Özgü son iki yılda iki okul değiştirir. 23 Nisan Bayramı öncesinde iki okulda da tüm öğrencilere beyaz çoraplar dağıtıldığını görür.Bu durumu merak eden Özgü, işin aslını anlamak ister ve çoraptan bir gazetecinin okullara gönderdiğini öğrenir.Şimdi yapması gereken o gazeteciyle tanışmak, beyaz çoraplann sırnnı çözmektir.
İçindekiler: Bizler Yaramazlar Sınıfıyız Yaramazlar Sınıfı Su Parkında Yaramazlar Sınıfı Avm'de Yaramazlar Sınıfı Tiyatrosu Yaramazlar Sınıfı Tatilde Yaramazlar Sınıfı İz Peşinde Yaramazlar Sınıfı Bodrum'da Yaramazlar Sınıfı Kampta Yaramazlar Sınıfı'nın Hayvan Sevgisi Yaramazlar Sınıfı Mezuniyet
İçindeki Kitaplar:
Ali İşe Giriyor
Dürüstlüğün Ödülü
Mutfaktaki Dinozorlar
Ali'nin Facebook Arkadaşları
Korku Filmi İzleyeceğim
Robot Arkadaşın Rubo
Futbolcu Olacağım
Yazar Olmak İstiyorum
Pek Yaramaz Değilmişim
Yürüyüş Sporu Yapacağım
Savaş Ünlü'den neşeli, eğlenceli, enerji dolu öyküler... Birbirinden keyifli sekiz öykünün yer aldığı bu kitapta yeşil gözlere hayran bir genç kızı, Leyla aşkıyla yanan delikanlıyı, ilk kez asansörle tanışan öğrencileri, kültürlü erkek arkadaşı, hamburgeri bütün yemeklerden çok seven kızı, internetten edinilen arkadaşı okuyacak, sinema salonunda yuhalanmamak için yapılması gerekenleri öğrenceksiniz. Ama hepsinden öte, bol bol kahkaha atacaksınız.
Sevgili arkadaşlar, ünlü yazarımız Sait Faik, "Her şey bir insanı sevmekle başlar," demişti. Dünyada yaşananlara bakınca birçok güzel değerin yok olduğunu görüyoruz. Bu yok oluştan sevgi de payına düşeni alıyor kuşkusuz. Oysa yaşamda biricik gıdamız sevgi değil mi? Sevginin olmadığı bir dünya düşünülebilir mi? İşte, bu kitaptaki öyküler de sevgiyi işliyor. Bitki, hayvan, doğa, insan sevgisi iç içe geçip sayfalardan taşarak okurları sarıyor. İyi okumalar...
Kıvırcık, çok tatlı, sevimli bir çocuk, her çocuk gibi. Bu sevimli çocuğun bir özelliği var. Kafasına koyduğu bir şeyi ne olursa olsun yapmaya çalışması. Evlerini tamir işine kalkışır. İnatla, zorlukların üzerine giderek evlerindeki aksaklıkları, bozuklukları gidermek ister. Bunu yaparken de çok komik olaylar yaşar. Tamir sonunda biricik annesini mutlu edeceğini düşünmektedir.
Kıvırcık, düşündüğü gibi evlerini tamir edebilecek midir? Sonunda ne olacaktır acaba?
Kıvırcık, evlerini tamire kalkıştığını okurke
Yaşantımızın en güzel dönemidir çocukluğumuz. Bu dönemde tek isteğimiz vardır, büyümek, güçlü olmak. Büyürken de birçok anı biriktiririz.
Büyüyünce de çocukluğumuza dönmek isteriz. Hangi yaşta olursak olalım çocukluk dönemimiz burnumuzda tüter. Ah, çocuk olmak varmış deriz.
Her insan bu güzel dönemi yaşamıştır. Annemiz olsun, babamız olsun çocukluklarını bizler gibi yaşamışlardır.
İnsan beli yaşa gelince çocukluğunda yaşadıklarını unutur, belki de isteyere
Erman arkadaşlarıyla beraber öğretmeninin gözetimi ve yönetiminde bir tiyatro topluluğu kurmuşlardı. Harap vaziyetteki binayı, tüm arkadaşlarıyla birlikte temizleyip onarmışlardı. Bu salonda tiyatro çalışmalarını yapıyorlardı. Erman rolünü hala ezberlememişti. Hazırlıklar bitip oyun sahneye konduğunda, Erman beklenenin ötesinde başarılı olmuş hatta perde arasında Saksafon konseri vermiştir...
Benim gördüğüm gözlerini kapatıp
Evet kokladım
Aslı güneş koklanır mı hiç?
Bana kalırsa yeryüzünde koklanacak tek şey güneştir. Aslında güneş koklanmıyordu. Koklanan doğadaki güzellikler, meyveler, sebzeler, çiçeklerdi.
Baran okulunda sevilen ve çalışkan bir çocuktur. Okumayı çok sevdiğini bilen öğretmeni, o'nu yeni açılan bir kültür merkezindeki kütüphaneye yönlendirir. Kütüphane öğretmeni Nuray'la aralarında bir dostluk oluşmuştur. Annesinin yaptığı çörekleri, bahçelerinden topladığı gülleri Nuray ablasına götürmetye başlamıştır. Dostluğun bu kadar güzel anlatıldığı bu öyküyü, duygulanarak okuyacaksınız...
Savaş Ünlü çocukları aileleri ile birlikte, ülkemizin çeşitli yerlerine götürmüş kaybolan yok olan güzelliklerimizin yok olduğunu, çarpıcı bir şekilde anlatmaktadır.
Tuz gölüne ne oldu?
Hasankeyf ne olacak?
Allianoi antik kenti nasıl sular altında kaldı?
Baktım ama göremedim öğretmenim.
Olur mu Kadir?
Denizin kenarındayız daha önce görmedin mi?
Sizin anlattığınız gibi yeni görüyorum mavilikleri güzellikleri
Biz bu dünyada bazı şeylere bakarız ama göremeyiz.
Kadir öğretmenin anlattıklarına daldı ve görmediklerini gördü...
Savaş Ünlü bu öykülerinde doğayı, tarihi yerleri, antik kentleri gezdiriyor. Yeni yeni bilgileri anlatıyor. Mantar toplamayı düşünen çocuklar, o kadar gezdikleri halde mantar bulup toplayamazlar. Yol kenarında mantar satanlardan parayla alarak festivale katılırlar...
Kuşlar nasıl ki doğanın vazgeçilmez varlıkları ise, çocuklar da oyunlarıyla birlikte sokakların vazgeçilmezidir. İstem dışı hareketler, sözler insanları pişmanlıklara götürür.
Cemal Bey'in kızgınlıkla söylediği söz, çocukları mahalleden kaçırır, sokaklar sessizliğe bürünür...
Okulda yapılan konser ve eğlence etkinliklerinde günün önemi mantı gününün görkemli bir şekilde kutlanmasıdır. Palyaço hareketleriyle hele de yoğurt yeme yarışında herkesi güldürdü. Tuna ve babası oradan ayrılırken, Palyaço da arabasının direksiyonuna geçmiş, kıyafetleri ve yüzündeki boyasıyla...
Savaş Ünlü, doğayı, yaşayan canlıları, hayvanları, kuşları, böcekleri, ağaçları çocukların diliyle güldürerek anlatıyor. Mahalleye yeni gelen bir çocuğun, kurbağalara yaptığı akıl almaz acımasız oyunu bir eleştiri içerisinde anlatmaktadır.
Nasreddin Hoca Hoşgeldin
Nasreddin Hoca Şehrimizde
Nasreddin Hoca Bizimle
Keloğlanın Düşü
Aslan Keloğlan
Kahraman Katu
Dostluk Şarkısı
Arkadaşlık Şarkısı
Duvardan Kayan Yıldız
Dalıma Şiir Kondu
Alavan'ın Gözyaşları
Baygın Kurbağalar
Keşke Çocuk Kalsaydım
Yıldızlar Ağlıyordu
Mantar Festivali
Denizi Gördük
Güneşi Koklayan Adam
Palyaço
Güller ve Çörekler
Erman'ın Başarısı
Toplam 29 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.