Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 6 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
“İlkin, karanlık masalların karanlık köşelerinden gelir gibi davulcu çıkagelmiş. Almış eline dut ağacından oyma tokmağı, az gitmiş, uz gitmiş. Dere tepe düz gitmiş. Sonunda varmış düzlük bir köye. Sonra başlamış meşin kayışla boynuna astığı anaç davulu dövmeye. Dövmüş ha dövmüş. Birden, her yeri davul tozu kaplamış da körpe kuzular analarını dahi seçemez olmuş. Büyücü diyen de olmuş ona, hokkabaz diyen de… Durur mu, inadına vurmuş davulcu. Vurdukça da kerpiç evlerden toprak koparan güm güm sesleriyle, köyde
Tükendi
"Ruh Adam romanını çalışırken Carl Gustav Jung'dan Franz Kafka'ya, Hilmi Ziya Ülken'den Henri Bergson'a, Mihail Bahtin'den Mircea Eliade'ye kadar farklı tecrübelere giriştim ve Selim Pusat'la beraber Nihal Atsız'ı da anlayıp kavramaya gayret ettim. Kâh kantarın topuzunu kaçırdım kâh Ruh Adam romanını çok değişik boyutlara çekmeye cesaret ettim. Bütün bunları yaparken de başvurduğum kaynakları olabildiğince sınırlı tutmaya çabaladım."
Tükendi
"Sevin Mahbube, sana muştu var; Gözlerinde göğü, Yüreğinde seni besleyen o yardan..." Belki bir dışavurum, belki bir kişilik çözümlemesi, belki de memleket çocuklarının sevdalarını alelâde birleyen bir isim: Mahbube. Günümüz Türk Şiiri ile uzaktan yakından hemhâl olanlar, Bleda ile tanıyor artık Mahbube'yi. Bize ise, Bleda'yı tanıtandır Mahbube. Hece hece hüviyet beyânı arz edilirken, şiirin şairini anlatması o kadar da zor değildir. Mahbube'ye Hâl Beyânı, muhtevasında gizlemiş olduğu sevda,
Tükendi
Evine yakıcı yüzünü saklayarak gelir güneş Küçücük penceresinden buharlaşır onun gülleri Ziftle kaplanmış bir göğün öfkesini yatıştırır Bulutları inceltir ve yükünü hafifletir yıldızların Onun sözlerini besteler sığırcık sürüleri
Her şey bir cümleyle başlamıştı; sıradanlığı nispetinde mistik, mâsumiyeti nisabında kışkırtıcı bir cümleyle: "Gönlü yaş almayanlara, hep genç kalanlara, aşkın hakkını ona teslim edenleredir bu sesleniş." Kapılıp gitmiştim bu seslenişe; hayır, toyluktan değil, câhillikten hiç değil, bir çölün ortasında susuzluktan şerha şerha yarılmış kalbimin söz dinlemez delişmenliğinden belki, belki gün ışığından karanlık dehlizler yontma arzusundan, belki de içimde dört mevsim gümbürdeyen davulların yankısını anlamlı k
Tükendi
Neler hissettiğimi tahmin edebiliyor musunuz? Sonraları çok düşündüm bu ânı. Bir şeyler beynimin içini kemiriyor gibiydi. Ufak kurtlar... Bâzı yetilerinizi kaybettiniz mi hiç? Elinizin, ayağınızın bir daha sizi dinlemeyeceğini sandınız mı? Kurtçuklar beynimi kemiriyor, tadı benim damağımda kalıyordu. Göğsüm üfleyince şişip sonra sönen kubbeler gibi aşağı yukarı deviniyordu. Kalbim orda uçtu gitti. Dizlerimin üstüne neden düşmediğimi şimdi bile sorarım kendime. Belki de düştüm de haberim yok, hiç belli olmaz
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 6 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1