Bu eserde tanıttığımız; âlimlerimizin annelerinin hayatından asrımızın mü'min annelerinin alması gereken çok ders olduğuna eminiz. Çünkü onlar bizim yaşadığımız dertleri yaşamış ve sıkıntıya düşmüşlerdir. Bu yaşadıklarına rağmen sabır teslimiyet itaat ve Allah'a bağlılıklarından asla ödün vermemişlerdir. Bunca zor hadiseler onların Allah'a olan imanlarını artırmıştır. İman ehli her mü'mine hanım için eserde bahsedilen annelerimiz birer yol gösterici rehber olacaktır. Eserimizde annelerin İslam âlimlerimizin

Bu kitap, Şeyh İmam el-Kadı Bedruddin eş-Şiblî rahimehullah'ın "Âkâmu'l-Mercan Fi Ahkami'l-Cân" adlı eserinin özetidir. Bunu "Laktu'l-Mercan" diye isimlendirdim ve beğendiğim şekilde telhis ettim. Bu kitaba şu konularda birçok eklemeler yaptım: Cinlerin varlıklarının zikri, sınıfları, cin kelimesinin anlamı, şeytanlarla cinlerin arasındaki fark, ruhlar, ifrit. İbn Dureyd dedi ki: Cin, insanın zıddıdır. Gecenin karanlığı örtüp gizlediğinde; "Cennehu'l-leyli ve ecennehu ve cunne aleyhi" derler. Senden gizlene

Namazlardan sonra yapılan duâ ve tesbihâtlar kaynakları ve ehemmiyetleri bakımından sahih hadislerle bizlere ulaşmıştır. Peygamber Efendimiz (S.V.A.) şöyle buyurmuşlardır: "Bir kimse her namazın sonunda 33 defa "Sübhânallâh", 33 defa "Elhamdülillah", 33 defa "Allâhü Ekber " derse ve bunların tamamı 99 eder, 100. defada "La ilahe illallâhü vahdehû lâ şerîke leh, lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr" derse, günahları deniz köpüğü kadarda olsa af olunur." (Müslim, Mesacid:146) Hazırlamış

Bir arayış hikayesi bu İnsanlık tarihiyle yaşıt. İnsanın kendini, varlık sebebini, Varedeni arayışı. Bir kimlik arayışı... Gerçeğe, mutlak hakikate doğru başlayan yolculuğun hikayesi... Bir varoluş, arayış ve yükseliş serüveni. Kavga, savaş, günah ve isyana karşı iman, islam ve aşkın mücadelesi. İnsanoğlundan Habibullah'a, Muhabbetullah'a açılan kapı. Bu kitapta arayan herkes kendini bulacak İnsan denen muamma aydınlanacak Sırrı meşhur aşikar olacak

İmam Suyutî rahimehullah'ın "şerhu's-Sudur" adlı kitabı, İslam akidesinin önemli bir kısmını oluşturan ölüm, berzah hayatı, kabir azabı, ruh gibi konularda en geniş kapsamlı eserlerin başında gelmektedir. Zira İmam Suyuti, bu konuda eser telif etmiş olan Ibn Ebi'd-dunya, Ibn Mende, Mervezi, İbn Kayyım, İbn Kesir, İbn Receb rahimehumullah ve diğerleri gibi ilim ehlinin kitaplarından faydalanmak suretiyle bu eseri hazırlamıştır. Lakin kitapta zikredilen rivayetlerin büyük bir kısmı zayıf, bir kısmı da uydurma

Modern tıp; hastalıkların tanımında ve tedavisinde son yüzyıllarda büyük bir ilerleme kaydetti. Röntgen ve radyo dalgaları ile başlayan devrim ses, ışık, elektronik ve manyetik enerjinin, ultrason, lazer ve emar gibi cihazların kullanılmasına neden oldu. Bu gelişme nedeniyle insanın fiziki, beden yapısını bugün bir çok yönden derinlemesine incelenebiliyor, ameliyatlarda bu imkanları da kullanıp uygulamalar yapılabiliyor. Geçmişten bugüne bakacak olursak mikrobik hastalıklar kontrol altına alındı. İnsanları

Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır. "İki nimet vardır ki, insanların çoğu bunda aldanmıştır: Sıhhat ve boş vakit." İnsanı ve hastalıkları yaratan Allah Teâlâ, yarattığı her derdin devasını da yaratmıştır. İnsana düşen vazife hastalıklardan kurtulma yollarını arayıp tedavi olmaya çalışmaktır. Nitekim insanlara her konuda rehber olarak gönderilen Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) de hastalandığında, hekimlere tedavi olmuş, hastalanan ashabı için d

Ne zaman ki ilim öğrenimi asıl gayesinden sapmış, gaye Rızay-ı Bari'den ziyade şan, şöhret, para olmuş işte o zaman gerçek alimler, Hacı Bayramlar artık gelmemiş ve gelememiştir. Sahteleri de koyun postunda kendilerini alimliğe yaftalamalardır. Bunları da, Kainatın Efendisi Hazreti Muhammed (sallallahualeyhivesellem) bize haber vermiştir: "Öyle bir zaman gelir ki; Allah Kur'an-ı kalplerden söküp almaz. Gerçek alimleri çeker alır ve alimler kalmayınca başa cahiller geçer, yalan yanlış fetva verirler. Verdikl

'Bu (risale), namazda rükûa giderken ve rükûdan kalkarken elleri kaldırmaya karşı çıkan ve kendisini ilgilendirmeyen şeye kendisini zorlayarak meseleyi Arap olmayanlara (Acem'e) anlaşılmaz hale getiren kimseye reddiyedir. Halbuki bu husus, Rasûlüllâh sallâHâhu 'aieyivesellem 'in fiili ve sözü olarak sabit olduğu gibi ashabının fiili ve rivayetleriyle de sabit olmuş, sonra tabi'în de bunu yapmışlar. Selef de onlara uymuştur. Yine bu husus güvenilir kimseden; adil ve güvenilir halefin rivayeti yoluyla sahih h

Çoraplar üzerine mesh etmek ve Elbani'nin çoraplara mesh etmenin ahkamı konusunda tamamlayıcı nasihatleri. Telif: Şam'ın Allamesi Muhammed Cemaluddin el-kasımi. Takdim: Allame Ahmed Muhammed Şakir Tahkik: Allame Muhaddis Nasiruddin el-Elbani Tercüme: Mehmet Şahin Üstadımız, Şam beldesinin âlimi, Şeyh Muhammed Cemâluddîn el-Kâsımî ed-Dımaşkî, çoraplar üzerine mesh etme konusuna dair çok nefis bir risale telif etmiştir. Bu risale H. 1332/M. 1914 senesinde Dımaşk'te basılmıştır. Bu risaleyi okudum ve uzun z

Yayın Hakkında: Abdulkadir Geylânî Hayatı ve Menkıbeleri Şeyh Abdulkadir el-Geylani'nin doğumunun vefatına; çocukluk dönemi, gençliği, ilim tahsili, horaları, vaazları, sohbetleri, yetiştirdiği talebeleri ve hayatı anlatılmaktadır. Menkıbeler kısmında ise; cömertliği, güzel ahlakı, uzun süre aç kalması, ibadeti, sahralarda kalması, sohbet meclisleri, Vezir İbn Hubeyre'yi tenkit etmesi, tevekkülü, onun vesilesi ile tövbe edenler, oğluna vasiyeti, vecizeleri gibi konular yeralmaktadır. Eserin devamında ise

Ayet ve Hadisler Işığında Günahları Bıraktıran Kitap, İnsanların hüsrana ve karanlıklara gark olduğu bir zamanda ellerindeki feneri unutup karanlık zaptiyelerinin gece fenerlerinin belli belirsiz ışık huzmesi için yalvardığı bir asırdayız. Bu karanlığın dağılması için de İslam'ın yüksek mefkuresine sarılmaktan başka bir çare yoktur. Karanlığın, zulmün ve fesadın izalesi ise ancak Kuran ve Sünnete tabi olmak iledir. Şimdi muhtaç olduğumuz İman, İslam ve İhsan ölçülerini hayata geçirmek için Asr-ı Saadete, Pe

Çağlar Boyu Gerçek Şifa, Bitkiler Hastalıklar - Tedaviler Bitkisel tedavi konusu, asırlar öncesine dayanan miladdan önce 3000 yıl öncesinden insanların kullandığı bir tedavi yöntemidir. Sümerlerden Akad'lara, geniş Mezopotamya'da hastalanan insanlar rahiplere müracaat eder, hastalıkların tedavisinde ise bitkisel yöntemler kullanılırdı. Sonraları ise, Hintli yazar, Rig Veda, milattan önce 2500'lü yıllarda yaklaşık 1000 bitki ve özelliklerini anlatan bir eseri kaleme aldı. Bu kitap, insanlık tarihindeki ilk

Değerli Kardeşim! İtikadi ve ameli tercihlerimizi, Allah'tan ve Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'den gelen sahih delillerle ortaya koymak zorundayız. Delille tespit edilmeyen bir inanç ve amel sahibi olmamalıdır. Bu nedenle; her sözümüzü ve amelimizi sahih delile dayandırmalıyız. Değerli Kardeşim! Allah'ın ve Rasûlü'nün önüne kimse geçirilemez. Din'in kaynağı; ayet ve sahih hadisle beraber, Rabbani ve Nebevi düşünen âlimlerdir. Bu yüzden Dini, âlimlerin gözüyle Allah'ın ayetlerinden ve Rasûlüllâh sall

Ayet ve Hadislerler Işığında Namazsız İslam Olur mu? İnsanların hüsrana ve karanlıklara gark olduğu bir zamanda ellerindeki feneri (ışık kaynağını) unutup karanlık zaptiyelerinin gece fenerlerinin belli belirsiz ışık huzmesi için yalvardığı bir asırdayız. Bu karanlığın dağılması için de İslam'ın yüksek mefkuresine sarılmaktan başka bir çare yoktur. Karanlığın, zulmün ve fesadın izalesi ise ancak Kuran ve Sünnete tabi olmak iledir. İnsanoğlunun en büyük düşmanı olan şeytan insanların dosdoğru yoluna oturmu

Tevhîd hakkındaki bu kitabın ibarelerinin kolayca anlaşılan, kısa ve öz olmasına çalıştım. Kitabı yazarken de birçok tanınmış âlimin, özellikle Şeyhülislâm İbnTeymiyye, onun öğrencisi İbn Kayyım ve MuhammedTemîmî ile onun mübarek davetinin öğrencileri olan âlimlerin yazdıkları kitaplardan alıntı yaptım. Amellerin geçerli olup Yüce Allah tarafından kabul edilebilmesi için özellikle inkarcılık, tasavvufçuluk, ruhbanlık, kabirde yatan ölülere yalvarıp yakaran putperestlik ve Nebî sallâ'llâhu 'aleyhi ve sellem'

İncelediğiniz bu kitap Tevhid İlmi konusunda bazı soru ve cevapları konu almaktadır. Bu cevapları Kur'ân ve Sünnet ışığında, seçkin âlimlerin sözlerinden faydalanarak hazırladım, Böyle bir kitabın kaleme alınması Müslüman kardeşlerimizin ve özellikle de İslam'a yeni girmiş kardeşlerimizin, Tevhidi inancı öğrenmede izleyecekleri bir yol olması için ileriye atıldı. Konuların kolay anlaşılabilmesi için kitabı soru ve cevap şeklinde kaleme almayı uygun gördüm.

Yeni Başlayanlara Soru ve Cevaplar ile İslamın Beş Şartı İslamın Beş Rüknü ile İlgili Sorulara Önemli Cevaplar Şeyh Allame Abdulaziz b. Abdullah b. Baz Tercüme: Mehmet Şahin Bu fetvalar akait, namaz, zekât oruç ve hac hakkında ki önemli soruların cevaplarıdır. Her Müslümanın bu fetvalardan kolay bir şekilde yararlanabilmesi için bir kitapta toplanmasını uygun gördüm ve kitaba: İslâm'ın Rükünleri ile İlgili Sorulara Önemli Cevaplar adını verdim. Allah'dan bu kitabı Müslümanlara faydalı kılmasını, bu fetval