Üstazım Süleyman Hilmi Tunahan (Kuddise Sirruh) ve (Hasan Basri Çantay, Ladikli Ahmet ağa, Emetli Hacı Süleyman Ekmekçi, Cemal ekmekçi, Halil Ekmekçi, Fahri Ertuğ, Hacı Nuri Temizerler, Hacı Fahri Ermişler)'den

Hatıralarım
Yılların geçmesi ve insanların âhiret âlemine göçmesi sebebiyle, hayattaki insanlara ışık tutacak birçok değerli hâtırat, vefat eden kimse ile birlikte, toprağa gömülmektedir. Hâfıza-i beşer, nisyan ile malûl olduğu için zihinlerde kalmış bulunan hatıratın bazı noktalarında yanlışlıklar ve yakıştırmalar vâki olmaktadır. Nokta-i hareketi yanlış olan kimsenin varacağı sonuç da hatadan kurtulamamaktadır.

Bu sebeple, kendilerini gördüğüm ve sohbetinde bulunduğum Allah dostlarının kısaca tarihçe-i hayatları ile yaşamakta olan insanlara ışık tutacak hâtıralarını yazmayı faydalı bir hizmet olarak kabul etmekteyim.

Bu hatıratı beyaz zemin üzerine aktarırken bazı ölçüleri dikkate alarak hareket etmiş bulunmaktayım. Şöyle ki:
a) Hayat ve menkıbelerinden bahsedeceğim zatlar, dünya hayatından ayrılmış olmalı.
b) Kendisi hayatta iken bizzat görüşmüş olduğum zâtın menkıbeleri yazılmış olmalı.
c) Bu muhterem kişilerle ilgili olarak üçüncü bir şahıstan nakil yapacak olursam o kimse, bu zâtı görmüş ve kendisiyle görüşmüş olmalı.
d) Hatıratta yer ve zaman isimleri biliniyor ise onlar da belirtilmeli.

Hatıratı yazarken hayatta olan şahıslardan bahsetme zarureti hâsıl olmuşsa Allah dostu ile ilgili hâtıranın bu kimselerle şahitlendirilmesi düşünülmüştür. Târihçe-i hayatından ve hâtıralarından bahsettiğim zatların bazı menkıbelerinde açıklama yapmaya ihtiyaç duyduğum noktalar olmuştur. O bahsin incelenmeye ihtiyaç gösteren tarafını, hikmet ve sebebini "Bizim görüşümüz" başlığı altında izaha çalıştım. Bu hatıratı yazmakla hayatta bulunanlara bir ışık tutabilmiş olursam kendimi bahtiyar sayarım. Muvaffakiyet ancak Cenâb-ı Hakkın inâyetiyle tahakkuk etmektedir. Rabbimin yardımını niyaz ederek hatıratı yazmaya başlıyorum.
-Mehmed Emre-