Bir Kurumun En Üst Basamağına Yükselebilmenin Kuralları Bir fili saklamaya çalışmayın! Sürpriz gibi görünen iflaslar, zamanında iyi saklanmış görünen ama başıboş bırakıldığı için sonrasında felakete sebep olan fillerin yol açtığı sonuçlardır. Her bir fil, panik ve bunun devamında gelen güneşi balçıkla sıvamaya çalışma çabasıyla daha da semirir. Bir de Başkan John F. Kennedynin Domuzlar Körfezi skandalında nasıl davrandığına bakmak gerekir. Çıkmış, televizyonda halka açık bir şekilde, herkesin lafını a

İşgücü piyasaları hem sosyal politika alanının hem de ekonomi politikalarının temelinde yer alması nedeniyle ulusal, bölgesel ve küresel düzeyde farklı görüşlerin ana tartışma alanını oluşturmaktadır. Ücretli çalışma ilişkisinin yaygınlaşması, üretim biçiminin dönüşümünü, işgücü piyasaları ile ilgili düzenlemeleri ve sorunları da değiştirmekte, bu değişime paralel olarak uygulanması gerekli politikalar da farklılaşmaktadır. Bu çalışmada Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler ile Türkiye işgücü piyasaları istihda

Birinci Bölüm: Bilgi Kavramına Genel Bakış * Kamusal Mal Olarak Bilgi * Özel Mal Olarak Bilgi * Ortak Modelden Üniversite Tabanlı Modele Geçiş * Bilgi Yönetişimi Kavramı ve Üniversitelerin Bilgi Yönetişimindeki Rolü İkinci Bölüm: Bilgi Ekonomisinde Güncel Yaklaşımlar: Teorik Bakış * Bilgi Ekonomisi * Öğrenme Ekonomisi * Yenilik Sistemleri * Üniversite Ekonomisi * Bölüm Değerlendirmesi Üçüncü Bölüm: Ulusal Yenilik Sistemleri Çerçevesinde Yenilik Etkinliğinin ve Ulusal Rekabetçiliğin Ölçülmesi * Ulusal Yenili

Bu çalışma su kaynaklarının metalaşmasının genel olarak sermaye açısından neden, nasıl ortak ve sınıfsal bir çıkarı temsil ettiğini göstermeyi amaçlamaktadır. Üretiminde su kullanan kapitalistlerin bu suyu devletlerden sübvanse edilmiş [düşük] fiyatlarla almak yerine piyasada belirlenen çok daha yüksek fiyatlardan satın almayı tercih etmeleri ilk bakışta sınıfsal çıkarlarına aykırı imiş gibi bir yanılgıya yol açmaktadır. Çalışma, Marxın genel olarak emek-değer teorisinin özel olarak ise soyut emek teorisini

"Her gün aynı şeyi yaparak farklı sonuç beklemek deliliktir." Albert Einstein Yeni ekonomi düzeni, yeni teknolojiler, aşırı rekabet ve saat hızı gibi kavramlar; rekabet ve pazar dinamiklerinin hiç bu kadar büyük olmadığını açıklamak için kullanılmaktadır. Genelde yeni rekabet ortamına ayak uydurma çabası konusunda işletmeler arasında görünmez bir anlaşma var gibidir. Herkesin birbirini taklit ettiği günümüzde, düşünceler, insanlar, hizmetler, çözümler ve ürünlerle ilgili inovasyon ihtiyacı giderek artmakt

1. Genel Kavramlar ve Tanımlar * Büyüme Kavramı * Sinerji * Örgütsel Performans 2. Çeşitlendirme Stratejisi * Tanımı * Tarihsel Gelişimi * Çeşitlendirme Stratejisi Türleri * Çeşitlendirme Ölçüsü 3. Çeşitlendirme Stratejisi ve Örgütsel Performans İlişkisi * Yazın Taraması * Çeşitlendirme Stratejisi İşletmelerin Kaynakları, Yetenekleri ve Örgütsel Performans * Çeşitlendirme Stratejisi, Sinerji ve Örgütsel Performans İlişkisi * Çeşitlendirme Stratejisinin Riskleri, Dezavantajları * Gelişmekte O

İÇİNDEKİLER 1- Kavramsal Çerçevenin Muhasebe Teorisindeki Yeri 2- Kavramsal Çerçeve 3- Dünyada Kavramsal Çerçeve Çalışmaları 4- Kavramsal Çerçevenin Muhasebe Eğitimi Üzerine Etkileri 5- Kavramlsal Çerçeve Yakınsama Projeleri

Son yıllarda akademik yazında önemi gittikçe artan çalışma alanlarının başında gelen konulardan biri olarak aile işletmeleri dikkat çekmektedir. Her ne kadar Türkiye bazında konunun önemi bilinse de akademik olarak yayın açısından henüz yeterli çalışma yapılamamıştır. Önemi artan bu konunun sadece Türkiye ekseninde değil Orta Asya ve Balkanlar ekseninde ele alınmasının ulusal ve uluslararası alanda çalışma yapacaklara kaynak eser özelliği taşımasının mümkün olabileceği düşünülmüştür. Kitap, Asya'dan Balkanl

Ekonomik krizler, doğal kaynak sorunları ve muhasebe yolsuzları yatırımcılarda maddi ve manevi değerlerin korunması hususunda önemli bir duyarlılık yaratmaktadır. Tüm dünyada giderek artan sosyal sorunlar ve doğal kaynakların kıt olduğuna ilişkin bilincin yükselmesi, bireyleri ve kurumları toplu olarak harekete geçmeye yöneltmektedir. Bu süreçte yatırımcılar daha fazla şeffaflık ve hesap verebilirlik talep etmeye ve yatırım yaptıkları kurumlardan geleceğe yönelik daha somut adımlar beklemeye başlamışlardır.

DIŞ TİCARET POLİTİKASI , DÖVİZ KURU SİSTEMLERİ VE DEVALÜASYON J EĞRİSİ VE S EĞRİSİ DİNAMİKLERİ UYGULAMA SONUÇ

Küreselleşen dünyada bir ülkenin kalkınma ve refah düzeyi, iç dinamikler kadar dış dinamiklerce de belirlenen bir olgudur. Günümüzde, Bilgi Ekonomisi ve Küreselleşme eksenlerinde şekillenen dünya ekonomisi ve küresel rekabet ortamı içerisinde, Türkiye'nin; kalkınma ve refah hedeflerini gerçekleştirebilmesinin, sürdürülebilir bir büyümeyi sağlayabilmesinin ve başta cari açık ve işsizlik olmak üzere önemli kronik yapısal sorunlarını çözebilmesinin gerek ve zorunlu koşulu, küresel rekabet gücüne sahip bir ekon

Ekonomik kriz hakkında ekonomik literatürde çok fazla çalışma bulunmamaktadır l ellikle. literatürde ekonomik kriz çeşitleri olan içsel ve global kriz çeşitleri ktasında insanları aydınlatacak iktisadi sınıflandırma yeterli değildir. Bu bilgi eksikliği iktisatçıların iktisat öğreneilerinin bu tür krizlerin çıkış recinde sağlıklı teşhis ortaya kovama ma ve ilgili politikaları uygulama zorluğu ine düşebilmelerine sebep olabilmektedir. Diğer yandan iktisat bilgisine sahip olmayan bireyler kriz süreci ve risin

Bu kitap, bir `kalkülüs` dersi almış olan öğrenciler için hazırlanmıştır. Kitap, konuları bir yarıyıl veya bir dönemlik sürede tam olarak işlenebilecek şekilde yazılmıştır. Alıştırmalar, konuların ayrılmaz birer parçası olarak oluşturulmuştur. Alıştırmaların çoğu doğal olarak sayısal olmalarına rağmen, teorik türden olanları da vardır. Seçilmiş sayısal problemlerin cevapları, cevap kısmında verilmiştir. Konu Başlıkları Lineer Denklemler ve Matrisler Reel Vektör Uzayları İç Çarpım Uzayları Lineer Dönüşümler

Uluslararası ticarette anti-damping oldukça yaygın olarak kullanılır. Ülkeler, uygulaması kolay olan ve yerli üreticileri ve piyasaları, korumak amacıyla anti-damping soruşturmalarına sıkça başvurur. Amaç, ekonomiktir ve haksız rekabeti önlemektir. İktisatçılarsa sadece dampingin değil, anti-dampingin de rekabeti bozduğu görüşündedirler. Ulusal yasalar ve uluslar arası anlaşmalarla düzenlenen anti-damping, ekonomik ve hukuki prensiplere dayandırılır. Uygulamadaysa politik tercihler belirleyici olur. Bu ki

Burada sigorta sektörünün işletmesi konusunda hiç bir yorum yapmadım, yalnızca oto-kaza hasarları konusunda gözden kaçan ve içinde olmayan birilerinin kesinlikle göremeyeceği ufak ama önemli konuları hatırlatmak maksadıyla yazdım. Bu yazıda yaklaşık 1986 yılından bugüne kadar yapılan doğru ve yanlışları sentezleyerek bir sistem oluşturdum. Türkiye'de önemli bir yer teşkil eden sigorta sektörünün, daha büyümesi ve daha yararlı duruma gelebilmesi gerekmektedir. Özellikle oto sigortacılığında bir türlü aşılam

Bir üretim tarzı olarak tarih sahnesine çıktığından beri kapitalizm, aynı anda zenginlik ve yoksulluk üreten bir makina gibi çalıştı. İkinci Dünya Savaşı sonrasında dünyanın yoksullarının (Azgelişmiş Ülkeler) zenginlerin dünyasına ortak olabileceklerine dair iyimser beklentiler geçerli oldu. Üçüncü Dünya Ülkeleri, "karşılıklı bağımlılık" koşullarında Batının zenginliğini yakalamayı umut ediyorlardı... Bu tür iyimser beklentilerin bir kuruntudan ibaret olduğu çok zaman geçmeden anlaşıldı... 1980´li yıllara