Matematikle ilgili temel bilgiler, problem çözme stratejileri
Matematikten korkmanıza gerek yok!
Ne kadar? Kaç tane? Ne kadar uzak? gibi sorular günlük yaşamımızdan çıkmadığı sürece
matematikle birlikte yaşayacağız. Uygulamalı Matematik, matematiği korkulan ders olmaktan çıkarıp, öğrenilmesi zevkli bir hale getiriyor.
Elinizin altındaki malzemelerle kolayca yapabileceğiniz eğlenceli uygulamalarla, ölçü birimlerini, dairenin alanını, küpün hacmini, çemberin çapını hesaplamayı; kesirlerle işlem yapmayı,
Tanıtım Yazısı
Yine havada uçuşan kuşların gölgesinde
Yine inatla sesleniyorum!
Bir yan da, çikolata zenginlerin
Sen onlara bakma, diyen analar.
Bir yanda günlük alışverişini düşünenler varken,
Daha az önce selam verip,
Ölüm haberi gelenler varken
Bıyık altından konuşarak,
Hayatı ebedi sananlar varken
Kaldırımda evine bir parça ekmek almak için
Bir soytarının ayakkabısını boyayan yaşlı adam
Diğer yanda lüks bir restoranda,
Arabasının yeni modelini tartışanlar varken
Ve bunları sana göstermişken,
Açmışk
Çocuk gözlerde büyümek, hayatın acımasızlığının minik bedenlere koca birer insan sorumluluğu yükleyerek onları küçücük yaşlarında ve çocuk gözlerinde eve ekmek parası götürmeye iten toplumsal gerçekliğin bir hikayesi olmakla kalmayıp ilerleyen zamanlarda gördüklerinin, yaşadıklarının ve tanık olduklarının bir iz düşümüdür.
Eve daha fazla ekmek parası götürmek için çoğu günler yirmi beş kuruş verip fırından sıcak birer yarım ekmek dahi alamadan aç açına dönerlerdi boyacı çocuklar. İşlerinin iyi gittiği kimi
Dünyaya geldikten sonra da sonsuz sayı¬da, hepsi birbirinden farklı türde Mustafa olabilecekken aslında, ben şu anki Mus¬tafa olmuşum. Üstelik şu anki Mustafayı tutamıyorum, kaçıyor o ve saniyesinde yeni Mustafa geliyor. Bunun adı Mu¬cize değildir de nedir? Ben bir de şuna inanırım, şu anki kişiliğimin oluşmasında bir şekilde tanıştığım insanların, yaşadı¬ğım olayların farklı yüzdelerde etkileri var, açıktır bu. Bir parçam Ahmetten, bir parçam Mehmetten, bir parçam al¬dığım eğitimden mesela. Yoksa, gelmiş g
Oyunumuz kaçıncı perdesini açıyor, belki de hiç kapamadı. Oyun sizin seçtiğiniz mi yoksa Tanrının ki mi? Gerçekten seçim yapabiliyor muyuz? Hayat ne istersen onu mu veriyor gerçekten. Veriyor emin olabilirsin. Ama seçim benimki mi? Yoksa Hayyamın dediği gibi dama tahtasındaki piyona yaptırılan alışılmadık bir hamlemi sadece. Hiçliğin kuyusu mı sonumuz. Kayıkçı zırt pırt saatine mi bakıyor, geç kaldığımızı düşünerek. Neyse ne? Tercihler kimin? Senin mi? Emin misin? Ben de öyle düşünmüştüm.
Yani şuan bu ki
Çocuk vicdanları yitik, kirlenmiş büyüklere! Çünkü büyümek bir kirlenme ve mevcudu kutsayarak, saçmalığı içselleştirme sürecidir. Doğru ve insancıl olan, biçimlendirilmemiş bir bakış açısının ve özgür düşüncenin ürünü olacaktır ki, bu yadırgama yeteneği çocuklara mahsustur. Kurgulanmamış, yönlendirilmemiş ve henüz baskı altına alınmamıştır çocuk vicdanlar. Saf ve temiz olduğu kadar, cüretkar, asi ve talepkardır. Düzeni ehlileştirecek, gücü meşru sınırlara zorlayacak olan da işte bu asi talepkarlıktır
dinmeyen bir kan kaybıyım ben
kırık bir uçurtma çıtası
kalbinden baş aşağı düşmüş
aşkından yukarısı felç olmuş
yırtık bir ilkokul defteriyim
aslını istersen;
kaderin ağlarını hızlıca örüp
bir o kadar hızlı sökmesi
durumu bizimkisi
ben daha sana hoş geldin şiirleri yazarken
senin alabora ettiğin bir ömrün hikayesi
ve
sensizlikle ödenmiş bedellerin
yalnız akşam düşleri
keşke lafının arkasına saklanmış
bir hoşçakal senfonisi
Çocuk Çok acılar görmüş, haksızlıklara uğramış
Susmuş, sessiz kalmış
Bir gün çok yorulduğunu anlayıp
Haykırmaya başlamış
Ama bu haykırışlar mısralara dökülmüş
Mısralar da şiirlere...
Ah geçen ömür geçmiş
Şiir olup bulutlarda geziyor
Ah geri dönüşün yok
Adı sessizlik
Yatağı gelincik tarlası
Yorganı kelebekler
Yatağın olayım, gelincik kokayım
Yorganın olayım, bulutlara uçayım
Sessizlik
Şiirin olayım, şiirin olayım
Bulutlarda gezeyim
Yaralı kalbini
Sevgimle sarayım
Profesör Kanu hemen kalp ilacını verdi yaşlı adama ve konuşmaya başladı:
- Lütfen sakin ol. Bu güne kadar seni ürkütmemek için sesimi çıkarmadım evet ben bir sincabım aynı zamanda da konuşuyorum.
Yaşlı adam daha da panikledi.
- Bu olamaz, bu olamaz diye tekrarladı.
Profesör Kanu:
- Bak sakin olursan her şeyi anlatacağım ama sen de bana yardım etmelisin dedi.
Her şeyi baştan sona anlattı. Yaşlı adam duyduklarına inanamıyordu ancak inanmaktan da başka çaresi yoktu.
Dünyaca ünlü bir psikolog, çocukluğunda annesinin ölümüne şahit olmuş bir şizofren, sürekli arta bir gerilim ve gizem eşliğinde beklenmedik bir son.
Hipnoz
Gerçek korkuyla yüzleşme peşine düşmüş, inancı kayıp bencil bir korku yazarı, ona çılgınca aşık, yazar olma peşinde masum bir güzel, bilinmeze açılan bir yolculuk. Lastlake Kasabası
Bir hafta içerisinde peş peşe gerçekleşen kötü olaylar zincirinde ne yaptığını, ne yaşadığını çözemeyen bir adam, sırandan bir göl gezisinde başlayıp bir hastane çatısında so
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.