Muğîre b. Şu‘be, "Bey'atür-Rıdvân'da" bulunmuş ve bundan sonra Mekke'nin fethi dahil Hz. Peygamber (sav)'in bütün
seferlerine katılmıştır. Bu seferler esnasında Allah Rasûlü'nün özel hizmetlerinde bulunduğu görülen Muğîre'nin, diğer
taraftan ona hem vahiy, hem de devlet kâtipliği yaptığı anlaşılmaktadır. Hz. Peygamber (sav)'in vefat anıyla
ilgili farklı rivayetler bulunmasına rağmen, onun vefat ettiğini görüp idrak eden ilk kişinin Muğîre'nin olduğu
ve bu durumu Hz. Ömer ile Hz. Aişe'ye söylemesi hususu ise bazı kaynaklarda görmezlikten gelinen bir
konudur.Bu anlamda Muğîre'nin hayatını incelerken diğer taraftan da Hz. Peygamber'in hayatını ve varsa hayatıyla ilgili gizli kalan
yönlerinin gün yüzüne çıkarılması amaçlanmıştır.
Hz. Peygamber (sav)'in vefatından sonra Müslümanların ilk halifesi Hz. Ebû Bekir olmuştur. Ancak onun halife
olması ve Hz. Peygamber'in akrabalarının biatlarını alması kolay olmamıştır. Bu anlamda, Ensar'ın Sakîfetü Beni
Saîde'detoplandığını öğrenen Muğîre, bu hadisenin Hz. Ebû Bekir'e iletilmesini sağlayarak onun halife
seçilmesine katkı sağlamıştır. Ayrıca, ehl-ibeyt'inbiatlarının alınmasında da Hz. Ebû Bekir'e yapmış olduğu Hz.
Abbas ile görüşmesi tavsiyenin büyük etkisinin olduğu görülmektedir.
Hz. Ebû Bekir'in büyük kararlılıkla yürüttüğü Ridde Savaşlarına katılan ve bu yıkıcı hareketin Arap
yarımadasından silinip atılmasında Hz. Ebû Bekir'in en büyük yardımcılarından biri de Muğîre b. Şu‘be
olmuştur. Hz. Peygamber (sav)'in başlatmış olduğu fetih hareketlerini tereddütsüz bir şekilde devam ettiren
Hz. Ebû Bekir'in, Şam bölgesine gönderdiği askerler arasında bulunan Muğîre, bu savaşlarda bir gözünü kaybetme pahasına yiğitçe savaşmıştır.