Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 214 kayıt bulunmuştur Gösterilen 200-220 / Aktif Sayfa : 11
Birinci Dünya Savaşı Hikâyeleri, topraklarının her bir köşesi adeta öldürücü bir mikropla mücadele eden Osmanlı Devleti´nin 1914-1918 yıllarına rastlayan hüzünlü hikâyeleridir. Bu hikâyeler, birçok cephede tek karış toprak için can verip can almanın hikâyeleridir. Harp; Lübnan, Beyrut, Filistin, Suriye, Irak, Hicaz, Mısır, Yemen, Kafkasya, Galiçya ve Romanya´ya vefakâr Türk askerlerinin kabirlerini emanet edecek; tarih, bu günlerden sonra bilhassa Ortadoğu´ya gün yüzü göstermeyecektir. Bu seçki, 1914-1918 y
Tükendi
Burada ilk önce görmek istediğim şey ne odlu sanırsınız? İlk işim eskilerin eserlerini aramak oldu. Frenk istilacıları bu eserleri yıkmışlar, yakmışlar, pek az bir kısmını bırakmışlar. Zamanla onu da imha edecekler. Hatta ben burada iken eski surlardan kalan bazı kemerleri yıkarak azametli buhranlar geçirmiş büyük büyük taşlarını kesiyorlardı. Onları apartman inşasında kullanıyorlarmış. Menkul veya gayr-ı menkul nerede bir eski eser görsem müşadesiyle ruhum zevk duyuyordu. Eski eserlere saygı duymanın, kıym
Tükendi
Son dönem Osmanlı tarihinin en çok tartışılan konularından birisi şüphesiz Sultan II. Abdülhamid ve dönemidir. Elinizdeki kitap bu dönemi ve padişahı daha yakından tanımaya yarayacak ipuçlarını verecektir... Atıf Hüseyin Bey, Abdülhamid Selanik'e sürgüne gönderildiği zaman kendisine ve aile efradına bakmakla görevlendirilmiş bir askeri doktordur. Yaşamı hakkında pek bir şey bilinmeyen doktor, Abdülhamid'le ilgilendiği yıllar boyunca günlük tutmuştur. Tamamı 12 defter olan bu günlükler, Selanik yıllarından
Tükendi
İlhan Ayverdi, rahmetli eşi Ekrem Hakkı Ayverdi ve görümcesi Sâmiha Ayverdi'nin en yakın mücâdele arkadaşı olmak hasebiyle onların bütün faaliyetlerinden pay sahibiydi. Bu üçlünün günlük yaşayışları da idealleri çerçevesinde idi. Başbaşa verdikleri her zaman bir hizmet fırsatı yakalar ve semeresini almadan rahat etmezlerdi. İşte onları birbirine böyle sıkı bağlayan, akrabalığın da üstündeki bir ulvî ve mukaddes bağdı. "Ömrünü Türk kültür ve îman hayâtına adamış olan İlhan Ayverdi'yi tanıtan, zengin bir gra
Tükendi
Trablusgarp, Kuzey Afrika´da yeralan, yüzü Akdeniz´e dönük, stratejik önem taşıyan kıymetli bir mekandır. 1551´den 1912´ye kadar 361 sene Osmanlı Topraklarının bir parçası olmuş ve merkezle daima uyum içerisinde bulunmuştur. Bu toprakların Osmanlı ile kendilerini bir hissedişlerinin en önemli göstergelerinden biri olmak üzere Trablusgarp Savaşı´nda Trablusgarp halkının Türk subay ve askeriyle işbirliği içerisindeki kahramanca müdafaalar sergilemelerini zikredebiliriz. İtalyanların Bir deniz gezintisi olarak
Tükendi
"Lozan´da iki sene üniversite tahsili sonrası Balkan Savaşı´nda yaralanıp, tekrar Avrupa´ya giderek Paris´te Talebe-yi Osmaniyye müfettişliği vazifesinde bulunduğu anda I. Cihan Harbi dolayısiyle memlekete çağrılan İhtiyât Zâbit namzedi İlyas Ragıb Nureddin, 2 Ağustos 1330 (1914)´da talimgâha duhul etmiş ve 12 Ocak 1915´te günlüğüne başladığı zaman henüz 27 yaşını doldurmamıştı.(...) Tarihimizde 1915-1919 seneleri arasında cereyan edenlerin ufak bir misalini önümüze seren sahifeler içinde, sizlerle beraber
Tükendi
Efendi Kaptan Kurtar Bizi!", Osmanlı İmparatorluğu'nun son kırk yılına (1874-1914) tanıklık eden Mesudiye savaş gemisinin hikâyesidir. Bu hikâye, Mesudiye Zırhlısı'nın İngiliz tersanelerinde yaptırılma kararıyla başlamış, I. Dünya Savaşı'yla da son bulmuştur. Mesudiye Zırhlısı, bu dönem boyunca, Sultan Abdülaziz'in tahttan indirilişi, Meşrutiyetin ilânı, 93 Osmanlı - Rus Harbi, donanmanın Halic'e kapatılması, 1897 Osmanlı - Yunan Harbi, 31 Mart Vakası, 1913 Balkan Harbi, İmroz ve Mondros Deniz Savaşları gi
Tükendi
1913 Babıali Baskını ile iktidarı ele geçiren ve 1918 yılı sonlarına kadar Osmanlıyı idare eden İttihat ve Terakki Partisine mensup üst düzey kadroların 30 Ekim 1918 Mondros Mütarekesinden sonra nasıl tutuklandıklarının, Bekir Ağa Bölüğünde geçen tutukluk günlerinin ve Malta Adasına sürgün edilişinin, sürgüne gidenlerin anlatımıyla ortaya konulan öyküsü...
Tükendi
Osmanlı devlet yöneticilerinin Osmanlı Devleti´ni tekrar diriltmek amacıyla oluşturduğu okullar, düşünülenin aksine Cumhuriyet düşüncesinin ve Cumhuriyet´i kuracak kadroların oluşmasına zemin hazırladı. Gerçekten de, Galatasaray Lisesi, İstanbul Lisesi, Vefa Lisesi, Darüşşafaka Lisesi, Kuleli Askeri Lisesi, İstanbul Kız Lisesi, Haydarpaşa Lisesi gibi ekol okullar ve benzeri birçok eğitim kurumu, modern fikirlerin oluşmasını ve Cumhuriyet idaresini kuran ve bu dönemde siyasi, askeri ve fikri açıdan etkili ol
Tükendi
Bu kitap vatansever bir topçu ustasının Balkan harbi öncesinde Tophanede başlayıp, Kıbrıs çıkartmasına değin uzanan yaşam serüveninin kendi hatıratından ve belgelerden derlenmiş öyküsünü anlatıyor. Bir dönem milletvekilliği de yapan Ali Tunalı Cumhuriyet dönemine damgasını vuran kuşağın özgün bir temsilcisi. Hatıratında "Cumhuriyeti ilan eden topları ben attım!" diye övünüyor... Nüfus kayıtlarında anne adı Hatice, baba adı Mustafa, doğum yeri Ankara vilayetinin Zir nahiyesinin Sarıayak köyü, doğum yılı 29
Tükendi
Yakın tarihimizin en buhranlı devresi, Sultan Vahideddin merhumun iktidarı zamanınna rastlar!. Yani 4 Temmiz 1918" den yıkılışa kadar süren Mondros Mütarekenamesi Hengamı... Bu devrin acı gerçeklerini ve bunlar karşısında Sultan Vahideddin merhum' un vatanperverane çırpınış ve çare arayışlarını en selahiyetli bir kalemden sadared yaveri Tarık Mümtaz Göztepe' den okuyunuz!... Okuyunuz da yetmiş yıldır iftracı Kemalistlerin palavralarına karşı çıplak gerçeklerin zırhı ile techiz olunuz!...
Tükendi
Bir Alman Gazetecinin Balkan Savaşı Hatıratı "Bir Türk´ün gönlünde nehir varsa Tuna´dır, dağ varsa Balkan´dır" dizesiyle Yahya Kemal, Balkanlar´ın önemini ifade etmiştir. Ancak, Osmanlı´nın oldukça önemsediği bu topraklar, Balkan Savaşları ile elinden çıkmıştır. Balkan Savaşları, Osmanlı Devleti´nin tarihinde cereyan eden, sonuçları itibariyle en acı savaşlardan biridir. Osmanlı´nın 1. Dünya Savaşı´nda mağlup olmasının nedenlerinden biri de, Balkan Savaşları´nın getirdiği ağır maddi ve manevi kayıplardır.
Tükendi
"Osmanlı'nın her şehrinde, her memleketten ve her dilden sayısız Yahudiye rastlamak mümkündür... Çünkü kovuldukları her yerden sonra kurtuluşu Osmanlı'da bulmuşlardır" Budin'li bir Yahudi olan Izsak Schulhof'un Osmanlı hâkimiyetindeyken Avusturya tarafından işgal edilen Budin'de yaşanan acıları ve o dönemde yaşanan gelişmeleri halktan birinin gözü ile kaleme aldığı anıları dilimize çevrilerek, tarih kitaplığımızdan okuruyla buluşuyor. Prof. Dr. Kemal Karpat'ın uzun bir ön sözü ile hazırlanmış, literatüre
Tükendi
Açıklama: Mahir Said Bey, Fizan anılarını kaleme alırken, anıların 23 Kasım 1897 tarihinden itibaren aktardığı kısımlara, günleri ve yılı miladi takvime göre vermiş, ayların isimlerini ise rumi takvime göre yazmıştır. Bu durum bir karışıklığa sebep olur düşüncesi ile metindeki bütün tarihlerin miladi takvime göre karşılıkları parantez içinde gösterilmiştir.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 214 kayıt bulunmuştur Gösterilen 200-220 / Aktif Sayfa : 11