Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 903 kayıt bulunmuştur Gösterilen 860-880 / Aktif Sayfa : 44
GÜNLER GEÇİYOR Günler geçiyor ama söylemesi dile kolay, Bu mevsim hüzünlü biraz, adı sonbahar Yaşadım senden sonra da yâr, Ayrılık koymadı bana zannettiğim kadar. Eskiden beri beni sevmeyenlere, Açmışım kalbimi Şimdiden sonra, öncelik kendime Umrumda değil sahte dostlar. Hiç kimse bilmedi ne kadar yandı canım, Ben hep sabrettim, yarına inandım Soranlara üstü kapalı iyiyim dedim geçtim. Anlatmakla anlaşılmadım, susmayı tercih ettim.
Tükendi
Bir tarafta hayatın akışıyla şekillenen iç dünyalar, Bir tarafta aşk Elinden gelse Alev için canını bile verirdi Kenan Ölesiye âşıktı Ömer ise hem ıssız derinliklerinde Hem de gerçek dünyasında buldu aşkını Hayat akıp giderken avuçlarımızdan Tıpkı su gibi Masum, temiz kalbimizi, Alev gibi saran aşk Unutturur bize her şeyi. Aşksız nefes almak mümkün mü? Hayır ben âşık değilim diyorsan Aslında tanımıyorsun kendini İlk yolculuğun iç dünyana olmalı. İç dünyana Böylece göreceksin ki; Orada nice aşklar var Hepsi
Tükendi
Vallahi ne zormuş hayat! Bunu bilsem dünyaya reankarnasyonla bir kuş olarak gideceksin kabul ediyor musun? Dediklerinde kabul etmezdim. KIRLANGIÇ Dağlarda çok iyi arkadaşlarım var. Hepimiz keçiyiz. Canımız sıkıldı. Oturup okey oynayalım dedik. 4 keçinin oynadığı okeyi tahmin etmen çok zor olmaz herhalde. KEÇİ - ATİK Bu gece dolunay var. Gökyüzü muhteşem görünüyor. Şimdi eşek hoşaftan ne anlar dersin belki. Ama ben de bakınca güzellikleri görebilecek ince bir ruha sahibim. EŞEK - TOPRAK Ben artık çok önemli
Tükendi
Sevgili çocuk, Bugün hava çok yağmurlu, arkadaşlarım ve akrabalarımla birlikte toprağın altındaki yuvamıza girdik. Atom bombası bile vız gelir, tırıs gider bize. Fakat yağmur hayatımızı zorlaştırıyor. Hepimiz yağmurun dinmesini bekliyoruz Karınca İşte böyle çocuk Kim kazanmak istemez ki. Anneme ve babama bir sürpriz yapıp son anda yaptığım bir atakla bu yarışı kazanacağım. Ne dersin, iyi fikir değil mi? At-
Tükendi
AYRILIK Bizi ayıran her neyse artık Muradına erdi kınalar yaksın Gün ışığından olmasın yazık! Işığın sevdamın üstüne aksın! Belki yeşerir yeni umutlar Kırılır kara talihin duvarları Ellerim yeniden bir eli tutar Açılır girerim ümidin kapıları Öylece bakakalır ardımdan Şaşkın gözleri eski çilemin Hüznü akarken duvağımdan İçini kavursun şimdi elemin Ben de bakmıştım ağlayarak Hâlâ semada durur yakarışım Ardından çileler bağlayarak Sessiz çığlıklarla haykırışım Sen yoktun yanımda o zaman Yalan kör etmişti
Tükendi
Yıllarca sömürünün burçlarında gezinen alçaklarla hesabını bir an önce görmek istiyordu. Artık acaba diye başlayan soruların ardı arkasının kesilmeyeceğini biliyordu. O anda anlıyordu ki soruların hiç bitmeyecek sarsıntılarında yürüyordu. Arkasından söylenecekleri düşündü. Belki de hiç kimse bu cinayeti neden işlediğini bilemeyecek, bir anlam veremeyecekti. Bundan sonrasında tek bildiği nemli ve güneşsiz bir mağaranın ağzından içeriye sızan ışıkla derin bir uykudan uyanmış bir hastanın heyecanına kapıldığıy
Tükendi
Ö harfiyle başlar her aşk. P gelir sanır her budala ardından Oysa L dir devamı... (Faili Meçhul) Don Kişot olup savaşırken Senin için yel değirmenleriyle Sen değil miydin ki rüzgâr olup Yardım eden yel değirmenlerine? (Arkeolojik Yalnızlık) Çarmıha vuruldu yüreğim İsa bile kıskandı, Ve yaşa dedi Tanrı Bu yürek senin! (Çarmıh)
Tükendi
Gülsen Varol, emekli müzik ve ingilizce öğretmeni. Kültür Bakanlığı ve TDK tarafından ödüllendirilen şiirleri var. Hasret Senfonileri - Bende Kalanlar - Velhasıl adını verdiği üç şiir kitabı olan yazarın, ayrıca İş Kültür Yayınlarından basımını sağladığı Ve Günahlar Var Ya isimli Vedat Varola ait bir de rubailer kitabı var. Albümdekiler onun ilk romanı.
Tükendi
Sinem, ilk şiir kitabında bir şiir dili yaratabilmiş, özgünlüğünü dizelere taşımıştı. Yeni kitabı İstanbulcada yeni buluşlarla, kısa ve özlü anlatımıyla, sözcükler kadar onlara yüklediği anlam zenginliğiyle bizi kendi şiir diline bağlıyor. Şiirlerinde anın peşinden gidiyor. Hayatı; güler yüzle sorunları çözen bir çocuk ruhuyla süslüyor. Gözlemlerini, adlandırmalarını bir duygu inceliğiyle birlikte akıl kutusundan çıkarır gibi sunuyor. Acele yaşadığımız çağımıza, gündelik hayata ironiler katarak tanıklıklar
Tükendi
İlk gençlik çağlarından bu yana takım tezgâhları sektörüne, bu sektörün Türkiyede gelişmesine emek ve gönül vermiş olan Bülent Bozkurt, elinizde bulunan bu kitap ve devamı hazırlanan kitapları ile bu sektörde edindiği tecrübeleri, genç iş adamlarına ve sanayicilere aktarmayı hedeflemiştir. Kitapta, yazarın yaşam öyküsünü, özel ve iş seyahatleri ile ilgili günlüklerini, olaylara bakış açısını ve düşüncelerini en önemlisi de otuz yıllık sektör tecrübesinden çok önemli noktaları bir arada bulacaksınız.
Tükendi
Ötesini düşünürüm.. Herkes çekilip gittiğinde, ayak sesleri kesildiğinde, Başlayacak olanı Başlayacak olan sorgulamayı Kimsenin yardımıma koşamayacağı, kimseden el isteyemeyeceğim, Ne olacak, neler sorulacak, ben ne halde olacağım, Sorular peş peşe gelecek, ben ne söyleyeceğim Ölüm ömrüme yoldaş, yazı yazgıma sırdaş olduysa Ömür boyu yaptığım "rabıta-yı mevt"e Ben bugün "ölüm temrinleri" diyeceğim.
Tükendi
Çığlıklar kesilmişti. Şehrin insanları, bir gün daha fazla yaşayacakları için, şükür duaları ediyor, namazlar kılıyorlardı. Allah onları bir gün daha sakınmıştı. Ölenler şehitti Nasıl olsa gazi idiler. Bir de üstüne şehitlik Cenneti tam hak etmişlerdi. Oysaki ölüm kapılarına geldiğinde, kalleş bir ölüme karşı direnme yerine teslim olmayı seçmişlerdi. İnançlarını yanlış yorumluyorlardı belki de. Yanlış mı anlaşılıyorlardı? Rusun karşısına dikilmiş savaşmışlardı. Hadi onlar koca Rus ordusu idi, Osmanlı ordusu
Tükendi
Anne, karı ve buzu altına dönüştürebilen sihirli bir sihirli bir resim yapabilir miyim acaba? diye sordu annesine. Annesi bu soruyu duyunca epey bir şaşırdı. E tabii Annesi sonuçta bir yetişkindi ve masallara inanmayı yıllar önce bırakmıştı. Ama sen ve ben sihre ve masallara inanıyoruz değil mi?
Tükendi
Ayı Seyfi otuz beş yaşında, iki metre boyunda, fiziği güçlü bir gardiyandı. Sıfır numara saçları alnının gerisinden başlıyordu. Bu yüzden geniş alnı daha da öne çıkmıştı. Geniş omuzlu, iri pazılı, esmer tenli bir adamdı. İnsanlar ona bazen, Herkül dediklerinde, Hayır Ben Ayı Seyfiyim, diye karşılık verirdi. Kendisine Ayı Seyfi denmesi onu çok mutlu ediyordu. Kendisine uygun gördüğü bu lakap, adeta gururunu okşuyordu. Sanki kendisini daha bir yüceltiyordu. Şehrin otuz kilometre dışında yeni yapılmış olan hap
Tükendi
Tanıtım Yazısı 1972 yılında Bursada doğan yazar; ilk ve orta öğretimini İstanbulda tamamladı.1996 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne ve Görüntü Sanatları, Tiyatro Ana Sanat Dalı Dramatik Yazarlık Bölümünden mezun oldu. 1993 yılında Suat Taşer Kısa Oyun Yarışması nın jüri özel ödülünü alan yazarın çeşitli dergilerde yayınlanmış şiirlerinin derlendiği bu ilk kitabı; yazarın değimiyle insanoğlu varoldukça şiir de varolacaktır felsefesine inanan tüm şiir severlere ithaf etmiştir
Tükendi
Aynı bakışlar,aynı hırs aynı sümüklü kız, hiç değişmemişsin Korsan Pokemond!!! - Sen de aynı laubali vicdansız herifsin, hiç değişmemişsin Korsan Çupra ... Ruhuna dua etmemi istiyorsan bana hakaret etmeyi kes!!! Birazdan güneş doğacak, üstünü balla sıvayacağım, başından aşağı Javel boşaltacağım, kuşlara sabah kahvaltısı olacaksın. Seni kemiğine kadar yiyip bitirdiklerinde, senin incik kemiğinle dişlerimi parlatacağım!!! Korsan Çupra benlerini oynatarak güldü duyduklarına ve şöyle dedi: - Önce gel de ben sa
Tükendi
Hayata dair bir çok acıyı barındırır içinde insan, ne hayal kırıklıkları yaşanır insan ömründe, ne umutlar ne aşklar yiter gider çoğu kez, hüzün bulutları etkisi altına alır yürekten seven her insanın hayatını, kiminin yürek sancısı ilk aşkıdır yüreğini acıtan, kiminin anne hasreti, kiminin baba hasreti, kiminin ki ise evlat hasretidir ve yıllarca kanar...
Tükendi
Tanıtım Yazısı Yine havada uçuşan kuşların gölgesinde Yine inatla sesleniyorum! Bir yan da, çikolata zenginlerin Sen onlara bakma, diyen analar. Bir yanda günlük alışverişini düşünenler varken, Daha az önce selam verip, Ölüm haberi gelenler varken Bıyık altından konuşarak, Hayatı ebedi sananlar varken Kaldırımda evine bir parça ekmek almak için Bir soytarının ayakkabısını boyayan yaşlı adam Diğer yanda lüks bir restoranda, Arabasının yeni modelini tartışanlar varken Ve bunları sana göstermişken, Açmışk
Tükendi
Eve gittiğinde aile fertleri sofrada Beyzayı bekliyorlardı. Geç kaldığı için biraz söylendiler. Beyza, akşam yemeğinde hiç konuşmadı. Yemekten sonra erken uyuyacağını söyleyerek odasına çıktı. Belki biraz uyku olanları unutturacaktı. Yine o rüyayı gördü. O kitap ve üzerindeki canlı hareket eden o yazı 7. GÜRUH
Tükendi
Çocuk gözlerde büyümek, hayatın acımasızlığının minik bedenlere koca birer insan sorumluluğu yükleyerek onları küçücük yaşlarında ve çocuk gözlerinde eve ekmek parası götürmeye iten toplumsal gerçekliğin bir hikayesi olmakla kalmayıp ilerleyen zamanlarda gördüklerinin, yaşadıklarının ve tanık olduklarının bir iz düşümüdür. Eve daha fazla ekmek parası götürmek için çoğu günler yirmi beş kuruş verip fırından sıcak birer yarım ekmek dahi alamadan aç açına dönerlerdi boyacı çocuklar. İşlerinin iyi gittiği kimi
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 903 kayıt bulunmuştur Gösterilen 860-880 / Aktif Sayfa : 44