Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 488 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Maceraya hazır mısın? 80 günde dünyayı dolaşmak isteyen Bay Fogg arkadaşları ile bahse girer ve uşağı Passepartout büyük bir maceraya atılır. Peki Bay Fogg 80 günde dünyayı dolaşabilecek midir? Bu heyecan verici macera çocuk grubu okumasına uygundur.
Maceraya hazır mısın? Birgün Heimskringla isimli bir kitabın arasından düşen gizemli bir kağıt parçasındaki runik harflerin çözülmeyi bekleyen heyecanı ile başlayan olay silsilesi Profesör Lindenbrock'un merakı ile buluşur. Bu heyecan verici macera çocuk grubu okumasına uygundur. Bu heyecan verici macera çocuk grubu okumasına uygundur.
2 Şubat 1873'de, James W. Weldon'a ait olan, Kaptan Hull idaresindeki Pilgrim adlı yelkenli; balina avcılığı yapmak üzere San Francisco Limanı'ndan okyanusa açıldı. Aslında James W. Weldon'un pek çok balıkçı gemisi vardı. Pilgrim, içlerinde en küçük olanıydı, fakat son derece dayanıklı ve hızlı bir gemiydi. Elbette bunda Kaptan Hull'un da büyük payı vardı. Zira o, hayatı denizlerde geçmiş, çok tecrübeli bir kaptandı.Pilgrim'in mürettebatı, kaptan dışında beş tayfa ve bir miçodan oluşmaktaydı. Aslında balina
Tükendi
Siz bitti demeden hiçbir şey bitmez. Hayat sürprizler, güzellikler ve mutluluklarla doludur. Filozof Wang'ın Zengin Kin Fo'ya dediği gibi, "Artık ölmek istemeyeceğini biliyordum! Böylece, seni ölümle burun buruna getirip, hayatın ne kadar değerli olduğunu anlatmak istedik. Ve seni yeni serüvenlere sürükledim. Ama sonunda emindim; mutluluğun peşinde koşarken onu aynı yolda bulacaktın!"
Tükendi
Kuzey Kutbu'nun ihaleye çıkarılarak en çok parayı verene satılacağı haberi yayıldığında, doğal olarak dünyada büyük bir heyecan yaşanmıştı. Kutup bölgesini işletmek! Gerçekten de bu ancak çılgınların aklına gelebilirdi. Yine de herkes bunu konuşuyordu. Haber, Avrupa, Afrika, Okyanusya, Asya gazetelerine, Amerika'dakilerle aynı anda ulaşmıştı. New York Herald gazetesi, bu belgeyi ilk duyuran gazete olmuştu. Sonuçta değişik fikirler ortaya çıktı. Yalnızca parası olanlar, söz edilen Kutup bölgesinin mülkiyeti
Tükendi
"Bay Malarius'un anlattıkları doğrudur," dedi, hüzünlü bir ifadeyle. "Erik bizim öz oğlumuz değil. Onu bundan on iki yıl önce deniz kıyısında buldum. Bir şamandıraya bağlı vaziyette, su üstünde yüzüyordu. O zamanlar altı aylıktı sanırım. Onu görür görmez içimi sıcacık bir duygu kapladı. Nereden gelmişti, annesi babası kimdi, ne kadar zamandır denizde yüzüyordu, hiç bilmiyordum. Onu hemen eve götürdüm. Öyle tatlı bir bebekti ki eşimin de ona hemen kanı kaynadı. Onu sahiplenmekte hiç zorlanmadık. Evet, aramız
Tükendi
Fransız mucit Thomas Roch bugün olsa kitle imha silahı diyeceğimiz, büyük etki alanına sahip bir patlayıcı icat eder. Dünyadaki güçlü devletlere silahını satmak ister fakat talep ettiği yüksek fiyat yüzünden geri çevrilir. Yaşadığı hayal kırıklığının getirdiği çöküntü sebebiyle yatırıldığı akıl hastanesinde bir bekçinin gözetimine verilir. Ancak kötü adamlar çoktan bu süper silahın peşine düşmüştür ve onu ele geçirmenin en kolay yolu da mucidini kaçırmaktır... Jules Verne'den, çılgın mucitlerin elindeki bil
Çekingen genç Axel, jeolog ve mineralog amcası Profesör Lidenbrock ve Axel'in âşık olduğu güzel Graüben'in yaşadığı eski Hamburg mahallesindeki küçük evdeki düzen aniden altüst olur. Çünkü Profesör Lidenbrock eski bir elyazmasında bir kriptogram bulmuştur. XVI. yüzyılın ünlü İzlandalı bilginlerinden Arne Saknussemm bu belgede sönmüş bir yanardağ olan Sneffels'in kraterinin bacasından girerek arzın merkezine kadar gittiğini açıklamaktadır! Yerinde duramayan Profesör Lidenbrock, Axel'i yanına alarak hemen İ
Yaşadığı yerde dürüstlüğü ve yiğitliğiyle tanınan Tuna Kılavuzu Serj Ladko, vatanını savunmak uğruna evinden ve biricik karısı Natça'dan ayrılmak zorunda kalır. Yurduna ve karısına kavuşabilmek için ilginç bir yöntem bulan kılavuz, geçmişinden gelen sinsi bir düşmanın kirli tuzaklarına rağmen hedefinden vazgeçmez. Çok geçmeden yolu, Polis Şefi Karl Dragoch'la kesişir. Cesareti ve parlak zekâsıyla Avrupa'nın dört bir yanına nam salmış olan bu deneyimli dedektif, Tuna Nehri kıyılarında huzur bırakmayan bir ha
Kaptan Gibson yönetimindeki James Cook adlı ticaret gemisi, dört tayfanın altın aramak amacıyla işten ayrılmasıyla zor duruma düşer ve Dunedin Limanı'nda beklemeye başlar. Bu çaresizliği fırsat bilen Tayfabaşı Flig Balt, sağ kolu Vin Mod'un da yardımıyla, gemi için dört tayfa bulur. Ancak bulduğu kişileri James Cook'a değil, hain planına hizmet edecek nitelikte insanlardan seçmiştir. Temiz kalpliliği ve babacanlığıyla bilinen Kaptan Gibson, oğlu Nat ile yakın dostu Bay Hawkins'i de gemiye alarak yolculuğa d
Zengin dayısının sunduğu imkânlar sayesinde son derece rahat bir hayat sürmekte olan Godfrey, dünyayı daha iyi tanımak adına bir deniz yolculuğuna çıkar. Bu yolculukta ona, denizden ölesiye korkan sanat ve zarafet öğretmeni Bay Tartelett eşlik etmektedir. Başlarda gayet sakin ve sorunsuz geçen deniz yolculuğu, bir gece geminin su almasıyla son bulur. Ancak Godfrey ile Bay Tartelett için macera yeni başlamaktadır. Zira bu ikili, hayatta kalma yeteneklerini bir hayli sınayacak olan, fevkalade güzel, ama bir o
Tükendi
Bu arada Dr. Ox diye bilinen bu adam kimdi? Kesinlikle orijinal bir adamdı ama aynı zamanda cesur bir âlim, çalışmaları bilinen ve tüm Avrupa aydın kesimi tarafından saygı duyulan bir fizyolojistti. Orta boylu bir adamdı ama ne yaşını ne de uyruğunu bilmek mümkün değildi. Tuhaf bir kişiliğe sahipti, tez canlı ve çabuk parlayan biriydi. Yani Quiquendone sakinlerinin tam tersi bir karakteri vardı.
Yolcuların bu kara parçasına inmekten başka şansları yoktu; burasının bir ada mı, yoksa anakara mı olduğunu bilmiyorlardı ama ne olursa olsun buraya inmenin bir yolunu bulmaları gerekiyordu. Ama neredeyse suya batmak üzereydiler. Bir mucize gibi balon birden son bir hamle yaptı, biraz yükseldi ve en sonunda kumlu sahile ulaştı. Yolcular birbirlerine yardım ederek karaya çıkabildi.
Tükendi
Bazı cevaplanması gereken sorular vardı. Mesela Tudor Brown kimdi? Bay Durrien onun asıl adının Noah Jones olduğunu, damadının evlenmeden önce çok zengin bir petrol yatağı için ortak olduğu bir adam olduğunu söyledi. Aslında adamın asıl işinin köle tüccarlığı olduğunu, Vandalia adını verdikleri zengin bir maden bulduğunu, bu madene damadını kandırarak ortak olduğunu belirtti. Damadının imzaladığı sözleşmeye göre ortaklardı ve ileride çocukları olursa onlar varisleri olacaktı. Ama Vandalia’nın çok zengin bir
Şimdi her şey anlaşıldı dedi Glenarvan. 7 Haziran 1862’de üç direkli Britannia Glasgow’dan demir alıp güney yarım küredeki Patagonya kıyılarında battı. Kıyıya çıkan iki denizci ve Kaptan Grant yerlilerin eline düştü. Bu kâğıdı 37. enlemde denize attılar. Onlara yardım getirin ya da onlar kayıp.
Gemideki acemi miço ise; aslen New Yorklu, on beş yaşında anasız babasız bir yetim olan Dick Sand’di. Dick orta boylu, yapılı bir oğlandı. Kahverengi saçları, alev alev yanan mavi gözleri vardı. Yetimhanede büyümesine rağmen sekiz yaşında denizin tadını almış, yavaş yavaş denizciliği ve denizin inceliklerini öğrenmişti. Bir ticaret gemisinde miçoyken Kaptan Hull onu görmüş ve küçük oğlana hemen kanı ısınmıştı. Bay Weldon da Dick’i çok sevmiş ve onu koruması altına almıştı. İşte Dick Sand böylece Pilgrim’in
Jules Verne, çılgın bir mucit ve kâşif olan Doktor Fergusson'ın Afrika'yı bir balonla geçmeye çalıştığı tehlikeli yolculuğunu anlatıyor Balonla Beş Hafta'da. Afrika'nın iç bölgelerinin dünya atlaslarında eksik olduğu yıllar. Batı medeniyeti tarafından henüz keşfedilmemiş gizemli topraklar; çöller, dağlar, balta girmemiş ormanlar... Oraya giden kâşiflerin hastalıklarla, açlıkla, kendilerine karşı gelen yerlilerle mücadele ettiği haberleri tüm İngiltere'ye yayılmıştır ve gidenlerden çok azının döndüğü bu yol
Tükendi
Great Eyrie'de neler oluyordu? Gece görülen alev demetleri, yükselen dumanlar, is ve kül izleri bir yanardağın patlamak üzere olduğunun habercisi miydi? Başmüfettiş Strock bu sırrı çözmesi için görevlendirilse de kendini ülkenin dört bir yanındaki başka gizemlerin peşinde koşarken bulacaktı. Fatih Robur karakterinin Dünyanın Hâkimi adıyla yeniden ortaya çıktığı ve tüm dünyayı şaşırttığı bu kitapta, Jules Verne'in zamana meydan okuyan ve hayal gücünün sınırlarını zorlayan icatlarını görecek, karakterlerle b
Ben ClaudiusBombarnac. Yirminci Yüzyıl gazetesi muhabiriyim. Gazetemin görevlisi olarak 13 Mayıs'ta Gürcistan'ın başkenti Tiflis'e geldim. Henüz otelime yerleşmiştim ki gazetemden bir telgraf aldım. Hemen yola çıkmam ve 15 Mayıs'ta Hazar Denizi'nin doğusundaki Uzunada limanında olmam gerektiği yazıyordu. Oradan da on üç günlük bir yolculuk yaparak Çin İmparatorluğu'nun başkenti Pekin'e gidecektim. Şahsıma sınırsız kredi açıldığı belirtiliyor, görevimi üstün bir başarıyla yerine getirmem isteniyordu. Y
Yanlarına birer çanta aldılar. İhtiyaçlarını yolda tamamlayacaklardı. Sakin bir hayat arayan Passepartout şimdi dünya turuna çıkıyordu. Efendisi aklını kaybetmiş olmalıydı. Seksen günde dünya turu yapılabilir miydi? İnsanlara kendisi hakkında pek bir şey söylemeyen, oldukça düzenli bir hayat süren, titiz, dakik, zengin ve kibar beyefendi Phileas Fogg bir gün üyesi olduğu Reform Kulübü'nde arkadaşlarıyla iddiaya girer. Bu iddiaya göre dünyanın çevresini seksen günde dolaşacaktır. Hem de hiçbir planlama yap
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 488 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3