Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 26 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
“Hanif Türk-Gök Millet” kitabı, Türk’ün tarihini Oğuznâmelerde anlatılan açıklama modeliyle izah etme denemesidir. Lütfi Bergen, Türklerin Bereketli Hilal içinde yer alan Anadolu’ya 26 Ağustos 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi neticesi girmedikleri, Hz. Nuh’un gemisinin karaya oturmasından itibaren bu coğrafyada yerleşik oldukları tezini savunmaktadır. Bilindiği üzere “Türk töresi”ni Kutadgu Bilig, Divan-ü Lügat-it Türk veya Şamanizm üzerinden izah eden başka açıklama modelleri bulunmaktadır. Lütfi Bergen, d
Azgelişmişlik Üstünlüktür paradigması, 1996 yılındaki ilk baskısında teknoloji eleştirisini aşacak bir teori geliştirmekten ziyade “(Ey mü’minler, kâfirlere ve zalim düzenlere karşı) Sakın gevşeklik göstermeyin, üzüntüye düşmeyin. Eğer inanıyorsanız (sonunda) galip ve üstün gelecek olan sizsiniz.” (3 Al-i İmran, 139) ayetinin muhtevasını gözeterek Osmanlı’nın yenileşme döneminden itibaren aydınları saran “geri kalmışlık kompleksi”ni yenmek üzere kaleme alınmıştır. Bu paradigma 2015’ten sonra teknolojinin de
Hanif Türk-Gök Millet (Nuh'un Töreli Torunları)" kitabım ile Türkiye'nin 21. asır ufkunun Türk tarihi içinden çıkarılması gerektiğini Müslüman toplumlarla Turanî toplumları birleştiren bir ufka yönelmenin kaçınılmazlığını ifade etmiştim. Ömer Seyfettin kanaatimce savunduğum Osmanlı-Göktürk devletlerinin coğrafyalarını birleştiren ÜLKÜ İL'e ve millet birliğine oldukça yakın bir tefekkür adamıdır. "Turancı-İslâmcı" düşünce Türkiye'nin gelecek vizyonunu oluşturmaktadır. Ömer Seyfettin "Turancı İslâmcılık" düşü
Tükendi
"Ahlâk Ayaklanması" İslam'ın Hz. Adem'den itibaren tek din olarak gönderildiği bilgisinden hareket etmektedir. "Hanif" inancının gereği olan ahlâk esasları insanlığın ortak değerleridir. Hz. Peygamber'den önce farklı toplumlara gönderilen diğer peygamberler de aynı ahlâki esaslara bağlı olarak yaşamış ve ümmetlerine ahlâkı tebliğ etmiştir. Kitapta ifade ettiğim teze göre İslami ahlâkın kaynağı Tek Tanrı (tevhid) inancı; ahlâksızlığın kaynağı ise şirktir. Peygamberlerin ümmetlerine getirdiği şeriatlar tarih
Şehir Sünnettir kitabı şehir yerleşmesinin insanlığın en başında Hz. Âdem ile gerçekleştiği düşüncesinden hareket etmektedir. Kentler şehirlerin yozlaşmasıyla ortaya çıkmıştır. Medeniyetin inşa ettiği "şehir" ile uygarlığın belirdiği "kent" arasında çatışma bulunmaktadır. Böyle bir yaklaşım kent karşıtı duruşunu kırsala yönelten düşüncelerden kopmaktadır. "Şehir sünnettir" tezi uygarlık-medeniyet kavramlarının tefrik edilmesini de zarurî görmektedir. Bu paradigmada uygarlık bir tekno-bilimsel egemenlik sist
Azgelişmişlik Üstünlüktür kitabının metinlerinin bir kısmı 1995 yılında Dergâh dergisinde ve diğer kısmı da 1996'da Ülke dergisinde yayımlandı. Bu metinler "Müslümanların Batı karşısında geri kaldığı" söylemine itiraz etmektedir. Müslümanlar Osmanlı'nın yenilgilerini askerî teknolojide geri kalmışlık ile izah ettiklerinden 1699 Karlofça Anlaşması'ndan itibaren yenileşme arayışına girdiler. Batı'nın teknolojisini almak ve Osmanlı-Türk devlet sisteminin eğitim iktisat idare hukuk teşkilatlarını Batılılaştırma
"At, Tanrı'yı iyi bilen insanlar için yaratılmıştır." Türklerin töresinin kaynağını Hz. Nuh'un Allah ile misakı olarak gören Lütfi Bergen, bu kitapta yeryüzünde binlerce yıl demirle hüküm sürmüş Türk'ün sudan çıkan kanatlı atları ehlileştirdiğini anlatan efsaneleri "soluk soluğa koşan atlara" yemin eden İslâm vahyi ile buluşturmayı hedeflemektedir. Yazar, bu iddialı eseri ile tahayyülü zorlayarak "at/hayl" peşinde koşmakta, Türk'ün at ile macerasını dillendirmekte, bir yandan eleştirel yaklaşımlarıyla tek
Elinizdeki kitapta yazar, Anadolu geleneğinde mündemiç olan, fakat modernleşme politikalarıyla büyük oranda hasara uğrayan ev-hane-beyt ve ailenin tanımını yaparak, günümüzdeki kadınların ‘evsizliği'ne işaret etmektedir. Türkiye'de İslâmî kamusal alan mücadelesi; tevhid dininin nikâh, mehir, nafaka, mesken, boşanma ve miras ile ilgili fıkhına uzak kalmıştır. Havva'nın Evsiz Kızları ailenin kurumsal yapısına bu uzak kalışa fikrî bir müdahalede bulunmaktadır. Ayrıca, başörtü mücadelesinin ileri sürdüğü hak
Bu kitap Türkiye'de insan hakları eleştirisi anlamında islami camiada tek kitaptır. Yazar: Islam'ın çizdiği 'kul hakları' çerçevesi ile islâmi literatürde kabul gören ve bir ideoloji gibi benimsen Batıdaki 'Insan hakları' teorisinin apayrı boyutlarına dikkat çekiyor. Tartışmaya konuyla ilgili söz söyleyenlerin katılmasını sağlıyor ve/veya eleştirilere bu zevotın metinlerinden cevap veriyor. Bu metodla hem kitabı bilgiye ulaşılır kılıyor hem de ezber bozan çok güçlü tezler öne sürüyor. Islâm'ın "Yerde ve gö
Yerlilik kavramlaştırması, insanın "halifetü'l arz olarak yaradılışının neticesine bağlıdır. Herkes yerli olabilir mi? Bizim anlattığımız yerli'nin "Amerikan yerlisinden farklı olmasını sağlayan bir hususiyet var. Bir toprakta üç bin yıldan beri yaşamak sizi yerli kılmayabilir. Yerlilik, "halifetü'l arz olan insanın dünyadaki yürüyüşüdür. Bizi yeryüzünde, yer-li yapan şey, Âdem'in yer'e indirilişinden sonraki eylemlerini hatırlamamızı icbar etmektedir. Âdem (as)'in yeryüzüne indiğinde tesis ettiği üç kurums
Tükendi
Ahlak ve Devlet Medeniyeti Bilmek Ömer Lütfi Barkan'ın İzinde Anadoluculuk Bitmedi Umrandan Medeniyete: Fütüvvet Bu kitapta umran, tedbîru'l menzil, tedbiru'l müdün, Anadoluculuk,ehl-i beyt ekolü, fütüvvet gibi kavramlar ekseninde Anadolu'nun niçin İslâm'ın ahir zamandaki yürüyüşünün merkez coğrafyası sayılması gerektiğine dair bir girizgâh yapmayı denedik.
İnsanın Tarihi Ahlâk-Servet-Teknoloji Yıkıcılığın Teknolojisi Dünyanın Sefalet ve Tekebbür Mekânı: Kent Tekasür-Kapitalizm Popülist Söylemler, Ezberlenmiş Kelimeler Kitapta, yukarıdaki altı başlık altında MGH'nin fikrî anlamda tıkanmasının temel nedenleri işaret edilmek istenmiş, bu çerçevede farklı fikirlerin kaynakları ve projeleri ele alışları üzerine tespitler yapılmıştır. Ayrıca, bu kitap ile birlikte yazarın Umrandan Medeniyete kitabının birbirinden koparılmadan okunması kendi tavsiyesidir.
Tükendi
Medine-medeniyet" hem "şehir" ve hem de "fıkıhla yaşayan toplumsallık" demektir. Dolayısıyla sünnet, medine-medeniyeti oluşturmayı öncelikli görmelidir. "Şehir sünnettir" beyanı bunu ifade ediyor. Medine'yi "ahkamın indiği ve tatbik bulduğu belde" şeklinde anlıyoruz. Medine-şehir, "Cuma kılınan-Pazar kurulan" özelliğiyle pazarın üretenlere açıldığı beldedir. Bir diğer husus da şu: medine-şehir, muahat-kardeşlik (ahı-ahî) ilkeleriyle birbirine bağlı toplumun inşa ettiği adalet yurdudur. İslâm şehri, küresel
Tükendi
İsmet Özel'in arayışları eleştirilmelidir. Bu kitap bir eleştiri metnidir. İsmet Özel'in ?Türklük" kavramını ?Müslümanım!" diyenlere karşı Kâfirûn Sûresi okur gibi diline dolamasına dair bir eleştiridir bu. İsmet Özel'in ?güçlü toplum olarak Müslümanlaşmak" fikrini reddetmesi, önceliği ?Müslüman bir toplum olma"ya çeviriyor. Ona göre Müslümanların birbirlerinin Müslümanlığına iltica etmesi gerekir. Biz İsmet Özel'in Anadolucu söylemleri kullandığını düşünmekteyiz. Anadoluculuk Türklüğü tıpkı İsmet Özel gib
Tükendi
Beyin kalb ile düşünür. Yani kalbsiz bir düşünme vücûda gelmez. Zaten hikmet onun için beyin faaliyeti değil kalb faaliyetidir. Modern bilgi paradigmasının bunu anlaması mümkün olmayacaktır. Kur'an görmenin de kafada değil kalbde olduğunu bildirir. Kur'an kendi aydınını diğer aydın tasavvurundan ayırmaktadır. Yalnızca İslam, bilginin insana verildiğinden bahseder. Bilgi, Adem'e verilmiştir (Bakara 2: 30), melekler her şeyin ismini sayan Adem'e secde etmiş (boyun  eğmiş)lerdir. Bilginin verildiği sırada Adem
Tükendi
Bu kitapta, Anadoluculuk düşüncesini yeniden güncellemeye ilişkin bir çabayı paylaştığımızı göreceksiniz. Anadoluculuk hakkında çok araştırma yapılsa da, bugün bir entelektüel çevre tarafından temsil edilmiyor. Anadoluculuık düşüncesi son tahlilde "Devlet" fikri ile kaçınılmaz bir irtibat halindedir. Orta Doğu'da "kent düzenin" dayatılması ile devlet fikri silinmeye yüz tutmuştur. Diğer taraftan "Arap Baharı" dalgası, Orta Doğu ve müslüman halklar coğrafyasında devletleri ortadan kaldırmış, sınırları belirs
Tükendi
"İslam Şehri" kavramı ile Batılı kent fikrinin karşısında bir toplum/mekân tasavvuru inşa etmeye çalıştığımız "Kenti Durduran Şehir" kitabının tezlerini bir ütopyaya bağlama ihtiyacı bu kitabın hareket noktası oldu. "Kenti Durduran Şehir" yayınlandıktan sonra en çok sorulan soru, "Batı Kent eleştirisi"nin karşısına ne koyulacağı idi. "İslamcılık, kentleşme, kapitalizm, küreselleşme, sömürgecilik" kavramları çerçevesinde Müslümanların yaşadığı dünyevileşmeye-kapitalistleşmeye getirdiğim eleştirilerin "eleşti
Tükendi
Hakları elde etmek yahut korumak için görevli olan "adalet" kurumunun da adaleti geciktirmekte oluşu, hakları elde etmek için başka yollara yönelmekte olanların eylemini kendilerine "doğru-sahih" gösteriyor. Şiddetle değişen bir sistemin daha çok şiddet üreteceği göz ardı edilmektedir. İslâm'ın şiddet, direniş, aktivizm gibi yaklaşımlarla ilgili olarak "haklı olandan yana" tavır sahibi olduğuna işaret ediliyor. Ancak İslâm'ın "Sen en güzel ahlâk üzeresin." beyanına dair tavrı unutuluyor. İktidarların toplum
Bu kitaptaki makaleler Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçerken medeniyet kavramının içeriğinin civilisation'a ait anlamlarla yüklenmesini eleştirmeye yöneliktir. Kaleme aldığımız makalelerde "medeniyet"i kendi kültür ve inanç evrenimiz içinden yeniden anlamlandırabilme çabası ile hareket ettik. Bu kitapta Türkiye'de "medeniyet" kavramı etrafında düşünce veren çok değerli yazarların fikirlerini tahlil etmeye çalıştık. Batı ve Doğu'da Müslüman olmayan toplum havzalarında ortaya çıkmış teknik biçimlenmeleri ve iktis
Tükendi
Kenti durdurmak istiyoruz. Bu kitabın temel hedefi bu topraklarda yaşayan insanları "kentleşmenin" bize ait olmadığı fikrine döndürmektir. Kentleşme "kapitalist birey" felsefesinin bir neticesidir. Kentleri küçültmek / pazarları üreticiye açmak / mahalleler halinde yeniden örgütlenmek / çalışma kavramını yeniden tanımlamak (her hane sahibini istihdam etmek) insanı kaybettiği şeylere: cemaat, merhamet, inanç / emniyet kavramlarına kavuşmak istiyoruz. Bu kitap, kapitalizme karşı bir hareket hattı oluşturma k
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 26 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1