Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 287 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Müslüman bilim insanlarını ve düşünürleri; Doğa, doğa olayları ve canlılar dünyası ile ilgilenmeye,bilimsel çalışmalara motive eden şey neydi? Kuşkusuz bunun nedeni,öncelikle içinde bulundukları sosyo-ekonomik koşullar ve ihtiyaçlar idi.Onları bilimsel araştırmaya güdüleyen bir başka sebep ise,hemen her gün inceledikleri Kur'an'nın,doğayı araştırmaya teşvik eden mesajları idi. Bu mesajlarda sık sık doğaya,doğa olaylarına ve canlılar dünyasına dikkat çekiliyor; bunların gözlemlenmesi ve incelenmesi teşvik ed
İnsanın inanç özgürlüğü ile davranış özgürlüğü cennet ve cehennem kavramlarını beraberlerinde getirdiler. Özgürlüğün olmadığı yerde ödül ve cezadan bahsedilemez. İnsanın inanma ve inanmama özgürlüğü vardır. Aynı zamanda, şöyle veya böyle davranma özgürlüğü de vardır.Onun için inanç ve davranışlarından sorumludur. Sorumluluk özgürlükle beraber yürür. Her ikisi beraber yürürken yanlarına ödül ve cezayı da alırlar. Elinizdeki bu kitap, iman etmenin ve o imanın gerekliliği olarak gösterdiğimiz eylemlerin kendis
İnsanlar "kuru et yiyen bir kadının oğlu" olan bir peygamber yerine, elmas taçlı, sırma kaftanlı bir "Peygamber" tasavvur ediyorlardı. Yalnız tasavvur etmekle kalmıyorlar, ömrü boyunca bunlardan nefret eden ve uzak duran Nebi'den geriye kalan hatırayı bu tasavvura uygun aksesuarlarla süslüyorlardı. Yani insanlar "bir kul gibi yeyip bir kul gibi yaşayan" bir peygambere inanmak yerine, tasavvurlarında kayser ve kisra'ya benzettikleri bir peygambere inanmayı yeğliyorlardı. Özetle insanlar "bir kul gibi yaşamak
Davet, tebliğ, irşad, hakkı ve iyiliği tavsiye, kötülükten sakındırma bilinci... Kur’an müslümanlara hitâben şöyle diyor: “Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; çünkü emr-i bi’l-ma’rûf (iyiliği tavsiye) ve nehy-i ani’l-münker (kötülükten sakındırma) yapar ve Allah’a iman edersiniz.” (Âl-i İmrân, 3:110) Buna göre Vahye iman edenlerden bir ümmet (topluluk) insanları hayra davet etmeli, iyiliği teşvik etmeli, çoğaltmalı, kötülüğe engel olmaya, azaltmaya çalışmalı. Bu da kurtulan
Bugün, kendi nefislerimizde olan "Yahudileşme temayülü" sonucunda ümmet olarak geldiğimiz vahim nokta ortada. Ümmetin kıyameti, Yahudileşme sonucunda koptu. Ümmet coğrafyasının çeşitli bölgelerinden gelen âh u eninler bunun acı habercisi. Her kıyamete bir "ba´sü ba´del-mevt" gerek. Eğer nefislerimizde olan "Yahudileşme temayülü"nü frenler, onu "Müslümanlaşma temayülü"ne dönüştürebilirsek, o zaman çölde âvâre kasnakçasına dönüp duran İsrailoğulları gibi sıkıştığımız şu zaman çölünden "huruç"a kâdir olup,
Kur'ân'ıArapçasındanokuduğumuzkadarmealinden de okuyupanlamayaçalışmalıyız. Hatim, Arapçasındanyapıldığıgibimealinden de yapılır. ÜstelikKur'ân'ıanlayarakokumakdahasevaptır.ÇünküKur'ân, anlaşılmakiçingönderilmiştir. Bu mealde, konularveyaterimleruzunuzadıyaizahedilmemiş, çokzorunluolmadığısüreceparantez de kullanılmamıştır. Açıklanmasınıistediğimizveyaokuyucununihtiyaçduyduğunudüşündüğümüzmeseleler, dahaönce 21 cilthalindeyayınladığımızYeniBirAnlayışınIşığında KUR'ÂN TEFSÎRİ adlıeserimizdentakipedilsindi
‘'Kıssalar devasa insanlık tarihi içerisinde lazım olan ne varsa, bir yol gösterici olarak karşımıza çıkıyor. Bu yürüyüşte hangi mihenk taşları öne çıkartılması gerekiyorsa, Cenab-ı Hakk o kıssaları Kur'an'a koymuş ve onları bir amaç çerçevesinde anlatmıştır. Böylece kıssaları inceleyerek, insanlık serüveni hakkında doğru bilgi edinecek ve tarihten süzülen bu tecrübelerin, hayatımızda ne anlam ifade ettiğini ve edeceğini anlamış olacağız.'' İlkini "Yaratılış ve Hz. Adem" adıyla kaleme aldığımız "Kıssalar
"Kıssalar devasa insanlık tarihi içerisinde lazım olan ne varsa, bir yol gösterici olarak karşımıza çıkıyor. Bu yürüyüşte hangi mihenk taşları öne çıkartılması gerekiyorsa, Cenab-ı Hakk o kıssaları Kur'an'a koymuş ve onları bir amaç çerçevesinde anlatmıştır. Böylece kıssaları inceleyerek, insanlık serüveni hakkında doğru bilgi edinecek ve tarihten süzülen bu tecrübelerin, hayatımızda ne anlam ifade ettiğini ve edeceğini anlamış olacağız.'' İlkini "Yaratılış ve Hz. Âdem", ikincisini "Hz. Nuh" adıyla kal
Kur'an'da niçin bu kadar fazla kıssa var ve bu kıssaların bizlere vermek istediği mesaj nedir? Bir prensipler bütünü halinde hayatı dizayn etme iddiasıyla gönderilmiş bir kitabın yarıdan fazlası neden geçmiş milletlerin hayat kesitlerini bize sunar? Kur'an'ı Kerim içerisinde pek çok kıssanın, hayat kesitinin anlatıldığı bir hayat kitabıdır. Bu kıssalarda geçen bilgiler tarihsel ve yöresel motifler içermekte, ayrıca evrensel bir mesaj taşımaktadır. Bu anlamda bizler Kur'an kıssalarının bugüne ne söylemek ist
Medeniyetlerin batışı, yaşamakta olan ve gelecek nesiller için çok büyük dersler vermektedir.Yaşanmış hayat tecrübeleri bilginin kaynağı olduğu gibi ahlaka ve mutlu hayata da büyük çapta kaynaklık etmektedir.Yüce Allah, medeniyetlerin batışını anlatırken ,onların siyasete,ekonomiye,ahlaka,hukuka ve sosyal hayata söyleyecek çok şeylerinin olduğunu ortaya koymaktadır.Elinizdeki bu kitap,Kur’an’ın bu konuda neler söylediğini,niçin söylediğini,nasıl söylediğini anlatma gayretinde olacaktır.
Rabbimizin insanlığa bir rehber olarak armağan ettiği Kur'an'ın günlük hayat pratiklerimizi, dünya görüşümüzü, insanı, doğayı ve eşyaya verdiğimiz anlamı şekillendirebilmesi için öncelikle vahyi anlamlandıracak bir okuma ile okuyabilmemiz gerekir. Kur'an, içerisinde çıktığımız yolculuklarda bizlere sorgulamayı ve akletmeyi öğretir; sorular sordurur, defalarca okuma ve altını çizme ihtiyacı hissettirir. Bu yüzden Kur'an'ı en doğru şekilde anlayabilmek adına ilgimizi çeken yer- lerin altını çizmek, kenarların
Tükendi
Eskiden beri İslam dinini, Kur'an ve Hadis kaynaklarını inceleyerek sorgulayan farklı inanç gruplarından insanlar bazı sorularla yine aynı dinin mensuplarının karşısına çıkmaktadır. Şehir meydanlarında münazaradan kitaplardaki hacimli tartışmalara uzanan bu tarihi çatışma günümüzde artık TV ekranlarında ve internet portallarında sıkça görülmektedir. Gürger'in kitabı, bu bağlamda şurada ya da burada ateist ve deist kişilerden gelen basit sorular özelinde, gittikçe revaç kazanan bu iki düşüncenin öne çıkan id
Bithynia bölgesi ve bölgenin önemli şehirlerinden Nikomedeia (İzmit), Roma İmparatorluğu tarihinde özellikle 4. yüzyılda ülkenin rotasına yön veren siyasi gelişmeler açısından merkezi bir önem taşımaktadır. Bununla birlikte aynı dönemde imparatorluğun dini gündemini belirleyen gelişmeler açısından da durum böyledir. Zira sonraki yüzyıllara etki bırakan son derece önemli bazı dini kararlar kimi zaman Nikomedeia'da yayımlanmış veya öncelikle bu şehirde uygulanmıştır. Şehir ve aynı zamanda bölge, Hıristiyanlığ
Tükendi
Kalk ve uyar emrinin ilk muhatabına, önceleri el-emîn/güvenilir denilirken, sonraları neden el-mecnûn/deli denildi? Neden önceleri övülürken, sonraları sövüldü? Neden önceleri sevilirken, sonraları dövüldü, hatta hayatına kastedildi? Bunun bir tek cevabı var: Pasif iyi olmaktan çıkıp, aktif iyi oldu. Pasif iyilerin göz ardı ettikleri bir gerçek var: İyiliğin pasif olduğu her yerde, kötülük kendiliğinden aktif hale geliyor. Bu, kötülüğün tabiatı icabıdır. Kötülük karanlık gibidir. Bizatihi var değildir. Aydı
İşte bu noktada "hayat kitabı" olan Kur an ın teklif ettiği yöntemlerden biri olan adayış sürecini başlatmak, sorunlarımızdan birinin daha çözümünde bize kolaylık sağlayabilir. Doğumevinin kapısında heyecanla bekleyen baba adaylarından kaçta kaçı çocuklarının seslerini daha ilk duyduklarında İmran ın kadınının gösterdiği "erkekliğin" binde birinde göstererek, "Ya Rabbi, bunu sana adadım, benden kabul buyur!" diyebilmektedir? Allah ın kendisine üç, beş, yedi evlat verdiği Müslüman babalar hepsini kendi yolun
Hıristiyanların Tanrı'nın oğlu ve Tanrı, Müslümanların ise büyük bir peygamber olarak inandıkları, dolayısıyla dünya nüfusunun yarısının kabul ettiği Hz. İsa'nın Hıristiyanlar arasında bile önemli tartışmalara yol açan kimliği, kişiliği ve mucizelerle dolu dünya hayatına dair başta kutsal metinler olmak üzere apokrifal literatür ve diğer kaynakların verdikleri bilgileri, Hz. İsa'dan sonra Hıristiyanlığın gerçek mimarı diye takdim edilen Pavlus ve Hz. İsa'nın mesajının Pavlus'çu yorum ile aldığı şekli, temel
Muttaki, takvayı yaşayan, onu hayata geçiren ve o manevî seviyeyi elde edendir. Günahlardan ve kötülüklerden, vahşi hayvandan kaçar gibi kaçıp sakınanlar, manevî bağışıklık sistemini sağlam tutan ve ilâhi emirleri yerine getirenler, mü'mindir. Takva sahibi olmak, olgun insan olmak anlamına da gelmektedir. Allah'a karşı saygımızı ve sakınmamızı ifade eden takva, devamlı olarak artmaktadır. Bireysel takva artarama toplumsal takvada azalma olabilir. Günahlar, kötülükler, suçlar, doğru bilgi ile zihnin beslenem
2019 yılının en başarılı dinler tarihi çalışmalarından biri. Dili son derece anlaşılır ve akıcı olan eser, bu yönüyle, hem dinler tarihi alanında çalışan akademisyenlere hem de Hıristiyanlık tarihi ve İnciller hakkında bilgi edinmek isteyen genel okuyucuya hitap etmekte ve bunu akademik kalitesinden ödün vermeden başarmaktadır. Zafer Duygu, temel kaynaklara dayalı derinlikli çalışmasında, İncillerin yazılış ve kabul ediliş süreçlerini farklı bir bakışla ele almaktadır: Mevcut İnciller, İsa Mesih’in biyograf
Her şey değişir, o hariç! Yobaz! İnsanlık idealinin baş belası, ötekisi… Düşünen herkese düşmandır o, kendi görüşü dışındaki tüm sözlerin hiç söylenmemiş olmasını diler. Dilemekle kalmaz, tehdit edip iftira atar, tahakküm kurar, kan döker. Bu kitapta, yobaz tip ve yöntemlerini, çağlar boyunca insana ettiği zulümlerin örneklerini bulacaksınız…Sokrates, Hypatia, Ebuzer El Gıfari, Gaylan Ed-Dımeşki, İmam-ı Azam Ebu Hanife, Giordano Bruno, Ali Şeriat, Madımak Şehitleri ve Ferhunde Melikzade’nin kısa ya
Tükendi
‘Yaratma erki’ni kudretinde bulunduran yönetici, yasama, yürütme ve yargı erklerini de kudretinde bulundurabilir. Bu da, sadece Allah’tır. Yaratma erki elinde olmayan bir beşer, yasama, yürütme ve yargı erklerini kendinde toplayamaz. İşte, ilâhi siyaset ile beşerî siyaseti birbirinden ayıran temel farklardan biri, belki de en büyüğü budur. Kur’ân vasıtası ile Yüce Allah, siyasette bu devrimi yapmıştır. “Güçler birliği” ile “güçler ayrılığı” ilkelerini koymakla bu devrimi yapmıştır. Çağdaş siyaset, “güçle
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 287 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1