Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 27 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Fransız edebiyatçı ve filozof Marquis de Sade’ın bu kitabı, Tanrı’yı özgün ve benzersiz bir durumdan yola çıkarak düşünmektir. Ona göre ateizm, şiddetli ve çelişik bir fetihtir; çocukluğumuzun korkunç oyuncaklarının insanlığın yüreğinden ve belleğinden tamamen sökülüp atılmasıdır. Ne Tanrı ne de din varsa evreni yöneten kimdir? Maddenin sürekli hareketi her şeyi açıklar mı? Bir Tanrı varsa bile, bizim saygı ve sevgimize layık bir varlık mıdır? ‘Doğamız gereği’ ölümsüz olmayı arzulamamız sonsuzluğun bir kanı
Aşkın Suçları, eserleri yayımlanmaya başladığı andan itibaren her zaman keskin tartışmalara konu olan ve sadizm kavramına ismini veren Marquis de Sade'ın on bir öyküyü kapsayan eserinin üç öyküsünden oluşuyor. Sade'ın ahlakın belirleyicisi olarak etik değerler yerine içgüdüler konulduğunda neler olabileceğini anlattığı Aşkın Suçları derlemesi, Lamartine'in, Baudelaire'in, Swinburne'ün, Lautréamont'un, Nietzsche'nin, Puşkin'in, Dostoyevski'nin, Kafka'nın, Apollinaire'in başucu kitaplarından biriydi. Hıristiy
Yatak Odasında Felsefe'de, Marquis de Sade bütün toplumsal tabuları tek tek ateşe verir. Bir yatak odasında, başkarakterlerin diyalogları şeklinde ilerleyen kitap cinselliğe, felsefeye, dine, ikili ilişkilere değinir ve gerçek mutluluk nasıl olmalı sorusunun yanıtını arar. Fransız İhtilali'ni tamamlayacak tek ahlaki sistemin libertenizm olduğunu iddia eden Marquis de Sade, Yatak Odasında Felsefe'de Eugenie, Dolmancé ve Saint Ange'ın diyaloglarıyla bu iddiasına kanıtlar sunar.
Tükendi
Aşkın Suçları, eserleri yayınlanmaya başladığı andan itibaren her zaman keskin tartışmalara konu olmuş; pek çok düşünüre, araştırmacıya ilham vermiş; edebiyatla ilgilenmeyen kimselerce bile iyi kötü bilinen sansasyonel bir yazarın, sadizmin isim babası Marquis de Sade'ın en az kendisi kadar kafa karıştırıcı öykülerinden oluşuyor. Ahlak, cinsel özgürlük gibi konular etrafında şekillenen bu hikâyeler, bir yandan da bizi günümüzde de düşündürmeye devam eden felsefi bir konuya sürüklüyor: Ahlakın göreliliği. Aş
Tükendi
Fransız aristokrat, felsefeci, sadizmin babası ve erotik edebiyatın usta yazarı Marquis de Sade'ın iki ciltte topladığımız Hikâyeler/Hikâyeciklerinin ikinci cildi Aşkın Suçları, tabii ki "Oğlak Klasikleri" arasında... "Bakın işte" der Courval'a, "yeryüzünde zavallı Florville'den daha suçlu, daha günahkâr biri olmadığına şimdi inanıyor musunuz? Beni tanı, Senneval, hem kız kardeşin olan hem de Nancy'de baştan çıkardığın kızı tanı, oğlunun katilini, babanın eşini, anneni idama gönderen alçak, rezil yaratığı
"Kendisinden söz etme fırsatı bulacağımız Matmazel de Villeblanche ‘doğadaki sapmalar arasında o yarı filozofları, hiçbir şey anlamaksızın her şeyi incelemeye, çözümlemeye çalışan o yarı filozofları en fazla düşündüren, onlara en garip gelen, belli yapıda ya da belli yaradılıştaki kadınların kendi cinsiyetlerindeki insanlara karşı duydukları o tuhaf istektir' diyordu. (...) ‘Sappho'nun çok öncesinde ve sonrasında bize bu tür fantezileri, bu tür tercihleri olan kadınları sunmamış ne tek bir ülke ne de tek bi
Marquis de Sade, "kahramanca ve trajik" olarak adlandırdığı on bir öyküden oluşan Aşkın Suçları adlı eserini 1799'da yayımlar. Ve hemen ardından kendisine parmak sallayan ahlakçılara cevaben bu metni yazar. Romanın kendince bir şeceresini çıkarırken genç yazarlara yararlı öğütler verir. Aydınlanma'nın bir adı Kant ise diğer adı da şüphesiz Sade'dır.
Yarattığı hayaletler, onu edebiyat ve felsefe tarihinin en tartışmalı isimlerinden biri yapmıştı. Justine/Erdemin Felâketleri, Sadeın edebiyat dünyasına ilk adımıdır. Bu kitapla başlayan serüven onu vazgeçilmez kılacak ama ödülü zından olacaktı. Bu eseri yazdığı için lanetlenmiş, hapsedilmişti... İşlediği suçlardan(!) dolayı uzun yıllar cezaevinde yattı ve 40 yıllık bir tarihi şöyle özetledi; Beni bedensel günaha ilişkin dayanılmaz bir perhize mahkûm ederek mükemmel bir iş yaptığınızı düşündünüz ama y
Tükendi
Bütün bir 19. yüzyılın en çok tartışılan ve okunan yazarlarından biri olmasına rağmen, tüm eserlerinin gün ışığına çıkabilmesi için 20. yüzyılı beklemek gerekecekti.Yayınlandığı yıllardan günümüze dek, her dönem dünya edebiyatının en önemli eserleri arasında yerini almıştır. Tam olarak bitirememiş olmasına rağmen Sodom'un 120 Günü, "şeytanın ta kendisi", "bir canavar" gibi nitelemelerle tanıdığımız Sade'ın, dünya edebiyatına mal olmuş en önemli eserlerinden biridir. 'Jüstine', 'Juliette' ve 'Sodom'u Türkçey
Tükendi
Franval, ezberi ve öğretilmiş olanı yerle bir eder, toplumsal değerlere ve tabulara karşı bir başkaldırı hikâyesidir metnin tamamı. Soylu bir babanın kızını kendi tahayyül ettiği yaşam biçimine göre yetiştirmesi ve bunun doğurduğu trajik bir hikâyedir. Erdemi tarif etmek için erdemsizliği bilmenin gerektiği bir yaşamdır. Marques de Sade‘ın sapkınlıkla ithaf edilmesine neden olan ancak salt kendi arzuları için her yolu mubah sayabileceklerin eleştirisidir Franval. Sözün ustası, kelimelerin büyücüsü Marques d
Tükendi
1795'ten günümüze, insan aklının uç sınırlarından gezinmeye devam eden, hâlâ çağdaş, hâlâ provokatif ender metinlerden biri... Konformizme, düşünce tembelliğine ve aptallığa meydan okuyarak tahammül sınırlarını zorlamaktan hınzırca bir haz alan Marquis de Sade'ın bu en özlü risalesi biz 21. yüzyıl insanlarına çok şey söylüyor. "Evet, yurttaşlar, din özgürlük sistemiyle bağdaşmaz; bunun farkındasınız. Özgür insan, Hıristiyanlığın tanrıları karşısında asla eğilmez; bu dinin dogmaları, tören kuralları, sır
Tükendi
En Çok Kendisine Yabancıdır İnsan, Marquis de Sade'ın tüm eserlerinden özenle derlenmiş bir seçkidir. "Mutsuzluklarıma benim düşünce tarzım değil diğerlerinin düşünme tarzı neden oldu."
Tükendi
Her yaştan ve cinsiyetten şehvet düşkünleri, bu eseri sadece sizlere armağan ediyorum: Verilen kurallarla kendinizi geliştiriniz, bu kurallar tutkularınıza destek olacaktır... Bu tatlı tutkulardan başkasına kulak asmayınız. Sizi mutluluğa taşıyacak olan tek şey bu tutkuların sesidir.
Tükendi
Can Çekişen Ateist ile Papazın Konuşması Marquis de Sade'ın 1782 yılında hapishanede yazdığı kısa bir metin. Bu felsefi konuşmada Marquis, günah çıkarmayı reddeden ve ölmekte olan bir kişi üzerinden kendi ateizmini ve özgür düşüncesini ortaya koyuyor. Bu konuşmada can çekişen kişi Tanrı'nın varlığının gerekliliğini ona kabul ettirmeye çalışan bir papaza karşı koyuyor. Can çekişen, rasyonel olarak bu varlığın kanıtlanmasının imkansızlığını ısrarlı bir şekilde savunuyor. (Kitaptan) RAHİP: O kaçınılmaz ana
Tükendi
İşte bu serüven daha sonra başıma gelecek bütün mutsuzlukların temeli oldu. Yeni doğan çocuğumu Metz yakınlarında bir kadına emanet etmiştim. O kadın bebeğe çok iyi bakacağı konusunda söz vermişti. Bir süre sonra birliğime döndüm; ne var ki durumu herkes öğrenmişti. Matmazel Nancy´e dönmeyince, ona karşı tavrm herkesçe ayıplandı. Onun hayatının mahvolmasına sebep olduğum gerekçesiyle suçladılar beni. Bütün şehir halkına sevdirmiş kendini. Öyle ki bazı kişiler bu zavallı matmazelin öcünü almak için peşimde d
Tükendi
"Evet, ben bir libertenim, itiraf ediyorum, bu konuda akla gelebilecek her şeyi düşündüm; ama düşündüğüm, tasarladığım şeyleri elbette yapmadım ve kesinlikle de yapmayacağım. Ben bir libertenim, adi suçlu ya da katil değil." Tüm zamanların en lanetli yazarı Marquis de Sade kendini böyle ifade etmişti. O, ömrü boyunca tüm Fransız politik rejimlerinin zindan müdavimiydi. Monarşi koşullarında demokrat, 1789´da devrimci bir aktivist... olan bu müebbet isyancı, hep orta yolu reddetmenin peşinde koştu. G. Apoll
Tükendi
Ölümünden Sonra Bulunan Sırlarla Dolu Bir Günlük... Marquis de Sade'ın Charenton-Saint-Maurice'deki yaşamına ilişkin ipuçlarını ortaya koyan bu günlükler, sıradışı, yabancı, ama genellikle efsanevi bir adamın hayatına ışık tutuyor. Sade'ı bilinmeyenleriyle keşfettiğimiz bu günlüklerde, hastalıklı olarak tanımlanan ruhunun inceliklerine ve iç dünyasına bir kapı açılıyor. Gizemli bir yaşam, sırlarla dolu bir hatırat. Uzun yıllar yazdıklarıyla konuşuldu, tartışıldı. Gerçekten yaşamı nasıldı Yazdıklarıyla bi
Tükendi
Marquis de Sade, ilk ve tek ahlaksızlık filozofudur. Ancak Sade'ın önemi bununla sınırlı değildir. Sade'ın eserleri bütün insan ilişkilerini öyle ya da böyle etkileyen cinsel içgüdülerle ilgili her şeyi dikkatle çözümler. Sade'ın eserlerinde felsefe önemli bir rol oynar. Eserlerinde sık sık şu türden ifadelerle karşılaşılır: "Felsefenin meşalesini her zaman tutkunun ateşi yakar." -Iwan Bloch- Aşkın Suçları, Lamartine'in, Baudelaire'in, Swinburne'ün, Lautréamont'un, Nietzsche'nin, Puşkin'in, Dostoyevski'ni
Tükendi
"Karısında olduğu gibi, çocukları konusunda da bahtsızdı Bay Courval, iki çocuğu olmuştu yalnızca. Çok genç yaşında kaybettiği kızı ve 15 yaşında iken onu tıpkı karısının yaptığı gibi terk eden oğlu vardı. Oğlu da annesininki gibi ahlaksızlık ve şehvet düşkünlüğü sebebiyle terk etmişti onu. Hiçbir şeyin onu bu canavara bağlayamayacağına inanarak, oğlunu mirasından mahrum etmeyi göze alacak ve sahip olduklarını vasiyetle yeni evleneceği karısından olacak çocuklarına bırakacaktı. 15 bin frank civarında bir yı
Tükendi
Matmazel Duperrier koruyucusunun ayaklarına kapandı. Ruhunda kabaran duyguları anlatacak kelime bulamıyordu. Bu duygularda sevecen bir aşk da vardı. Kısaca Matmazel Duperrier Dorgeville'i bu davranışlarıyla kendine öyle bağladı ki sekiz gün içinde düğünleri yapıldı, o da Madam Dorgeville adını taşımaya başladı. Bununla birlikte yeni gelinimizin o eski tek başına takıldığı hayatını değiştirmek istemediği görüldü. Bunu kocasına uygun bir dille anlattı. Ailesiyle arası düzelmemişti. bu nedenle herkesle görüşme
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 27 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1