Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 28 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
“Deleuze’ün Bergsonculuğu, her şeyden önce, dünyayı unutmaya dayalı umutsuz felsefelere karşı yaşamla kavramı birleştirmeye yönelen sevinçli felsefeler yaratmaya çağrıdır. [...] Deleuze’ün felsefe tarihçiliği, olumlayıcı felsefeye bir övgü, bu yönde felsefe yapmaya bir çağrıdır. Deleuze’ün yorumlarının gösterdiği gibi, aynı bileşenler, Bergson’da kesin felsefeyi, Spinoza’da bilgeliği, Nietzsche’de ‘şen bilgi’yi ortaya çıkarmak için farklı düzenlemelerle yeniden bir araya gelirler. Ama Deleuze’ün felsefe tar
Nietzsche, Deleuze'ün yeni bir düşünce imgesi yaratma idealinin, Spinoza ve Bergson'la birlikte temel dayanaklarından biridir. 1965'te yayımlanan bu kitap, anlaşılır diliyle hem Nietzsche'nin delilik ve ihanet tarafından gölgelenen felsefesini tekrar keşfetmeye olanak tanıyor hem de Deleuzecü yeni düşünce imgesine ilişkin ipuçları sunuyor. Ayrıca Nietzsche'nin temel kavramlarına ilişkin yanılsamaları eleştirel bir okumayla gidermeye çalışıyor: Bengi dönüş aynının tekrarı değil, olumlananın geri dönüşüdür; g
Tükendi
Sinemaya yoğunlaştığı çalışmasının bu ikinci cildinde Gilles Deleuze, ilk ciltte (Sinema I: Hareket-İmge) Peirce'ten esinlenerek geliştirdiği sinemaya özel göstergeler tablosunu sinemada ortaya çıkan yeni kavramsal pratiklerin izini sürerek tamamlıyor. Bunun için, 2. Dünya Savaşı öncesi sinemayı karakterize eden eylem temelli sinemadan farklı, duyu-motor zincirinin koptuğu ve bu sayede zamanı dolaysız bir şekilde sunma kapasitesine kavuşan yeni bir imge türü ayırt ediyor. Deleuze'ün zaman-imge kavramıyla ka
Tükendi
İlk kez 1968'de yayımlanan "Fark ve Tekrar", Gilles Deleuze'ün doktora çalışmaları kapsamında kaleme aldığı iki tezden biri. Deleuze'ün hepsi Türkçede halihazırda yayımlanmış olan Hume, Bergson, Nietzsche, Kant ve Sacher-Masoch monografilerinden sonra yayımladığı bu kitap halen pek çokları tarafından Deleuze'ün özgün felsefi duruşunu ve tarzını yansıtan ve daha sonraki çalışmalarına yön veren başyapıtı olarak değerlendiriliyor. "Fark ve Tekrar" Deleuze'ün farkın düşünürü olarak anılmasına neden olacak arg
Tükendi
Deleuze, dostu Michel Foucault'nun ölümünden sadece bir yıl sonra Vincennes Üniversitesi'nde verdiği derslerde onun düşüncesinin sistematik bir yeniden değerlendirmesine girişti. Deleuze'ün Foucault'nun düşüncesini başından sonuna kadar bilgi, iktidar ve arzu olmak üzere üç eksenli bir düşünce olarak okumayı önerdiği bu dersler, 1985 yılının Ekim ayında başlayıp 1986 yılının Mayıs ayına kadar sürdü. Deleuze'ün önerisinden yola çıkarak "Bilgi" başlığını verdiğimiz bu ilk sekiz ders, Foucault'da bilginin iki
Diyaloglar, Deleuze´ün Claire Parnet ile gerçekleştirdiği anonim bir yazıdır. İkili olarak düşüncenin nasıl ileriye götürüldüğünü gösteren bu kitapta, diyalog iki ikiş arasında sahtedir. Deleuze Parnet´yi, Foucault´yu, Guattari´yi ve diğer dostlarını, Parnet Deleuze´ü anlatırken yazarlar ortadan kalkarlar. Diyalog iki ikiş arasında değil, çizgiler arasında, bölümler arasında yahut kisımlar arasındadır. Belleği kaybetmek: bloklar ortaya çıkarmak gerekir. Bloklar anonimdir. Her zaman şimdiki zamanda işlev gör
Tükendi
Hayatı kuşatan göstergelerin değeri nedir? Duyumsanabilir göstergelerin bellekle ilişkisi nasıl kurulur? Sanat göstergeleri nasıl açıklanır? Göstergeleri yorumlamak nasıl mümkün olur? Proust'un başyapıtı Kayıp Zamanın İzinde'nin peşinden giderek kendimizi ister istemez içinde bulduğumuz bir göstergeler ağına, derin bir okumaya ve sanatın dışarıya, okura açılmasıyla sanatçının gözünün gördüğüne daha da yaklaşıyoruz. Deleuze, bir sanat yapıtının keşfinin olanaklarına ulaştırıyor okuru ve bunu yaparken de
Tükendi
Yirminci yüzyılın ikinci yarısında kendilerine özgü fikirleriyle öne çıkan iki filozof: GillesDeleuze ve FélixGuattari. Çek asıllı büyük yazar: Franz Kafka. Felsefe tarihinde önde gelen bu iki ismin, edebiyat tarihine mektupları, öyküleri ve romanlarıyla damgasını vuran bu yazar ve onun ortaya koyduğu minör edebiyatı hakkında kaleme aldıkları eser: ?Kafka: Minör Bir Edebiyat İçin". Çek asıllı bir Yahudi bir yazar olan Kafka, kendi yersizyurtsuzlaşması içinde yazmaya çabalar. Fakat kullandığı dil, Çekçe ve
Tükendi
Bu kitap Gilles Deleuze'ün Kant üzerine derslerinin deşifresinden hareketle vücut bulmuş olsa bile bir öğretmenin öğrencilerine belli bir dersi anlatmasından çok daha öte bir kavrayışı ortaya çıkarır. 1978'te Vincennes'deki seminerlerinde Deleuze dinleyicilerini (ve şimdi okurlarını) bir düşünme sürecine katılmaya davet eder; bu Kant'ı anlatmaktan çok, Kant'ın ritmini yakalamaya dair bir süreçtir. Böylece, üzerine çöken sisin dağılması suretiyle Kant'ın şaşkınlık verici mimarisini görmek mümkün olacaktır.
Tükendi
Deleuze felsefesinin Türkçe'deki yayılımı sürüyor. Ağırlıklı olarak Lewis Carroll'ın yapıtı üzerinden yüzey ve derinlik mefhumlarının tartışıldığı Anlamın Mantığı Deleuze'ün doktora tezi olarak sunduğu Fark ve Tekrar?la birlikte kendi özgün felsefesini doğrudan ortaya koyduğu en önemli yapıtlarından biri olarak kabul edilir. Yayınlandığında Lacan ve çevresini, özellikle de, kitabın yayınından hemen sonra Deleuze'ün birlikte felsefe yapmaya başlayacağı Lacan'ın öğrencisi Félix Guattari'yi derinden etkileyen
Tükendi
Deleuze'ün politik bir düşünür olduğunu reddetmek için en sık başvurulan strateji, onun Marx'la olan ilişkisinin dışsal bir ilişki olduğunu öne sürmektir. Oysa bu derlemedeki bütün katkılar, bu iki düşünür arasındaki ilişkiyi doğrudan onları oluşturan bir parça, bir eğilim olarak ele alır. Böylece Marx, Deleuze'ün kavramsal makinesine ancak Anti-Ödipus'la dâhil olan bir eklenti olmaktan çıkar; Deleuze'ün üretimin üretimine dayalı yeni materyalizminin soybilimindeki bir düğüm haline gelir. Deleuze ise düşünc
Deleuze ve Guattari, 68 Mayısının yenilgisini yaşamış yazarlardı. Ve 68 sonrası dünyayı sıklıkla "çölsü" bir döneme benzetmişlerdir : varolan dünyayı değişmez olarak tanımlayan, ve başka bir dünyayı vaat eden fikirleri olumsuzlayan karşı-devrimci, olay-sız bir zaman. Yine de umutsuzluğa düşmediler ya da bir nostaljinin peşinde koşmadılar. Bunun yerine, 68 Mayısının yenilgisi ardından bir taze havanını arayışındaki ilk önemli kitaplardan biri olan Anti-Ödipus'u kaleme aldılar. İkili bir strateji önerir bu ki
Tükendi
Deleuzee göre felsefe tıpkı bilim ve sanat gibi bir yaratım disiplinidir. Filozofun işi kavramlar yaratmaktır, bunu yaparken yeni sözcükler türettiği olur, kimi zaman da kullanılagelen yerleşik sözcükleri, terimleri düşüncesinin akışına göre eğip büker. Zaten her kavram bir kıvrımdır, düşüncenin katlanış biçimlerini değiştiren yeni bir güzergâhtır. "O zaman; felsefe, sanat ve bilim, karşılıklı yankılanma ilişkileri ve değiş tokuş ilişkileri içine girerler, ama her defasında öze ilişkin sebeplerle. Kendi ev
Tükendi
Deleuze'ün Foucault'nun ölümünden iki yıl sonra yayımladığı bu kitap aslında bir yas çalışması değil, belki de bir düşünürün bir çağdaşı için yazdığı en kapsamlı değerlendirmelerdendir. Bu kitabın en çarpıcı yanlarından biri Foucault'nun felsefesine tam orta yerinden dalması ve ısrarla hep burada kalmasıdır. Bu çalışma, Deleuze'ün diğer tüm çalışmaları gibi, kendi rizomatik ve nomadik yaklaşımını ortaya koyan "ortadan başlamak" düşüncesinin ete kemiğe bürünmüş halidir ve bu anlamda ne bir Foucault'ya giriş
Tükendi
Gilles Deleuze'ün felsefe tarihi okumalarında Nietzsche ve Felsefenin yeri, özellikle diyalektiğe karşı girişilen kavga bakımından çok önemlidir. Tepkisel insanı, ona özgü duygu tipleri olan hıncı, ve onun daha da gelişmiş, içselleşmiş biçimi olan vicdan azabını Nietzschenin nasıl ifşa ettiğini tüm açıklığıyla gözler önüne serer bu çalışmasında Deleuze. Lucretiustan Spinozaya, oradan Nietzscheye varan debisi yüksek bir düşünce çizgisi: neşe, gülüş ve dans. Dionysos ve Ariadne. Ruhsal dengesizlikleri ve ik
Tükendi
1980 yılında televizyon için İngilizce olarak kaleme alınan Quad, 1981de Samuel Beckett tarafından sahnelenmiş ve yönetilmiştir. Süddeutscher Rudfunkun yapımcılığını üstlendiği oyun ilk kez 8 Ekim 1981 tarihinde R.F.A. tarafından Quad 1 & 2 adıyla yayınlanmıştır. Orada büzüşmüş kalmışken, küçük tapınma yerimde, karanlıkta, kimsenin beni göremediği o yerde, yalvarmaya başladım, ona, görünmesi için, bana görünmesi için. Ne zamandır adetim, alışkanlığım olmuştu bu benim. Ses çıkarmadan, zihinsel bir yakarış,
Tükendi
Gilles Deleuzeün Nietzschesi, Nietzschenin felsefesine bir giriş niyetiyle yazılmış olmasına rağmen, yanlış Nietzsche okumalarının sis bulutlarını dağıtıp, Deleuzecü özgünlüğün ve yaratıcılığın tadını da sunmaktan geri kalmayan yalın, duru ve anlaşılır bir metindir. Çok duyulan ama az bilinen güç istenci, üstinsan, tanrının ölümü gibi belli başlı Nietzscheci kavramlar sanki daha bir berraklık kazanır bu sayfalarda. İlk olarak 1965te yayımlanan ve muhtemelen gömlek cebine koyulup rahatlıkla sokağa çıkarılabi
Tükendi
1966 yılında yayımlanan Bergsonculuk kitabı, Gilles Deleuze ün erken dönem çalışmalarından biridir. Bu kitapta, Deleuze hem Bergson un yapıtları üzerinden süre, hafıza, yaşamsal atılım ve çokluk gibi belli kavramların süreklilikleri ve dönüşümlerinin izini sürer, hem de kendi özgün felsefi sistemini kurar. Deleuze ün Bergson okumasının temel motifi, aslında Batı Metafiziğine getirdiği köklü bir eleştiridir: gerçeğin karşısında soyut kavramları önceleyen ve yaşamı bu soyut kavramlara indirgeyen felsefe gelen
Tükendi
Bedenin ressamı Bacon, acı çeken tüm et parçalarının, dağılmış suratların, başların, kellelerin, organsız bedenlerin ressamı. Evet, o da İrlandalı, tıpkı bedenlerin tuhaf haraketlerinin bütün bir kataloğunu çıkarmış olan Beckett gibi. (Deleuzeün şu İrlandalıları...) Beckettin Kişileriyle Baconın Figürleri arasındaki ortak tablo, aynı İrlanda: Yuvarlak, tecrit eden, kişisizleştirici... Küplerin, paralelyüzlerin içinde tecrit edilmiş figürler hep bir delikten, bir yarıktan akıp gitmeye meyilliler Baconda:
Tükendi
Gilles Deleuze'ün metinleri ve söyleşilerinin yer aldığı ikinci cildin içindeki yıllarda Deleuze, ilk ciltteki yazıların zamanında olduğu gibi, ilk başta Amiens'de sonra da Orléans'daki liselerde dersler vermeyi bırakmıştı. Kitaptaki metinler ve özellikle Deleuze'ün Elias Sanbar ile yaptığı söyleşi onun Filistin meselesiyle ne kadar yakından ilgili olduğunu göstermektedir. Bu yazıların bazıları, David Lapoujade'ın da bu kitabın önsözünde belirtmiş olduğu gibi, Fransızca okurun ilk defa karşılaştıkları yazıl
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 28 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1