Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 21 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
René Guénon… 20 yüzyılın en esaslı, sarsıcı, açık medeniyet ve zihniyet eleştirilerini kaleme alan Fransız asıllı Müslüman düşünür… Modern Dünyanın Krizi, eserleri içinde en bilindik ve çağdaş dünyanın dinamikleri ile birebir hesaplaştığı için daha popüler olan eseridir. Sadece Türkçeye değil, dünyada pek çok dile çevrilmiş olmasında bunun etkisi vardır. Modern Dünyanın Krizi, tradisyonalizmi Türkçede doğrudan kendi metinleri üzerine tanımak isteyen okur için de ideal bir başlangıç metnidir. İçinde bulunduğ
“Batılılar, sadece tek tip bir insanlık düşüncesinde ısrar ettikçe ve farklı gelişme derecelerinde tek bir ‘medeniyet’ olduğu inancını taşıdıkça hiçbir uzlaşmaya varılamaz. Gerçek ise birbirinden çok ayrı yönlerde gelişen sayısız uygarlık olduğudur...” Batı medeniyetindeki temel “anomali”yi tespit eden Guénon, külliyatına giriş mahiyetindeki bu kitabında, Batı’ya rasyonalizm ve materyalizm uğruna fazlasıyla ihmal ettiği temel metafizik ilkeleri yeniden elde edebileceği yolları teklif eder. Batı’nın uzak
Guénon bu kitabında, yerinin gayb alemi olduğunu söylediği bir "kutsal toprak"ın, aynı zamanda manevî bir hükümetin varlığı esasına dayalı bir "hükümdar"ın izini sürüyor. Dinlerde çeşitli anlatılar ve başlıklarla yer bulan bu hükümdar ve onun iktidar alanını, güçlü sezgileri ve zihinsel güçleri olan bir metafizikçi kimliğiyle ele alıyor. Guénon, kitap boyunca takip ettiği yöntemi belki şu ifadelerle açığa vuruyor: "Bize göre, coğrafî vakıalar ve aynı zamanda tarihî vakıaların kendisi, her şey gibi bir se
İşte modern çağın en çok göze çarpan özelliği de budur: Ardı arkası kesilmeyen bir telaş, sürekli değişim ve bizzat olayların kendisiyle birlikte sürüklendiği, durmadan artan hız gereksinimleri... Bu, çokluk içinde dağılmadır. Öyle bir çokluk ki, artık hiçbir üstün/aşkın ilke bilinciyle birleşemez. Ayrıca bu, bilimsel kavramlarda olduğu gibi, günlük hayatta da aşırılığa vardırılan bir çözümleme, sınırsız bir parçalama ve beşerî faaliyetin, hâlâ çalışabileceği tüm alanlarda gerçek bir ufalanışıdır. / Rene Gu
Tükendi
İnsanın âlemi sonsuz âlemler içinde sadece biridir. Bu âlem diğer âlemlerden ne üstün ne de aşağıdır. Bizim onunla bu denli ilgilenmemiz, insan olarak onun içinde bulunmamızdan ileri gelmektedir. Yukarı ve aşağı alemlerden söz edince, yaşadığımız dünya bir kıyas ölçüsü olur. Diğer özünü ne kişisel bakış açımızdan kavrayabiliriz ne de dilimizle tarif edebiliriz. Simgeler dilden daha kapsamlıdır; bütün nakledilen öğretiler onlardan yararlanır. Simge de biçimsel kalır ve hiçbir forma boyun eğmeyeni dolaysız if
Kâmil insan doğanın her parçasını, bitkileri, hayvanları, taşı-toprağı kardeş olarak görür. Dolayısıyla O, duyarlığını korumuş olan insandır. Çıkar temelli bir ilişki kurmaz. Zihin dünyasında zaten böyle bir veri de yoktur. / René Guénon
“Varlık mertebeleri doktrinini anlamak için öncesinde herhangi bir şeyi mütalaa etmeden her şeyin en asli mefhumuna, yani külli İmkân ile ilişkisinde tasavvur edilen metafiziksel Sonsuzluk mefhumuna dönmek lazımdır. Onu tanımlayan terimin etimolojisine göre Sonsuz, hiçbir sınırı olmayan demektir.” Bu eser, çağımızın en büyük metafizikçilerinden biri olan René Guénon’un, metafiziğin en saf ve temel bahislerine dair kaleme aldığı üçlemesinin sonuncusudur. Diğer ikisi, sırasıyla Vedanta’ya Göre İnsan ve Hâller
Bu kitap, yazarın Modern Dünyanın Bunalımı adlı eserindeki konuların genişletilmiş ve derinleştirilmiş hâllerini içeren tamamlayıcı bir çalışmadır. Batı dünyasının (bilimin, felsefenin, psikolojinin temel kavramlarının ve eylemlerinin) dibe vuruşunu, lâdinî (dünyevî/profan) düşüncenin merkezini oluşturan niceliğin modern dünyada niteliğin önüne geçmesinin yansımalarını anlatıp eleştiren kitabın amacını René Guénon şöyle açıklamaktadır: "Elinizdeki eserde, geleneksel ilimlerin gerçek mahiyetinin ne olduğunu,
Niyette birlik ve degismez merkeze sürekli olarak yönelmek egilimi, sembolik olarak kıble'ye yönelmeyi gerektirir. Birligi kendinde tam olarak gerçeklestirmeyi basarmıs olan için, tüm zıtlıkların ortadan kalkmıs olmasıyla savas hali de sona ermistir. Zira artık, bütünsel bakıs açısının tüm özel bakıs açılarının üzerinde olması nedeniyle sadece mutlak düzen vardır. Böyle bir varlıga hiçbir sey zarar veremez. Onun için artık kendi içinde de dısında da hiçbir düsman yoktur. Kendi içinde olusturdugu birlik aynı
René Guénonun ve onun, La Gnose -kendisi tarafından 1909da kurulmuş olan dergi- dönemindeki takma adı olan Palingéniusun belirli bir sayıdaki makalelerini, bir kitap haline getirmek ve böylece okurların uzun süreden beri tükenmiş olan dergi sayılarını aramak zorunda kalmalarını önlemiş olmak için, Karışımlar (Mélanges) başlığı altında bir araya getirilmiştir. Tradisyonel öğretinin kuramsal sunusu planında Demiurgosu derin anlamını değiştirmeksizin bazı noktalarda farklı bir tarzda sunmuş olması muhtemeldir.
Rene Guenon'un bu derlemede bir araya getirilmiş olan makaleleri, onun çalışmalarının belki de en "özgün" aynı zamanda çoğu okur için de en şaşırtıcı olan yönünü temsil etmektedirler. Bu kitaba bilinmeyen, ancak tarih-öncesini ve insanlığın ilkçağ tarihini içeren, bir tarihten parçalar ismi verilebilirdi; zira bu tarihin başlangıcını bugünkü insanlığın başlangıç dönemlerindeki tradisyon oluşturmaktadır. Burada sadece, gerek Guénon'un kendisi tarafından gerekse ölümünden sonra onun yazılarını derleyenler ta
Sembollerin temsil ettikleri kültürel kodların ifadelendirilmesi ve bunun zaman-mekan-insan üçgeninde çözümlendirilmesiyle ilgili, Guenon'un dikkat çeken eserlerinden biri olarak öne çıkan bu çalışma, sizi sembolik anlamlar üzerinde bir zaman yolculuğuna çıkarıyor; Mirac'tan Ortaçağ'a, Ortaçağ'dan günümüze gelen bir zihni yolculuk olacak bu. Bu kitapta dikkat çeken iki önemli konu var: Dini sembolizmin Ortaçağ'daki yaygınlığı ile Dante'nin eserlerinde görülen İslam ve Hıristiyanlığın ortak etkileşimi... Dan
René Guénon, her şeyden önce bu çağın bir tanığıdır. Modern dünya bu çağda bir ölümcül inişe geçti. René Guénon, insanlık çevriminin sonu gelmeden olaylara yorum getirecek, çağdaş yanılsamaların tuzağından insanı kurtaracak yeni bir bulgunun ilk işaretlerini vermiştir. Modern dünya, bu ölümcül inişle uçurumun ta dibine mi inecek; yoksa Yunan-Latin uygarlığının çöküşünde olduğu gibi, sürüklendiği uçurumun dibine varmadan önce, yeniden bir diriliş mi gerçekleşecek? Öyle görünüyor ki, yarı yolda duruş artık hi
René Guénon, eserlerinde sahih geleneğin aynasında çağın durumunu belirlemeye çalışan, geleneğin temel ilkeleri ışığında insanlığın çeşitli manevî formlarını araştıran, bunun yanı sıra sahte birtakım maneviyat biçimlerini gerçek olanlardan ayırt edici ölçüler getiren eserleriyle özellikle Batı'da iyi tanınan Müslüman bir ariftir. İslâm Maneviyatı ve Taoculuğa Toplu Bakış adlı bu kitabında Guénon'un, tasavvufla yani İslâm ezoterizmiyle ilgili bazı makaleleri bölümler hâlinde bir araya getirilmiştir. Bu maka
Bu metin, geleneksel metafiziğin ve antropolojinin tam bir kutsal kitabıdır. René Guénon, Hint öğretilerinden Vedanta'nın, sahip olduğumuz geleneksel metafiziğin en antik, derin ve kapsamlı ifadesini içerdiğini ve bazı yönlerden diğer tüm geleneksel biçimlerin anahtarı olarak görev yaptığını düşünür ve bu eserinde de en saf ve kadim metafizik öğreti olan Vedanta'yı en ince ayrıntısına kadar incelemektedir. Bu eser bugüne kadar Vedanta'nın doktrinlerinin en iyi açıklamalarından birisidir (belki de en iyisid
Tükendi
Guenon kendi kendine şu soruyu sorar: Bu insanlar Hıristiyanlığı reddettiği için eğer onlara hakikat birçok yönden Hıristiyanlığa benzer olan İslam tasavvufunun terimleriyle anlatılırsa kabul ederler mi? Bu soruya hayır diye cevap verir Guenon; çünkü onlar İslam´ın başka bir din olduğunu ve artık dinlerden bıktıklarını söyleyeceklerdir. Ancak yaşayan en eski din olan Hinduizm, görünüşte Hıristiyanlık ve İslam´dan farklı olduğu için Guenon Batı alemine Hinduizm´e dayanarak hakikatı anlatmaya karar vermiştir.
Tükendi
Her ne düşünüyorsak oyuz. Her ne olursak düşüncelerimizle oluruz. Düşüncelerimizle dünyayı kurarız. Kim ki saf düşünceyle konuşmaz veya hareket etmez, arabayı çeken öküzün ayak izlerini takip etmesi gibi tekerlerin, takip eder onu ıstırap. Doğu Bilgeliği Dizisi, Doğu öğretileri üzerine yazılmış inceleme, araştırma ve yorumların yer verildiği, bir yandan da çevirisi mümkün olduğu ölçüde bu öğretilerin yer aldığı kaynak metinlerin çevirilerinin yayınlandığı bir dizi olacak. Bu ilk kitap ise, bir giriş kita
Tükendi
"´Gökyüzü onun babası, Yeryüzü anasıdır.´ Formülde böyle yazılıdır. Zaman ve zemine bakmaksızın, ortaya çıktığı her yerde aynıdır bu. Formül İnsan´ı ´Gökyüzü ile Yeryüzünün Oğlu´ olarak tarif ederek İnsan ile Büyük Üçlü´nün (Great Triad) diğer iki terimi arasındaki ilişkinin tabiatını tanımlamaktadır. Bu tam olarak inisiyatik bir formüldür ve onu gerçek anlamında anlayabilmemiz için onun işaret ettiği şu gerçek dikkate alınmalıdır; bu ifade sadece mevcut dünya şartlarının ürünü olan sıradan insana gönderme
Tükendi
René Guénon´un dilimize çevrilen eserleri ciddi bir okuma uğraşı içinde olanlara engin bir ufuk kazandırmıştı. Elinizdeki eseri ise bu büyüleyici ufku aynı zamanda aydınlık bir perspektife çevirebilecek özellikler taşıyor. İkinci Dünya Savaşı´nın hemen ertesinde yazılmış olan bu kitap, sanayi uygarlığının geçirdiği bunalımı din, bilim ve sanat açısından canlı şekilde tasvir ediyor ve Batı´nın ilerlediği yönü akıbet fikri bakımından tespit ediyor. Kitap boyunca "ahir zaman" tasavvuru ile "modern çağ"ın özdeş
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 21 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1