Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 44 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Nasreddin Hoca fıkraları üzerinden insanı okumak… Fıkralardaki yüzümüzü görüp kendimizi mayalayabilmek… Önce teşhis sonra tedavi. Teşhisi, haliyle Nasreddin Hoca yapıyor. Eskimeyen ve her okunuşunda âdeta yeniden yazılan fıkraları ile yolumuzu aydınlatıyor. Mademki hayat insanın kendini tanıma imkânıdır ve bu bir yolculuktur, bu yolculukta bizden öncekilerin ayak izlerini takip etmek zarurettir.Nasrettin Hoca fıkralarının şerh edildiği Kendini Mayalamak kitabı, Sulhi Ceylan’ın kaleminden, Mostar Yayınları’n
Tarihte Türkler, Orta Asya’dan başlayarak Asya, Afrika ve Avrupa’nın hatırı sayılır büyüklükteki bölgelerinde, çok uzun yıllar çeşitli devletler adı altında hüküm sürmüşlerdir. Günümüz dünyasında bu topraklar üzerinde onlarca devletler bulunmaktadır. Asırlar boyunca bu kadar geniş topraklar üzerinde yaşamış olan Türkler’in dili olan Türkçe de bu süre içerisinde çeşitli aşamalardan geçmiş, çeşitli dillerle karşılaşmıştır. Özellikle İslâm dininin de etkisiyle Arapça ve Farsça’dan büyük ölçüde etkilenerek, etk
Arap elifbâsı, tarih boyunca İslâm’ı kabul eden toplulukların ve devletlerin ortak kullandıkları bir yazı olmuştur. Bunun temel sebebi, İslâm’ın temel iki kaynağı olan Kur’ân-ı Kerîm ile hadis-i şeriflerin Arapça olmasıdır. Bundan dolayı, İslâm dinine giren Türk toplulukları ve bunların kurdukları devletlerde kullanılan Türkçe, Farsça gibi diller de Arap elifbâsı ile yazılmıştır. Karahanlılar, Gazneliler, Selçuklular ve birçok devlet gibi, Osmanlılar da bunu uygulamışlardır. Bütün diller canlı, yani değişke
Tarihte Türkler, Orta Asya’dan başlayarak Asya, Afrika ve Avrupa’nın hatırı sayılır büyüklükteki bölgelerinde, çok uzun yıllar çeşitli devletler adı altında hüküm sürmüşlerdir. Günümüz dünyasında bu topraklar üzerinde onlarca devletler bulunmaktadır. Asırlar boyunca bu kadar geniş topraklar üzerinde yaşamış olan Türkler’in dili olan Türkçe de bu süre içerisinde çeşitli aşamalardan geçmiş, çeşitli dillerle karşılaşmıştır. Özellikle İslâm dininin de etkisiyle Arapça ve Farsça’dan büyük ölçüde etkilenerek, etk
Kalp ile akıl arasındaki dengeyi bulamayan modern insanın sıkışmışlığına medeniyet ve kendilik üzerinden çare arayan bu eser, Savaş Barkçin'in yıllar içinde yayınladığı yazılar ve mülakatlardan oluşuyor. Kalp ve akıl üzerinden bir perspektif oluşturmaya çalışan kitabın ana ekseni “medeniyet" kavramı. Barkçin, şimdilerde çokça duyulan ve giderek klişeye dönüşen bu kavramı çeşitli boyutlarıyla inceliyor. Modern uygarlığın gitgide hayatımızdan tasfiye ettiği geleneksel medeniyet dinamiklerini/inceliklerini gün
“Ne kadar uzak kalmışız-bırakılmışız Çanakkale’den! Ne kadar soğuk bakmışız-baktırılmışız Çanakkale’ye!Savaşı kaybeden Britanya İmparatorluğu uğruna on binlerce gencini, bu cephede rezillikler içinde savaştıran ve geri dönerken de çamur deryalarında 10.000’den fazla gencinin cesetlerini bırakarak firar eden Anzaklar’ın, tâ Avustralya’dan baktığı kadar bile bakamıyoruz Çanakkale’ye… Onların tâ Avustralya’dan gördükleri kadar bile göremiyoruz, anladıkları kadar bile anlayamıyoruz Çanakkale’yi…Kaybettikleri re
Tükendi
Aşık Paşazade Tarihi, Osmanlı Tarihi'nin şüilk ve en önemli kaynaklarından birisidir. Bir beylikten büyük bir İmparatorluğa dönüşümün tarihini yazan Aşık Paşazade, kuruluş yıllarından başlayarak 2. Beyazıt zamamanına kadarki dönemi anlatmaktadır. Dilinin akıcılığı, olayları aktarmaktaki mahareti ile üslup bakımından da önemli ve etkileyici eserdir. Aşık Paşazade. teferruatlı bilgi vermekten kaçınmış, olayların özünü okura sunmuştur. Tarih alanının klasiklerinden olan bu eser yeni bir sadeleştirme ve hazır
Tükendi
Asil MeseleMeselelerimiz ve sorunlarımız var.Misal eğitim, kültür, kalkınma, şehirleşme, sanayileşme, enerji, terör…Lâkin hepsinden daha büyük, daha önemli, daha çetrefilli bir meselemiz daha var: İnsanı, bizim insanımızı, bizim insanımızın aklını, gönlünü, ahlâkını, kimliğini hedef alan “oyun…”Büyük oyun: “Şark Meselesi…”Daha doğrusu, Garp’ın Şark’ı evvela kendisi için bir mesele ve sorun haline getirip, sonra da Şark’ı, yani bizi, kendimiz için de bir sorun olduğumuza inandırması meselesi…Oyunun esası, in
Müminin yolu da, yönü de Allah’ın yolu ve yönüdür. Ama iki asırdır Müslümanlar olarak yolumuzu ve yönümüzü kaybettik. O yüzden nereye gideceğimizi, nereye yöneleceğimizi şaşırıyoruz. Yola koyulmada, yolu tutturmakta zorlanıyoruz. Daha acısı, yön ve yol yamulmasının pek farkında değiliz. Bize sorarsanız çok iyi yolda gidiyoruz. Oysa kuvvetimizi de, zaafımızı da yanlış tanımlıyoruz. Yanlış reçetelere ve yanlış doktorlara müracaat ediyoruz.Peki, kendimizi nasıl buluruz? İrfânın tarifinde bunun cevabı var. “Ken
Bu küçük kitapta yazılı olanlar, Osmanlı’nın İslâm’a olan bağlılığının deryada birkaç damla su misali örneklerinden ibaret.Daha tasnifi bile yapılamamış binlerce ciltten oluşan arşiv belgeleri ve kütüphanelerdeki eserler Kafkaslar’dan Orta Avrupa içlerine kadar yayılmış ve bugün binlercesi yok edilmiş, yüzlercesi amaçlarının dışında kullanılan camiler, mescidler, medreseler, kütüphaneler, imarethaneler, şifahaneler, kervansaraylar, çeşmeler, köprüler gibi sayısız kültür mirası bu bağlılığın ve sevginin can
Tükendi
Sömüren ve yeni bir dünya düzeni kurma gayretinin taşıyıcılarına karşı tezler sunan İbrahim Aksu’nun kaleminden Küreselleştikçe Batılılaşan Dünya Mostar Yayınları’ndan çıktı…Yazar kitabında modernliğin açmazlarına, dilin nasıl hurdaya çıkartıldığına, toplumları dönüştüren araçların doğurduğu ahlâkî sorunlara ve daha birçok meseleye günümüze dokunarak ahlâkın penceresinden bakmaya çalışıyor.
Tükendi
Türkler’in İslâm’a geçmesiyle ve Selçuklular’ın Anadolu’ya yönelmesiyle başlayan süreçte yaşananlar, Bizans ve Avrupa’nın Türk ilerleyişine olan tepkisi gibi konuları bir bütünlük içerisinde okuyucuya sunuyor. Selçukluların devlet yapısı, toplum hayatı, eğitim, kültür ve gelişimlerinde etkili olan âlimlerin eserleri ve hayatlarından da bahsedildiği eserde, ilmiyle âmil âlimlerle birlikte hareket eden devlet adamları sayesinde Anadolu’da Selçuklu mülkünün nasıl hüküm sürdüğü anlatılıyor. Birincil kaynaklara
Osmanlı Devleti’ni kuruluşundan itibaren birçok yönüyle ele almaya çalışan bu eser, daha ilk kuruluş safhasında Kayılar’ın nereden geldiği, Domaniç ve Söğüt’e nasıl yerleştiği ile ilgili kaynak ve bilgileri de veriyor. Osmanlılar nasıl kuruldu, nasıl gelişti ve nasıl büyüdü? Tüm bu soruların cevaplarını vererek ilerleyen eser, Osmanlı medeniyetine dair ayrıca bir parantez açıyor ve mimariden edebiyata, edebiyattan musikiye kadar birçok alanla ilgili bilgileri okuruna vermeyi amaçlıyor. Yaşar Demir’in kalemi
Tükendi
İslam coğrafyasının her bir köşesinde kendi zamanını ilim ve irfanla aydınlatmış ve geleceğe de güzel bir nam bırakmış bir gönül eri yatar. Anadolu toprakları ise bu bakımdan son derece bereketlidir. Her bir şehrimiz evliyalar ve erenler durağıdır. Bugün kimi şehir merkezlerinde, kimi daha küçük yerlerde medfun bulunan bu şahsiyetlerin milletimizin sahih İslâm anlayışında ve tasavvuf neşvesinde payları bulunmaktadır. Onları tanımak sadece belli bir dönemde yaşamış bir gönül sultanını tanımaktan çok özümüzü,
Cemal Nar’ın okuma sevdasını nakşettiği eserleri Mostar Yayınları’nda yayımlanmaya devam ediyor. Okuduğun Kadarsın kitabının ardından şimdi de Okuma Aşkı kitabı raflara çıkıyor. Cemal Nar bu yeni eserinde şunları söylüyor:Bu kitabın amacı, insanımıza kitabı ve okumayı sevdirmek ve onu kitaba yönlendirmektir. Duygu ve düşüncelerimizin, yılların birikimi olan tecrübelerimize sarılarak sunulduğu bu kitap sanırım zevkle okunacak bir eser olacaktır.Bu eserde “kitap” ve “okumak” ile ilgili çok şey bulacağınıza in
Tükendi
Cemal Nar’ın okuma sevdasını nakşettiği eserleri Mostar Yayınları’nda yayımlanmaya devam ediyor. Okuduğun Kadarsın ve Okuma Aşkı kitaplarından sonra şimdi de Kitap Sevgisi Yazma Aşkı kitabı raflara çıkıyor. Cemal Nar bu yeni eserinde şunları söylüyor: Okuyan adam bir başka âlemdir. Dıştan bakanı o duruş aldatır. Öyle sakin ve sessiz durup önündeki sayfaya baktığını zannettiğiniz bu adam acaba sevgiliye bir adım sonra kavuşacağını bilmenin heyecanını mı yaşamakta, yoksa bir ayrılık acısıyla mı sarsılmaktadır
Osmanlı Tarihi'nin önemli kırılma noktalarından birinde tahta geçen ve dört büyük savaş, iki darbe ve iç ve dış pek çok probleme şahit olan Sultan Mehmed Reşad'ın monografisine dair bu çalışma az sayıdaki biyografik eserlerden biridir. XX. yüzyılın "en uzun on senesi"ni konu edinen bu çalışmada meşrutiyet padişahı olarak isimlendirilen Sultan Mehmed Reşad'ın çalışma hayatı, gündelik yaşantısı, etrafında gelişen olaylar, son dönem iktidar mekanizmasının çalışma prensibi ve meydana gelen önemli hadiselere
Tükendi
Tarih ve medeniyet kavramları üzerine çok fazla konuşuyoruz. Hatta son zamanlarda tarihe dair kitapları çok fazla okur olduk. Ancak bütün bunların belli bir usul ve akıl çerçevesinde yapılması, tarihi bugüne getirebilmek için kıymetlidir, lazımdır. Savaş Ş. Barkçin, Medeniyet Aklı'ndan sonra Osmanlı Aklı'nı yazdı. Yazar eserini şöyle tanımlıyor: "Son 200 yıldır büyük bir şaşkınlık içerisindeyiz. İnsanımıza, mekanımıza, zamanımıza yabancılaşmış durumdayız. Kendimizi bilmiyoruz, pek öğrenmek de istemiyoruz.
Şüphesiz tarih belge yığınlarının ve akademik metotların arasında sıkışıp kalmış olay ve olguların ötesindedir. Suskunluğa terkedilmiş gerçeklerin dünü, bugünü ile zamanımıza etkisini kavrayabilmek, elbette etraflı ve tutarlı bir bakış açısıyla mümkündür.Bu eser, Davut Bayraklı’nın ilgi gören kitabı “Konuşan Tarih”in ikincisi olarak hazırlandı. Batı’nın, ilmin, soykırımın, siyah adamın, diktatörlerin tarihine ek olarakyakın tarihimiz ve 15 Temmuz’un da diyaloglarla masaya yatırıldığı bu eserle Bayraklı, y
İnsan kendinden daha iri bir canlıyı ezebilir mi? Bu fizikî açıdan mümkün değilse insan aklına göre mesele bile değildir. Halledilir. Unutkanlık bir meslek olabilir mi? Olsa olsa bir nevi hastalıktır der geçeriz. Modern Çağ, Post Modern Çağ derken gelip kıyısında durduğumuz yer, her şeyden çok "unutmanın” çağı oldu. Bu da bize çok sonradan sanki bir hastalık gibi ilişen bir şeydi. Şimdi her birimiz ayrı ayrı "ekrana”, "gazete kâğıtlarına”, "Beyaz bir perdeye”, "Bizim adımıza düşünenlerin ne diyeceğine” odak
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 44 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1