dünya Savaşı yıllarını anlatan göçmen yazarların kitapları geldi aklıma. Demek ki faşizm, yersizyurtsuz kılıyor düşünen, itiraz eden insanı. Dün ne ise, bugün de öyle olduğunu anlıyoruz kitabı okurken. Hüseyin Duygu bugün Danimar
Tükendi
Yeni çağda kadim bir kapı, eski Arkada güller gülüşler düş bahçesi Kilit dört mısrada gizli Devasa bir kapı, bir çocuk Alır belki sizi de içeri Koynunda küçük sevimli bir kedi Bir gün belki Berk Aslan, 28 Ekim 1981de İstanbulda doğdu. İstanbul Üniversitesi İşletme Yöneticiliği Yüksek Lisans Programından 2005 yılında mezun oldu. Okul yıllarında başlayan şiire ilgisi, yıllar içinde ceplerinde sakladığı küçük mısralardan, Masal bir Kadına dönüştü. Hâlen dış ticaret alanında çalışıyor ve İstanbulda yaşıyor.
Tükendi
Usuldan Bir Hüzün ve Gözlerine Sakla Beni adlı iki şiir kitabı; İnsanın Üşüdüğü Yer adlı bir de öykü kitabı bulunan Cevat Turanın, albüm hediyeli üçüncü şiir kitabı Çoklu Yalnızlıklar, Komşu YayınlarıDelisarmaşık Kitapları arasından çıktı. Kasım 2013te ilk kez İstanbul Kitap Fuarında okuyucusuyla buluşan albüm hediyeli Çoklu Yalnızlıklar, Aklının ve yüreğinin mahpushanesinde yaşamayanlara ithaf ediliyor. Kitap; Kan Unutmaz, Geç Kalınmış Bir Bahar ve Döngü olmak üzere üç bölümden oluşuyor. Kitapta yer alan
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 54 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2