Anılarımızın bir güncesini tutmamız gerekir; gönül güncesi, can gölgesinde hiçlik defterine yazılır. Çabamız, hiçlik defterine yazılanları okuma uğraşı olarak algılanmalıdır.

Varlığa gelen her şey, yani hayvan, ağaç, taş-toprak, su-rüzgâr, doğal olarak insan da kendi öyküsünü anlatmanın-yazmanın hayalini kurar; bunu bir ölçüde başarır da. Demek ki her şey bir öykü kitabıdır; bir anı defteri ya da güncedir. İnsan söz konusu olduğunda o bir gönül defteridir ya da gönül güncesidir. İnsan okunacak en büyük kitaptır, derken gönül defterinde yazılanlar anlatılmak istenir.

Bedene davranmak, bedene girmek anlamını taşır; bunu da hiçlik diye tanımladığımız içimizi "nesnelleştirmeden" yapamayız. Nesnelleştirme işini gerçekleştirdiğimizde bedenimize girebilecek en uygun noktayı saptamış oluruz: O noktadan kendimize dokunduğumuzda bedenimiz kapısını bize açar; gireriz kendimiz kendi içimize ve bir güzel sevişiriz kendimizle; insana özgü sesler çıkmaya başlar; bu sesler, bizim sevişme seslerimizdir. Sesleri çözdüğümüzde bunun bilme kültürünün değil, değiştirme kültürünün bir parçası olduğunu hemen anlarız.

Devamı
Format :Kitap
Barkod :9789758612512
Yayın Tarihi :2009-01-01
Yayın Dili :Türkçe
Orjinal Adı :Hiçlik Defteri 2
Baskı Sayısı :1.Baskı
Sayfa Sayısı :176
Kapak :Karton
Kağıt :2.Hamur
Boyut :140 X 140
Basım Yeri :İstanbul
Emeği Geçenler :
Yazar   : Esat Korkmaz
Yazarın Diğer Eserleri
İlgili Eserler