Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 992-1008 / Aktif Sayfa : 63
Aziz Nesin Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz´ı önce radyo oyunu olarak yazdı. Kazandığı büyük başarı üstüne sahne oyunu haline getirdi. Israrlar üzerine senaryosunu yazdı; çoğu tiyatrocudan olduğu gibi, bu kez de filmciden telif hakkını alamadı. Bir haftalık gazetede çizgi romanı yayımlandı. Ardından televizyon senaryosunu yazdı. Okurların isteği, çevrenin baskısı artınca sonunda Yaşar Yaşamaz, şu an elinizde tuttuğunuz roman oldu. Kitabın giriş yazısını kaleme alan Meral Çelen bu. büyük ilgiyi Yaşar Yaşamaz´ın ağ
Anadolu'da bulunan ve Fransız Naverra Kralı'na ait olan madalyonun, herkesin peşinde olduğu Kutsal Kase ile ne ilgisi vardı? Yüzyıllar boyunca birçok Batılı gizemci, araştırmacı, simyacı, gezgin ya da gizli örgüt kurucuları neden İstanbul'a ve Anadolu'ya gelmişlerdi? Bir Madalyon, İki Öykü serisinin ikinci kitabı olan MADALYON'da, bu soruların cevaplarını bulacaksınız. Anadolu'da bulunan gizemli bir madalyon. Bir anda kendisini bu gizemin içinde bulan Ali ve peşinden sürüklediği Ermeni asıllı güzel kız M
Tükendi
Araba kumarhanenin önünde durdu, Nizam aceleyle indi arabadan, koşar adımlarla kumarhaneye girdi, piyano sesi yoktu, köşk sessizdi, yandaki salona yürüdü, piyanonun kapağı kapatılmıştı, gözleriyle salonu taradı, Anya pencerenin yanındaydı, sigara içiyordu. Nizam'ın kendisine doğru yürüdüğünü gördüğünde, yüzünde ilk kez bir şaşkınlık izi gördü Nizam. Gidip kadının karşısında durdu: - Adınız ne? - Neden soruyorsunuz? - Çünkü kimse yokken, sabahın aydınlığında ikimiz burada yalnızken adınızı söyleyip söylemeye
Yüzyıldan yüzyıla zıplayan, İstanbul'dan Caponya'ya, oradan gerisingeri Galata'ya uzanan, film tadında absürd, tarihî bir roman... Bu kitabın sayfaları arasından, bir idam mahkûmunu alnının çatından vuran tuhaf cengaverler, mezarlıkta harakiri yapıp karnına gizlediği altınları boşaltan bıyıklı Caponlar, Kanuni misali mektuplar döşenerek etrafa nam salıp racon kesen 10 yaşında kabadayılar, satranç üstatlarını gözü kapalı yenebilen şairler, Kapitalizmin kitabını yazan tekelci köpoğulları fırlayabilir... Henüz
Tükendi
12 Eylül darbesinin ardından ortadan kaybolan, öldüğü sanılan Demir'in yirmi yıl sonra ortaya çıkması geçmişe ışık düşürürken, kırklı yaşlarını süren eski arkadaşları için yüzleşme ve hesaplaşma kaçınılmaz hale gelir. Ne var ki olan biten ancak kırık camdan yansıdığı kadarıyla görülebilecektir. "Onlarca kırmızının hiçbiri asfaltın üzerindeki küçük noktaya benzemiyor. Benzeri olmayan bir ton bu, tutkuyla ölüm arasında emsalsiz bir ara ton. Ayaklarıyerebasmayan, kataloglarda olma-yan başıbozuk bir ton. "Şeh
Tükendi
Ben konuşsaydım, size konuşmanın nasıl bir şey olduğunu anlatırdım. Ben konuşmayı hep bir şeylere benzetirim. Konuşmak, pazar sabahı altı buçukta uyandıktan sonra, o günü pazartesi sandığınız için kalkıp okula gitmeye hazırlanırken, tatil olduğunu fark edip tekrar uyumaya benzer. Konuşmak, yolda giderken bir köpeğin sizi çok sevip peşinize takılmasına benzer. Konuşmak, çayınız çok sıcak diye annenizin birazını döküp üstüne soğuk su eklemesine benzer. Konuşmak, çok sevdiğiniz bir şeyi, tokanızı ya da terliğ
Tükendi
Sensizliği okumayı bilir misin sen, varlığında bile yokluğunu okumayı? Okudukça yokluğuna yazmanın ne demek olduğunu bilir misin? Yokluğumda nasıl yaşadın diye sordun mu bana? Yaşamadım. Yokluğunda yaşamak uğruna hiçbir şey yapmadım. Nefes aldım biraz, genzimi yaktı yokluğun, yutkundum ben sensizliği. Şimdi ha varmışsın yanımda ha yokmuşsun. Sonuçta verdiğim nefes gibi verdim ben seni ellere. Bir o kadar hızlı bir o kadar değerli verdim seni. Sen giderken benden, ben gittim kendimden. İkimiz de aynıydık iş
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 992-1008 / Aktif Sayfa : 63