Utangaç Duyguların Şövalyesi Bir Şair ***** Şiire kardeş dinamik bir şairle tanışıyoruz. Hayatın ham meyvesi genç bir şair. Şairliği ile düşünürlüğünü, karşıçıkışını, yaratıcılığa dönüştürebilmiş bir uzun yolcu. Yaşanan bütün duygularda kaybolup bireyleriyle kendini sözcüklere bırakarak yeniden ortaya çıkıyor şair. Şiirin politikasıyla da soluklanan Cüneyt Eşberk, hayatı kalbinde biriktiren duygusal bir duyarlılık ve yalnızlık. Hergün kendisinden yeniden doğarak sakinleşen bir suskun şair. Şiirlerinde old

Yaşamı Anlama Yazıları ***** Yalnızlıktan korkmazsınız, etrafınızdaki kalabalıktan korktuğunuz kadar. Çünkü onlar, adını koyamadığınız kalabalıklar, yalnızlığı bile çok görürler insana. Çocuk gibi sinmek istersiniz bir köşeye öncesiz ve sonsuz bir huzura sarılmak istercesine. Öncesiz ise eğer savaştıklarınız, sonsuzluğun bir anlamı olmaz yaşamınızda. Çünkü hayatın mihenginde sadece ve sadece yaşananlar vardır. Zaman bir fısıltı olur yılların özlemi ile demlene demlene yayılan; mekândır gönül, mahzenlerde

Korkusuz Olmanın Tüm Yolları ***** Korkularınızdan ve kötü alışkanlıklarınızdan kurtulmak istermisiniz? Korku ile savaşınız sizin zaferinizle sonuçlanacak! İçinizde korku kalmasın, korkularınızdan arınmak ister misiniz? Bu yaşıma kadar korkularımla yaşadım; artık çok geç demeyiniz. Yaşayabilmemiz için cesarete ihtiyacımız olduğu ispatlanmış bir gerçektir. Siz okuyucularım korkaklığı ürkekliği unutup cesur ve korkusuz bir yaşam süreceksiniz. Korkusuz olmak istiyorum diyenler bu kitabı okuduklarında k

Anadilde Şiriler ***** Bayram Dokgöz şiirlerinde her şeyden önce samimi olmaya çalışıyor. Bu samimiyetine şiirin ilkelerini de sığdırmaya gösterdiği gayret de şiirini ilginç bir duruma getiriyor. Kimi zaman öfkeli, kimi zaman buruk ve acılı, kimi zaman içine kapanık ve suskun söyleyişleriyle okuyucunun içinde bir medcezir yaşatmayı başarıyor. Yerel söyleyişiyle de kendini benzer şairlerden ayrı bir yere oturtuyor kuşkusuz. Kadim Karadeniz'in dili nedense film, müzik, folklor dışında edebiyatımızda neredeys

Mutluluk arayışı üzerine denemeler ***** İnsanoğlu Adem babamızdan beri mutluluk aramıştır. Şimdilerde insanlığın halinden memnun olmadığı bir zaman diliminde yaşıyoruz. Bunun adı; belki depresyon mevsimi, depresyon yüz yılı, belki de gerçek mutluluğu uzakta değilken hep uzakta sanma hissi Mutluluk kendi içimizde, belki de yüreğimizdedir Bunun yanı sıra; başkalarının gözyaşı kimilerini mutlu edebilir. Kıskançlık, kimimizin gözünde bir perde oluşturur. Üzülmeyi unutturur, yanmayı unutturur, ağlamayı unutt

Karagöz Sanatçısı Olmanın Tüm Yolları Kitabınıza şöyle bir bakınca Karagöz sanatını kolaylıkla öğrenebileceğinizi anlayacaksınız. Kültür-sanat etkinliklerinde sizler de ön sıralarda olacaksınız. Karagöz-Hacıvata seyirci olmayacak siz oynatacaksınız Karagöz-Hacıvat sanatını öğreten bu kitapta Karagöz oyunları nasıl yazılır bölümleri olduğunun müjdesini verebiliriz. Üstelik de yep yeni yaklaşımlar, yep yeni metotlar öğreneceksiniz. Karagöz-Hacıvat denince benim aklıma Karagöz-Hacıvat sanatını ayrıntılı

Hayatın eksik sayfalarını tamamlamayacak şiirler ***** Asla eksik sayfalara düşlerinde kurduğun aşkı sığdıramazsın. Cehennem ateşine atılmışcasına yanarsın pişmanlıklarınla ve kasım yangını gibi tutuşursun gün be gün. Dere sel kumuna dönersin mavi gelgitli kıyılarda. Dalları kurumuş yorgun taflan yaprakları misali savrulursun, eksik sayfayı tamamlamak için. Şiir, aşkın bakracıdır. İmkânsızlığın gölgesinde gözleri ile güneşlenirken yüreği ile sever seni. Eksik sayfaların arasında sevdalı, yalnız bir yürek gi

Kürtçe yazılmış çarpıcı şiirler ***** Jîr Jan Amedînin Kürtçe kaleme aldığı, lirik dili ağır bastığı, çarpıcı şiirler.

İnsanın Onurlu Yolculuğuna Nadide Bir Örnek ***** 1930 tarihinde Mardinde doğdu. Kızıltepede ilkokulu; Mardin Dörtyol ve Diyarbakırda ortaokulu okudu. Yüksek öğrenimini İ.Ü. Hukuk Fakültesinde tamamladı. Anadolunun çeşitli il ve ilçelerinde savcı ve yargıç olarak hizmetler verdi. 1978 yılında İstanbul Ceza Yargıçlığına atandı. Ceza yargıcı olarak 19 yıl hizmet verdikten sonra 1985de emekliye ayrıldı. Halen avukat olarak hizmet vermeyi sürdürmektedir. Evli. 2 kız, 2 torun sahibi. *** Elinizdeki kitap, bir

Her insan kendi hikâyesini bulur şiirlerde ***** Bir bütün olsak da ayrı ayrı yaşıyoruz hayatı Herkes aynı dünyada olsa da kendi farklı dünyalarında Doğrularımızla ve yanlışlarımızla savaşıyoruz Var olmaya çalışıyoruz ütopyalarımızda Var olmaya çalışıyoruz kendi yaşam kavgamızda Umutlara ve hayallere sığınıyoruz Elem ve gözyaşlarını soksak da hatıralarımıza Hayatı kıvılcımlarda yaşıyoruz Tüm bu kaos bir yana Şiirler serpiliyor mısra mısra hayatlarımıza Şarkılarda dillendiriyor kimi kendini Kimi türkülerde,

Özlediğiniz şiir tadı, yeniden, karşınızda! ***** Adına bir çok dergide rastladığımız Nihat Kaçoğlu elinizdeki ilk kitabında, klasik şiirimizi modernitenin parlaklığı ve şaşaası içerisinde sunmasıyla yeni bir söyleyiş deniyor. Tuhaftır; şiirlerini okurken garip bir halk heyecanı duyuyoruz. Sanki Âşık Garip, Fuzuli, Yunus, Tevfik Fikret karşımızdalar ve son şiirlerini heyecanla okuyorlar da biz de onunla aynı heyecanı duymaya yaklaşıyoruz gibi bir his kaplıyor içimizi. Kaçoğlunun aradığı şey bizi, kendisin

"Anadolu Kentleri ve Efsaneleri" Orta ve İç Anadolu Merkezli; Anadolu'nun kentleri, ovaları, dağları, taşları, ağaçları, toprakları, insanları, yaşamları ve efsaneleri üzerine derlenmiş "Akşehir Abad Vadi Tarihi" altbaşlıklı bir halk kitabı.

"Güzel Vadi Anadolu Şiirleri" Anadolu'nun kentleri, ovaları, dağları, taşları, ağaçları, toprakları, insanları ve yaşamları üzerine şiirler...

Kolpacılık ve Zarfçı Mafyaya Karşı Cesaretli Olmanın Tüm Yolları ***** Korkularınızdan ve kötü alışkanlıklarınızdan kurtulmak istermisiniz? Cesaretli olmanın tüm teknikleri Mafyasal hareketler nasıl önlenir? Kolpacılık nedir? Zarfcılık nedir? Muhbirlik gerçeği Neden intihar komondosu olunur? Gizli örgütlerin işleyişi ve yapısı Yasal ve gizli örgütler Anarşistler ve teröristler Derin devlet Kimseden korkmayın! Korkutun, korkarlar...

İçinde yaşadığımız hazin bir roman. ***** Victor Hugo, Evladını yitirmiş bir ananın, artık Tanrıya inanmadığını bilmiyor musun? diyordu Notre-Dame de Paris adlı romanında. Peki, bunun tersi olduğunda ne olacak? Anasını yitirmiş evlatlar Tanrıya daha mı yaklaşacak? İnsan, kendinden daha çok değer verdiği birini yitirdiğinde, bunun bedeli ne olacak? Nasıl bir hisle yaşayacak insan ondan kalan zamanı? Her saniye, hatırladıkça, yeni baştan, yaşayarak... Veli Karanfil, son romanı Yitik Damlada kaynağını kaybet

Sizleri yarınlara huzur ve güven içinde taşıyacak bir sanatı öğrenmeye davet ediyoruz. Bu fırsat şu anda sizin elinize geldi. Kitabınızı dikkatle okuyup uygulamanız yeterli olacaktır. Karagöz-Hacıvat üstatlığı bir ayrıcalıktır. Neden bu olanaklara sahip olmayasınız ki? Karagöz-Hacıvat kitapları eski ve yeni Karagöz oyunlarıyla doludur. Şimdi de Karagöz-Hacıvat oynatmanın yollarını öğreten bir kitapla karşınızdayız. Bu kitap arkasına sığamayacak kadar fazla beceri edinebilirsiniz. Yeter ki; İsteyin, Benimse

Berkiyar, ilk eseri Şeytan Dayağı'nda birbirinden içten, birbirinden canlı öykülerini bir araya getiriyor. Bu öyküler, sizin de yanınızda, yörenizde tanık olduğunuz ya da olabileceğiniz yaşam kesitlerini usta bir incelikle, kendine özgü geleneksel bir dili evrensel bir söyleyişle süsleyerek sunuyor kendini. Şeytan Dayağı'nı okumak, içimizde kalan insan kırıntılarını aramanın da bir yöntemi. Aynaya baktığınızda, gözlerinizin içine karşı hiç Şeytan Dayağı yemediğinizi söyleyebilir misiniz?

İçten, sıcak, yalın... Bir mum kadar da ürkek ve tedirgin Ceyla Ceylan'ın şiirleri... Belli belirsiz ışığın yanısıra, ruhumuzu okşayan bir ısıya da sahip. İddiasız ve mütevazı. Ağır adımlarla basamak basamak izliyor, yol bellediği doğruyu... Büyük şeyler değil onda bulacaklarınız. Ancak, içinizde yitip gitmeye durmuş bir ışığı, bir ısıyı hatırlatıyor tüm içtenliğiyle... Deli/dolu tonuyla da içinizde bir kıpırdanma, bir yakınlık duyuyorsunuz... Bunları kapsayan bir şey midir şiir bilemem. Ancak değilse ne

"Ertesi gün, elinde göz bağı ile geliyor Sevda'yı işkence odasına götüren işkenceci, Odada pek çok işkenceci var. Yine sorular başlıyor, yine Sevda da onların bekledikleri yanıt yok. Aynı işkenceleri tekrarlıyorlar: Elektrik, falaka, tekme, tokat, saçlarını yolluyorlar. Saçlarından havaya kaldırıp, yere bırakıyorlar. Her defasında saçlarının bir bölüğü ellerinde kalıyor. Elektrik verirken ayakta tutuyorlar, genç kız sarsıntılarla yere düşüyor, döverek tekrar kaldırıyorlar. Sorular gibi Sevda'nın yanıtları

Korkularınızdan ve kötü alışkanlıklarınızdan kurtulmak istermisiniz? Ateşbazlık okulunun kapıları sizler için aralanıyor. Ateşbazlık sanatının ötesine geçmenin yollarını farklı bir şekilde bulacaksınız. Yaşantınıza katkı sağlayacak ateşbazlık kitabı şu an avuçlarınızın içinde en iyi kararı sadece siz vereceksiniz. Şimdinin ve geleceğin en gözde en sevilen sanatı olan ateşbazlık sanatının tüm sırlarının yanı sıra ekipmanlarının yapımını ve sunumunu da bulacaksınız. Çok büyük sahneler için tasarlanmış a