Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 561 kayıt bulunmuştur Gösterilen 500-520 / Aktif Sayfa : 26
Merhamet ve Metanet, Ken Wilber ile eşi Treya Killam Wilber´in, Treya´nın hastalığı, ölüm olgusuyla karşılaşması ve sonunda ölümü ile biten beş yıllık serüvenlerinin etkileyici bir hikayesidir. Bu gerçek hayat hikayesi ve aşk öyküsü, hayatın basamaklarında insanın durumuna dair bütünlükçü bir bakış açısı sunmaktadır. Yazarın hastalıklara klasik ve yeni tıbbi çözümleri sorgulayan sunuşu, Treya´nın sağlığı ve maneviyatına dair içten ve samimi anlatışıyla birleşince, önümüze tam bir portre çıkmaktadır. İnsan r
Tükendi
Mecmûatut-Tevârîhil-Mevlevîyye, kısa ve özlü bir Mevlevîlik tarihidir ve bu yönüyle konu hakkında ana hatları ile bilgi sahibi olmak isteyen her kesimden okuyucuya hitap ediyor. Ayrıca eser, ele aldığı konular itibariyle ansiklopedik bir nitelik de taşıyor. Mevlevîlik´teki önemli şahsiyetlerin hayatlarını ana hatlarıyla okura aktaran Sahîh Ahmed Dede, zaman zaman bazı şehirlerin kuruluşu ve kuruluş sebepleri ile ilgili bilgiler de veriyor. Bütün bunlar dikkate alındığı takdirde eser, ´Bu Ülke´nin sosyal ve
Tükendi
Bu kitapta, din ve sosyal değişim ilişkilerinin karşılıklılığı esasından hareket edilmektedir. Evrimci, pozitivist yaklaşımların din-toplumsal değişme ilişkilerinden bahs ederken, daha ziyade toplumu ve toplumsal değişimi baz alarak "toplumsal değişim dini nasıl etkiliyor?" sorusunu sorduklarına ve ona göre hareket ettiklerine işaret etmek gerekmektedir. Hâlbuki bu sorunun yanında bir de "Acaba din sosyal değişimi nasıl etkileyebilmektedir?" sorusunu sormak gerekir. Ejder Okumuş´un çalışması bu sorunun ceva
Genel itibarıyla, "Hayırları izhar, şerleri izmar etmemek" şeklinde formüle edilen ve kınayanın kınamasına aldırmamak esası üzerine kurulu olan Melâmetîlik, Türklerin İslâmlaşma sürecinde hatırı sayılır derecede varlığını hissettiren Horasan sûfîliğinin temel özelliğini oluşturmaktadır. Bu bakımdan anılan düşünce ve hareket, Türk din ve tasavvuf tarihi açısından ayrı bir önemi haizdir. Bu yönüyle eser, sadece tasavvuf ilmine değil, tarih, kültür tarihi ve sosyolojiye de önemli malzemeler sunmaktadır.
İslâm düşüncesinin sahip olduğu zenginlik ve çeşitlilik yapılan her yeni çalışmayla günden güne daha iyi anlaşılmaktadır. İslâm düşüncesi tarihinin en göz alıcı dönemlerinden biri olan 11. yüzyılda yaşayan ve Mutezile´nin ´kadılar kadısı´ olarak andığı Kadı Abdulcebbar da İslâm ilim ve düşünce tarihinin en ilgi çekici simalarından biri olagelmiştir. Bu Eser, Kadı Abdulcebbar´ın´ın el-Muğni adlı ansiklopedik eserinin eş-Şer´iyyat başlıklı fıkıh usulüyle ilgili görüşlerini topladığı cildinin tercümesidir. Mut
Tükendi
Türk Toplumu, küreselleşmenin getirdiği yaygın ve yabancı kültürün taklidi ile mi yaşayacak ya da kendi kültürü sandığı bir takım uygulamalara sarılarak yaşayışını, daraltma ve zorlamalara mahkum mu edecektir? Kitap iki asırdır İslâm toplumlarının gündeminden hiç çıkmayan, her zaman güncelliğini koruyan bu sorunun değişik yönlerine hadisler ışığında bir cevap arıyor. Bu çalışma, Hz. Peygamberin, Yahudi ve Hristiyanlarla ilişkilerde belirlediği bir takım yasakların özünü tespit etmekte ve sınırlarını belirle
Tükendi
İslâm düşünce okullarının, bir açıdan nass ile akıl arasındaki ilişkiye dair ortaya koydukları farklı yaklaşımlara göre şekillendikleri söylenebilir. Nassların anlaşılması noktasındaki farklılıklar bu okulların merkeze aldıkları düşüncelerle doğrudan ilişkilidir. Örneğin; halku´l-Kur´an meselesi Ehl-li Sünnet ve Mu´tezile açısından, bu konunun en tipik örneklerinden biridir. Bu kitap, İslâm düşünce okullarının oluşumundan, dilin ve anlamın doğasına ilişkin birçok önemli ve sorunlu alanda ufuk açıcı yeni yak
Tükendi
Bir çok din, dünyaya ve hayata dair sorunları azizlerin kişilikleri ve menkıbeleri üzerinden dile getirmiştir. Azizler dinî söyleme göre kendilerini bütünüyle öteki´nin hizmetine adayan kimselerdir. Edith Wyschograd´a göre, kişisel hevanın azizlere özgü bir biçimde bastırılışı ahlâkî varoluşun mihenk taşıdır ve ahlâk tasavvurları için postmodernizm içinde bir yer açar. Wyschograd´ın kitabı modern öncesi dönemlere ait menkıbelere nostaljik bir dönüş değil fakat azizlere özgü, ´öteki´ hatrına sahiplenilen aşı
Tükendi
Modernliğin sözde meşruluğunun ötesine uzanıp baktığımızda, şimdi modern boyayla boyanmış birçok düşüncenin çok daha farklı kaynaklardan, daha kadim kaynaklardan süzülüp geldiğini görebiliriz. Varlık Zinciri, okuyucuyu işte bu açıdan hayli sarsacak bir eser. Köklerini Platon´da bulan, daha sonra Neoplatonistler ve Skolastikler aracılığıyla Orta Çağlar ve modern çağların ilk dönemlerinin felsefesine ve teolojisine damgasını vurmuş bir düşüncenin izini sürüyor. Kitabın en dikkat çekici yönü, Batılı Tanrı anla
Tükendi
17. yüzyılın ikinci yarısında ve 18. yüzyılın ilk çeyreğinde yaşayan İsmâil Hakkı Bursevî, eserleri vasıtasıyla etkisi günümüze kadar ulaşan velûd mutasavvıflardan birisidir. Üftâde ve Hüdâyî´den sonra Celvetiyye tarîkatının en meşhur simâlarından biridir. İsmâil Hakkı, alet ilimleri sayılan dil ve edebiyat ile tefsir, hadîs, fıkıh, kelâm gibi İslamî yüksek ilimlerle ilgili eserler vermiş çok yönlü bir mutasavvıftır. Bu çalışma, Bursevî´nin hayatı, eserleri ve özellikle de tasavvufî tarafıyla ilgili geniş b
Tükendi
Her düzeyde çarpışma ve mücadele içinde bulunan bir dünyada barış ve huzur arayanlar, önce maneviyat ile bilimi uzlaştırmaya yönelmişlerdir. Batı?da ve kullandıkları tanımlar ve kavramların pek farkında olmayan Batılılaşmış Doğulular?da revaçta olan Yeni Çağ zihniyetinin bir özelliği olan bilim-maneviyat "harmonisi", bugünün dünyasında kafaları iyice karıştırmıştır. Makaleler II adlı bu derlemede Nasr, bilim, İslâm bilimi, hikmet ve maneviyat gibi kavramlardan hareketle belli başlı İslâm düşünürlerinin bu k
Tükendi
Reneé Weber bu eserde, bilim ve mistisizm arasındaki atkıyı örmeye yönelik diyaloglar gerçekleştiriyor. Bu kışkırtıcı ve düşündürücü konuşmalar Stephen Hawking´ten Dalai Lama´ya, Krishnamurti´den David Bohm´a kadar bir zamanlar sıradışı kabul edilen, ama şimdi alanlarında belirleyici paradigmaların sahibi olan kişilerle yapılmıştır..
Tükendi
İbrâhîm Gülşenî, içinde yaşadığı bölgedeki siyasî istikrarsızlıktan büyük ölçüde etkilenmesine rağmen, kendi adına nisbet edilen Gülşeniyye adlı şubeyi kuran ve pek çok eser kaleme alan mühim bir mutasavvıftır. Gülşenî´nin hayatı, Akkoyunlu, Memluk ve Osmanlı devletlerinin tasavvuf ricaliyle ilişkileri konusunda önemli bilgiler de sunmaktadır. Ayrıca Gülşenî´nin hayatı, toplumda siyasetin dışında bir rol üstlenen tasavvuf ricalinin, siyasetle doğrudan uğraşmasının veya uğraşıyor görüntüsü taşımasının doğurd
Tükendi
Bu kitapta bir araya getirilmiş yazılar, bizi kendi havasıyla kuşatan entellektüel ve bilimsel kaygılarla, dünya gerçeğinin farklı ritimleri ve değişik kesitlerine bütüncülük zaviyesinden yaklaşma cehdinin ürünleri olarak algılanabilir. Burada, insanî Ben ve onun tekevvün demetlenişini tanırken, kesinsizlik ve tesadüflere zar atılmaz; bilakis insan, iç realitesine ve dış varlık alanlarına doğru, gözden geçirilir; onun hakkında kusursuz bir tablo elde etmenin imkanı sınanır...
Tükendi
Modern felsefenin Türkiye´ye girişi ve taraftar bulmasının tarihi, yaklaşık iki asır öncesine, sarsırmalar ve yıkılışlar devri olan meşrutiyet dönemine kadar gitmekte. Bu dönemin münevver ilim adamları içerisinde en mühim ve en velûd simâlardan birisi de İzmirli İsmail Hakkı. Bayram Ali Çetinkaya, hem Osmanlı hem de Cumhuriyet dönemlerinde düşünen ve eleştiren yapısıyla, bilim ve felsefe alanında önemli bir otorite sayılan İzmirli´yi, alanındaki, bu tek kapsamlı çalışmayla okuyucuya tanıtıyor.
Tükendi
İnsanoğluna göre kazaların, hastalıkların ve felaketlerin; kasırgaların, hortumların, fırtınaların ve deprem dalgalarının müsebbibi O´ydu... Pekiyi bir insanın, bir an ödüllendiren ve inayet eden ve bir başka an da hiç sebep yokken felaketleri, kazaları ve ölümü üzerine salan bir Tanrı´yı sevmesi mümkün müdür? Sonsuz Yol sınırsız, ezelden ebede varolan bir Allah ile başlar. Sonsuz Yol´un temel önermesi Allah ya da O´nun yaratıklarının herhangi bir parçasında bir kusur olmadığıdır, hem de hiç... Allah kusurs
Tükendi
"Günümüzde edebi tenkidin bir çeşit Babil kulesi olduğu" şeklinde söz, nisbeten doğru olarak söylenmiştir. Hatta daha doğru bir ifadeyle, sadece edebi tenkidin değil "akıl binası"nın tamamının bir Babil Kulesi olduğu da söylenebilir. Bunu doğru olarak kabul ettiğimiz takirde, şu önemli sorunun sorulması gerekir: Muhtelif seslerin sebep olduğu karışıklıktan nasıl kurtulabiliriz? Bu sorunun cevabını, kendisinden birçok sonuç çıkarılabilecek ve değişik manalarda yorumlanabilecek olan"babil" mecazında bulmak g
Tükendi
Siyasi ve idari yapıdan edebiyata, şehircilikten yargı müessesine, yaşam standardından alimlere; sosyal hayata dair her alanda tüm dünya coğrafyasına yayılmış bir medeniyetin birikimlerini derleyen Adam Mez, yaşadığı döneme kadar Batı´da birikmiş matbu ve mahtut Arapça malzemeyi Avrupa ve Doğu dillerindeki eserlerle de zenginleştirerek çok renkli bir text sunuyor. 29 ayrı başlıkta 4./10. yüzyılın hiç de yekpare olmayan renkli atlasını gözler önüne seren Mez´in İslâm´ın Rönesansı ismiyle meşhur, bir çok dile
Tükendi
Hayatının merkezî noktası ´Tanrı´ olan Simon Weil´e göre, kişinin, hayatının hiçbirşeyi sorgulamadığı kayıtsız bir iman içerisinde geçirmektense bir ateist olması daha iyidir. Ona göre "Tanrı, yokluğundan duyulan acıyı tatmadan anlaşılamazdı. Bir refleksler bütünü, göreneklerin kutsaması, toplumsal bir alışkanlıktan başka bir şey olmayan bu tür kayıtsız bir din, uyuşturucu türden bir inancın rahatlığıdır. Böyle bir iman neye inanıldığının bile bilinmediği birşeydir; çünkü kendisini sorgulamamıştır bile."
İslam Felsefesi Tarihi´nde yer alan temel akımlarından biri de İşrakîlik´tir. Bu akımın felsefi anlamda ilk temsilcisi Şihabeddin Sühreverdî´dir. Sühreverdî, meşşailerin kıyas ve çıkarım yoluna keşf ve sezgiyi de katarak kendi metodunun tamamlar. Ona göre hakikat yolcusu, hem kıyas ve çıkarıma hem de keşf ve sezgiye dayanmalıdır. Nitekim o Telvîhât, Mukâvemât, Meşâri gibi temel eserlerinde, kıyas ve çıkarım yolunu takip etmiş, Hikmetü´l-İşrâk adlı eserinde ise her iki yola da bağlı kalmıştır.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 561 kayıt bulunmuştur Gösterilen 500-520 / Aktif Sayfa : 26