Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 354 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Fiziğin hayatımızdaki yerini öğrenebilmek için tarihsel serüveni okuyup bilmek gerek. Prof. Dr. Zeki Tez´in elimizdeki kitabı Fiziğin Kültürel Tarihi işte böylesi bir bilme yolculuğuna çıkarıyor bizleri.Eskiçağ´dan günümüze fiziğin evrimi, keşifler ve buluşlarla alınan yol; fizik biliminin gelişmesine katkıda bulunan bilim insanlarının yaşamöyküleri ve deneyimlerinin oluşma seyri bu kitabın ana eksenini oluşturuyor. "Cisimlerin iç yapılarında bir değişklik yaratmaksızın onların özellik, durum ya da hare
Tükendi
İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarıyla birlikte, savaşın galipleri hiç de alışık olmadıkları bir oyunun içerisine sürüklenmekteydiler. Tanımlaması oldukça güç, daha önce hiç oynanmamış bir oyundu. Perdeyi Doğu Avrupa'da açanların nerede ve nasıl kapanacağını bilemeyecekleri bir oyun. Soğuk Savaş adını alacak olan bu oyun, dünya siyasetini uzun bir süreliğine esir alarak gerek ABD'yi, gerekse de SSCB'yi büyük bir umursamazlıkla uzak coğrafyalarda sonu belirsiz maceralara sürüklemekten geri kalmayacaktı. Cangıll
Tükendi
Yaşam, ölüm, özgürlük, mutluluk, inanç... bunlar felsefenin önemli konuları. Peki yemek nasıl felsefenin konusu olabilir? Yaşamak için yemek gerekir, buna kuşku yok. Hayvandan farklı olarak insan yemeğini hazırlar, yiyeceklerini pişirir, yemek yapar. Yemek yemek evrensel ve ihtiyaç gereği bir olgudur ama sofra adabı her zaman kültüre özgüdür, her birinin farklıdır. Doğal ve hayvani yemek yeme ihtiyacını dizginleyerek insanlar yemeğe dair arzularını besleyebilir ve gerçek gurmeler olabilirler. Hiç durmadan y
Tükendi
Anne babalar emreder, çocuklar itaat eder; bu durumdaki ilişki doğaldır. Ama başka yerlerde böyle değildir. İnsanlar patronlarına, yasalara, yöneticilere itaat eder; toplumsal düzen böyle korunur. Peki ama neden itaat etmeli ve ne kadar etmeli? Toplumda ne tür bir itaat, karar verme kapasitesini etkilemez, düşünülmüş bir itaat ve özgür rıza göstermedir? Çünkü itaat ettiğimiz gibi iktidar gücünü toplumun çıkarına ters bir şekilde uygular ve yasalar adil omaktan uzak, zarar vericiyse itaat etmeyi bırakabiliri
Tükendi
Bir romancı iki çocuk ve onların ağabeyleri ile konuşmaktadır. Kurgusal olanın perde arkasında olup bitenlerin ortaya döküldüğü samimi bir konuşmadır bu. Yazarken türetmenin ve hafızanın rolü nedir? Yazar ne üzerine çalışır? İçinde çocukluğundan ne taşır?... Neden roman yazarız? Hayatta olup bitenleri daha iyi anlamak için. Uydurulmuş hikayeler gerçek hikayeleri daha net bir şekilde görmemize ­yardım eder. Neden roman okuruz? Sözcükleri imge ve duygulara dönüştürme mutlak özgürlüğünü okuyucuya veren bu gü
Tükendi
Hepimiz bir yerlerde yaşıyoruz. Kimileri göçebe ama insanların çoğunun yaşadığı bir yer var -biraz bizi biz yapan, olduğumuz kişi olmamıza alan tanıyan kendimize ait bir yer. Fakat insan sadece kökenleri, ait olduğu millet, yaşadığı mekanla tanımlanmaz... Yetişkin olmak kimi zaman çok uzak başka yerler görmek, hem farklı hem de birbirini tamamlayan yerler gezmek, kendini başka yerler ya da başka çağlarda var olmuş bilgi ve birikime açık tutmak demektir. Geçmişimiz yoksa geleceğimizi de inşa edemeyeceğimiz
Tükendi
Görünüşte hikaye anlatmaktan daha kolay bir şey yoktur. Dünyaya dair sayısız hikaye vardır ve bunlara her toplumda, her dönemde rastlarız. Gerçek olduğu iddia edilen tarihi anlatıların aksine bunlar daha önce gerçekleşmemiş, uydurma hikayelerse bunlara kurmaca denir. Fakat ister kurmaca ister geçmişte yaşanmış hikayeler olsun bunların ortak noktası anlatma eylemidir. Aynı şekilde geçmişte gerçekleşmiş şeyler de anlatılabilir. Deneyimlerimiz zaman içerisinde gerçekleşir ama bunu iyi anlayıp kabul etmemiz içi
Tükendi
Evren nereden çıktı? Evrenin bir başlangıcı var mı? Bir sonu olacak mı? İnsanlar neden ortaya çıktılar? Bu sorular uzun zamandır bizi meşgul ediyor, en gizemlisi olan başlangıca dair sorular yanıtlanmayı bekliyor. Bilim sayesinde evrenin tarihini 13,7 milyar yıla, big bang dediğimiz o çok yoğun ve çok sıcak aşamaya kadar çıkarabiliyoruz. Fakat bu, bizim hayal ettiğimiz gibi, var olan her şeyi yaratan ilk patlama değil. Bu sıfır noktasını tarif edebilir, düşünebilir, nereden kaynaklanmış olabileceğini anlata
Tükendi
İnsanların kimisinin özgür kimisinin özgür olmaması nasıl mümkün olur? Etrafındaki onca insan köle gibi görünürken içlerinden birinin özgür olduğu nasıl belirlenir? Özgürlük dışarıdan görünen bir şey midir? Öyle olsaydı özgür zihinler uzlaşmaya mesafeli oluşlarıyla, kendi istediklerini yapma küstahlıklarıyla hemen tanınabilirdi. Özgürlük daha ziyade içsel bir deneyim değil midir? O halde özgür olmak etki altında olmamak, mantığıyla karar vermek, kendisinden başka kimseye bağlı olmamaktır. Peki hangi şartlar
Tükendi
Karma sözcüğü aslında kız ve erkek çocuklarının aynı sınıflarda eğitim görmesi anlamına geliyor. Eğitimde bu karma düzen gerçeğini gözden geçirelim, iki cinsin çocukluk ve ergenlik dönemi boyunca bir aradalığına bakalım: gece ve gündüz gibi ayrıdırlar. Bu sonraki hayatın bir imgesi, toplumsal gerçekliğin bir aynası mıdır yoksa çocukluğun zaman ve mekanının bir ayrıcalığı mıdır? Karma düzen nedir: bir ilerleme, bir deneyim, bir değer midir? Her halükarda toplumsal, kentsel ve diğer karışıklıkları anlatmak iç
Tükendi
Gülmek öylesine gündelik ve öylesine sıradan bir deneyim ki nadiren ciddi bir mesele olarak ele alınır. Dolayısıyla filozoflar tarafından pek de dikkate alınmaz. Fakat öyle sorgulamalara neden oluyor ki! Bedenle nasıl bir ilişki kuruyor? Bireysel bir kahkahadan kolektif bir zincirden boşanmaya geçiş nasıl anlamlandırılmalı? Gülmek, mizah ve dil arasında nasıl bir ilişki vardır? Gülmek nasıl bizi çocukluğumuza götürür? Kimi zaman çarpıcı ve özgün metin bu önemli soruları bürlesk sinemadan (Buster Keaton, Cha
Tükendi
İnsanla ilgili sorulardan en gizemlisi onun iç dünyasına yönelik olandır. Ruh, hareket halinde olan istemek, düşünmek, hissetmek, hayal etmek gibi zihinsel etkinliklerin bir bütünüdür. Zihnin farklı unsurlarını bir arada tutmanın bir şeklidir. Hareketsiz olmayan ruh her zaman etkin bir haldedir; bizi oluşturan şeyleri bozar ve başka türlü yeniden yapar, görevi budur. İçimizde uzanıp durmaz, yarattığımız şeyin içindedir. Hayatımızı yansıtan şeyleri yerine getirmek, ne başkasından ne kendinden korkmak, içimiz
Tükendi
KÖTÜ OLMAK İÇİN İYİ NEDENLER "Kötü" nedir ya da kötü kimdir ve neden kötü olmuştur? Soru oldukça karmaşık. Kötülük en büyük gücünü nefret ve küçümsemeden alır ama bir seçim de olabilir. "Kötü insan"ın sadece acı çektirmek, üzmek, alay etmek alışkanlığı yoktur; bundan üzüntü duymaz ve bunun "sorumluluğunu" alır. Peki ama, haklı olarak, kötülük yapma seçiminde bulunmak da mümkün müdür? Felsefede kesin olan bir şey vardır: İyi nedenlerimiz olsa da hayatta insanlara üzüntü vermekten başka yapabileceğimiz şeyler
Tükendi
Zamanın çok hızlı ya da çok yavaş geçtiğini söyleriz. Zamanımız olduğunu (ya da olmadığını) söyleriz. Artık olmayan geçmişten, henüz gelmemiş gelecekten ve hali hazırda kaçırdığımız şimdiki zamandan bahsederiz... Zamanın içinde yaşarız ama gerçekten ne olduğunu biliyor muyuz? Mevsimlerin döngüsünden hayatın farklı dönemlerine kadar değişen her şey, zamanın geçişi diye adlandırdığımız şeyin şahididir. Bizi bu adım adım takip eden, şairlere ilham veren ve filozofları düşüncelere sevk eden bu görünmez yoldaş
Tükendi
Yaşadığımız her şeyin ilk kez bizim başımıza geldiğini sanmak gibi bir alışkanlığımız vardır. Eğer geçmişe dair birazcık bir şeyler kulağımıza çalınmışsa, bu kez de, her şey eskisi gibi, hiçbir şey değişmiyor diye düşünmeye eğilimli oluruz. Oysa ne hayat bizimle başlamıştır, ne de her şey tekrarlanarak gitmektedir. Bunu anlamamız için geçip gitmiş olanların gözümüze, aklımıza, deneyimimize sokulması gerekir. O zaman kendi yaşadıklarımızla eskiden yaşanmış olanlar arasındaki benzerlikler ve farklar görünür v
Tükendi
Köy Enstitüleri 17 Nisan 1940'ta kuruldular ama 1946'dan başlayarak, kapatıldıkları 1954 yılına değin kapanış sürecine sokuldular. Demek ki onların dillere destan kimlikleri 6 yıl süren kısacık bir zaman diliminde oluşturuldu. Üstelik bu yıllar; faşizmin dünyayı kasıp kavurduğu, Türkiye'de tek partili, milli şefli dönemin yaşandığı, "Türkçü-Turancı akımların altın çağı" diye tanımlandığı yıllardı. Öyleyse bu kurumlar; Milli Şef İnönü'nün desteğinde kurulmuşlar ve yine onun siyasal erkin doruğundaki varlığı
Tükendi
Köy Enstitüleri 17 Nisan 1940'ta kuruldular ama 1946'dan başlayarak, kapatıldıkları 1954 yılına değin kapanış sürecine sokuldular. Demek ki onların dillere destan kimlikleri 6 yıl süren kısacık bir zaman diliminde oluşturuldu. Üstelik bu yıllar; faşizmin dünyayı kasıp kavurduğu, Türkiye'de tek partili, milli şefli dönemin yaşandığı, "Türkçü-Turancı akımların altın çağı" diye tanımlandığı yıllardı. Öyleyse bu kurumlar; Milli Şef İnönü'nün desteğinde kurulmuşlar ve yine onun siyasal erkin doruğundaki varlığı
Tükendi
Mesleğe yeni başlayan eğitimcilerimizin "sudan çıkmış balık" duygusunu büyük oranda hafifletecek, özdeşim kurabileceği, kendinden daha emin bir başlangıç yapmasına olanak sağlayacak rehber niteliğinde bir kitap olmuş sevgili meslektaşım... Kitabı okuduğumda bana ilk yaşattığı duygu, meslek hayatına doğru adımlarla başlamak ve aynı güven duygusuyla devam edebilmek adına diğer meslektaşlarımıza ışıklı bir yol kitabı, adeta bir pusula.. Attığın her adımın başarıya çıkması temennisiyle... -Eğitimci Gelişim Uzm
Tükendi
John Shea, İnsan Evriminde Taş Aletler'de insanımsıların teknolojik izlemlerinin, son üç milyon yıl boyunca bugünkü insan olmayan primatlar arasında görülen nadir alet kullanımından, insanlara özgü zorunlu bir alet kullanımına doğru değiştiğini ileri sürüyor. Tarih öncesi yontma taş buluntuların insan evrimi süresince nasıl değiştiğini inceleyen yazar; bugünkü insanların ve insan olmayan primatların alet kullanımını karşılaştırarak, belirgin insan davranışları geliştikçe arkeolojik yontma taş buluntuların
Tükendi
Bu kitap, ilköğretim-lise matematik olimpiyatlarına hazırlanan öğrencilere, matematik bölümünde okuyan lisans öğrencilerine ve matematik sevdalılarına hitap etmektedir. Kitabın diğer popüler matematik içerikli kitaplardan farkı, dil ve içerik bakımından öğrenciyi cesaretlendirmesidir. Genellikle olimpiyat sorularının olduğu kitaplardaki gibi sadece cevabın verilmesi kolaycılığına kaçılmamış, her soru ve yanıtta zihinleri tatmin edecek ayrıntılara da inilmiştir. Kitaptaki makaleler birbirinden bağımsız ve
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 354 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1