Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 23 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
"Emeviler ve Abbasiler Döneminde Askeri Teşkilat" isimli arastırmamızla biz, islam Hilafet Devleti devlet yapılanmasında; müesseselerinin oluşumunu önemli ölçüde tamamladığı bu dönemde, dışarıda ve içeride devlete yönelik saldırılara karşı savaşmak suretiyle mukabele etmek durumunda kalan bu iki devletin ordularının teşkilat yapısını, kaynakların verdiği bilgiler ölçüsünde ortaya çıkarma amacı taşımaktadır. Emevi ve Abbasi askeri teşkilâtını araştırmak suretiyle biz; hem bu teşkilâtın bu dönemlerdeki yapısı
Bu çalışma kesinlikle bir akademik çalışma değildir.Bu çalışma bir tefsir çalışması veya nüzul sırası takip edilen bir çalışma da değildir. Bu çalışma tamamen kendi önem sıram olarak belirlemiş olduğum. bir Kur'an'ı anlama çalışmasıdır. Bu çalışma Yaşadığımız İslam ve Kur'an'ın bize emrettiği İslam arasındaki çelişkileri siz okuyucularıma gösterebilme çalışmasıdır. Sizi kendinize getirme sizi dürtme ve uyarma çabasıdır.
Kitapta her şiirden önce. o şiirin konusuyla ilişkili olan ayetlere de yer verilmiştir. İnşallah bu şiirlerin siz değerli okuyucularımıza da katkı sağlamasını ve ferahlık getirmesini temenni ediyor sevgiler ve sagılar sunuyorum.
Kur'an'ı Kerim gereği gibi anlaşılmadan üzerine bina edilen hükümler sağlıklı olamaz. Bu bakımdan kırâat gözden kaçırılmaması gerekn bir ilimdir. Aksi takdirde kırâat ihtilafına dayanan bazı dini hüküm ve manaların dayanağı bilinemeyecektir. Böyle olumsuz bir sonucu önlemeye matuf olarak kırâat ilminin öğretilmesi farz-ı kifâye olarak değerlendirilmektedir.
Din hizmetleri insanlık tarihiyle yaşıt bir uğraş.. Zira ilk insan, aynı zamanda ilk peygamberdir ve onun Islâm, tebliğ ederken ve dinin emirlerini nasıl yerine getireceklerini insanlara öğretirken yaptığı tüm faaliyetler, din hizmetleri cümlesin-dendir. Bu doğrultuda, Hz. Adem (s)'den Hz. Muhammed (s), kadar bütün peygamberler, elçilik görevlerini yerine getirirlerken, aktif olarak din hizmetinde bulunmuşlardır. Son Peygamber Hz. Muhammed (s)in ardından da bu hizmet günümüze kadar aralıksız devam etmiş, dü
Kur'an kıssalan, Insanların geçmişten ibret almalannt tevhid ekseninde imanlı ve ahlaklı bir hayat yaşamalannı ve mahşer günündeki büyük kurtul, ermelerini sağlamak amacıyla, Hz. Muhammedden (s) önceki peygamberlerin kavimleriyle giriştikleri tevhid mücadeleleri ve geçmiş toplumlar hakkında Kur'an'da anlatılara gerçek olaylardırf Bu bağlamda, Kurlın'daki toplam 6236 ayetin 1787 tanesi kıssalardan oluşmaktadır. Kıssalarla ilgili ayetlerin toplam ayet sayısına oranı 9627.651ir. Bu rakam ve oranlar, Kur'an, -a
Tükendi
Hz. Yûsuf kıssası Kur'ân'da yer alankıssaların en güzeli olarak tanıtılmakta içerisinde pek çok ders ve ibretin yer aldığı hayata dair adeta bir rehber niteliği arz etmektedir. Müstakil bir sûre olması itibariyle yoğun bir şekilde Yûsufsûresinde ele alınan Hz. Yûsuf'un ismi vahiy alan peygamberlerden birisi olması bakımından En'âm6/84'te ayrıca İsrailoğullarının olumsuz tutumu bağlamıda bir kez de Mü'min 40/34'te zikredilmektedir. Biz Hz. Yûsuf'u bu sûre bağlamında tanıtmaya çalışılmıştır.
Bu kitap, Kur'ân ve Sünnet ekseninde bir hitâbet anlayışının nasıl olması gerektiğini tartışan bir çalışmadır. Zira hitâbet, muhatabı ikna etmek amacıyla gerçekleştirilen her türlü iletişim faaliyetidir. Bu doğrultuda hitâbet, insanlık tarihiyle yaşıt bir konuşma sanatıdır. Zira ilk insan, aynı zamanda ilk peygamberdir. O ilk hitâbetini, varlıkların isimlerini öğretme/öğrenme adına Yüce Allah'tan kendisine doğru yönelen iletişimle gerçekleştirmiş ve ardından onları meleklere iletmek suretiyle, hitâbet sana
İletişim insanın en belirgin özelliğidir. İnsan kendisiyle,diğer insanlarla, tabiatta ve Allah'la iletişim halinde olan bir varlıktır. İletişimsiz bir hayat söz konusu olamaz. Ancak önemli olan etkili olumlu bir iletişim kurabilmektir. Kur'an-ı Kerim'e ve Hz. Peygamber'in (sav) Sünnetine bakıldığında, etkili iletişimin temel esaslarının her iki kaynakta da belirgin bir şekilde yer aldığı görülecektir. İşte bu temel esaslardan hareket edilerek yazılan bu kitap okuyucuya daha olumlu, daha yapıcı, çatışma ve
Aynı gün doğan dede ve torunun doğum günleriyle başlayan hikaye; torunun eski bir defteri bulmasıyla, geçmiş ve gelecek arasında köprü örmeye başlar. Torun hiç görmediği, dedesinin tek aşkını arar defterde. Yaşamın içinde karşılaşmadığı güzelliklerle anıların içinde karşılaşmayı umar. Dedesinin anılarıyla dolu defterde; karanlığın içinde kalmış bir mahalleyi, çocukluk aşkını, iki güzel yıldızın nasıl kaydığını, aşkı nasıl bulması gerektiğini ve aşk problemlerini öğrenir ya da öğrendiğini zanneder. Dedesinin
Ahlak, insanlık tarihi boyunca daima var olagelmiş bir değerdir. Ahlakın bir fitri, diğeri de sonradan kazanılan olmak üzere iki boyutu vardır. İşte bu kitapta, bireyin fitri olan güzel ahlâkını koruması, dışarıdan olabilecek tüm müdahalelere karşı güçlü bir savunma oluşturması ve güzel ahlak sahibi insanlardan meydana gelen imalı ve ahlâklı bir toplum tesis edilmesi adına, Kur ân ın ortaya koyduğu ahlaki ilke ve erdemler tahlil edilmektedir. Söz konusu ahlâkî ilke ve erdemler iki bölümde ele alınmakta; b
Kur'ân-ı Kerîm, Yüce Allah tarafından son peygamber Hz. Muhammed (s.a.v)'e hayat sahibi insanları uyarması için indirilmiş ilâhî bir mesajdır. O, akıl sahibi insanlar tarafından kolayca okunup anlaşılsın diye Arapça metnini okumak yeterli değildir; onun anlamını da öğrenmek zorunludur. Bu kitap, başta Kur'ân okumayı ilk defa öğrenmek isteyen herkes olmak üzere, İmam-Hatip Ortaokulu, İmam-Hatip Lisesi, Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Kur'ân Kursu, İlköğretim, Ortaöğretim ve İlahiyat Fakültesi öğrencilerin
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 23 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1