Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 48-64 / Aktif Sayfa : 4
Kurtlukta düşeni yemek kanundur. Medeniyet çizgisinde koşar adım ilerlediğimize inanırken, bütün gelişmişliğe rağmen arka planda hâlâ bu kurt kanununa mı tabiyiz? “İnsan insanın kurdudur” anlamına gelen meşhur Latince terim “homo homini lupus”, ilerlemenin eriştiği seviye göz önüne alındığında söylendiği çağdaki gerçekliğini koruyor mu? En gelişmiş toplumlarda dahi ilk fırsatta hortlayarak kendini gösteren kitle ruhu, nasıl bu kadar acımasız ve kıyıcı bir potansiyele sahip olabiliyor? Ahlak, kültür ya da bü
İlk kez 1957 yılında yayımlanan Anadolu Manzaraları kitabı Hikmet Birand’ın farklı zamanlarda kaleme aldığı yazılarından derlenmiştir. Yazılmalarının üzerinden geçen yarım yüzyılı aşkın zamana rağmen kitapta yer alan yazılar güncelliklerinden ve doğruluklarından hiçbir şey kaybetmemiştir. Küresel iklim krizinin hayatlarımızı her yönüyle etkilediği günümüzde, içinde yaşadığımız çevreyle ilişkimizi baştan aşağı değiştirmemiz gerektiği tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilmektedir: “Türkiye’de tabiat, ayağımız
Tükendi
Üçüncü Dünya ülkelerindeki çocuk işçilerin hâli, bundan iki yüzyıl önce yurtlarından zorla kaçırılan köle akranlarınınkinden pek farklı değil: ‘Ecel tezgâhlarında’ karın tokluğuna tükeniyor, sakatlanıyor, ölüyorlar. Eğlence sektöründe istismar edilip Körfez ülkelerinde deve jokeyleri olarak çalıştırılmak üzere kaçırılıyorlar. Cinsel tacize uğrayıp satılıyor, kapatılıyorlar. Charles Dickens’ın betimlediği kasvetli ve hoyrat Britanya manzaralarını, başka bir güneşin, başka renklerin hâkim olduğu, başka bir dü
Mitolojiden çağdaş siyasete kadar, insanın olduğu her yerde baskı, baskının olduğu her yerde direniş vardır. Prometheus, tanrıların buyruğuna itaatsizlik edip insanlığa ateşi verdi. Alman kadınlar, Naziler tarafından gözaltına alınan Yahudi eşlerinin ve çocuklarının salıverilmesi için günlerce eylem yaptılar. Gandhi, namlunun ucunda, ‘Tuz Yürüyüşü’ne çıktı. Martin Luther King, hayal ettiği eşitlikçi dünyaya ulaşmak için yollara düşmekten çekinmedi. Rosa Parks, beyazların tüm aşağılayıcı bakışlarına ve öfkes
İnsanın bazı temel ihtiyaçlarını tatmin etmek için tesis edilmiş, örgütlenmiş usullerin, kuralların bütününe toplumsal kurumlar denir. Sosyolojide en önemli kavramlardan biri olan kurum, birçok sosyolog tarafından ele alınmış ve tanımlanmaya çalışılmıştır.
Tükendi
Din, tarihin en eski dönemlerinden beri varlığını sürdüren en temel toplumsal kurumlardan biri olmuştur. Evrensel bir kurum olma hüviyetindeki Din'in, insan davranışları ve sosyal hayat üzerindeki etkisi, önemi ve rolü, yer ve zaman itibariyle değişik derecelerde tezahür etse de, din insanlık yok oluncaya kadar varlığını sürdürmeye devam edecektir. nitekim 18. yy. aydınlanma çağı düşünürlerinin modernleşme ve sekülerleşme süreçleriyle birlikte dinin toplumsal önemini kaybedeceği hatta sosyal hayattan silin
Gelişmekte olan ülkelerde görülen yoğun çevre yıkımının önlenmesinde çevre bilincine sahip birey ve kuruluşların duyarlılıkları neredeyse tek umut ışığıdır. Kamuoyunun aydınlatılması ve karşı çıkmasını sağlayan en önemli etkenlerdir. Ekonomik baskı ile yönlendirilen, görmez, bilmez ve söylemez duruma getirilen basının ördüğü duvarların delinebilmesi ancak onların sistemli ve bilinçli çabasıyla mümkün olabilmektedir. Bu kitap çevreye duyarlı ve çevre bilincine sahip gerçek çevrecilere yönelik olarak temel çe
Yeryüzüyle barışmak, günümüzde yeryüzüne ve insanlara karşı açılan savaşlara şahitlik etmektir. Aynı zamanda bu şahitlik dünyanın, toprağın, suyun, ormanların, tohumların, biyolojik çeşitliliğin ve insanların haklarını savunmak için verilen mücadelelerin hikâyelerini anlatır. Dünya merkezli bir ekonomi, politika ve kültüre doğru bir paradigma değişiminin neden hayatta kalmak için tek şansımız olduğunu ana hatlarıyla açıklar. Neoliberal ekonomik küreselleşme modeli, başka bir alternatifin olmadığı varsayı
Doğa tüm tasarımlarında mükemmeldir. İnsan onun efendisi değil, sadece bir parçasıdır. Ona saygı duyulur, gözlemlenir, ve onunla iş birliği yapılırsa her türlü arazide yüz güldüren sonuçlar, çiçekler, lezzetli meyve ve sebzeler olarak karşılık alınır. Avrupa'nın ortasında, Avusturya'da Sepp Holzer, imrenilecek bir çiftlik kurdu. Uyguladığı özgün permakültür uygulamaları, hepimize ilham ve ipuçları veriyor. Arazi düzenleme, taraçalar, su yönetimi, mikro iklim uygulamaları, kümes hayvanları, gıda ormanı, perm
Tükendi
“HER ŞEY CİNSELLİĞİN SONUCUDUR.” Kovalanınca kaçan mı oldun? Yoksa hep kaçanı mı kovaladın? Aşkına her zaman karşılık bulabildin mi? Yoksa hâlâ arıyor musun? Sence boyu mu önemli yoksa işlevi mi? Peki senin fantezin hangisi? Bad boy mu yoksa player erkek mi? Malum bu işler ince işler. Öyle uluorta herkesle konuşulmaz ama herkesi ilgilendirir. Burada dertleri değil, çözümleri tartışıyoruz. Bilimden faydalanıyor ama duygularımızın da sesini dinliyoruz. Hayır utanmıyoruz çünkü dürüstüz. Ayrıca hiç
Çağımızın önde gelen sosyologlarından Ritzer bu kitapla, öğrencilere ve sosyoloji hakkında fikir sahibi olmak isteyen herkese, toplumsal dünyaya sosyolojik bir perspektifle bakabilme fırsatı sunmaktadır. Kavramların ve teorilerin içini boşaltmadan, herkesin rahatça anlayabileceği şekilde sadeleştirilmiş bir dille okurun rahatlıkla sosyoloji alanına “giriş” yapmasına imkân vermektedir. Kitap boyunca verilen bilgiler, okurun kişisel ve toplumsal deneyimleriyle sorgulatılarak interaktif bir öğrenme süreci yaşa
Tükendi
Victoria Woodhull, Mary Wollstonecraft, Aimee Semple McPherson, Edwina Mountbatten, Margaret Argyll ve Coco Chanel cesur kadınlardı. Toplumun yapabileceklerini ve yapamayacaklarını söylediklerine zamanları yoktu dahası; dünyanın onlardan önce büküldüğünü göreceklerdi. 1872'de Victoria Woodhull adında büyüleyici bir medyum, Beyaz Saray'a koşarak geleneği paramparça etti. Eğer kazanabilseydi, kesinlikle günümüzdeki çağdaşlarıyla rekabet edebilirdi. Böyle bir gösterişten nefret eden Mary Wollstonecraft, k
Safderun, alafranga, züppe ve entelektüel kavramları hem Osmanlı ve Türkiye batılılaşmasının/modernleşmesinin hem de bu sürecin içinde ortaya çıkan romanın önemli kavramlarındandır. Her bir tipolojinin kendine özgü özellikleri ve görünme biçimleri olsa da hayatın ve romanların içinde, özellikle alafrangaların, safderunlukla; züppelerin, ahlâksızlıkla ve entelektüellerin de karamsarlık ve kötücüllükle algılandığı/anıldığı da bir gerçek. Bu kitap, bu yaygın kanaati değerlendirmekle birlikte asıl olarak Türk r
“Elinizdeki eser, Tunus’taki Nahda Hareketi’ni kapsamlı bir biçimde ele alırken, 2011 Tunus Yasemin Devrimi sonrası siyasî bir harekete dönüşen Nahda Hareketi’nin yayılması, sürdürülebilirliği ve temsiliyeti açısından nasıl bir “sosyal hareket” olduğunu birincil kaynaklardan ortaya koyan ve Türkiye’de yayınlanan nadir eserlerden biri…” Prof. Dr. Ertan ÖZENSEL “Kuzey Afrika ile ilgili derinlemesine akademik çalışmaların az bulunduğu dönemde sahaya dönük ciddi bir çalışma olması, Ahmet Gökçen’in çalışmasını d
Tükendi
Popülasyon genetiği alanına büyük katkılar sağlamış ödüllü biliminsanı Luigi Luca Cavalli Sforza, Kültürün Evrimi’nde genetik biliminden biyolojiye, kültürel antropolojiden dilbilime uzanarak disiplinlerarası bir yaklaşımla insanlık tarihinin yüz bin yıllık serüvenini yeniden okuyor. Evrim kuramının anahtar kavramlarından hareketle, “yaklaşık yüz bin yıl önce, bugün yaşayan herkesin atası olan bir avuç insanın gündelik iletişim kurma becerisi geliştirmiş olması sayesinde” filizlenerek insanlığa eşlik etmiş
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 48-64 / Aktif Sayfa : 4