Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 396 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Suç ve Ceza, edebiyat dünyasında başarıyı ve ölümsüzlüğü ön sıralarda göğüsleyen bir romandır. Dostoyevski'nin yıllara meydan okuyan, hayranlık ve merak uyandıran keskin dehası romanı tepeden tırnağa kuşatmıştır. Dahi yazar, Suç ve Ceza'da okuyucularına bir kez daha insana has çatışmaları kusursuz bir gerçeklikle sunmuştur.  Neyin suç ya da neyin ceza olduğunu belirleyen nedir? Onları birbirinden ne ayırır? Toplumdaki değişken karşılığının yanı sıra insanın vicdanında nasıl karşılık bulur? Kendi soruları
Fakir bir genç olan Raskolnikov, başarılı olmasına rağmen hukuk fakültesini maddi sebeplerden ötürü yarıda bırakmak zorunda kalmıştır. Paranın; parayla ne yapılacağını bilmeyen, insanlığa parazit olan aşağılık insanların elinde iken, toplumun gelişmesine büyük katkılar sağlayabileceklerin para sıkıntısı çekmesinin yanlış olduğunu düşünmektedir. Bu yanlışlığı düzeltmek üzere yaşlı ve zengin olan bir tefeciyi ve görgü tanığı bırakmamak için onun kız kardeşini öldürür. Kimsenin kendisini görmediğini ve g
Dostoyevski’nin başyapıtlarının habercisi sayılabilecek Yeraltından Notlar, 1864 yılında yayımlanmıştır. Yeraltında, insanlardan uzakta, bilinçli bir yalnızlığa gömülmüş yeraltındaki adamın hezeyanlarıyla başlayan roman, ikinci bölümde anlatılan bir aşağılanma anısıyla devam eder. Bu anı; yeraltındaki adamın toplumla uyuşmazlığını, insanlardan uzak, münzevi bir hayata çekilişini nedenleriyle birlikte gözler önüne serer. Yeraltından Notlar, yazıldığı tarihten beri Dostoyevski’nin büyük romanlarını daha iyi a
"Taşlama yapılarak yüceltilen, kılı kırk yaran bürokrasi, ?Timsah'taki tamamlanmamış fantezinin temel konusudur. Öykünün ortamı düşseldir ve karabasana dönüşmek üzeredir. Bu seçkide, Andreyev ve Dostoyevski arasında aşinalık bulunduğu düşüncesinin keyfi olduğu hükmüne varılabilir. Bununla beraber, hazin dürtülerin ve düşman bir dünyanın teselli kabul etmediği görüşünün örtüştüğünü gözlemlemek mümkündür. Kişisel bir gerçekmiş gibi dünya anlayışımızı değiştirebilen ?Elazar' öyküsü, kendi aynasında Andreyev
“Hastalık mı suçu doğuruyordu, yoksa işlenen suç mu kendine has özellikleriyle hastalığa benzer bir şeyler çıkarıyordu ortaya?” Rus yazar Fyodor Mihayloviç Dostoyevski tarafından yazılan Suç ve Ceza yazarın olgunluk döneminin ilk büyük romanı olarak kabul edilmektedir. Yazar; tefeci bir kadını öldürmeyi planlayan, fakir bir öğrenci olan Raskolnikov’un, manevi ıstırabını ve ahlaki ikilemlerini konu almıştır. Birçok insanın yoksulluk yüzünden maruz kaldığı kötü durumları, kahramanımız bir cinayetle çözüme kav
Tükendi
Bilim ve felsefenin en temel sorunu "Öteki", özlemini duyduğumuz, ulaşmak istediğmiz üst kimlik arayışımızdır. Bu arayışın neden olduğu "öteki nevrozu" dengelenemediğinde, şizofren bir kimlik açığa çıkıyor. Golatkin`i bir gölge gibi izleyen, hayalet gibi etrafında uçuşan, "Öteki", tüm insanlığın günlük toplumsal yaşamında, hasta edici bir fren ya da geliştirici itici bir güçtür. Yayınevimizin isim babası olan Dostoyevski`nin "Öteki" romanının okurken, sanatın anlatım gücünün, bilimin ve felsefenin anlatım
Tükendi
"İnsan olmak, gerçek insan, etiyle kemiğiyle insan olmak bile ağır gelir bize. Utanırız bundan, insan olmayı yüz karası sayarız, benzeri olmayan toplumsal birtakım insanlar olmak için çabalarız. Ölü doğmuş insanlarız biz ve uzun zamandır canlı babaların çocukları değiliz, giderek daha çok hoşlanıyoruz böyle doğmuş olmaktan. Zevk duyuyoruz bundan. Çok yakın bir gelecekte bir şekilde düşüncelerden doğmanın yolunu bulacağız." Dostoyevski'nin Gogol etkisinden kurtularak kendi sesiyle verdiği ilk büyük yapıt ol
Kumarbaz, psikolojik realizmin en başarılı kalemlerinden biri kabul edilen Dostoyevski’nin kumar borcunu ödeyebilmek için yirmi dokuz günde bitirdiği, romanın ana karakteri Aleksey İvanoviç’i de kendisinden esinlenerek yarattığı romanıdır. Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen kumarbazların toplandığı kurmaca bir Alman kasabası olan Rulettenburg’da geçen roman, Dostoyevski'nin 1862’de yaptığı Avrupa seyahatinin izlenimleriyle doludur. Dostoyevski’nin de bizzat mücadele ettiği parasızlık ve kumar düşkünlüğünü
Karamazov Kardeşler, edebiyat tarihinde çok az romana nasip olmuş bir üne sahip. Klasik Rus edebiyatının dev yazarı Dostoyevski'nin bu son romanı, Rusya'nın ruhunu simgeleyen temsilcileriyle Karamazov ailesine odaklanmış, ama girmedik alan, değinmedik konu bırakmamış: din, ahlak, baba katli, şiddet, Doğu-Batı sorunu, sınıf mücadelesi, feodalizm, sosyalizm... Dostoyevski'nin, "Hiçbir romanımı bu kadar önemsemedim," dediği Karamazov Kardeşler, daha yayımlandığı tarihten itibaren kült bir eser haline gelmiş ve
Ergin Altay çevirisi, Murat Belgenin önsözü, Philip Rahvın sonsözüyle. Yazar ve dönem kronolojisiyle. Düştüğü yoksulluk çıkmazında toplum kurallarının bağından kurtulduğuna inanan bir gencin hikâyesini anlatan Suç ve Ceza ahlâkın anlamını sorgular. Dostoyevskinin yazın hayatının olgunluk döneminde kaleme aldığı Suç ve Ceza, Raskolnikov adlı gencin ahlâki hesaplaşması üzerinde yükselir: Raskolnikov öldürmeyi planladığı tefeciden aldığı parayı hayırlı bir amaç için kullanırsa, işlediği suçun doğasın
Ergin Altay çevirisi, Joseph Frank'ın önsözüyle, Yazar ve dönem kronolojisiyle, Dostoyevski'nin ilk Avrupa seyahatinin ardından kaleme aldığı Yaz İzlenimleri Üzerine Kış Notları öfkeli ve alaycı bir Batı eleştirisidir. Dostoyevski, 1862 Haziranı'nda Petersburg'dan ayrılarak ilk kez Batı Avrupa seyahatine çıktığında, tedavi için gittiği bu topraklarda bir yandan da varlığını uzaktan sezdiği yoldan çıkmışlığı ve yozlaştırıcılığı arama niyetindedir. Yazar Avrupa'nın kültür başkentlerinde sivri kalemiy
Tükendi
Dostoyevski’nin daha sonra kaleme alacağı romanlarına dair ipuçları taşıyan erken dönem eserlerinden Ev Sahibesi, arka planına kalabalık 19. yüzyıl Petersburg’unu alan, karanlık, bunalımlı ve efsunlu bir aşk hikâyesi anlatıyor. Bilim tutkunu genç Ordınov, kitapların arasında kaybolarak insana yabancılaştığı günlerin telafisini şehrin kalabalık sokaklarında arar ve aradığından çok daha fazlasını bulur. İlk gördüğü andan itibaren bakışlarını mıknatıs gibi üzerlerine çeken gizemli bir çift, Ordınov’u derin
Dostoyevski’nin bir gazete ilanından esinlenerek yazdığı ve psikolojik tahlillerin ön planda olduğu bu öyküde, 16 yaşındaki genç bir kızın çaresizlik sonucu 41 yaşındaki bir adamla evlenmesi ve kadının intiharıyla sonuçlanan bir son anlatılıyor. Sevgisini dile getiremeyen ve karısını sürekli aşağılayan, aşağıladıkça daha çok aşık olan hastalıklı bir adam bastırdığı duygularını, hastalıklı bakış açısını vicdani bir sorgulamaya dönüştürüp, kendi kurduğu mahkemede, okuru bir yargıç gibi görüp, vicdan muhaseb
“Şimdi sokaklarda kendi sessiz mabedinden gürültülü şehre çıkmış bir yabancı, bir münzevi gibi dolaşıyordu. Her şey ona yeni ve tuhafgörünüyordu. Ancak etrafında gürleyen ve hareket eden bu dünyaya öyle yabancıydı ki…”  Dostoyevski’nin ilk dönem eserlerinden olan Ev Sahibesi, ilk olarak Ekim 1847’de, ünlü Rus edebiyat dergisi Otechestvennye Zapiski’de iki bölüm halinde yayımlandı. Rus folklorundan izler taşıyan ve otobiyografik ögeler içeren bu uzun öykü, yarattığı karakterlerle ve kişilik analizleriyle, ya
Hayalperestin tekiyim ben, gerçek hayattan çok uzakta yaşıyorum. Dostoyevski’nin ilk eserlerinden olan Beyaz Geceler, hayalperest bir adamın, tesadüfen tanıştığı, kendisi gibi yalnız ve mutsuz genç bir kadınla yaşadığı dört günlük aşkının anlatıldığı öyküdür. İlk kez 1848 yılında yayımlanan bu eser, yazarın gençlik yıllarını geçirdiği ve pek çok eserinde hayranlıkla sözünü ettiği St. Petersburg şehrinde geçer. Şehrin sokaklarını ve mimarisini oldukça iyi bilen öykünün kahramanı; evleri, mekânları, sokak
Dostoyevski, ruhsal çözülmelere örnek teşkil eden bu öyküsünde, karısının kendisini aldattığı düşüncesine paranoyakça saplanan ve ruhsal bir bunalımın eşiğinde olan İvan Andreyeviç’in, kıskançlık içgüdüsünün sosyal yaşantısına nasıl işlediğini ve karısını suçüstü yakalamaya çalışırken düştüğü durumları, trajikomik bir üslupla anlatıyor. Öyküde, kıskanç bir kocanın hastalık boyutlarına ulaşan evhamları tahlil edilirken, okura Ahlâk ve erdem! gibi kavramlar da sorgulattırılıyor.
Ben hasta bir insanım Huysuzum. Hiçbir cazibesi olmayan biriyim.
Yeraltından Notlar, Dostoyevski'nin 1864'te yayımlanmış hikayesidir. Birçok kişi tarafından ilk varoluşçu eser olarak kabul edilen hikaye, on dokuzuncu yüzyılın ortalarında Petersburg'da yeraltına çekilip insanların dünyasını küçümseyerek yaşayan isimsiz emekli bir memurun, yani diğer bir deyişle "yeraltı adamının" anılarından bir alıntıdır. Dostoyevski, kahramanının durumunu ve düşüncelerini etkileyici bir şekilde açıklayarak yeraltı insanının fikirlerinin karmaşasını, ruhundaki derin çelişkileri ortaya
Tükendi
Dostoyevski’nin ilk dönem öyküleri... Daha önce yayımladığımız Beyaz Geceler ve İkiz gibi uzun öykülerden sonra Dostoyevski, kısalı uzunlu bir dizi metin kaleme almıştı. Yazarın sürgün dönüşü öncesi yazdığı öykülerin tamamı, böylece, bu öykü kitabıyla birlikte yeniden çevrilip Can Yayınları’nın Klasikler dizisinde yerini almış oluyor. "Dokuz Mektuplu Roman", "Yufka Yürek" gibi ünlü öykülerin de yer aldığı bu kitap, Dostoyevski’nin gençlik yıllarında edebiyata bakışını, etkilendiği kaynakları, konu edindiği
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 396 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1