Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 129 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Kapitalizm insanı ve doğayı yağlamayı, insanı insan kılan değerleri ekonomiye tabi kılmayı sürdürüyor. Dahası kapitalizmin ideologları tarihin, ideolojilerin, siyasetin sonunun geldiğini ilan edip her türlü alternatif siyaseti değerden düşürmeye çalışırken yeni teknokrasilerde yöneten-yönetilen ayrımı daha da keskinleşiyor. Solun tarihinde hüküm sürmüş merkeziyetçi, otoriter, determinist, sanayileşmeci, devletçi gelenek ise alternatif olmak şöyle dursun, kapitalizmin insanlara sunduğu özgürlük yanılsamasını
Tükendi
Avrupa'da İşgal Hareketleri, kapitalizme alternatif olarak işgale ilişkin doğrudan araştırmacı-aktivistler eliyle yazılmış en kapsamlı rehber olma özelliğini taşıyor. Avrupa'nın yüksek işsizlik, enflasyon ve sosyal konut yetersizliğiyle karakterize olan bugünkü krizine karşı işgal, halk açısından hak alıcı bir doğrudan eylem olarak giderek popülerleşiyor. Kentlerin ve gündelik hayatın metalaştırma ablukasına alındığı, düşük gelirli bütün toplumsal kesimlerin kent merkezlerinden sürülme tehdidi altında oldu
Kitap Toplumsal Eylem Polisliği, Polis açısından Gezi olayları alt başlığı ile Eylemcilerin Polise bakış açısı Polis-Düzen ilişkisini ele alıyor.
Bu kitabın içinde yer alan konularla ilgili çok kitap yazıldı ama bu kitap, konunun A.B.C'si. Eser Türkiye'de yaşayan ve reşit olan herkesi ilgilendiriyor. Çünkü Tanrı İmparatorluğu kurulduğunda bu ülkede yaşayan herkes aynı dertten muzdarip olacak. Bazıları muhatap olmaya başladı bile. Dünya Roma İmparatorluğu'nun arenasında hayatta kalmak için birbirin boğazlayan Gladyatörler gibi şimdi bütün Hıristiyanlar ve Müslümanlar, sanki her yer arenaya dönmüşçesine, birbirini boğazlıyor. Ama bunu Roma İmparatoru i
Tükendi
Bu çalışmayı, günümüzde Ortadoğu'nun en devrimci siyasal ve sosyal hareketlerinden birisi olarak öne çıkan Kürt özgürlük hareketini ve onun Türkiye siyasetindeki yerini anlama çabası olarak tanımlamak mümkün. Türkiye siyasetinin 1960'lı yıllarda "Doğu sorunu", 1960?lar sonlarından itibaren de "Kürt sorunu? başlığı altında ele alınan konusunun 80'li yılların sonlarına kadar farklı özneleri bulunmaktaydı. Ancak 1984 sonrası PKK bu alanda yepyeni bir özne olarak yükseldi ve kelimenin gerçek anlamında bir siya
Tükendi
20 yıllık mücadele... Revizyonizme karşı yorulmaz bir kavga; proletarya enternasyonalizminin, Marksizm-Leninizmin bayrağını yükselterek geçen yirmi yıl...
Tükendi
Che, bir direnişçi miydi yoksa doğrudan devrimci mi? Direniş, Che'nin dünya literatürüne getirdiği devrimcilik kapasitesinin çok ötesine fırlatıldı adeta. O yüzden direniş ve Che birlikte anılır oldu. Ne Amerika'nın köksüzlüğü ne de Avrupa'nın eskiliği dünyanın siyasi kaderinin Che tarafından tamamen gençleştirilmesine ve tazelenmesine engel olamadı. Che, Direniş'in bulageldiği son, gerçek ve kaynak formüldür dünya tarihinde. Bundan böyle her direniş ve muhalefet Che'ce okunacak, her eylem Direniş'Che se
Tükendi
Prekarya Bu "yeni" kelime, yeni zamanların toplumsal gerçekliğinin çarpıcı bir yüzünü tanımlıyor: Alabildiğine "esnekleşmiş" bir istihdam rejiminde sürekli değişen işlerde, adeta hep geçici bir statüde çalışanlar Düzenli olarak düzensiz işlerde çalışanlar Bütün dünyada giderek genişleyen bu kitleyi "çalışan yoksullar" veya "güvencesiz işçiler" diye tanımlayanlar da oldu. Guy Standing, prekaryayı teşhis edebilmek için onların kimliksizliğini göz önüne almak gerektiğine dikkat çekiyor: Bir geleceği olmayan ve
Tükendi
Türkiye Sosyalist Solu Kitabı 1: 20'lerden 70'lere Seçme Metinler'de Türkiye sosyalist hareketinin, doğuşundan başlayıp 70'lere dek uzanan zaman dilimi içerisinde yaşadığı teorik serüveni, girdiği farklı yönelimleri yansıtan temel metinleri bir araya getirmiştik. Birinci kitabın bıraktığı yerden devam eden bu cilt ise 74-80 arası dönemde ortaya çıkan ve bir önceki dönemle olan süreklilik ve kopuşları kendilerinde cisimleştiren sosyalist örgüt ve yapıların varoluş nedenlerini belirtik kılan en azından öyle o
Tükendi
Güvencesiz çalışmadan küresel ısınmaya, yeşil alanların rant alanlarına dönüştürülmesinden işçilerin işleri başında kitlesel ölümlerine, sınır ötesi operasyon ve savaşlardan Kahire, Hong Kong, Ferguson, Mexico City, Nantes ayaklanmalarına yaşantımızı, mahallemizi, ülkemizi, gezegenimizi doğrudan etkileyen her konuda "Bir şeyler yapmalı!" feryadı giderek hepimizin ortak tepkisi haline dönüşüyor. Politik bilincin bir adım ötesi ise çok eskiden dillendirilmiş bir soruda ifade ediliyor: "Ne yapmalı?" Çok uzun s
Ne demiştik? Birincisi; 27 Mayıs Politik Devrimi, İkincisi; Şanlı 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi ikinci adımı, Üçüncüsü; Haziran Direnişi'miz, İsyanı'mız. Taksim Gezi İsyanı'mız. Demek ki İkinci Kuveyimilliyeciliğimizin, İkinci Kurtuluş Savaşı'mızın üçüncü basamağıdır. Taksim Gezi İsyanı, arkadaşlar.
Tükendi
"Bugüne kadarki bütün toplumların tarihi sınıf mücadelelerinin tarihidir." Marx ile Engels'in kaleme aldığı Komünist Manifesto'nun bu ünlü cümlesindeki "bugüne kadarki" ibaresi, bazılarınca "postmodern çağ" olarak niteledikleri döneme kadarki anlamına yorumlanmış olacak ki, özellikle 1990'lı yıllardan, yani Sovyetler Birliği, Çin ve Doğu Avrupa'da kapitalizmin restorasyonunun hızlandığı aşamadan sonra sınıf politikasının yerini "kimlik politikası"nın aldığı solda yaygın bir görüş haline geldi. Ama öte yan
1924 Anayasası'nın 88/1 maddesinde vatandaşlığa ilişkin şu hüküm yer almıştır: "Türkiye ahalisine din ve ırk farkı olmaksızın vatandaşlık itibariyle (Türk) ıtlak olunur" (denir.) Bu tanıma göre, din, mezhep, ırk, dil vb. herhangi bir fark gözetmeksizin Türk ahalisinden olan herkes "Türk" kabul edilecektir. 1961 Anayasası'na baktığımızda, vatandaşlık hakkının, 1961 Anayasası'nın "vatandaşlık" başlıklı 54. maddesinde düzenlendiği görülmektedir. Bu maddeye göre: "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan
Tükendi
Yazar, Tanzimat'tan itibaren siyasi ve bürokratik alanlardaki etkinliğiyle ya tek başına ya da iktidarın etkin kanadını oluşturan Galata Türklerinin, Cihan Sultanı Abdülhamid Han'ı darbe ile tahtan indirdikten sonra iktidardaki gücünü artırarak genişletmesine karşın devlette çöküşe neden olduğunu belirtmektedir. Galata Türkleri'nin Menderes dönemi ile kaybettiği gücünü 60 darbesi ile toparlamaya çalıştığı, 1980, 28 Şubat ve 27 Nisan darbe girişimleri ile bu gün de iktidarını sürdürebilme hamlelerinde bulund
Bu kitabın yazarı İsmet Erdoğan; kişisel tarihi Türkiye'nin yakıntarihiyle içiçe geçmiş bir devrim havarisi. 12 Eylül karanlığının mimarlarına, karanlık ve ölümlü sokaklarına, mahkemelerine ve yargıçlarına kafa tutmuş, bunun bedelini de idam cezasıyla ödemiş bu devrimci yürek, genç nesil için her satırı gelecek fikrinin temeline sapasağlam bir taş olacak nitelikteki anılarını, tarihin diyalektik yapısını unutmadan ve ona hizmet ederek, okurlarla paylaşıyor. İsmet Erdoğan'ın yaşamı, 12 Eylül Darbesinin, dar
Tükendi
"Yaza Eylem Kitabı", "Sonbahara Eylem Kitabı"yla (2013) "İlkbahara Eylem Kitabı"ndan (2014) sonra mevsimlere üçüncü eylem kitabım... Bu da iç kitaplardan oluşuyor: "FLU(X)US IX. Bir Denizin Kıyısından Bir Avuç Çakıltaşı", "Soma'ya Politik Zamanlı Şiirler" ile "Kullan At Şiirler"... İlk iki eylem kitabımı "Gezi" fitillemişti. Bunu da "Soma" fitilledi. Bundan sonra kış gelecek... Epeyce güncel ve yerel sözlerle dolular. Belki bu yüzden bağlamını anımsamayanlara ya da bilmeyenlere farklı anlama gelebilirler
Tükendi
20. yüzyılın ilk sosyalist devrim dalgasının deneyim ve kuram bağlamında kat ettiği mesafeleri, sorunları ya da eksiklikleri karşısında eleştirel bir yaklaşım getirmeyen, bunun yerine vagonlar arasında gezinip yerinde saymayı tercih edenler var. RCP, ABD Manifestosu'nda ifade edildiği gibi bu çizgiyi seçenler arasında 'yaygın bir şekilde 'sınıf hakikati' üzerinde ısrar ve bununla ilişki olarak proletaryanın şeyleştirilmesi olgusuyla karşılaşırız. Genelde komünist kuram ve ilkelere ilmihale benzeyen bir tür
Tükendi
Yakın dönemi başta psikanaliz olmak üzere ruhsallık bilgisi ile anlamak için yapılmış ilk incelemelerden biri Darbeci. Özal döneminden günümüze değin nasıl iktisadi bir devamlılık varsa toplum ruhsallığı yönünden de bir devamlılık olduğunu başta Freud'un kuramına dayanarak çözümlüyor. 'Yeni Türkiye'nin ruhunun önce 12 Eylül zindanlarında biçimlendirildiğini, oradan siyasete, kültüre ve günlük yaşama egemen olduğunu, Türkiye'nin bu 'sağ çıkmaz'a nasıl mahkûm edildiğini anlamak için... Öncelikle halkın
Tükendi
Gezi Parkının Asker Ocağı Caddesine bakan duvarın 3 metrelik kısmı gece 23.00 civarında yıkıldı. Aynı zamanda 5 ağaç da yerinden söküldü. Taksim Dayanışma Grubunun üyeleri iş makinelerinin önüne geçerek daha fazla yıkım yapılmasının engelledi. Ardından bu gruptan 50 kişi parkta çadır kurarak sabaha kadar nöbet tuttu. Yıkım, 27 Mayıs gecesi ertelenmişti ancak polislerin söylediği gibi ertesi gün yeniden geldiler ve eylemcilere çok sert bir müdahalede bulunarak parktaki ilk kısmi yıkımı yaptılar. Anca
Tükendi
Bu kitapta, cevabı aranan en önemli sorulardan biri Türkiyenin Avrupa Birliği Üyeliği Yolunda Kıbrısın Kimin İçin Sorun Olduğudur? Türkiye açısından bakıldığında 1974 Mutlu Barış Harekâtı ile Kıbrıs sorunu çözülmüş olup, bugün itibariyle Türkiyenin Kıbrıs sorunu adında bir meselesi yoktur. O vakit, Kıbrıs Kimin İçin Sorundur? 193 üyesi olduğu halde 5 daimi üyenin elinde oyuncak olan BM için mi; SSCBnin dağılması ve soğuk savaş sürecinin son bulmasıyla kimlik bunalımı yaşayan ve varlık nedeni olarak kendisi
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 129 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3