Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 80-100 / Aktif Sayfa : 5
Edebiyatta 60. yılını geride bırakan Güven Turan’ın Toplu Şiirler (1963-1993) (YKY, 1995) kitabında yer alan; 1991 Yunus Nadi Yayımlanmamış Şiir Kitabı Ödülü sahibi Bir Albümde Dört Mevsim ayrı baskısıyla yayımlandı. Denize giren at çılgın soluğuyla dövüyor havayı suya dönüşüyor yelesi ve kuyruğu Neyi hatırlatıyor kıyıya çıkışı Bir cambaz ipten inen Silkindikçe
Kendisi de uzun yıllar Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi’nde araştırmacı olarak görev yapan Mustafa Aktar, 1868 yılında İstanbul’da kurulan rasathanenin yaklaşık 150 yıldır hangi sosyal, ekonomik ve politik koşullar altında Türkiye’nin bilim yolculuğuna eşlik ve öncülük ettiğini ele alıyor; yapılacak yeni çalışmalar için ilham veriyor. “Rasathaneler özünde bilim için oluşturulmuş birer gözlem laboratuvarıdır; ancak tarih boyunca bunun çok ötesinde bir anlam taşımışlardır. Bunun sebebi, bazı krit
Aile içi ilişkileri, toplumsal sorunları işlerken bireysel özellikleri yerli yerinde kullanıyor Şiir Erkök Yılmaz. Diyaloglardaki ustalığı kadar, sahne planları, kişilerin duygu ve davranış durumlarını verişiyle de dikkati çekiyor. Şiir Erkök Yılmaz’dan çağdaş tiyatromuza dört yeni oyun. Bir Darbe Masalı: Darbeci paşa, gönlünü bir kıza kaptırınca darbeden nasıl vazgeçiyor? Askeri darbe planlayan kuvvet komutanlarının tasaları ve aralarındaki tartışmalar bir güldürü örgüsü içinde sahneleniyor. Antika Bir Oyu
Tükendi
Mösyö Flaubert 1875 yılında, 53 yaşındayken, hayatını ele geçiren melankoli ve ölme isteğinden bir nebze olsun uzaklaşmak amacıyla iki aylığına bilim adamı dostu Pouchet’nin yaşadığı Concarneau’nun yolunu tutar... Alexandre Postel Flaubert’in Bir Sonbaharı’nda yazarın içine düştüğü maddi sıkıntıların, sağlık sorunlarının, yaşadığı uyumsuzluğun, hayal kırıklıklarının ve yazma arzusundaki tıkanmanın izinde Concarneau’da geçirdiği sonbahar günlerinin pastoral bir resmini yapıyor: Martılar, kabuk değiştiren
Döneminin tanınan gazeteci ve edebiyatçılarından Hikmet Şevki’nin 7 Nisan-10 Ekim 1928 tarihleri arasında Resimli Gazete’de tefrika edilen bu “unutulmuş” romanı, ilk kez Latin harfleriyle okurla buluşuyor. Yakacık’taki Pembe Yuva’da annesi ve teyzesiyle huzur içinde yaşayan Füsun, ailesiyle ilgili bir sırrın ona anlatılmadığından şüphelenir. Mektuplar, gazete haberleri ve ortaya çıkan tanıklarla bu sırra dair bilgiler edindikçe aşk, ihanet ve suçlarla örülü bir geçmişle yüzleşmek zorunda kalacaktır...
Sandıkta bir kıpırtı daha hissetti… Çok cılız bir ses “Pera!” diye seslendi. Hayalleri utangaç bir halde ona bakıyordu. Uzun zamandır hayallerini düşünmediğini fark etti. Onları ne de çok özlemişti! Öpüşüp sarıldılar ve birlikte düşüncelere daldılar… Saatlerce hayal kurdular: Ormana gitmeyi, bisiklete binmeyi, şarkılar söyleyip dans etmeyi hayal ettiler. Pera hep yanında taşıdığı sandığını açmaya karar verince içinden neler çıktı neler? Sezen Aksu Taşyürek’in yazıp resimlediği Pera’nın Dev Sandığı he
Minik yediuyurun battaniyesi çok kıymetli çünkü o dünyanın en yumuşacık, sıcacık ve pofuduk battaniyesi! Bir gün sincap fındıklarını taşımak için arkadaşından battaniyesini ödünç almak ister. Minik yediuyur arkadaşına yardım etmeye karar verir ve beraber battaniyenin harika özelliklerini keşfederler. Çok sevilen Uykuya Dalamayan Minik Yediuyurun Hikâyesi kitabının yazarı Sabine Bohlmann’dan yepyeni bir hikâye daha!
Kupkuru çöllerden engin denizlere, karlarla kaplı buzullardan balta girmemiş ormanlara varıncaya dek dünyamız pek çok canlıya ev sahipliği yapıyor. Bu kitabın muhteşem çizimlerle bezeli sayfalarında bulunmayı bekleyen yüzlerce hayvan saklanıyor. Büyük Hayvan Araştırması havada, karada ve denizlerde yaşayan pek çok hayvan türü hakkında ilginç bilgiler ve bulmacalarla öğrenme sürecini zevkli bir etkinliğe dönüştürüyor. Pek çok hayvan türünü keşfedeceğiniz, merak uyandıran bu etkinlik kitabı sizleri ailecek
Çağımızın hastalığı: Zamansızlık, her yere ve her şeye geç kalma korkusu... Oysa geç kalmak iyidir. Hélène L’Heuillet Gecikmeye Övgü’de çocuklukta ısrar etmek, uykusuzluk, annelik, çalışma yaşamının katı kuralları gibi olgular üzerinden zaman(sızlığ)ın hissedilen yüzlerini tasvir ediyor ve hayatı daha iyi anlamak için geç kalmaya davet ediyor bizi. “Geç kalmak tam bir saplantıya dönüştü. Öyle ki her şey bizi erkenciliğe sürüklüyor. Günümüzde çocuklar bile çocukluktan çıkmak için acele etmeliler; hızlı
Tükendi
Maveraünnehir’den Karaorman’a Sayan Dağları’ndan Sina Çölü’ne uzanan bir coğrafyada Buhara’dan İstanbul asitanelerine, Japon mabetlerine, Ortadoğu peygamber anlatılarından 20. yüzyılın büyük kavgalarına uzanan bir coğrafya ve kültür atlasında her romanında okuru şaşırtan bir dünya kuran Ömer F. Oyal son romanında ruhun karanlık bölgelerine çentik atıyor. Bahara Bir Hediye saplantının ilmek ilmek işlendiği, sıra dışı bir aşkı anlatan sürükleyici bir takıntı kitabı. “Firdevs koca Buda heykelini çevreleyen
Tükendi
Ionesco’nun 1973 yılında kaleme aldığı Yalnız Adam’da 35 yaşında, sıradan biri yüklü bir mirasa konar ve iş hayatından elini eteğini çekmeye karar verir. Yeni hayatını düzene koymaya gayret eder, artık bol bol vakti vardır ve boş vakitlerinde geçmişini, geleceğini, yaşadığı anı, hayatı, insanlık durumunu irdeleyerek varlığa ve varoluşa ilişkin içinden çıkılması hayli zor sorgulamalara girişir... Beckett’le birlikte absürd tiyatronun en büyük iki isminden biri olan Ionesco’nun tek romanı Yalnız Adam
Büyük küçük bütün okurların sevdiği sevimli karakter Kurt bu kez çocuklar için özel olarak hazırlanmış bir etkinlik kitabıyla karşımıza çıkıyor. Kurt’un Etkinlik Kitabı kısa hikâyeler, oyunlar, bilmeceler, boyamalar ve çıkartmalar içeriyor. Kurt’un maceraları devam edecek.
Tükendi
İnsanlardan uzakta, deniz kıyısında kocasıyla beraber yaşayan bir kadın, resimleriyle hayatını değiştirdiğine inandığı dünyaca ünlü bir ressamı yaz boyunca kalıp çalışması için evine davet eder: Evin yer aldığı gelgit alanının ele gelmez, gizemli manzarasının ressamı da büyüleyeceğini, bu manzaranın resmedilmesiyle hayatının anlamının açığa çıkacağını ummaktadır. Fakat ressamın uzlaşmaz, esrarengiz kişiliği ailenin huzurlu görünen yaşamındaki çatlakları ortaya çıkaracak, bu sessiz mekân hayatla ilgili temel
Tercümemi Nasıl Buldunuz? adıyla yayımlanan kitap, edebiyat tarihi açısından özel bir derleme. Behçet Necatigil’in Alman akademisyenler Otto Spies, Annemarie Schimmel, Horst Wilfrid Brands ve Avusturyalı Türkolog Andreas Tietze’yle 1940’lı yıllarda başlayıp 1970’lerin ortasına dek süren mektuplaşmaları bu isimlerin edebiyat dünyalarına ışık tutarken, zamanla gelişen dostluklara da tanıklık ediyor. Mektuplarda ülkeler ve kültürler arasında sağlam köprüler kurmuş ve olanakları ölçüsünde adeta birer “edebiyat
Silivri fire yogurt, Kanlıca yogurt, Trabzon külek yogurt, Bolu keş, Kilis Yörük yogurt, Tatar pine cone yogurt, Denizli scorched yogurt, Burdur sack yogurt, Beşikdüzü yoğurt kesmesi, Sivas peskütan, Kars creamy kurut, Hatay salt yogurt, Gesi dorak yogurt, Muğla kırktokmak... Double Cream Silivri! – Turkey’s Yogurts charts the journey and evolution of Turkey’s national food from antiquity through to modern times: yoğurt is made and consumed the length and breadth of the land from Edirne to Batman, Eskiş
Tükendi
İmparator I. Theodosius’un 395 yılında ölümünden sonra, Manş Denizi kıyılarından İran sınırına kadar uzanan geniş Roma toprakları batı ve doğu olarak ikiye ayrılır. Her ne kadar imparatorluğun batı parçası 5. yüzyılın ikinci yarısında tarihe karışsa da, Roma İmparatorluğu varlığını doğudaki topraklarında 1453 yılına kadar sürdürür. Başkenti Roma’dan Byzantion kentine (yeni adıyla Konstantinopolis’e) taşınan, zaman içerisinde Hıristiyanlaşan bu imparatorluk için “Bizans” adı, ilk kez 16. Yüzyılda Alman hüman
Tükendi
Üç ciltte tamamlanacak 100 Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası’nın ikinci cildi 1950-1980 arasının izlerini sürüyor. Derya Bengi ile Erdir Zat’ın birlikte kaleme aldığı kitap, Türkiye’de çok partili demokrasi deneyiminin ilk 30 yılından, bir yapboz tarihinin kıyılarından sesleniyor. Kitabın adı “Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar” şarkısındaki bir dizeden, “Bir haykırsam belki duyulur sesim”den geliyor. Şarkıda yeryüzünde yıldızlar kadar yalnız diye tasvir edilen bu insanlar kimlerdi? Yaşadıkları ç
Tükendi
İmparator I. Theodosius’un 395 yılında ölümünden sonra, Manş Denizi kıyılarından İran sınırına kadar uzanan geniş Roma toprakları batı ve doğu olarak ikiye ayrılır. Her ne kadar imparatorluğun batı parçası 5. yüzyılın ikinci yarısında tarihe karışsa da, Roma İmparatorluğu varlığını doğudaki topraklarında 1453 yılına kadar sürdürür. Başkenti Roma’dan Byzantion kentine (yeni adıyla Konstantinopolis’e) taşınan, zaman içerisinde Hıristiyanlaşan bu imparatorluk için “Bizans” adı, ilk kez 16. Yüzyılda Alman hüman
Tükendi
Modern İran edebiyatının en önemli isimlerinden olan Gulam Hüseyin Sâedi, bu kez Korku ve Titreme’yle gerçekçilikle büyülü gerçekçiliğin iç içe geçtiği bambaşka bir iklime götürüyor okuru. Balıkçılıkla geçinen küçük bir kıyı köyünde yaşanan gizemli olaylar yer alıyor Korku ve Titreme’de. Deniz kültürünün yaşamını biçimlendirdiği köy halkı kimi zaman komik, kimi zaman üçkâğıtçı, kimi zaman da çocukça bir saflıkla ama hep cahilce ve korkuyla hareket ediyor. Durağanlığın bile kendince bir tempo yarattığı günde
Tükendi
Süt ve Kömür, 60’lı yıllarda Ruhr havzasında fiziksel şiddet, sıkışmışlık ve zor koşullarla başa çıkma çabasıyla şekillenen hayatları betimliyor. Ben anlatıcı Simon, annesinin ölümünden sonra kendini gençlik yıllarının geçtiği evde bulur ve o günlerdeki kırılgan ilişkilere dair anıları canlanır. Baba, Schleswig’deki süt sağma taburesini yeraltındaki yıpratıcı maden işiyle değiştirmiştir, hafta sonları dans kaçamaklarıyla biraz soluk alan annenin, kocasının bir iş arkadaşıyla, misafir işçi Gino’yla ilişkisi
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 80-100 / Aktif Sayfa : 5