Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 128-144 / Aktif Sayfa : 9
Kazım Karabekir’in kaleminden dönemin mücadele dolu yıllarını, çekilen zorlukları ve hem içte hem dışta mücadele edilen pek çok noktayı kendi deneyimleriyle okuma şansı buluyoruz. Dönemin şartlarının insanlar üzerindeki etkisi ve bunların milli mücadeleye yansımasını Karabekir’in gözünden ve yorumundan okuyoruz. Milli mücadelenin verildiği dönem şartları bizim bugün elimizdekilere daha farklı bir gözle bakmamıza ve tarihi farklı pencerelerden okuma gerekliliğine de imkan sağlamaktadır.
Tükendi
Ol tabîb-i illet-i devlet ki bu târihde Hekîmi oldu sadre kanûn-ı şifâî bu Ali [H. 1144 / M. 1732] Hekimoğlu Ali Paşa, XVIII. yüzyılda üç kere sadaret makamına gelmiş, Osmanlı İmparatorluğu’nun siyasi ve sosyal dönüşümlerine şahit olmuş ve bunlara yön vermiş bir devlet adamıdır. 70 yılı aşan ömrü boyunca, Bosna’dan Adana’ya, Tebriz’den Kahire’ye, Girit’ten Trabzon’a, İmparatorluk coğrafyasında ayak basmadığı pek az yer bırakan Ali Paşa siyasi haşmeti, savaşlarda ve idari nizamda elde ettiği başarılarıyla, s
Tükendi
Şark Mektupları adlı eser, Osmanlı Devleti’ne 18 yüzyıl başlarında İngiliz Büyükelçisi olarak atanan Milord Montegü’ nün eşi Lady Montegü tarafından kaleme alınmıştır. Farklı bir kültürden gelen bir kadının gözüyle yazılmış mektuplardaki anlatım, döneme ait önemli ve aynı zamanda merakla da okunacak bir belge niteliğini taşımaktadır. İncelemeleriyle, Avrupa’nın Türklere karşı olan önyargılarını kırmaya çalıştığı gibi, bazı durumları da kendi bakış açısına göre değerlendirmiştir. Genel olarak; Osmanlı Devlet
Tükendi
Birçok belgede Historia Turchesca yani Türk Tarihi eserinin yazarı olarak anılan Angiolello, Osmanlı Devleti'nde yaşadığı zamanlarda imparatorlukla ilgili çok değerli notlar yazmıştır. 10 yıldan fazla İstanbul’da kalan yazar, şehrin Osmanlıların eline geçmesinden sonraki durumunu anlatan ilk yabancıdır. Fatih dönemine ait bir eserde bizzat görgü tanığı olan birinin sarayın iç yüzünü, taht kavgalarını, kanlı savaşları, devlet teşkilatını ve ordu sistemini anlatması ise bu konudaki araştırmalar için Angiolell
The Crown, Altın Küre, BAFTA ve Emmy Ödüllü Netflix dizisi hakkında, İngiliz Kraliyet tarihçisi Robert Lacey’nin hazırladığı, tarihten ve birinci sezondan seçilmiş özel fotoğraflarla bezeli bir elkitabı. Küçüklüğünden beri kraliçe olacağı gün için hazırlanan II. Elizabeth, babasının ölümünün ardından 25 yaşında taç giyer. Fakat eşiyle yaşayacağı gerilimlerin yanı sıra, kız kardeşinin gönül macerası da başını oldukça ağrıtacaktır. The Crown, Buckingham Sarayı ve Downing Sokağı 10 Numara’daki Başbakanlık Konu
Tükendi
Akın Bakioğlu, Türkiye işçi sınıfı hareketinin tarihindeki şüphesiz en “büyük” olaylardan biri olan 1991 madenci grevini ve Ankara’ya doğru çıkılan uzun yürüyüşü anlatıyor. Büyük Madenci Yürüyüşü, trajik bir cephesi de olan bu büyük direnişi, işçi sınıfının kendini inşa etme deneyiminin kurucu bir anı olarak resmediyor. Bu hikâyeyle özdeşleşen sendika önderi Şemsi Denizer’in portresiyle birlikte… Bir işçi havzası olarak Zonguldak’ın emek tarihindeki yerini hatırlatan Büyük Madenci Yürüyüşü, aynı zamanda bu
Maraş’ta asırlardan beri Ermenilerle Türkler komşu olarak yaşıyorlardı. Ermeniler, Ermeniceyi bilmediklerinden Türkçe konuşuyorlardı. Bu nedenle Maraş’ta Türklerle Ermenileri ayırmak mümkün değildi. Çünkü Ermeniler Türklere, Türklerde Ermenilere vekâlet verebiliyorlardı. Osmanlı’nın zayıflamasıyla ve dış güçlerinde desteklemesi özellikle bu dönemde yönetimin başarısız olması, diğer yerlerde olduğu gibi Maraş’ta da Ermenilerin isyan etmesine sebep oldu. Bu eserde Maraş’ta Ermenilerin 1842–1920 tarihleri aras
Tükendi
Üç ciltte tamamlanacak 100 Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası’nın ikinci cildi 1950-1980 arasının izlerini sürüyor. Derya Bengi ile Erdir Zat’ın birlikte kaleme aldığı kitap, Türkiye’de çok partili demokrasi deneyiminin ilk 30 yılından, bir yapboz tarihinin kıyılarından sesleniyor. Kitabın adı “Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar” şarkısındaki bir dizeden, “Bir haykırsam belki duyulur sesim”den geliyor. Şarkıda yeryüzünde yıldızlar kadar yalnız diye tasvir edilen bu insanlar kimlerdi? Yaşadıkları ç
Tükendi
İmparator I. Theodosius’un 395 yılında ölümünden sonra, Manş Denizi kıyılarından İran sınırına kadar uzanan geniş Roma toprakları batı ve doğu olarak ikiye ayrılır. Her ne kadar imparatorluğun batı parçası 5. yüzyılın ikinci yarısında tarihe karışsa da, Roma İmparatorluğu varlığını doğudaki topraklarında 1453 yılına kadar sürdürür. Başkenti Roma’dan Byzantion kentine (yeni adıyla Konstantinopolis’e) taşınan, zaman içerisinde Hıristiyanlaşan bu imparatorluk için “Bizans” adı, ilk kez 16. Yüzyılda Alman hüman
Tükendi
İmparator I. Theodosius’un 395 yılında ölümünden sonra, Manş Denizi kıyılarından İran sınırına kadar uzanan geniş Roma toprakları batı ve doğu olarak ikiye ayrılır. Her ne kadar imparatorluğun batı parçası 5. yüzyılın ikinci yarısında tarihe karışsa da, Roma İmparatorluğu varlığını doğudaki topraklarında 1453 yılına kadar sürdürür. Başkenti Roma’dan Byzantion kentine (yeni adıyla Konstantinopolis’e) taşınan, zaman içerisinde Hıristiyanlaşan bu imparatorluk için “Bizans” adı, ilk kez 16. Yüzyılda Alman hüman
Tükendi
Fransız asker ve tarihçi Ludovic de Contenson, Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğu vilayetlerine odaklanmış; Ermeni, Kürt ve Arap sorunlarına ilişkin tespitlerde bulunmuş ve görüşlerini de istatistiki verilerle desteklemiştir. Elinizdeki eser, İmparatorluğun doğusunda merkezi devletle etnik ve dini topluluklar arasındaki gerilime ayna tutmuş ve bunu yaparken de Avrupa büyük devletlerinin rolünü ihmal etmemiştir. Anadolu’da Islahât kitabının yayınlandığı tarih olan 1913, Osmanlı İmparatorluğu için bir yol ayrımıd
Tükendi
Bedenin Tarihi serisinin ikinci cildi duyumculuk perspektifindeki dönemde başlıyor; beden duyum alanına giriyor, “dokunaklı öznellikten, cinsel istekten, duyarlılıktan yana” konumlanıyor. 19. yüzyılla beraber yenilenen gelenekleri, meydana gelen devrimleri, duyarlılığın güçlenmesini inceliyor. Serinin ikinci kitabında her biri alanında uzman tarihçiler Fransız Devriminden Büyük Savaşa uzanan zaman dilimini mercek altına yatırıyor. Beden üzerinde kesişen bakışları, bedenin acılarını, sıkıntılarını ve sefalet
Bedenin Tarihi serisinin ikinci cildi duyumculuk perspektifindeki dönemde başlıyor; beden duyum alanına giriyor, “dokunaklı öznellikten, cinsel istekten, duyarlılıktan yana” konumlanıyor. 19. yüzyılla beraber yenilenen gelenekleri, meydana gelen devrimleri, duyarlılığın güçlenmesini inceliyor. Serinin ikinci kitabında her biri alanında uzman tarihçiler Fransız Devriminden Büyük Savaşa uzanan zaman dilimini mercek altına yatırıyor. Beden üzerinde kesişen bakışları, bedenin acılarını, sıkıntılarını ve sefalet
DÜNDEN BUGÜNE BALKANLAR’DA TÜRK VARLIĞI Sovyetlerin dağılmasından önce ve sonra bir Türk dünyasından bahsedilmiştir. Bu Türk dünyasının, daha doğrusu Türk kültür dünyasının “Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar uzanan alanı kapsadığı” kabul edilmiştir. Ama ne hazindir ki, başta Balkanlar olmak üzere, bu Türk dünyasının tarihi ve kültürü üzerinde yeterince çalışılmamış ve dünyaya tanıtılmamıştır. Ana hatları ile yazdığım bu “Dünden Bugüne Balkanlar’da Türk Varlığı” adlı çalışmam ümit ediyorum bu alanda ça
Tükendi
Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi, on yedinci yüzyıl klasiği olarakhem zevkle okunabilecek bir edebiyat eseri hem de dil, tarih, dinler tarihi, sanat tarihi, tasavvuf tarihi, yerel tarih, halkbilimi, topografya ve araştırmacıları için kaynak niteliği taşımaktadır. Asya, Avrupa ve Afrika’da gezip gördüğü yerler için yalnızca onun kullandığı bir dil ve bakış açısı ile tanıklık eden Evliyâ Çelebi, on ciltlik dev eserinin birinci cildiyle aynı zamanda ilk Türkçe “İstanbul Monografisi”ni de yazmıştır. Adlarını vermiş
Üç bin yıldır dünya tarihinin kavşağında bulunan İran, Doğu ile Batı’nın kesişme noktasında yer alır. Karşı karşıya geldiği medeniyetlere etkide bulunmasıyla bilinen İran medeniyeti sınırlarının çok ötesine uzanmıştır. Bu kitap, İran kültürünün Akdeniz’den Hint Okyanusu’na ve İpek Yolları boyunca Çin’e kadar uzanan çeşitli nüfuslar arasında tarih öncesi çağlardan günümüze kadar yayılmasının izini sürüyor. İran’ın dünya tarihine yaptığı katkıların çeşitliliğini kilit şahsiyetlerin rollerini vurgulayarak sunu
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 128-144 / Aktif Sayfa : 9