Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 8 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
1400-1600 yılları arası Coğrafi Keşifler Çağı olarak adlandırılır: Bu iki yüzyılda dünya denizden ilk defa dolaşıldı, yeni kıtalar keşfedildi, Dünya ölçeğinde ticaret başladı, denizaşırı imparatorluklar kuruldu. Denizlerde kurdukları üstünlük, Avrupalıların dünyanın dört bir yanında sömürge yönetimleri kurmasını sağladı. Örneğin Portekiz, Brezilya ve Afrika’dan Çin Denizi’ne kadar bir deniz imparatorluğu kurmuştu. İspanya ise Kuzey Amerika’dan Güney Amerika’nın en güneyine kadar egemenlik sağlamıştı. Keşifl
Tükendi
Uygarlık tarihinde yazıyı ilk kullanan Sümerler, tarihteki ilk imparatorluğu kurmuş olan Asurlar, “dünyanın en güzel kentinde” yaşayan Babilliler bu kitapta sizi bekliyor. Mezopotamya sözcüğü eski Yunancada “İki nehir arası” anlamına gelir. Anadolu’da doğup Basra Körfezi’nden denize dökülen Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki bölge tarih boyunca bu adla anıldı. Bölgenin sınırları kuzeyde Toros Dağları’ndan güneyde Basra Körfezi’ne, doğuda Zağros Dağları’ndan Batıda Suriye Çölü’ne kadar uzanır. Mezopotamy
Tükendi
Anadolu Selçuklu Devleti, Türklerin Anadolu'ya girişinden kısa bir süre sonra kuruldu. Bizans'ın zayıf düştüğü bir dönemde bu bölgeye yerleşmeleri, devlet kurmaları, ardından da yerlerini Osmanlılara bırakmaları Anadolu tarihinin 250 yıllık bir dilimini oluşturuyor. Bu kitap, tarihin bu özel dönemine merak duymanızı sağlamak için hazırlandı. Savaşlar kadar halkın günlük yaşantısı da bu kitabın konusu oldu. Anadolu Selçuklu halkının geçim kaynakları, devletin nasıl yönetildiği, sultanların ve saraylarının gö
Tükendi
Çizgilerle İstanbul
Tükendi
Kendime karşı oynamaya kalkıştığım andan itibaren, bilinçsizce meydan okumaya başlıyordum. Siyah ve beyazdan oluşan her iki ben de yarışa girişmeden edemiyordu ve her ikisi de yenmek, kazanmak için kendine göre bir hırsa, bir sabırsızlığa kapılıyordu; siyah olan ben, beyaz olan benin yapacağı her hamleyi heyecanla bekliyordu. Bir tanesi bir yanlış yapınca, öteki ben sevinçten havalara uçuyor ve aynı anda da kendi beceriksizliğine kızıyordu.
Tükendi
Ah, neler duyuyor, sezinliyor da çözümleyemiyorum. Bir şey yazmak, o duyguların içinden bir şey çıkarmak istiyorum ama bir kez ne yazmak istediğimi belirleyebilsem. Şurada -beynini gösteriyordu- bir şey var, bir şey duyuyorum ama düşlerde tutulamayan biçimler gibi, parmaklarımın arasından kaçıyorlar. Bilir misin nasıl şey? Bak şu gökyüzüne, ne görüyorsun? Maviliklerden oluşmuş bir deniz... Gözlerinle onun içine girmeye çalış. O mavilikleri yırtmak için uğraş, ne görüyorsun? Mavi... Her zaman mavi... Değil m
Tükendi
Son Söz Şu hikâyeyi yazmaya başladığım zaman bütün medeniyet dünyası Halley'in çarpma tehlikesine karşı heyecanla titreyip duruyordu. Bu korkunun pek yersiz olduğunu, bu kötülük ister gibi yayılan haberlere rağmen kimsenin başı bile ağrımayacağını önsözde temin etmiştim. İş dediğim gibi oldu. Göz korkutucular, Halley'in dünya insanlarına bir şey duyurmadan nezaketle geçip gittiğini görünce kaç zamandır yaygın bir hastalık haline giren umumi korkuyu yeniden yaratmak için dünyaya çatmak üzere yıldızın bir da
Tükendi
Mutlu Prens'in yüksek bir sütundaki heykeli şehrin bacaları üstünde yükseliyordu. Baştan aşağı ince, altın yapraklarla kaplanmıştı; gözlerinin yerinde parlak iki elmas vardı, kılıcının kabzasında da iri, kırmızı bir Yakut ışıldıyordu. Herkes çok hayrandı ona gerçekten de. Şehir meclisinin sanat beğenisiyle ün kazanmak isteyen üyelerinden biri, "Bir rüzgargülü kadar güzel..." diye fikir yürüttü; kendisi hiç de hayalperest olmadığı halde, öyle diyeceklerinden korkarak "Ne var ki o kadar faydalı değil." diye e
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 8 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1