Körfez savaşı sonrasının diplomasisi bir "bilardo oyunu" gibi oynanıyor. ABD bilardo sopası ile Irak`ı vuruyor; Irak topu Kürt topuna vuruyor. Kürt topu da Kıbrıs topuna. ... Türkiye, Kürt-Ermeni-Rum-Avrupa-Amerika kıskacında byük bir yalnızlığa itiliyor. (Cumhuriyet, 16 Mart 1991, Bilardo...) Bir yanda Türk-İslam sentezi, öte yanda Kürt-İslam sentezi... Günümüzün modası budur. 1925 yılında Şeyh Sait liderliğindeki ayaklanma, ... dinsel görünümlü siyasal amaçlarla sahnelenmemiş miydi? ... Kürtçüler İslamc

Müslüman Irak, Müslüman Kuveyt`e neden saldırdı? Müslüman Suudiler, Irak`a karşı neden Amerikalılarla işbirliği yaptı? ... bu savaşların hangisi cihad sayılacaktır? ... Osmanlı İmparatorluğu Müslüman toplumlardan oluşmuyor muydu? Hilafet Osmanlılar`ın elinde değil miydi? Öyleyse Hazreti Muhammed`in torunu neden İngiliz İstihbarat Servisi ile birlikte Osmanlılar`a karşı savaşmıştı? ... Dünyada insan insanın, Ortadoğu`da Müslüman Müslüman`ın kurdudur! (Cumhuriyet, 21 Ocak 1993, İslam Birliği...) Bu serüvenci

Türkiye'nin Konumu ve Özgün Gücü Savaşa Karşı Kuramsal Arayışlar Uluslararası Toplumun Evrim Süreci Olarak Küreselleşme Küreselleşme Sürecinde Dünya ve Türkiye Avrupa Birliği ve Türkiye

"Uluslar arası sisteme eklemlenme girişimlerinin sürdüğü Kafkasya, dünya politikasında önemli bir yere sahiptir. Bölgede enerji kaynaklarının paylaşımı kadar SSCB sonrası etki alanı savaşımı da söz konusudur. Bugün Kafkasya´da enerji kaynaklarının işletilmesi ve uluslararası pazarlama taşınması gibi sorunlar mevcuttur. Daha önemlisi etnik çatışmaların varlığı söz konusudur" "Rusya Kuzey Kafkasya´daki bağımsızlık hareketlerini tam kontrolü altına alabildi. Bu başarı Güney Kafkasya´da verimli olamadı.Güney K

Polonya, Orta ve Doğu Avrupa bölgesinin gerek tarihsel geçmişi gerekse de coğrafi ko-numu sebebiyle en dikkat çeken, özgün ülkelerindendir. Bölgede Soğuk Savaş sonrası yaşa-nan gelişmeler ve dönüşüm süreciyle Polonya, Avrupaya dönüş ve siyasi ve ekonomik açılardan Batı kurumlarıyla entegrasyon amaçlarını kısa sürede gerçekleştirebilmiştir. Bu süreçte askeri/siyasi açılardan NATOya ve daha ziyade ekonomik açıdan ABye olan yönelimi, dış politikasında Atlantikçilik ve Avrupacılık arasında ikilemler yaşanmasına

İlginç, sıra dışı tespitler... 'Öte yandan, ABD'nin Irak'ı işgali sonucunda, Türkiye'nin halen dünyada tek süper güç olan ABD ile komşu haline geldiği söylenebilir' İlginç, sıra dışı sonuçlar... 'Netice itibariyle Kıbrıs Rumları, Yunanistan, Ermenistan ve Ermeni diasporası ile aramıdaki sorunlar ve PKK terörü ile mücadelemiz, AB ve ABD ile ilişkilerimiz çerçevesine taşınarak AB ve ABD ile ilişkilerimizde güven krizine yol açan birer sorun haline dönüşmüş ve böylece ülkemiz bir Dış Politika Kıskacı alt

Avrupa Birliği, Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlamasına rağmen Türkiyenin AB üyeliğine siyasal seçkinler düzeyinde hem AB içinde hem de Türkiyede karşıt sesler yükselmeye başlamıştır. Son yıllarda Türkiye-AB ilişkilerine güvensizlik ve belirsizlik damgasını vurmuştur. Bunun bir sonucu olarak da hem Türkiyede hem AB ülkelerinde toplumsal düzeyde de bir şüphe ve kızgınlık hâkim olmaya başlamıştır. Avrupa Birliği-Türkiye İlişkileri: Beklentiler ve Kaygılar, yaşanan bu gerilimlerin arkasında yatan dinamik

İstanbul Bilgi Üniversitesi öğretim üyeleri olan Ayhan Kaya ve Ferhat Kentelin bu araştırması, King Baudouin Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Araştırmaları Merkezi tarafından desteklendi. Euro-Türklerin bir bölümünü oluşturan Belçikalı-Türkler üzerine yapılan bu çalışmada, Belçikada göç süreci, göçmenlerin entegrasyonu, bu entegrasyona ilişkin Flaman ve Valon Yaklaşımları ve cumhuriyetçi ve çokkültürlülükçü entegrasyon rejimlerinin yetersizliği ele alınmakta ve Belçikalı-Türklerin anlam dünyası hakk

Uluslararası ilişkiler, Soğuk Savaş sonrasında yeni sorunlar ve bu sorunları dillendiren, bazen de taraf olan yeni aktörlerle tanıştı: Sivil Toplum Kuruluşları. Daha önce dikkate alınmayan ya da etkileri marjinal kabul edilen hükümet dışı aktörler uluslararası siyaset sahnesinde daha sık ve etkili biçimde görünür oldu. Bu yeni aktörlerden bazıları bildik söylemleri ve yaklaşımları aşan eleştirel bir üslup geliştirdiler. Dıştan içe, içten dışa siyasete katılan bu aktörler çoğalırken, yerel bölgesel ve küre

Devletlerin uluslararası ilişkilerde uyguladığı politikanın yegâne vasıtası güçtür. Uluslararası ilişkilerde güç, bir devletin başka bir devlete karşı uyguladığı ve normal şartlar altında o devletin yapmak istemeyeceği bir şeyi yapmasını sağlamaya yönelik etkidir. Öte yandan politikanın bir vasıtası olarak kullanılmayan veya kullanılma becerisi gösterilmeyen yeteneğin güç olma niteliği yoktur. Bu kitap, güç ve politika ilişkisinin evrimleşmesini, bugün geldiği aşamayı tespit ederek, ilgili alanlarda geleceğ

Türkiye milenyuma doğru gitmişti. Can çekişen ekonomi yoğun bakıma alınmış. Ankara "Alo Washington" diyordu. Gelen ekip hastayı merkezi Washingtonda olan makinelere bağlıyordu. Hastanın durumu zaman zaman daha da kötüye gidiyor, ekip başı belli aralıklarla Washingtona alo demek zorunda kalıyordu. Kemal Dervişin Türkiyeye gelme süreci nasıl başlamıştı? Ecevit sonrası başbakanlık koltuğuna kim oturacaktı? Washingtonun siyasi tercihi neydi? Terör Örgütü lideri Aponun Türkiyeye teslimi nasıl gerçekleşti? W

"Bugün için 454 km´lik ortak sınırın zorunlu kıldığı ilişkiler dışında, egemen dünya sisteminin belirleyiciliği altındaki politikalar Türkiye-İran ilişkilerine yön verir hale gelmiş bulunuyor.İkinci Dünya Savaşı sonrası Sovyet tehdidine karşı Truman doktrini ve Marshall planıyla Amerikan yanlısı politikalara davetiye çıkarılmasıyla doğrudan Batı eksenli dış politik alana yaslanışın Türkiye´nin bugün dahi Ortadoğu´daki ilişkilerini belirleyen en önemli kırımla olduğu anlaşılıyor" -Doç. Dr. IŞIL ÇAKAN (İstan

Hizbullah´ın kelime anlamı nedir? Hizbullah´ı kim kurdu? Hizbullah´ın amacı nedir? Hizbullah kurucularının özellikleri Hasan Nasrallah´ın önemli açıklamaları Hizbullah ortadoğu´nun geleceğinde nasıl bir rol oynar? Hizbullah bir terör örgütü müdür, yoksa bir halk hareketi midir? ´Biz ulusal onurumuzu ve vatanımızı korumak peşindeyiz diyen´ Hizbullah lideri Hasan Nasrallah´ın önemli açıklamaları, İsrail´e karşı direnen ve işgalcileri korkutan buna karşılık ezilenlerin cesaretlenmesine de neden olan Lübnan´da

Ülkeleri gerçekten seçilmiş politikacılar mı yönetiyor? Yoksa onların arkasındaki güçler mi? Hükümetleri istedikleri gibi yönlendiren ´Güçler´ ve onların arkasındaki ´Gerçek Güç´ Türkiye ile Yunanistan´ı, siyasi ve ekonomik çıkarları için savaşın eşiğine kadar sürüklemeyi planlamıştır. Ülkelerde ihtilal çıkarma ve terör yaratma konusunda, dünyada bulunabilecek en yetenekli kişi, elbette ´Gerçek Güç´ün hizmetindedir. Ülkelerini savaşa girmekten kurtarmak için MİT ve Yunan Gizli Servisi EYP tarihlerinde iik d

Kıbrıs Laboratuarı değerli yazarların katılımı ile zenginleşmiş bir eserdir.Kıbrıs Adasının geo-politik açıdan Türkiye için arz ettiği önem ve dış odakların kendi stratejik çıkarları için Kıbrıs üzerinde oynanmakta olan oyunlar , gerçekçi bir şekilde gözler önüne serilmektedir. "Kıbrıs nereye götürülmektedir" sorusunun cevabını arayanlar , ve Kıbrısa Milli Dava gözü ile bakanlar açısından bu eser sadece bir referans kaynağı değil ,gençlerin muhakkak okumaları gereken bir toplayışdır. Tarihi Boyutuyla

Avrupalı olmak istiyoruz ama Avrupalı olmanın neler gerektirdiğini biliyor muyuz? Avrupalı olmak Avrupa?da olmakla değil Avrupalı olmanın şartlarını bilmekle gerçekleşir "Avrupa Sosyal Şartı" kitabı, Avrupalı olmak yolunda ihtiyacımız olan bilgileri kapsayan, yapmamız gerekenleri gösteren ve Avrupalı olmanın tüm koşullarını bulacağımız temel bir rehberdir. Kısa rehberin amacı, Sosyal Şartın denetim sisteminin gerçekte nasıl işlediği ve Avrupa Sosyal Haklar Komitesi dava hukuku´nun temel eğilimleri konusunda

Günümüzde dış politika konuları artık yalnızca hükümetlerin ve diplomatların tekelinde değil. Toplumu ilgilendiren diğer konular gibi dış politika kararları verilirken de kamuoyunun desteği aranıyor. Bu süreçte Sivil Toplum Kuruluşları (STK´lar) dış politika aktörleri olarak önemli roller üstleniyor. Bu kitap, iki komşu ülke olan Türkiye ve Yunanistan´ın, STK´lar üzerinden kurduğu ilişikleri ele alıyor. 1980´ler kadar yakın bir geçmişte Türkiye ve Yunanistan´da sayıca önemli bir varlık gösteremeyen STK´lar

... "Marc Galle", 1994 yılında Avrupa Parlementosu tarafından, dokunulmazlıkları kaldırılarak tutuklanan eski DEP milletvekillerinin durumu ile ilgili bir rapor hazırlamak üzere Ankara´ya gönderilmiştir. Rapor, hem Avrupa Parlamentosu, hem de Türk yetkililerce olumlu karşılanmıştır. Taraflar arasındaki bu uzlaşma Galle´yi, belge ve olaylara dayanarak Türkiye´nin Avrupa Birliği´ne girmesinin olası olup olmadığını incelemeye yöneltmiştir. "Sevilmeyen Ülke: Türkiye" Marc Galle´nin bu izlenimlerinden oluşmuştu