Mevlana İdris'in yazdığı 12 kitaplık masal serisi, okumaya yeni başlayan çocuklara hitap ediyor. Her kitabın bir hayvan kahramanı bulunuyor ve her biri farklı bir meslekle karşımıza çıkıyor. Seçtiği meslekle ilgili değişik maceralar yaşıyor ve sonrasında bir ders alıyor.

Osmanlı saray teşkilatı içinde Harem-i Hümâyûn'un kavram olarak hem somut (fiziki7mimari) hem de soyut birer karşılığı vardır. Fiziki bir yapı olarak Harem-i Hümâyûn, padişahın, aile üyelerinin ve onlara hizmet eden cariyelerin yaşadıkları, dışa kapalı bir mekânı temsil ederken, mimari olarak incelendiğinde Osmanlı saray teşkilat, teşrifat ve âdâbın tüm izlerinin, mekâna yansıdığı görünür. Harem ve Harem-i Hümâyûn kavramlarının soyut anlamı ise çoğu kez dikkatlerden kaçar. Harem kelimesi Osmanlı sarayı içi

"I attribute the information I have given about the state ofEnghsh and French graves in Gallipoli Peninsula mostly to the personal observations I made during my last visit to Çanakkale in the second half of the last March. The graves are in their original state as they were when English and the French left here (...) it.is a fact that some of the graves were opened; those obviously belonging to the commissioned ofûcers that one can understand from their rich ornamentation. Hovvever, I have learnt that these

Üsküdar İstanbul'un incisidir. İstanbul'un ruhunu oluşturan unsurlar sıralanırken Üsküdar kendine ilk sıralarda yer bulur. Tarihi önemi, sosyal ve kültürel dokusu Üsküdar'ı vazgeçilmez kılan unsurların başında gelir. Geçmiş ile gelecek, gelenek ile modernlik Üsküdar'da bir arada yaşamaya devam etmektedir. Çocukluk ve gençlik yıllarını geçirdiği Üsküdar'ı bu kitapta anlatan Burhan Felek, anılarını ve izlenimlerini okuyucusuyla paylaşıyor. Üsküdar'daki sosyal hayat, ilçedeki belli başlı mekânlar, mahallenin

Neler varmış, neler yokmuş, neler olmuş... düşüncesiyle kaleme alınmış İstanbul Hikayeleri'nin başlangıcı 1943-1945 yıllarına, daha doğrusu İkinci Dünya Savaşı'nın sosyal dengeleri altüst ettiği yıllara dayanıyor.

Bu bir destan Rüyası sekiz asır sürdü. Ve 29 Mayıs 1453 günü gerçek oldu. Fatih Sultan Mehmed ve askerleri. Güzel emir ve güzel askerler... Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, ?İstanbul Fetih ve Fatih" adlı eserinde İstanbul'u, kutlu fethini ve onun şanlı tarihini anlattı. Fethin Kahramanları" adlı eserde ise, komutan, alim, derviş, serdengeçti, alperen olarak orada bulunan ve kutlu müjdeye nail olan askerlerin, Peygamberin kutlu hadisinde belirtildiği üzere ni'mel ceyş'in, yani o güzel asker

A. Süheyl Ünver'den; "Fatih Sultan Mehmed'e mânen sunulmak üzere" "... İstanbul bütün Türk tarihinin, Türk coğrafyasının bir terkibi, bir hülasası ve tecellisi olmuştur. Bu idrak, beni gün geçtikçe sarmaya ve İstanbul'a bağlamaya başladı. Anladım ki hakiki vatan ve insanı mesud edecek tek yer bu vatanın ruhunu teşkil eden bu şehirdir." 88 yıl süren ömrünü 14 Şubat 1986'da İstanbul Kalamış'taki evinde tamamlayan A. Süheyl Ünver, hayatını okumak, araştırma yapmak, ders vermek, hekimlikte bulunmak,

Çanakkale, Birinci Dünya Savaşı'nın belki de en etkileyici cephesiydi. Sonuçlarıyla harbin geleceğini şekillendiren, birçok ünlü komutanı tarih sahnesine sokan; rejimlerin yıkılmasına, haritaların değişmesine, dünyanın yeniden biçimlenmesine doğrudan etkisi olan Çanakkale Savaşı tarihe birçok yönüyle geçti. Şimdi, Çanakkale Savaşı'nın bambaşka yönlerini de keşfediyor tarihçiler, araştırmacılar. Hem de bir asır öncesine ait, bugüne kadar gün yüzüne çıkmamış belgeler ışığında. İşte o belgelerden bazıları... Ç

I. Justinianus (527-565) tarafından Bizans imparatorluk projesinin en önemli simgesi olarak yaptırılan Ayasofya, gerek Bizans gerekse dünya mimarisinin şaheserlerinden biri olarak kültür tarihindeki yerini almıştır. Tarihi ve mimari özellikleri bakımından önemli bir yere sahip olan Ayasofya'ya geçmişten günümüze gelinceye kadar sözlü kültür geleneği de ilgisiz kalmamıştır. Sözlü kültür geleneği içerisinde Bizans, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti döneminde Ayasofya etrafında pek çok efsane teşekkül etmiştir. İ

Üç boyutlu parçalardan, soru kartlarından oluşan "İstanbul'un İncisi: Kız Kulesi" kitabı; planlaması, kesimi, yapıştırması ile tamamen Türkiye'de yayına hazırlanan ilk 3 boyutlu çocuk kitaplarından biri olma özelliği taşıyor. 4-8 arası yaş grubuna hitap eden kitapta, Kız Kulesi'nin tarihi serüveni anlatılıyor. Niçin ve kim tarafından yaptırıldığına, ne aşamalardan geçtiğine dair pek çok bilgi veriliyor. Sayfalarda yer alan ceplerdeki soru kartları sayesinde öğrenilenler pekiştiriliyor ve interaktif bir oku

Kartalların Kurduğu Şehir; Uğur Aktaş'ın anlatımı ve Volkan Akmeşe'nin çizimleri ile çocuklar için "İstanbul Efsaneleri" serisinin ikinci kitabıdır. "İstanbul Efsaneleri" serisindeki tüm hikâyeler, kimi yazılı, kimi sözlü kaynaklarda yüzlerce yıldır anlatılan efsanelerden derlenmiş, ana konuya sadık kalacak şekilde çocuklar için yeniden anlatılmıştır. Bu kitap, Üsküdar Üniversitesi tarafından 7 yaş ve üstü çocuklar için tavsiye edilmiştir.

2-4 kişiyle oynanabilen oyunla çocuklarda yaşadıkları veya ziyaret ettikleri İstanbulun tarihi hakkında merak uyandırmak, onları araştırmaya ve öğrenmeye teşvik etmek amaçlanmaktadır. 1453 İstanbulun Fethi Eğitici Oyun Kartları İstanbul, Fetih, Fatih Sultan Mehmed, Dönemin Şartları ve Panorama1453 Tarih Müzesi isimli beş gruptan oluşmaktadır. 30 karttan oluşan oyunda toplam 60 soru bulunmaktadır. 1453 Eğitici Oyun Kartları, okullarda tarih derslerinde, İstanbul derslerinde destekleyici materyal olarak d

Im Emre, I am 9 years old. I visited the Panorama Museum with my family and learn so much: Istanbuls 7 hills, why this museum is called Panorama, the poems that Fatih Sultan Mehmed wrote and who his teacher were?... If you are a curious kid like me, Panorama 1453 History Museum is waiting for you

Toprak üzerinde işleme ve düzenleme çalışmaları harita ve haritacılığın ortaya çıkmasına neden olmuştur. Haritalar, tarihin her dönemi için son derece önem taşıyan görsel malzemelerdir. Haritalar uygarlığın gelişmesi ve ilerlemesine katkıda bulunan unsurlardandır. Bu sebeple yapıldıkları ilk günden bugüne kadar önemini korumuşlardır. XV. ve XVI. asırlar Osmanlının zirve dönemleridir. Bu dönemde yöneticiler siyasî, askerî, idarî ve kültürel yenilikleri izlemiş, müspet ilimlere önem vermişlerdir. Bu ilimler

Osmanlı Devletinin parçalanma ve çöküş süreci içinde bulunduğu bir dönemde padişah olan Sultan II. Abdülhamid, hakkında en çok konuşulan ve günümüzde bile üzerinde tam olarak anlaşma sağlanamayan bir padişahtır. Sultan II.Abdülhamid, bağımsızlık isteğiyle bayrak açan azınlıklara karşı verdiği mücadele ve iç siyasette merkezi idareyi güçlendirmek amacıyla uyguladığı politikalar sebebiyle muhaliflerinin bir numaralı hedefi haline gelmiş, bir çok suikast girişimine maruz kalmıştır. Sultan II. Abdülhamid ile

Lale Devri Ressamı Vanmourun Çizimleriyle Osmanlılar Kıyafet Albümü, Jean-Baptiste Van Mourun, Fransız Büyükelçi M. de Ferriolun emriyle çizdiği ve padişahtan başlayarak, yönetici sınıfa mensup kişileri, saray görevlilerini, Osmanlı toplumunu oluşturan farklı etnik grupları ve din adamları gibi önemli tipleri yansıtan resimlerini içermektedir. 102 adet resim ve bunlara ait açıklamaları barındıran kitap, M. De Ferriol 1711 yılında Parise döndükten sonra, yine Ferriol tarafından Fransa Kralı XIV. Louise sunu

Bûhûrîzâde Mustafa Itrî Efendi, mûsikimizin en önemli isimlerinden birisidir. Mûsikinin yanı sıra edebiyat ve hat sanatında da ürünler veren Itrî, çok yönlü sanatkâr kişiliği, araştırmacı ve yenilikçi yaklaşımlarıyla adeta bir ekol haline gelmiştir. O, eserleriyle hem kendi dönemini hem de sonraki mûsiki yönelimlerini ciddi bir biçimde etkilemiştir. Bu yüzden Itrî, mûsikimize yön veren ve gelişiminde payı olan önemli bestekârların başında anılır. Hatta birçok otorite, klasik Türk mûsikisinin büyük bir atıl

Batılıların, Doğuyu anlama kaygısıyla hazırlanmış kitap, 18. yüzyılın başında Avrupa insanının, Osmanlı coğrafyasına olan yaklaşımına dair ipuçları veriyor. Eser, Jean-Baptiste Van Mourun, Fransız Büyükelçi M. De Ferriolun emriyle çizdiği ve padişahtan başlayarak, yönetici sınıfa mensup kişileri, saray görevlilerini, Osmanlı toplumunu oluşturan farklı etnik grupları ve din adamları gibi önemli tipleri yansıtan resimlerini içermektedir. 102 adet resim ve bunlara ait açıklamaları barındıran kitap, M. De Fe

Rüzgâr Dede ve Küçükçekmece Gölü; Uğur Aktaş'ın anlatımı ve Volkan Akmeşe'nin çizimleri ile çocuklar için "İstanbul Efsaneleri" serisinin üçüncü kitabıdır. "İstanbul Efsaneleri" serisindeki tüm hikâyeler, kimi yazılı, kimi sözlü kaynaklarda yüzlerce yıldır anlatılan efsanelerden derlenmiş, ana konuya sadık kalacak şekilde çocuklar için yeniden anlatılmıştır. Bu kitap, Üsküdar Üniversitesi tarafından 7 yaş ve üstü çocuklar için tavsiye edilmiştir.